3 Aralık 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

3 Aralık 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

3 Künunnevvel Siyaset Âlemi Bir Fransız Muharririn Tehlike İşareti Almanyada tetkikat yapan b'r Fransız gazetecisi, gerek memleketin #fkârı umum yesine, gerek Fraosız zünamdarlarına ehemmiyetle hitap eden bir mektup meşretti. Muharrir, yarzısından evve! kısa bir mukadde« me yapıyor, diyor ki: Bana verilen malünatı, şu veya bu şahsa atfetmiyeceğim. Çünkü memleketimin mukadderatını alâka. dar eden bu baksi, Almanyanın nüs fuzlu, nüfussuz, miliyetperver a0 yalist; bötür aklı eren adamlarile konuştum, yirmi sencdenberi gaze- tecilik bayalında dürüst yaşamış ve dürüst yazmış bir insan sıfalile ve bundan cesaret alarak diyor kiş bu yazı, bugünkü ruhi halinin tam bir ifadesidir., Bu başlangıcı müteakip mubatrir anl maksada geçiyor. ve haber veriyor : manya, bugünkü siyast ve içik mal ve iktsaci gşartlardan memnun değilcir. Ne şarktaki Danç'g kolvas ritı, ne de Lehistana terkedilmiş olan diğer kısımları tanımak İstemi- yor. Ayni zamanda anımarkaya geçon Şlezvik mıntakasını da geri istiyor. Bir kelime İlet Alzas mese. lesl şimdilk bariç; harp neticesi elin. den alınan bütün arazi parçalarını, lüzumunda şddet ve kuvvete baş 'ııııutııl söylüyor. Dünküöş; Almanyanın koltuğa al- tında bir Lehistan vardır. Bu mem- leket gün geçtikçe kuvvetleniyor ve birkaç sene sonra nüfusu 50 milyonu bulacaktır. Bu itibar İle yeçen zama. n Almanya aleyhine çalıştığı kas naatiadedir. Almanya, — Fransa ile amumi vaziyeti esazli ve müşterek bir surette tasfiyeye karar vermiştir. Yakında bu —meseleyi — görüşecek olan husust? salâbiyeti haiz kimseler, Parise gelerek soracaklardır: “ — Almanya gibi kuvvetli, me- deniyeti yüksek, umumi — saviyesi birinci dereceyi bulmuş bir - millet, bugünkü vaziyete tahammül edemer. Maksadımız şudurı Bu davada bizimile beraber misiniz? — Yoksa — beraber değil misin/z? Verilecek ret cevabı. sin doğuracağı şey kat'i blr. fırtına olacaktır. Almanya bu karardadır. Bir emri vaki karşısında kalmamak için memleketime şimdiden haber yer yorum » * Almanya da edindiği bu malâmatı namusu ile teyit eden bu gazeteci eğer fazla hayalperest değilac, eğer görüp duyduğunu muba!lâğalandır- müyorsa vaziyet sarihtir: İki seneye varmaz, dünya yeni —— aa Ka D S *“MİLLİ Mubhseill . Darkağilaki — Faruk Beyefendi. Başını çevirdiği zaman orta Yaşlı sarışın bir adam ona elini uzatıyordu: — Bonjusıbinbaşı beyefendi. Nasıilsımız. efendim. Bir dakika dizinle görüşmek isterdim. Genç Erkânıharp bu adamı hiç tanımıyordu. Fakat onun tek- Kfsizliği karşsında elini uzattı, işin adam zeki bakışlarile Vaziyeti toparlamak ister gibi derhal ilâve etti: — İyi tanımadınız zanederim. Ordu müteahhidi Aseo.. Binbaşı Faruk bu ismi daire- de çok işitmişti. Levazım Reisi ile birtakm işler yaptığı ve bazı erkânın bu adamla tanışmak için Peşinden koştukları söyleniyordu. Meşhur adam onün hayretine * yet vermek iİslter gibi lâkır« tin arkasını bırakmadı: SÖN POSTA BüyükHarp Borçla—rın_ın ÜzerineSünger Çekmek Mü Vaşington, 2 — İngiltere seliri, mümasili ahvalde mer'i usul hilâ- fına olarak, Hariciye Nazırı M M. Stimson'u busust ikametgâh- larında ziyaret ederek bir nota vermiştir. M. Stimson, Reisicümhur M. Huver'le müşaverede bulunmak üzere hemen riyaseticümhur da- iresine gitmiştir. Maliye Nazırı M. Mil's'de biraz sonra kendisine iltihak etmiştir. Bu notanın metni gazeteler tarafından yarın sabah neşredilmek üzere bu matbuala tebliğ edilecektir. İngiliz sefiri, Hariciye Nazırını, M. Huverle mülâkatından sonra da ziyaret etmiştir. Vaşington, 2 — Lehistan bü- yük elçisi borçlar meselesi hak- kındaki vaziyeti müzakere etmek Özere Hariciye Müsteşarımt siyas ret etmiştir. Paris, 2 — Fransanın harp borçları hakkında — Amerikaya göndereceği notanın M. Stimsona yarın sabah tevdi edilmesi muh- temeldir. Bu vesikada ilk Fransız nota- sında ileri sürülen deliller tekrar edilmekte, tasrih ve ikmal olun- maktadır. Fransa'nın Buğday Siyaseti Paris 2 — Âyan meclisi buğ- day mahsülleri ve müştekatı ile nışastayı havi mahsüllerden alınan gümrük resim'erinin tadiline dair olan ve meb'usan meclisince ka- bul edilen kanun lâyihasını tasvip etmiştir. e- ——— AAA IT baştan bir harp macerasına daha atılır, bu nokte, su götürmer bir Bırahatle şimdiden ve ileri sürdüğü- müz kayıtler dabilinde, — çırpınıp dvruyor, demektir. Süreyya ae aa GERMESN TEFRİLSA NUMARASI: 10 GA tOMAN,, UA — Sizinle görüşmek isliyor- düm, Dün haber aldım ki (Ber- Hn)e gideceksiniz. Sizinle bir saat kadar yalnız kalamaz mıyız. Genç erkânı harp aldırış et- medi. Niçin! Der gibi yüzüne baktı: — İsterseniz hemen otomobi- le atlıyalım. Beş dakika sonra yazıhanedeyiz. Binbaşı Faruk: Kestirme bir asker ifadesile sözünü kesti: — Bir dakika vaktim yok, dedi. Vazifem başlamıştır. Müteahhit Aseo ırkının çetin ve yılmaz İşgüzarlığı içinde ve sükünetle devam etti: — Sizi meşgul edecek deği- lim, yine sizin için sizin istitade- niz için birkaç şey söyliyeceğim, Elinize büyük bir firsat geç- mişte.. mkün Olmıyacak Amerika'daki aç Işsizler Vaşington'daki kongrenin açılması münasetelile bir nümayiş hazırladılar. Ş'hir üzerine Bir açl k yürüyüşü yaptılar. Zabıta buna mani olmak içla bir takım tedbirler almıştır. Reamimizde aç işsizlerden bir kafile görünmektedir. _İn—gi—ltere’de Aç Kafileleri Yeniden Baş Kaldırdı Fakat Bütün Açlar_Pîvam Kamarasına HücumEtmiye Karar Verdiler Londra, 2 — M. Gamer, açlık yürüyüşü hareketinin mü- messillerini kabul etmiş ve onla- rın gelecek bafta zarfında hükü- met merkezi etrafında geçit res- mi yapmalarına muvafakat etmi- yeceğini söylemiştir, Açlık yürüyüşü hareketini ter- tip edenlerin mümessilleri vordik- leri cevapta bu memnuiyet kara- rı hi'âfıma olarak parlâmento bi- Genç erkâniharp — bir. gün evvel müdürün teklifini hatırladı. Aseo Ef£ yumuşak ve kandırıcı bir tebessümle, lâkırdimin -peşini hırakmıyordu: — Böyle — fırsatlar hayatta bir kere ya gelir ya gelmez, onun İçin.. Ve birdenbire aklına galmiş gibi değiştirerek — acele acele: gitmiye hacet yok. Dedi. Siz akıllı, tedbirli bir zatsınız. Bakınız size ne söyliyeceğim.. Bu akşam (Berlin) e gidiyorsunuz.. İstediği- niz yere serbestçe girip çıkacak vaziyettesini.. Benim size emni- yetim var. Size kırk bin lira ve- receğim. Bana kendi namınıza bu kıymette makara tiresi yollaya- caksınız. Genç Erkânı Harp büyük bir memleket davası için yola çıkar- ken kendisine kârlı bir makara tiresi işi havale etmek istiyen bu adamı o dakikada boğmamak için kendini güç zaptetti. Kıpkırmızı — olmuştu. — Hırala biribirine çarpan dişleri arasında kelimeler kurşun gibi fırladı: — Reril herifler. Utanmıyor- sunuz, defol! — Hem yazıhaneye kadar nasını ziyaret edeceklerini lemişlerdir. İtalya Arnavutluk Dostluğu Roma 2 — Arnavutluk istik» lalinin yıl dönümü — münasebetile M. Musolini ve Arnavutluk Baş- vekili teati ettikleri telgraflarda İtalyan - Arnavotluk dostluğunun iyiliklerini göstermişlerdir. söy- Ve Mahmuzlarını Aseo Efen- dinin suratında şaklatırcasına yer- leri çökerterek yürüdü. Tramvaya — doğru — giderken kendi kendine halâ söyleniyordu: — Memleket mahvoluyor. Mil- let samaa çöpü yiyor. Yüz bim lerce Türk anası gözlerini cep- beye dikmiş. Evlât acısile yanı- yor: Utânmaz herifler, alçak, sefil herifler beş on kuruş için şeref satıyor. Kanla, “mukaddes iman- la oynıyorlar. Sefiller.. Sefiller, Ve Haydarpaşadan Şama kadar bütün yollarda gördüğü acklı yoksuzluk Jevhaları birer birer gözünün önüne geldi. Konya Aksarayında bir ihti- yar köylü kadın görmüştü. Kasabaya Üç saat uzaktaki köyünden bir topal eşekle iki çuval nohut getirmişti. Oradaki levazun amiri bu iki çuval nohu- du (tekâlifi harbiye) diye zap- tetmişti. Zavallı kadın levazım ambarının kapısına çökmüş hem ağlıyor. Hem yalvarıyordur — İki evlâdımı şehit verdim. Bir gelinlik kızım için çalışıyorum, bukadarcık nubudu ektim. Satıp parasile kızıma çamaşırlık alaca- ğum. ne ideyim ben şimdil Sıyfa Gönül İşleri Ben 19 Amerika Ağır Basıyor Sevdiğim 38 Yaşında “19 yaşında bir kızım, sevdi- ğim 38 yaşındadır. Kendisi evli- dir ve bir çocuğu var, Kendisila oldukça samimiyetim var ve bana karşı büyük bir temayülü oldu- ğunu anlıyorum. Kendisi burada değildir. Muhabere ediyoruz we yapayım aşkımı nasıl anlatmalı- yım, kamiş MH R. 38 yaşında evli bir erkekle sevişmenin neticesini hiç düşün dünüz mü? bir kaç ihtimal üze- rinde beraber düşünelim: Farzedelim ki erkek te - sizi seviyor. Ne olacak, karısını bırar kacak, yuvasını bozacak, çocu- ğunu unutacak, karısına, yuvasına ve çocuğuna vefası olmiyan bir adamın size sedakat vo vefası olur mu? kendi zevkiniz için ma'- sum bir. kadın ve bir çocuğun günabını yüklenmek doğru olur mu? Fakat erkek sizi sevmiyorsa ve yahut evini bozacak kadar fedakârlığa katlanmazsa, ne ola- cak kendinizi manasırz, aşka feda edecek ve bir adamın hırsına alet yapacaksınız. Evvelâ aranızdaki yaş farkı büyük, saniyen onun evli oluşu aşılmaz bir mani. Mademki ayrı yerlerde — bulunuyorsunuz, — onu göğnünüzden çıkarmıya çalışınız. * M üç yaldiz beyor Mademki bukadar okumak meraklısısınız, herhalde — irfanen yükselebilirsiniz. Bunun için mek- tebe gitmek şart değildir. Bir ta- raftan muntazam bir surette oku- yunuz sonra hususi bir mualliar den bir müddet ders alınız. Bir taraftan da bir ecnebi lisam öğ renmiye çalışınız. Bütün bunları mektebe gitmeksizin yapabilirsiniz. Hele kızların — iltifatına — aldanıp kendinizi aşka kaptırmayınız. HANIMTIYZE Ulukışlada bu levhaların daha acıklıları vardı. İstasyonlar hasta, malâl asker döküntülerile dok muştu. İçlerinde köylerine kadar gidemiyecek zaifler vardı. Bir dilim ekmek yoktu. Burada bir gözü sakat yet- mişlik bir ihtiyar gözmüştü. Kö- yünün muhtarı olan bu ihtiyar dert yanıyordu: — Yirmi sekiz hanelik köyün bir tane erkeği ben kaldım. Sa- katım, alilim. Köye elli batman tekâlifi harbiye yazmışlar. Bizim köyde tarlayı eken biçen bepsi kocaları askere giden kadınlar kendilerine kadar zor ekip biçi- yorlar. Veremediler, veremeyince beni posta edip buraya getirdiler, Yirmi sekiz hanelik bu Türk kö- yünün kadınları hbem cephede vuruşan kocalarına para yetiş!i- riyor, hem de kendi buğazları için toprağı ekip biçiyorlar ve sonra (tekâlfi harbiye) vermedik- leri için cezaya çarpılıyorlardı. Cephe gerisinde, cepheye bir mendil bile göndermeden ve çok çirkin hilelerle askerden kaçarak muharebe ticareti yapan adamlar bunları belki biliyorlardı. Ç Arkası var )

Bu sayıdan diğer sayfalar: