10 Haziran 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

10 Haziran 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Mündericatımızın çoklu- gundan dercedilememiş- tir. K N e Ç at Şahinşah Rıza Pehlevi Hz. Türk Topraklarında Muhterem Misafirimiz Şu Dakikada Memleketimize Girmiş Bulunuyorlar mMııaleketı'miıiu muhterem mi- safiri İran Hükümdarı Şahinşah ğ:hı:ev:ı Han Hz ıı.ıl dıldkl'ı rk hududumuzdan Türk raklarına ayak basmış bıılııııı::c taırlar. - Filbakika zz cibince bugün saat on: hudut üzerindeki Gürcübulak mev- künden bududumuza dahil olma- ları mukarrerdi. Bu hususta gelen telgrafları buraya sıralıyorur: Bayanıt, 9 (A. A) — Şah heyet x (bu Hz.ni yacak olan gün buraya gelmiştir. 'Yarın (bu- ) hududumuza girecek — olan g= Hiz. ni Gürcübulak'da karşıla- yacak olan heyete üçüncü ordu müfettişi birinci ferik Ali Sait Paşa riyaset etmektedir. * S.-n.b a lsgn(ıA.A. ) — Ayın on beş sunu teşrif bu: racak olan İran Şaht Fizmi istik bal ve teşyi için Samsan beledi- fevkalâde — istihzarat Gazi iskelesi İran ve Türk bayraklarile tezyin ve civarında muazzam bir tak inşa edilmek- tedir. Şah Hz. no hediye edilmek üzere Samsun ve Bafranın en nefis ve kokulu tütünlerinden se- çilerek sigara hazırlanmıştır. Amasya, 9 (Hususi) — Anka- raya geçerken memleketimize de uğrayacakları anlaşılan İran Şahı azretlerinin burada istikbali için büyük hazırlıklar — vardır. Hazretleri için hararetli tezahurat yapılacaktır. * Erzurum, 9 (Hususi) — Burada misaferetleri esnasında Şah Haz- retlerinin istirahatlarını temin için fevkalâde hazırlıklar yapılmaktadır. Memieketin muhtelif yerlerinde zafer tâkları inşa edilmiştir. Kars 9 (A.A.) — Tecrübeleri muvaffakiyetle yapılan süt tozu fabrikasının açılma resmi İran şahı Hz.nin Karsı teşrif - buyura- cakları ayın on birinci günü çok parlak bir surette yapılacaktır. Müthiş Bir Otomo- bil Faciası Sait Paşa Zade Vehbi B. Bir Gencin Ölümüne Sebep Oldu Evvelki akşam Ortaköyle Be- şiktaş arasında bir otomobil ka- zası olmuş, İnegöllü Bekir oğlu Osman isminde bir genç ölmüştür. Kazayı y atomobil Sait Paşa zade V: Beyin idare ettiği hususi otomobildir. Vehbi B. tam yildiz. sarayının İ suvari karakolu geçerken hı'ı"':" geçmek istiyen Bekir oğlu Osman endiye çarpmıştır. ae şiddetile Osman Efendi 5 - 6 metre — ileriye Ü anda — ölmüştür. Vehbi Bey kazadan sonra yakalanmış — ve Beşiktaş sulh hakiminin kararile tevkif edilmiştir. Arif Orucu Romenler De Kabul Etmiyor Ankara, 10 (Hasusi) — Bulga- ristandan çıkarılmakta olan Arif ruç Romanyaya gitmek istemiş, fakat Romen zükümeti kendisini u| etmemiştir. Arif Oruç şim- di Fransaya gitmek niyetindedir. e zünciz. öit Bazıları, fena hareketlerini mazur göstermek için türlü mantık oyu- nüna başvururlar. Onların maza- rında ahlâk bir değil, ikidir, ve — hatta adamına göre değişerek bir- kaç olur. d Jerine kargı dürüst olsun ve onlar * $? hiçbir ahlâk mükellefiyeti ile bağ- lanmasınlar. Bu gibi insanlar, ya ki berkes kendi- zamanla hırsları artanlar ve ya mantıkları bir takım yan- hş telâkkilerin tesiri altında bozulmuş olanlardır. Bu gibi- ler ahlâksız değillerse muhak- kak ki tehlikeli cemiyet düş- manlarıdırlar. Şiddetli Gürültüler Arasında Ankara, 10 (Hususi) — Mil- hararetli münakaşalar ârasında geçti ve bir aralık reis celseyi tatil etmek mecburiyetinde kaldı. Evvelâ icra harçları hakkın- daki lâyiha görüşüldü, sonra Di vanımuhasebatın — bir — raporu okundu. Raporda, eski Devlet Şürası Reisi Nusrat Beyin tekaüt ikramiyesi vize edilmediği, fakat Nusrat Beyin Devlet Maliye Vekâleti aleyhine açtığı bir davayı kazanması üzerine vize muamelesinin yapıldığı bildirili- yordu. Rapor okunduktan sonra ilk söz alan İsparta Meb'usu Mükerrem B. dedi ki; — Nusrat Bey tekaütlüğünü, maaşlı memurluktan ayrıldıktan sonra İstemiştir. Halbuki tekaüt ikramiyesi memur iken tekaüt edilenlere verilir. Esasen Devlet Şürasının - Divanı — Muhasebatın vize muameleleri hakkında takdir hakkı yoktur. Bunun içindir ki son vize kanuna muhaliftir. (Çok doğru sesleri). Rasih Bey (Antalya) — Dev- let şurası kanunları değiştirir şe- kilde kararlar veriyor. Şüranın tefsir hakkı Devlet Şurasına bu derece gayri kanuni bir karar verdirmek için müracaat edilecek kadar küçük- lük gösterilir mi? Devlet ve milleti - böyle müşkül vaziyete sokacak derecede ihtiras nedir? — İnsafl (şiddetli alkışlar) - Refik B. (Konya) — Görüyo- ruz ki meclis namına, millet na- mina — milletin parasını arayan Divanı muhasebat bu işte hassa- siyet göstermiştir. Şüranın kaza hakkı gayet - vazıhtır. Fakat bu iş Devlet şürasını alâkadar et- yoktur. İSTER İNAN ISTER ğıhıııı ekliyerek Kibar bir terzi hamım, modadan bahsederken İslan- anım idealine kesesi nizbetinde erişmek — istiyor, bulda orta halli hanımların modayı lerini, Şişli hanımlarının ise Paris modalarını noktası noktasına tatbik ettiklerini söylemiş. Bir muharrir bu sözü naklettikten sonra diyor ki: * İnanınız ki, Greta Garbonun eteğini, Brigit Helmin mezdi. Nusret Bey hiç bir veçhile let meclisinin dünki toplantısı çok| ikramiyeye müstahak olamaz. Dev- let şürasının verdiği karar hüküm- Öldürüzüz Sıcaklar Adanada Sıcaktan Bayılan- lar Ve Ölenler Oldu Adana 10 (A.A.) — Müthiş ve şimdiye kadar görülmemiş bir sıcak dalgası üç dört gündür ta- hammül edilmez bir şekilde de- vam ediyor. Tarlalarda çalışan amelelerden bir çoğu bayılmıştır, dün de Mihmandar köyünde bir kadın güneş çarpmasından öl- müştür. Sıcaklık dolayısile şehrimizde buz sarfiyatı da şayanı dikkat bir surette artmıştır. Evvelce günde 300-450 kalıp buz sarfedilirken dün ve bugün bu yekün birkaç misli artarak 1300 kalıbı bulmuştur. Halk bağlara, nehir kenarlarına koşarak serinleme çarelerini arı- or. Sıcaklık derecesi dün ve ügün 41 idi. Metr Salemle Leon Fara- cinin Tevkifleri İstenildi Ankara, 10 (Hususi)— İstintak hâkiminin rüşvet teklifinden suçlu Metr Salem ile Leon Faraci Efendilerin gayrimevkuf —muha- keme edilmeleri hakkındaki ka- rarına Ankara Müddeiumumtliği itirar etmiş ve maznunların 1609 numaralı kanunun üçüncü madde- si mucibince tevkiflerini istemiş- tir. Ağır ceza si — bu husustaki kararını bugün vere- cektir. : çorbaya - çevirdik. | L e Ka *Bu manzara, bize İstanbulda tam Burjuvalaşmış bir zümre ile, ona aş eren bir kalabalığı anlatıyor. 95 senedir. ökilen moda tohumu Sultanahmette böyle, Şişlide böyle mahsul veriyor., (İSTER INAN iİSTER İNANMA! Dün Millet Meclisinde Bir İkramiye Meselesinden Çetin Münakaşalar Oldu Ve Reis Celseyi Tatil Etti süzdür. Paranın geri alınması lâ- zamdır. Hüsnü Bey (İzmir) bu vaziyet karşısında Nusret Beyin nereye müracaat etmesi lâzımgeldiğini sordu, etraftan “Millet Meclisine,, sesleri yükseldi. Hüsnü Bey — Her hangi bir mahkemenin salahiyet dairesinde verdiği karar nakzedilebilir. Fakat Millet Meclisine gelip tefsir edi- lemez. Bu bir müktesep haktır. Mazhar Müfit B. — Hak mük« tesep değildir. Devlet Şürasının kararları kazaldir. (Gürültüler) Bu sırada reis izahat vermek istedi, fakat gürültüler çok şid- detlendi. Reis — Nizamnameye muga- yirdir. bu 'ugılllllu. Müzakere mevzuu bir Şürayı Devlet ilâmı olduğu için Başvekil paşa bulun- madıkça müzakere edilemez. Mazhar Müfit B. — Müzakere devam edecektir. (Gürültüler ve sıra kapakları vurulması) Refik B. — Hayır, müzakere- ye devam etmiyeceğiz. Bu aralık Reis, Rasih Bey hakkında, bazi sözlerinden dolayı nizamname ahkâmını tatbik ede- dedi. “':İııi.:’&y — Siz nizamname- ho muvafık hareket etmiyorsunuz. lakkımda — nizamnameyi - tatbik edebilirsiniz: Hatta yalmız benim değil, heyetiumumiye hakkında da tatbik ediniz ! Reis, diğer bir maddeye ge- çerken Hasan Fehmi Bey (Gü- müşane) ayağa kalkarak bağırdı. — Ruznameye meclis hâkimdir. (Gürültüler, kapak vurmaları). Reis celseyi pazartesi gününe tatil ederek çıktı. Gürültüler de bir müddet daha devam etti. İNANMA! bir tuvalet tedarik eden küçük rilecektir. Sözün Kısası Bir Diplomanın Kıymeti Günde Yirmi Kuruş ! MHt Esnafın bir günde ne kazandık- larım gösteren cetvelleri gazeteler- de okumuyorsanız, bilhassa okuma- nızi tavsiye ederim. İşiniz az ise bu cetveller size eğlence olacaktır. İşiniz çok olsa da yine okumalısınız, çünkü bunlarda ibret — verecek — malümat bulacaksınız. Bakınız meselâ, tenezzüh motör- lerinde Üçüncü — sınıftan kaptanlar diplomasız olurlarsa günde seksen kuruş, diplomalı olurlarsa günde yüz kuruş — kazanırlarmış.. — İkinci — sımfa torfi ettikleri zaman aradaki fark yine yirmi kuruş, yalnız birinci sı- nıfa — terfi edince fark çoğalıyor, günde yirmi beş kuruş oluyı gemicinin diplomasız olârak kaptanlık etmesi caiz ise, diplomayı :ılçiı icat etmişler? Caiz Mlı;.ı dip- omaya ancak yirmi kuruş biçerek miçin onu gülünç ıdiyoılîı_?“ * Bir tarihte Tehir kaptas isminde ihtiyar bir gemicinin - va, yöle- culuk etmiştim. O vakitler vapurlarda diplomalı olarak yaldız bir. kaptan bulunması kâfi ildüğünden Tahir baba gemisinde kendisini başkaptan yapmış, kendisi gibi hiç bir ep görmemiş olan oğlunu da h'k“blz tayin etmişti. Yalnız mektepli kaptanı, ikinci kaptan olarak almış. Bununla nizama kâfi derecede riayet etmişti. Tahir kaptan tabil haritadan filân anlamaz, yalnız sahildeki fenerleri birer birer tanır, bu kadar bilgi ile gemisini götürür. Ve yine tabli yanındaki mektepli kaptana da hiç emniyet etmezdi. A Gemi Akdenizde yolculuğunu bi- tirdikten sonra Çı Boğarından içeri girerken mektepli kaptan köp- rüde bulunuyor ve Bizama risyet tam ortadan getiriyor- du. Tahir kaptan bunu — aşağıdan öfkesinden kıpkırmızı yuka- sıya geldi, mektepli kaptanın kolun- dan tuttuğu gibi Ööteki tarafa fırlattı: — Hıh, sen ne bülürsün, kemi böyle mi götürülür ? Diye bağırdıktan sonra bana ba- karak ; — Bu avanak dedi, bilmez ki kö- mürlükte kömür azaldı. Ortada akıntı zorlu, kenardan gideceğim ki kömür İstanbula kadar in | eee yalşyar a n vj BERER 'm_ı:ı Yaklaştıkça akıntının şid- tırı .. Yal nn lc&’l'o vâükıâ axaldı.. FF:İM çok gıe- den gemi karaya sa vallı diplomalı kaptan sade gülüyordu. Tahir kaptandan soara ben, ge- milerde kalmas '“'::lnl Tima Tçhd& moti n [ıulınılı karaya saplansalar da mr=k mümkün olur diye, Kürük masız kaptanların yirmi kuru! farkla- - motör ıdır%ııı mü- sande ediliyor. * Diplomalı kaptanların kendilerini gene bahtiyar saymaları lâzım. Hö- kimlikte — diploma bilâkis - sahibine MN Pa elerinde e rde 'aria ü okıııılî“:-' Bir ıdııımıınui hekimlik yapıyor diye mahkemeye götürmüşler. Yalancı zanaedilen he- kim mahkemede muntazam doktor diplomasını göstermiş. Reisin bu hale gaşmıması Üzerine : — Ne yapayım? demiş, ilkin dip- lomalı hekim diye muayenehane aç- fam semtime uğrâyan olmadı. Sonra diplomamı sakladım, başka bir yerde diplormnsız hekim diye kendimi ta- nıttim, Şimdi hastaların bti bega AMADT İŞİR Büzİe olunca kaplanına yünde . yi kar İki Kardeş Çocuğu Ara- sında Müessif Bir Hâdise Ankara, 10 (Hususi) — Da- hiliye Vekâleti muhasebe müdür- lüğü memurlarından Halit Beyle * amcazadesi Divanı Muhasebat mürakıp muavinlerinden Şevki B. ailevi bazı sebeplerden münakaşa ederlerken Şevki Bey hiddetlen- miş ve tabanca ile Halit Beyi bacağından, sol kolundan ve kak binin altından ağır surette yara- lamıştır. Şevki Bey tevkif edilmiş, Halit Bey lı.ııtıneye kaldırılmıştır. Kâbil Sergisi Efganistanın hükümet merkezi olan lglbilde ağustosun 17 sinde ticari bir sergi açılacaklır. iye mal gönderecek Türk tacir- f;dne birçok kolaylıklar göste-

Bu sayıdan diğer sayfalar: