31 Temmuz 1941 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 13

31 Temmuz 1941 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 13
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Yazan : Cahide BAŞOL ET LK 1908 den sonra ilk edebi teşekkül — Fecri âtinin Ömer Nacinin idare ve Emin Av- ni, Rasim Haşmet, Âkil Koyuncu, Ali Canip, Melimet Behçet, Tahsin Nahit gibi bazı gençlerin iştirak ettiği edebi bir hareket vardı. Fa- kat bu canlılık, Mehmet Eminin bir şiiri dolayısile Rıza Tevfik ve Ömer Naci arasında çıkan bir mü: nakaşa üzerine mecmuanın kâp&- tılmasile durdu. Daha sonra 1907 de İstanbulda «Kanunlara mahşus gazete» de de edebi bir hareket getirilmek istendi. Fakat sansür müdahale etti, Görülüyorki 1907 — 1908 arasında istibdat yüzünden faaliyetlerini ihzar edemiyen ye ni bir edebi nesil vücuda gelmeğe başlamıştır. Bu gençlerin bir kısmı sonra «Hecriâti> encimenini kurdular. Bu mahfilin teşkkülünü anlamak için onu teşkil edenlerin daha ev- velki arkadaşlıkları üzerinde dur- mak lâzımdır: 1901 den sonra «Galatasaray Sultani» nde İzzet Melih Beyin ta- biri veçhile (2) «San'at ilâhesinin etrafında aynı heyecan ve aşkla toplanmış» Ahmet Hâşim, Emin Bülent, Hamdullah Subhi, Abdül. hâk Şinasi, İzzet Melih, Müfit Ra- tip, Refik Halit, Tahsin Nahit. ten müteşekkil bir grnp vardı, Aynı sınıfiş olmamalarına rağmen müş- terek «Edebiyat Sevgisi» bu genç- leri biribirine bağlamış ve graların- da kuvvetli bir arkadaşlık vücuda getirmişti. Boş zamanlarında top- Iamış, yasılarını biribirlerine okur ve edebiyat üzerine konuşurlardı. Bugünleri ve arkadaşlığı bize aksettiren güzel bir hâtıra, Tahsin Nahit'in - şimdi Mehmed Behçet de bulunan — bir defteridir. Ade- ta küçük bir antoloji olan bu def- 19) İzzet Melih. «Tezat» romanı mu- kaddimesi. İkinci tabı. 1919 kuruluşu AN tere Galatasaray edebiyat grnbu eserlerinden en beğendiklerini yaz- mışlardır. Bu edebiyat meraklılarından Ah- met Haşim, Emin Bülent, Hamdul: lah Suphi, Tahsin Nahit giirle: İz- zet Melih, Refik Halit nesitle; Mü- fi Ratlp te piyes yazmak ve Kaa- vier de Mantâpin gibi muharrirlerin romanlarını piyese gevirmekle uğ- raşıyorlardı, Aralarında A, Haşim, İzzei Melih ve Tahsin Nahit daha © zamandan intişar sahasına girmiş» ti. A. Haşimin ilk şiirleri ve çok romantik bir küçük hikâyesi daha on üç yaşında iken “Meomuayi Ede- biye, de intişar etmişti. İzzet Me- lihin ayni sene «Çocuklara mahsus gazete» de ve gonra «Mecmuayi Edebiye> de birkaç yazısı çıkmış ve 1905 de Paris'te «Les annales» mecmuaşının nesir müsabakasinda «Can sıkıntısız adlı hikâyesi ikinci- liği kazanmışta. Tahsin Nahit'in de Selânikteki «Çocuk Bahçesi» mec- muasında <T, Nahide» nriistear adiy: la 1905 de basılan bir kaç şiiri vardı. Diğer taraftan 1906 dan evvel Selânik İdadisinde Ali Cenip, İbra- him Fazıl, İbdahim Necmi, Süley- man Şevket, Mehmet Behçet te ede- biyatla meşgul oluyor ve hariçte Âkil Kayıncu, Rasim Halmet gibi edebiyat meraklıları ile temas edi- yorlardı. 1906 da bu gençlerden bir kaçı Darülfünuna devam için İstan- bula geldiler. Bu suretle Mehmet Behçet, Tahsin Nahit, Fuat Köp- rülü, İbrahim Âlâettin, İbrahim Necmi, Ziya Şakir, Mustafa Nemik, Sadrettin Celâl, Rıf'at gibi edebi- yat mereklıları ayni mektepte bu- luştular, İbrahim Âlâettin mektebin ilk aınıfında iken «Her bahçede bir çiçek» adıyla ve el yazısıyla bir mecmüâs bile tertip etti. 11 nüsha kadar devam eden bu mecmus, el- den ele dolaşmak suretiyle on beş yirmi arkadaş arasında okunoyordu. Hukuktaki bu edebiyat merak. lıları sonra Galatasaray'dan Ahmet Haşim, Emin Bülent, Müfit Ratip: Tıbbiye'den Ali Süha, Cemil Stley- man ve Mülkiye'den Şahabettin Sü» leyman'ia tanıştılar. Hukuk Mek. tebi o zaman tedrisatını, Cağaloğ- lunda şimdiki Kız Orta Mektebi binasında yapıyordu; muntazam bir bir bahçesi ve büyük bir çam ağa- ol vardı. Bu ağacın dibi edebiyat heveskârlarının içtima yeri olmuş- tn. Boş veya derse girilmiyen saat- lerde çamın altında toplanılıyor, edebiyattan bahsolunuyor, yazılar okunurdu. Bu toplantılara diğer mekteplerdeki arkadaşlar da ökse» riya iştirak ediyorlardır Gençlerin herbirinin başka bir hususiyeti var- dı. Meselâ İbrahim Âlâettin daima arkadaşlarının en küçük hallerine kader dikkat eder ve haklarında mizahi şiirler vücude getirirdi. Onun Emin Bülent hakkında yas- dığı bir şiirdeki: «Emin inmiş uçacak şiire bir sab9- hı cedit En az ümid olunan yerde en kas vidir ümid» ve Mehmet Behçet'in «Erganün>. undaki Fikret'e benzeyişleri atla. tan; «Rebab'ı çalmak için yazmamıştı Fikret Bey» misra'ları hâlâ bütün bu getçletin hatırındadır. Onların mizaçları, itiyatları hak- kında da bazı şeyler biliyorur. 18). Meselâ Müfit Ratip çok konuşmali, hassas ve içli, çok sokulmaş, bah- çenin uzak köşelerinde tek başına misra'lar okumayı tercih edermiş, Mehmet Behçet daima hereket ha- linde, Şahabettin Süleyman ise fev- kal'ade neş'eli imiş. Pek sıkı dost olan ve birbirinden ayrılmıya Fuat İs) Reşat Fevzi. Fecriâti nasıl bir teşek. küldü? Uyanış, 131 — Servetifünun — 2345

Bu sayıdan diğer sayfalar: