2 Eylül 1933 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6

2 Eylül 1933 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Esrarengiz İkı Yolcu Amerikadan Londraya sefer Rose er Ökge| YA Ve e nosunda gemisi Adu aa urtarıldılar| yanosunda bir sal üzerinde otuz saattenberi kalmış ve ölüm haline gelmiş iki esra- rengiz ve garip yolcuyu kurtar- mıştır. — Yolcuların kurtarılması tamamen tesadüfi olmuştur. Çün- 1 kü G. Rose gemisi sabahın ye- disinde seyrederken sal üstünde- ki yolcuların feryat ettikleri du- yulmuştur. Halbuki Atlas Okya- nosunda, rüzgâr ve gürültü ara- sında, ses gürültüsünü duymak bir mühim meseledir. Kurtarılan iki yolcudan biri brezilyalı, diğeri de bir Kanada- lıdır. Bunlar, her nedense Alman- yadan Amerikaya gitmiye karar vermiş, bunun için gizlice bir Alman — vapuruma binmişlerdir. Fakat yarı yolda meydana çık- mışlardır. Bunun üzerine, Alman vapuru telsizle Amerikadan Al- manyaya giden en yakın Alman vapurunu çağırmış, kaçak yolcu- ları ona teslim etmiştir. Fakat Brezilyalı ile arkadaşı Kanadalı Almanyaya dönmektense gecele- yin tedarik ettikleri bir sal ile denize açılmayı tercih etmişler- dir. Firari yolcular kurtarıldıkları zaman, tamamı otuz saattenberi deniz üzerinde bulunuyorlardı. İngiliz zabıtasına teslim edilen yolcuların hüviyeti tahkik edil- miye başlanmış isede şimdiye kadar bir netice elde edileme- miştir. Her ikisi de son derece esrarengiz görünüyorlar. x* ir müddettenberi Alman zabıtası tuhaf tabiatlı bir Kulak Keseni berber — kalfasını İKulak Kese Üriyot. taklit bür _EBL lamıyordu. Bu adamın ismi Handersen'dir. Ber- ber kalfası Handersen, traş ettiği müşterilerinden bazılarının kulak- larını kesmek gibi kötü bir huy sahibi idi. Çok defa kazaya at- folunan kulak kesme vak'aların- dan sonra Handersen'in firar ettiği görülüyordu. Çünkü kesişin şekli bunun bir kaza eseri ola- mıyacağını gösterirdi. Zira kesi- len kulak ya dibinden koparılır, yahut yarısı uçürülürdü. Kalfa Handersen kestiği kulakları ispir- tolu bir kavanozun içine koyarak orada muhafaza ederdi. Bu ka- wanozların bulunmasıdır ki Han- dersenin maksadı mahsusla hare- ket ettiğini isbat eylemiştir. Za- bita Çtarafından — yakalandıktan sonra, Handersen — cürümlerini itiraf —etmiş ve — müşterilerini traş ederken, çok defa, muka- vemet —edilmez bir — kuvvetin sevkile traş ettiği adamların ku- larını kestiğini söylemiştir. Han- lak dersen tımarhaneye yatırıl- mıştır. £ * Yngnılıvyınm Banjalüka ka- sabasında güzel bir kız yüzünden kanlı bir vak'a olmuştur. Bu kasabada iki de- Kkanlı genç bir kızı seviyorlardı. Nihayet bir tanesi, kızın kalbini elde etmiye muvaffak olmuş ve nişanlanmıştı. Bunu gören öbür delikanlı, rakibini düclloya davet etmiştir. Ş İki taraf, taraftarlarının da iştirakile bir meydanlıkta buluş- muş ve dehşetlı bir hvmgı- icat ediliyor. Hava Yolılâ Askerı Sevkı yat Ehemmiyet Kazanıyor İngiliz Ve Fransız Ordularında Yapılan| Tecrübelerden Eyı Neticeler Alındı ÜNT Askerllik* ve harp — usülleri, eski şeklini her- gün biraz daha değiştiriyor. Diye- biliriz ki büyük harbin son gis nünden bugüne kadar askeri sa- hada başdöndü- rücü filerlemeler olmuştur. ve ol- maktadır. Hergün yeni bir silâh, yeni bir öldürücü gaz Ve insana hayret verici yeni ” harp — vasıtaları Bu arada hava silâhları da, birkaç sene evveline nisbetle geniş mikyasta değişmiş ve kuv- vetlenmiştir. Bugün asri orduların elinde hava silâhı olarak tayyare ve büyük balonlar bulunuyor. Öyle anlaşılıyor ki - istikbal harbinde tayyare ve balonlardan yalnız muharebe hususunda değil askeri nakliyat sahasında da mü- him istifadeler temin edilecektir. Hatta şimdiden Avrupa ordularında bu hususta çok şayamdikkat tec- rübe ve manevralar — yapılmak- tadır. Bu manevralar neticesinde, istikbal harplerinde askeri sevki- yat ve nakliyatın - vapurlardan, trenlerden ve diğer motörlü va- sıtalardan evvel hava yolu ile yapılmasının. çok mümkün aob- duğu anlaşılmıştır. Hatta bir Fransız muharriri vapur tren, otobüs ve! kamyon gibi mnakil — vasıtalarının, - hava nakil vasıtaları karşısında iptidai vasıtadan başka bir mana ifade edemiyeceğini de ileri| sürüyor. Acaba asri ordular müstakbel bir harpte tayyare ve balonlardan askeri sevkiyat hususunda nasıl istifade edeceklerdir? Bu istifade- nin temini için muhtelf fikirler ortaya atılmaktadır. Bu cömleden olmak üzere sivil tayyareciliğin ve bilhassa ticaret tayyareciliğinin seferberlikte ta- mamen askeri nakliyat ve sevki- rışmqlcrdır. Bu sırada, kav- ganın — mMeyzuunu © teşkil eden genç kız da nişanlısını teşvik edip cesaret vererek — dövü- şenleri — kızıştırıyordu. — Zabıta elip te iki tarafı ayırıncıya ka- îı.r altmış üç kişi ynrılınııııhr Yaralılar arasında genç kızın ni- şanlısı da vardır. Vaziyeti ağır- dır. Çünkü kafası, kuvvetli bir darbesile iki, e Altiaış kişinin, yaçılari hafiir.. Fransız sisteminde bir hava gemisi yata tahsis edilmesinin kolaylıkla l mümkün ve çok faydalı olacağı söylenmektedir. Bu fikirde olan mütehassıslar ticaret — tayyarelerinin, icabında askeri nakliyata tahsis edilebil- meleri için bunların büyük hacim / de yapılmaları lâzımgeldiğini söy- | lüyorlar. Bu kısa izahattan senra size zon zamanlarda bü hususta ya- pılmiş olan bazı tecrübelerden bahsedelim : ş İngilizler — tarafından geçen sene Afrikanın bir ucundan öte- ki ucuna kadar tayyarelerle as- keri nakliyat manevrası yapılmış ve muvaffakiyetli neticeler alım- miştir. — Bu sişe. tahals- ödilen hava filoları Şimali Afrikada Ka- hireden hareket ederek Afrikanın en cenubundaki Kap şehrine ka- dar uzun bir sefer yapmışlardır. Filolar bu uçuş esnasında muayyen yerlerde konarak benzin almışlar, diğer eksiklerini tamam- SON POSTA İLÂN FİATLARİ 1— İtânın tek sütun # satırı gazetenin metin yazısile vasati 4 kolimedir. 2— Ayni yazının 2 satırı 1 santimdir. 3— Daha kalın ve daha ince Yazılar santim ile hesap edilir. 4— Saylasına göre ilünlar aşazıdaki Batlara tâbidi: Sayfa lamişlar ve tek- rar havalanarak bir zamanda şi- İngilizler Afrika- da birkaç tec- rübe daha tek- rar etmişler ve câıınde de mu- 'akiyetli neti- celer almışlardır. Fakat bu tecrübelerden ayn olarak geçen seneki Irak isyamı esnasında yapılan hakiki hava sevkiyatı, tayyarelerin bu saha- daki kabiliyetlerini daha açık bir şekilde — meydana — çıkarmıştır. Çünkü ©o sıralarda Mısırdan Kıbrısa - tayyarelerle 200 kişi- lik bir kuvvet — taşınmış — ve Mısırdan doğrudan doğruya İrak cephesine bir piyade taburu gö- türülmüştür. Bu suretle nakliyat müddeti birkaç misli birden azal- tılmıştır. Görülüyor ki cepheden cephqı hava yolile asker taşımak imkânı elde bulundukça harp vaziyeti de çok değişik Mmanzaralar alacak- tır. Bu hususta gerek İngiliz or- dusunda, gerekse Fransız ordu- sunda — ehemmiyetli — çalışmalar göre — çarpmaktadır. — İngilizler hususi evsafi haiz askeri nak- liye tayyareleri yaptırmıya baş- lamışlar ve hatta — bunlar- dan birkaçını geçenlerde yapılan büyük manevralarda kullanmış- lardır. Bununla beraber şimdiki halde hava yolile askeri nakli- yat miktar noktasından azlık gös- ermektedir. Fakat mütehassısların ifadelerine göre, yakın bir istik- balde koca bir fırkanın, küçük çaptaki toplarile birlikte bir cep- heden diğer cepheye hıvıdııı taşınması mümkün olacaktır. Ha- va nakliyatından baskın taarruz- larında çok - istifade edileceği ümit olunmaktadır. Herhangi bir noktaya âni bir baskın yapmak için gidecek kü- çük bir müfrezenin tayyarelerle le gönderildiği takdirde muvaf- fakiyetin yüzde yüz temin edile- ceği ileri sürülmektedir. Fakat işin en mübim tarafı, tayyare nakliyatının muharebe vesalleri Üzesine büyük bir tesir | Konyada Bir Bisküvi Pıyangoculugu Bugünlerde Konyada bisküvit Piyangoculuğu öyle bir rağbet görmüştür ki adeta bir salgım halini almıştır. Birçok fakir kim- seler paralarını. bu açıkgözlere kaptırıyorlar. İşin en tuhaf noktası bu açıkgöz seyyar satıcılar kendi- lerinden üç beş arkadaş edin- mişlerdir. Bunlara bisküvitlerden çıkan boş ikramiye kartlarına çıkmış gibi kıymetli ikramiyeler- den veriyorlar. Sonra bir taraftan geri alıyorlar. Bunu gören «hali bize de çıkacak diye elindeki paraları — kaptırıyorlar. Bunun önüne geçilemez mi? Erenköyde Denize Girmek Yasak Bir haftadanberi Erenköy sa- hillerinde halkın deniz banyosu almasinı polisler men ediyorlar. Okadar ki polis efendiler mü- him bir vazife almışlar gibi açık- ta denize girenleri menetmek için sabahtan akşama kadar sa- hil boyunda adeta nöbet bekli- yorlar. Sonra polis efendiler halkın deniz kenarındaki — elbiselerini alarak karakola gitmeleri ve ha kın mayo ile karakola gelmele- rini icbar etmeleri ne derecede doğrudur. Vali ve Polis müdürü beyle- rin nazarı dikkatlerini celbetme- nizi rica ederim. Erenköy Kokı et Sirkecide Orhaniya Caddesindek' Otobüsler Sirkecide Orhaniyn caddesin- de Edirne-İstanbul hattına işliyen otobüslerin sabahları saat beşten itibaren gürültüleri içinde buna- hyoruz ve akşam üzeri Edirneden gelen otobüslerin cadde üstünde durarak - yolcuları indirmesi bir- çok kalabalıklar meydana geliyor kapımızın — önünde — akşamları duran çocuklarımız için daima bir teblike oluyor. Lütfen Emin- önü kaymakamlığının nazarı dik- katini celbetmenizi rica ederim efendim. Sirkecide Orhaniye caddesinde 37 No hanede Haydar cıvıuınııı 'Topanede ımm.h maballesinde M. Behçet Beye: Bu kabil rakamlar takribidir. Serginin umumi — kapısında bu Ba) ameliyesi kolaylıkla )- Iı= Bu sergilerden mîıî.".ı mümkün olduğu kadar fazla halkın yerli mallarını görmesini ieıııındır Bu itibarla kırk pırıhlı duhuliye almak doğru değildir. O vakit ziyaretçi adedi lıullıyh azalır ve gaye hasıl olmaz. ——— “icra etmekte olmasıdır. Çünkü tayyare ile askeri nakliyat ilerle- dikçe bugünkü taarruz ve müdafaa ınıdelonnın de değiştirilmesi lâzım gelmektedir. Bundan başka mühim bir me- sele daha vardır. ve şöyle ifade edilmektedir: Hava yolule askeri nakliyat yapılırken yine havadan vukubulacak olan taarruzlara nasıl mukabele - edilmelidir? İşte ar çamlı köşk mesele — askeri — mütehassısların zihinlerini — haylı — yormaktadır. Çünkü böyle taarruz - karşı- T%"W%""&î.& hat " mahifedilmesi

Bu sayıdan diğer sayfalar: