26 Şubat 1933 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

26 Şubat 1933 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— Şubat K Ç M ü Hergün Halk Evleri — Hakkında Söylenenler Halk Evlerinin birinci yıldönümü miünasebetile Başvekil İsmet Paşanın İrat ettiği nutuktan: “Milletimizin ilerleme hamlesi e kadar fazladır ki, bugün ihti- yaçlara kâfi geleceğini tahmin ederek koyduğumuz bir ölçüyü iki wene sonra çok geri kak mış görüyoruz. Ankarada olduğu gibl başka yerlerde de yaptırdı- gımiz bir. bina, açtırdığımız bir salon — nasıl — doldurulacağından | endişe ettiğimiz bir mektep iki İ sene sonra bütün — ihtiyaçların gerisinde kalıyor. Biz bu darlık- tan yalıız memnun — olmalıyız. Salönların ve mekteplerin geniş gelmesindan korkulur. Onların dar gelmesi milletin dalma daha çok hiz ve daha çok — mesafe aldığını gösterir (alkışlar). “Halk Evlerinde milli ve içt- mal hayatın temelleri terbiye Suretinde, tedris suretinde, ko- nuşma — suüretinde mütemadiyen kurulmalıdır. Bunu iltizam ediyo- ruz. “Cümhuriyet Halk Fırkasının Halk Evleri vasıtasile memleket içinde takip ettiği kültür politi- kası bu vasıta ile ilim ve fenni güzel san'atları yaymak, bu mem- leketin siyaseti, iktısadiyatı hak- kında en yeni, en doğru malü- Mmatı ortaya dökmektir.., Necip Ali Beyla wutkundanı * Bizim görüşümüze göre her milletin — beynelmilel mede- niyet “Alemindekl — kıymeti, . o milletin kültür. kuvvetinin dere- cesile — mepsuten — mütenasip- tir. Kültürü —yüksek — olmiyan milletin, — me herhangi bir. safhasiındâ — kültürü yüksek olan milletlerle mukayese edik- Mesine asla İmkân yoktur. Habe- Şistan ile Almanya, Tibet ile 'l(llh“ arasındaki fark bizce makinalaşmak ve el sanayli saf- hasından ziyade kültür farklarile öiçülür. Bize göre ileri kültür Heri teknikten değil, ileri teknik Meri kültürden doğar. Biz bu meseloyi tarihin seyrinden aldığı- — Buz yüzlerce misallerle — ispat #derlr. *Her zaman değişen muhit ve | — İçtimal icatlara tevafuk edebilmek — Ve onlardan çıkan yeni şartlara — Röre düsturlar koyabilmek için — her halde kültür. kuvvetine ihti- — Yaç vardır.,, — — Slirt Meb'usu Mahmut Beyin yazı- k Tindanı “Şüphe yok ki, büyük ve eş- — tüz inkılâp yapan bir memlekette © © İnkılâbin esaslarını milletin yü- — Peğinde kökleştirmek, — inkılâbın k rını ber tarafa yaymak — İçin kültür ve terbiye işi en bap- İ gelir. İşte Halk Evleri, bilhas: — M bu temele dayanmak - istiyor. Cümhuriyet Halk Fırkası; feyzinl Ş tini tarihin derinliklerinden — *lan, dünyaya ilk medeniyet yo- V| inu açan bir milletin diriliş ve — Ferleyiş davasını yürütecek kuv« >1 lerle Vetlerin çalşacağı çatıları Halk ğ *ı'lırllı kurmuş oluyor. Gerçek- 8n, Halk Evleri inkılAbın terbiye | *cağıdırlar. Gençlik orada kehdi arlığını yükseltirken halkın da tutuyor; halkı bağrına bası- » Büyük Şefin yaktığı mukad- Ateşi bütün yüreklere, bütün Uygulara salıyor. Öyle ki bü | Şöünin altında birkaç saat geçi- Vi Vin th vatandaş; büyük yarına gok inanmış olarak orada: —— SON POSTA Yarfal 18 eskadet — — —— v I esimli Makale K Dağ Tepeleri W ı Yüksek şöhretler de yüksek te- pelere benaei sana gürür ve azamel verir. at bu yüksek tepe- lerde İnsan yalnız kalır ve yaşıyamaz. Dağ tepeleri, ma; güzel yerlerdir. zarası ve havası ünüzde bütün tabiat bir tablo gibi serilidir. Güzel- liğin hududu yoktur. Fakat yüksek tepeler yalnız ve tenhadır. Burada yaşıyamazsınız. aa AAA ÜG L e , ae SON TELGRAF HABERLERİ Yeni Kazanç Lâyihası Gündelik Gayrisafi Kazançları Üze- rinden Vergi Verecekler Kimlerdir? ANKARA 26 ( Hususi ) — Yeni” kazanç ver- | itle gaz, benzin gibi müştail mayiat — satanlar gisi lâyihasının esaslarını vermiye devam ediyorum. | gündelik gayrisafi kazanç üzerinden vergiye, tuğla, Sınıfları tayin edilenlerden müşterek faaliyetlerde kiremit, mozayik, karosiman imalAthaneleri de Meşhur. olmak iyi şey, fakat te- pede yalnız yaşamak her meşhurun haddi değildir. Hakikt büyükler, bu tenha tepelerde — kendilerine göre Mlemler yaratırlar. her şerik ayrı ayrı maktu vergi vereceklerdir. maktu vergiye idirler. Li aE Vera karada Yazıhanesi olmıyan avukat, doktor ve müma- 4 BE ılllııl'ıeyynıı ıınkolîeflıı gibi tayin olunacak gü işliyen ':::'ı.'l::şil:ı’"ı"." 'C"L*:,"ıı: “:':;"k ka- * delik gayri safi kazançları Üzerinden vergi vere- | tAna | körük l memuru cekler, başkaca maktu — vergi — vermiyecekler- | "iyasetinde en yi iman memuru ile meslek! teşekküllerden veya ticaret odası ile helediyelerden İntihap edilecek ehliyet ve ihtisas sahibi heyetler tarafından tesbit edilir. Bu vesaiti nakliyede çalışan ecirler diplomalı ve diplomasız olduklarına göre Üç sınıfa ayrılarak gündelik ka- xzançları tayin edilecektir. Seyyar çalışan doktarlar, avukatlar ve dava vekilleri de bu şekilde 3 sınıfa ayrılacaklardır. Bu komisyonlar tarafından takdir ve tesbit edi- lecek gayri safi günlük kazançlara ve maktu mik- dir. Beynelmilel şöhreti haiz artist ve san'atkârların ve temsil heyetlerinin vetgileri müsamerelerinde sarfedilen duhuliye biletleri üzerinden alınacaktır. Seyyar bir halde çalışan ve denizlerde, nehirlerde göllerde ve karada her nevi nakil ve cer vasıtası işletenlerle, bu vasıtada çalışanlar, simsarlar, te- lâllar, kabzımallar, madrabazlar da güadelik gayri- nafi kazançları üzerinden vergi vereceklerdir. İstanbul balıkhanesinde çalışan kabzımallar balıkhanece ya pılan tediyattan vergi vereceklerdir. İdarehane ve yazıhane — sahibi — olmaksızın | tarlara ait cetveller her #ene şubat ayı sonuna istikrazatçılıkla — iştigal — eyleyenler, — kaldırım | kadar varidat müdürlerine veya mal memurlarına üzerinde veya köşeler tulumba — ve sair vesa-> | tevdi edilecektir. Matmazel Şor Dün Atinadan İstanbul- daki Pederine Bir Mektup Gönderdi Matmazel — Şor'un artist M. Papasla Atinaya | ları honüz tesbit edilememiştir. M. Şor ailesi kızla- firarı hakkındaki dedikodular devam etmektedir. | rının M Papasla evlenmesine muvafakat etmekte Dün Matmazel Şordan şehrimizde bulunan pederine | *ldukları söylenmektedir. M. Papas ilk refikasından bir mektup gelmiştir. Adresi ihtiva etmiyen bu | 8rılmış bulunmaktadır. Atinada Yunan zabıtasının moktupta — Matmazel habersizce — Atinaya takibat “pııu için teşebbüsat icra edilmiştir. gittiğinden dolayı ailesinden af dilemekte, sıhhatte zabıtası hhî== 0“" .: ı;:'w:ı:rç:.:'lk. ;"'.“' © takibal or oldııiı::;d;ım ı:ı..l:: edilecek yaziyetta bulunma- :ılı olduğunu ileri sürerek İstanbul adliyesini lı'; “"'Hıh" kizi öi Ü N CB ye Nezareli vasıtasile vukubulacak müracaatının icap ettiğini söylemektedir. Yı asına M. Şor hâdiseden pek ziyade Taüteemir olduğu | zaran Mile Şey Memesa Nine Aaçlee Kaaan, Bar için kimse ile görüşmemektedir. mina muharrer 210 numaralı muntazam bir pasa- Artist M. Papasla Mile. Şorün nerede bulunduk- | portla gitmiştir. , İ Tp ği Bursa|; Mahküm . Gazi Hz. |Müftüsü Mükellefler İstanbul, 25 (AA.) — Relsi- Bursa, 26 (Hususl) — Sabık Ankara, h nazaran :hî(oH::LW. cümhur Hazretleri bugün öğleden (| müftü Nurettin Efendinin muha- yi || sonra otomobille Beyoğlunda bir (| kemosi dün asliye ceza mahke- sevki cezalarının ikmaline kadar 5 N gez'nti yapmışlar ve geç vakit sa- || mesinde yapılmıştır. teğir edilecek, askerde iken ae- || çaya avdet etmişlerdir. Temyiz muhakamesinin kararile ker olmadan olmadan evvel işle- muhakemesinin diğer maznunlarla dikleri — cürümlerden — mahküm | kıt'aları tarafından Müddeiumu- | birlikte Çorumda yapılacağı kararı olanlar da askerliklerini bitirince | miliğe teslim edileceklerdir. ; kendisine tebliğ edilmiştir. T İSTER İNANMA! süretle kuyval muharrikeden akıl ve hayale gelmiye- €ek derecede tasarraf edileceğini İddin etmektedir. İddiasına göre, bu keşif sayasinde meselâ bir” kibrit kutusunun yanmasile elde edilen enerji ile bir treni yürütmek kabil olacaktır. Sıtkı Bey ayni zamanda, bu keşfi dolayısile Fransada konulan bir ilmi müküfata ik büyük İşler görülebileceğini, bu | lstihkak kenbettiğini iddla etmektedir.. İSTER. İNANWN İSTER İNANMA! İSTER İNAN de gördüki uzun seneler kimya, fizik ve riyaziye ile olduğunu söyliyen Sıtkı Bey isminde bir zat Beda ci , d a Blen el e el ÇÜ v » Düi llli zaara | | ı Ektaaaka ça L Sözün Kısası Coşkun Di Ve Hakkını Arayan Gençlik A E. akşam matbaanın önü kesafeti — gittikçe —artan — bir genç kütlesi ile dolup taştı ve bu kütle arasından bir butarya ateşi yükseldi: — Türk — vatanında Türke hörmet isteriz. Diyorlardı. Dün * Bu tezahürlin sebebini bilmi- yordum. Bir arkadaşı — İki gün evvel Yataklı Va- gonlar şirketinde cereyan eden hâdisenin neticesi! Dedi. Bu tek cümle bana kifayet etti. Hâdisenin nasl başladığını, nasıl geçtiğini ve naml bittiğini öğrenmeye lüzum görmedim. Bir saniye için sokağımızı dolduran genç kütlesi gözlerimin önünden silindi ve yerine başka bir man- zara kaim oldu: Üç beş sene evvel, sıcak - bir yaz günü, Büyükada vapurunun arka güvertesindeyim. Vapur hın- cahınç dolu, oturmak değil, ayak- ta duracak bir yer bulmak bile imkânsız. Fakat buna rağmen küstah bir frenk bir kanapeyi baştan başa işgal etmiş, boylu boyuna uzanarak yatıyor! Yanı başındayım. Bildiğim bir ecnebi lisanı ile yanında duran arkada- şına söylediği cümleyi İşitiyorum: — Göreceksin, kimse cesaret edip te beni kaldırmıyacak! * Dün gençlerimiz ne yaptılar, henliz bilmiyorum. Fakat düşün- düğüm şu: Coşkun, asabi ve hakkını arıyan gençliği, lâkayt âtıl, mlskin gençliğe bin defa tercih ederim. * Sözün kışası? Damarlarımızda sıcak ve genç bir kanın dolaş- tığını duymak - İsterim. Yeni Bir Lâyiha Askerler, Askeri Doktorlar Ticaret Yapamıyacaklar Ankara, 26 ( Hususl ) — A-- keri şahısların ticaret ve san'atla uğraşmalarının menedilmesine dair kanuna zeylen yeni bir lâyiha meclise savkedilmiştir. Bu İây- haya nazaran ticarl İşlerle uğra- şan, şirketlerde, ticari veya sınal müesseselerde vazife alan, zabit, küçük zabit ve askerler cezalan- dırılacaklardır. Tebdili hava alan askerler me- zun olduklari müddet xarfında sakeri kıyafetinden tecerrlült ede- rek kendi işlerile meşgul olabile- - ceklerdir. Asker! doktorlar bizzat husust hastane açamıyacaklardır. İzmitte Bir Tersane Yapılacak Ankara 26 (Hususi) — Göl- cükte son sistem bir tersane ve mahfuz liman İnşası için hükü- met meclise bir lâyiha vermiştir. * Bu lâyihaya nazaran harp gemi- lerimizin, tamir, idame ve barın- maları için İzmit körfezinde 4 mil- yon lira sarfile tersane ve mahfuz liman yapılacak, İnşaat - bittikten sonra inşaatı yapan şirkete hazi- ne bonosu verilecek, para tak- sitle ödenecektir. Pek Yakında “Son Posta,, Herkesin alâkasiını uyandıracak bir müsabaka tertip edecektir. «

Bu sayıdan diğer sayfalar: