18 Haziran 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

18 Haziran 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Gençler İçin Beıîbin Ve Bezgin Ruhlar Dünyanın siyast ve iktısadi vaziyeti insana fazla ümit verir gibi görünmüyor. Her tarafta buhrandan, işsizlikten, parasızlık- tan bahsediliyor. Bu sözler bize kadar geliyor, ve bizim de mane- viyatımızda ufak tefek sarsıntılar yapıyor. Dünyanın gidişine bakarak insanların hâdisatı idare etmek- ten vazgeçtiklerine, hatta hâdi- satın esiri vaziyetine düştüklerine hükmetmek lâzım geliyor. Sanki bütün dünya kadere boyun eğ- miş gibidir. Bu vaziyet genç ruhlar rinde sarsıcı tesirler yapıyor, ka- naatleri değiştiriyor, ve gençliğin manevi hayatında menfi inkılâp- lar yapıyor. İ’*lı'l’byukî. böyle — bedbiniye düşmeğe lüzüm yoktur, insanlar bir zaman için hâdisalın — ipini ellerinden — kaçırmış olabilirler. Fakat halimizi — ve istikbalimizi yaratan biziz. Bir fert gibi bir milletin de irade kuvveti vardır. — İkisi de tecrübelerden — istifade — ederler. Buhranlarla mücadele etmesini bilirler. Ve istikballerinin iyi veya fena olmasını tayine muktedir- dirler. Buğün hâkim olay ruh, bed- binlik ve bezginliktir. Bu bezgin ruhlar çalışamaz olurlar. İlk ya- pacağımız şey ruhumuzu bu bed- biniye kaptırmamaktır. Vaziyet müşkülleştikçe irademize kuvvet vermek lâzımdır. Şüphesiz — zaman Öze- | si pamuklarımızı kötüdür. | İktisadi buhran büyüktür, haki- | kati inkâra lüzum yoktur. Fakat hâdisata — yüzünden — bakmasını bilmek lâzımdır, hâdisat ile kar- şılaşmaktan korkmıyanlar, kendi göbeklerini bizzat kesmiye de muktedir. olurlar. Naki Bir Katil Yakalandı Adana (Hususi) — Karagöçer cinayeti faillerinden Turan oğlu | İbrahimin şehrimize geldiği haber alınmış, — polisler — dün kumu Hamit Şadi Beyin bah- çesi civarında vakalıyarak jan- darmaya teslim eftmiştir Akşehirde Bereket Yağmuru Akşehir, (Hususi) — Yalvaç | Karaağaç ve Cihanbeyli kazaları- | na feyizli yağmurlar yağmıştır. Zaro Ağadan Haber Yok Uzun bir müddettenberi İn- gilterede bulunan Zaro Ağadan ailesine henüz hiçbir yeni haber gelmemiştir. Zaro Ağa, kendini çalıştıran Mu- sa Beyin katlinden sonra bir müd- det ortada kaldığı için, İstanbula dönmiye karar vermiş. Fakat Musa Beyin kardeşi Osman bu işin kârlı tarafını düşünerek şeh- rimizden derhal İngiltereye hare- ket etmiş ve tekrar işe başla- mıştır. Şehrimize gelen haberlere gö- re Zaro ağaya verilen yevmiye çok azdir. Asırdide — ihtiyarın, bu para ile ancak günlük nafa- kasını temin edebildiği haber alınmaktadır. Diğer taraftan yeni bir rivayete göre, bazı İngiliz dokturları, Zaro Ağanım ölünciye kadlar İngilterede ikamet etmesini temin maksadile İngiltere hükü- metine müracaat etmişlerdir. mer- | | hisar eşrafından bazı | da mesireye gittiler. Kırkagaçta Çiftçilik Kırkağaç (Hu- susi) — Kasaba- mızda ziraat iş- lerine — elverişli arazi, diğer kâ- sabalara — naza- ran daha arzdır. Fakat hayli mün- bit ve mahsul- dar olan bu top- | rak parçasında, kadın, erkek bü- tün kasaba hal- kının — çalışması sayesinde bir karış boş yer bırakılmaz. Bu senenin yeni ar- pa mahsulü şimdiden biçilmiye başlanmıştır. Buğdayların vaziyeti oldukça iyidir. Fakat bu sene | havaların biraz yağmursuz gitme- | müteessir et- | t | | | miştir. Fakat umumi mahsul vaziye- tinin iyi olacağım söyliyebilirim. | Malümdur. ki kasabamızın ka- vunları İezzet ve cins itibarile memlekette — birinciliği almıştır. | Bu sene halk bolbol kavun ekti. Sındırgıda 600 Senelik Bozuk Yol — Nasıl Yapıldı ? Sındırgı ( Hususi )— Altı yüz küsur —senedenberi yapılamıyan Akhisar — Sındırgı yolunun niha- | yet köy kanunu mucibince yapıl- dığını evvelce bildirmiştim. Ak- kimseler otomobillerle bu yoldan şehrimi- | ze gelmişler ve yolun mükemmel | olduğunu söylemişlerdir. Şimdiki halde Cüneyt deresi ile Sındırgı arasındaki kısım ıslaha muhtaç bir haldedir. Burası da yapılacak olursa mühim bir iş görülmüş | demektir. Bitliste Talebeler Güzel Bir Ge- zinti Tertip Ettiler Bitlis (Hususi)— Şehrimiz Or- tamektep talebeleri en güzel me- sirelerimizden (Altınkalbur) mev- künde eğlenceli bir tenezzüh tertip etltiler. Tenezzüh günü ta- lebeler muntazam - bir kafile ha- linde trampet terennümleri arasın- Talebeler akşama kadar çok güzel, çok eğlenceli ve oyunlu bir gün ge- | çirdiler. Konyada Bir Bahtiyar Konyada Devlet Demiryolları deposunda çalışan Sadık Ef. nin sabip ulduğu ( 39504 ) numaralı tayyare biletine son keşidede 15 bin lira isabet elmiştir. İdam Mahkümu Kadın Adana (Hususi) — Karsan- tıda Çarhpare köyünde hizmet eltiği evde efendisinin zevcesile çocuğunu — öldürmekle — maznun olarak Ağır Ceza mahkemesince ölüm cezasına mahküm edilen Ayşenin evrakı bugünlerde. tem- yiz mahkemesine gönderilecektir. ' Fakat (Karafatma) denilen muzır böcekler toprak altındaki tohum- luk çekirdeklerin bir kısmını im- ha ettiği için bu sene -mahsul, Kırkağaçtan bir manzara: Yeni cadde l geçen seneye nazaran daha az | olacaktır. Bereket versin ki, köylülerimiz, haşaratın. imha ettiği tohumlar yerine yenisini dikmek suretile zararın mühim bir kısınını telâfi ettiler, Bu sebeple kavunlarımız bu sene geç idrak edilecektir. Ancak bunun dı bizim çifiçi | miştir. l Bu Sene Ekilmemiş Bir Karış Yer Yok- tur, Ziraat Vaziyeti Umumıyetle lyıdırı için bir iyiliği olacaktır. Çünki ı diğer yerlerin ka- | vunları bittikten sonra sıra bizim- kilere — gelecek, bu suretle, daha iyi para ede- ceklir . yağan — mebzul yağmur burada da çiftçinin yü- zünü güldürmüş- | tür. Susuz kalan mahsullerimiz bu yağmurlar — sa- yesinde birdenbire boy atmışlar ve kuraklık tehlikesinden kur- tulmuşlardır. Yağmurun tütünle- | rimize çok faydası dokunmuştur. Tütün mahsulü bu Ssene gayet iyi ve hastalıksızdır. Yalmız geçen seneye nisbetle daha az ekil- miştir.Bu sene kasabamızda bağcılı- ga daha fazla ehemmiyet veri- Sen | olduğu gibi hastalıktan da eser | yoktur. Zeytin mahsulü de çifçi- nin yüzünü güldürecek derecede- dir. Ahmet Çankırı Ortamektebinin . Nakış Ve Dikiş Sergisi Çankırı, (Hu- susi) — Orta- mektebe devam eden hanımları- | mıziın bir sene zarfında yaptık- | ları dikiş ve na- kış işleri sene sonu münasebe- tile mektep sa- lonunda — teşhir edilmiştir. Tale- be hanımlarımı- zın bu el emeği sergisi — bugüne kadar 4000 kişi tarafından — ziyaret — edilmiştir. Fakat şunu da kaydedeyim ki, sergide her sınıf talebenin eser- leri ayrı ayrı kısımlarda -teşhir edilmemiş, hep bir araya ko- nulmuştur. Sergide mevcut yastık usul- leri, çocuk başlıkları, tabak - alt- ları ve diğer işlemeler, talebeleri- mizin kabiliyetlerinin mükemmel olduğunu — ispat etmektedir. Bu işler arasında muallim tarafından nümune olarak yapılan bazı eser- ler de vardır. Talebelerimizin cid- den tebrike lâyık olduklarını söy- liyebilirim. Şu cihete de bilhassa işaret edeyim ki meklep — mevcuduna Adanada Bir Fabrika Adanada mevcut kereste biç- miye mahsus hizar makineleri sahipleri şimdiye kadar kereste- leri 3 kuruşa biçerken on kuruşa biçmiye karar verdiklerinden ke- resteciler Adanada — bir fabrikası açınıya karar vermiş- lerdir. hizar nazaran vücüde getirilen eser- lerin fazlalığı talebemizin - çalış- kanlığınm da — ispat etmektedir. Bu münasebetle — serginin bir köşesini gösteren bir resim gön- deriyorum. Kemal Kadri Balıkesirdeki Sergi Balıkesirde Necati Bey Mual- lim Mektebi talebelerinin bir se- nelik resim elişleri ve fen ders- leri, mesaileri, mektebin beden terbiyesi salonunda teşhir edilmi- ye başlanmıştır. Serginin her gün birçok kimseler tarafından ziya- ret edildiği bildirilmektedir. Sergi 20 hazirana kadar de- vam ececektir. Konya Ormanları Konya mıntakası dahilindeki ormanların bu seneki münaka- sasının bir an evvel ikmal ve intacı Orman Ml'ıdıııyılı faaliyete geçmiştir. Bu suretle bu sene Konyada odun ve kömür fiatlerinin ucuz- hyacağı tahmin edilmektedir. için loji ,, yazabiliyorsak bu, 'Beynelmilel Istılahların İmlâsı | | Nurullah Ata d Müderris Doktor Kemal © nap Beyin, beynelmileldir, aldığımız — kelimelerin, - bill ilmi ıstılahların nasıl yıplıy lâzımgeldiğine — dair neşriy dil meselesi ile alâkadar he takip etmiştir. Bu gibi keli | rin imlâsı meselesi, lâtin harflef! Dnin kabulü ile beraber ken hissettirdi; hatta daha evvel © vardı. aldığımi? v Fransızcadan “physiologie psychologit» £ bi ilmi? ıstılallar kullanma olduğumuz dilin fasrilatına madığından, bunlardan nisbet * si ile “fisicelocyai, psikol diye bilmemizi temin için olocya, psiokolocya,, şekilli teklif edenler, bugün Ke Cenap Beyin fikrini işgal e meselenin hemen hemen 4| ile uğraşıyorlardı. Zaten bu çoğu, Kemal Cenap Bey birleşmişlerdir. Muhterem müderrisin bu seleye dair Darülfünan Edebi Fakültesinde verdiği konfe söylenecek — sözlerin — haklılı; evvelceden teslim — etmişl memnuniyeti ile dinledim. E' Bağlamnız » Cd üüDAlk Yunanca nutuk manasına “log kelimesinden “loji, diye “j,, ile — yazma “intuition, u “entüisyon,, hâli sokmak hiç te makul deglldi' Fakat... Fakat bizim “psikoloji, vey? *“psikoloji, demeğe ne hakkım| vardır? “Automobile,, in ma"d' *“kendi kendine müteharrik, Türl düşünmeğe ne hakkımız vardı!! “ Psyeche, İloagos fysis, auto* bizim — kafalarımızda — başlıb? şına — birer — şeniyet değild Bötün — beynelmilel ilmi — 18 lahları ancak birer birer, ezbtf| suretile öğreniyoruz. Tıbbi 18? lahları öğrenmemiş bir okur - yazarı için “öchelai , limesi ile meselâ “propazltikoff gibi yunancaya henziyen, f8! ben uydurduğum için hiçbir nası olmiyan - bir kelimenin f: yar mıdır ? : *.Physiologie , yi biz “ Fi beni gelen “İogie. mediğimiz ©o kelimeye miz olmadığını, onun bizim mızda — yaşamadığını gos!e z sorun; bir kısmı bilmez, bir * Physiologie , ile bir kök” olduğunu düşünmez. * Physi kelimesine yakından — “ aşitt olmıyanlar için de onun “Phyj' A füsis veya fizis ,,yazılması da bir fark yoktur. Beynelmilel ıstılahları almi?” hm demiyorum, bilâkis, bu v susta milliyetçilik — gösteret” şaşıyorum. Onların hepsine çaft tarım. Fakat beynelmilel d ye ıstılahların zannederim hepsi, y nanca ve İâtince köklııden | pılmıştır. Yunanca, lâtince ';f ler ise fransızcadan, alma dan, ingilizceden alınmaz * maz;*onlar yunancadan, Iâtince alınır. Yunancayı, lâtinceyi ydt renirsek o kelimeler lhn":wı birer şeniyet haline gelir ; .cr hürmetimiz olur, istediğimiz le koymıya kalkınayız. i bif Her ilmi mesele nihaye ”-,I“ yunanca, — lâtince mesel' dayanır. Lâtin harfleri ile yl’”' millet, imlâsını tanzim edebi ”,,f* için yunanca, İâtince mecburdur.

Bu sayıdan diğer sayfalar: