3 Eylül 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

3 Eylül 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Tarihi Fıkra ! Ne Kadar Farkımız Var? Ziraat İşleri HABERLERİ Çit Ağaçları Bağların, bahçe ve tarlaların hudutlarını ayırmak, küçük büyük hayvanların ve hatta meyva hır- azlarının bu gibi yerlere girme- lerine mani olmak için ağaçlar- dan çit yapmak en ucuz bir iştir. Ağaçlardan — yapılacak - çitlerin duvarlar kadar faydası vardır. Rüzgârların şiddetini kırmak için de çit ağaçları ve bilhassa mazı ve servi ağaçları kullanılır. Bu ikl ağaç ayni zamanda dikilen yerlerin manzarasını — güzelleşti- rirler, Her iki ağaçta istenilen şe- kilde budanarak yeşil birer duvar vücuüde getirirler. Mazı ve servi 'ağaçları memleketin her iklimin- de yaşayabilen ve sekiz on sene içinde 2-4 metre yükselen kıy- metli ağaçlardır. — Mazının şark mazısı iyi değildir. büyüdükçe kelleşir. Garp marısı yani Avrupa mazisı daha iyi bir — cinstir. Bu budandıkça şeklini güzelleştirir. Servi nevileri arasında en iyisi ebrami servidir. Diğerleri makbul değildir. Bu iki çam sınıfı ağaçların da başka ehrami por- sük — ve — ardıç ağaçlarıda yeşil çit olarak kullanılabilir. Bunların hepsi de birbirinden yarım metre aralıklı olarak yan- yana dikilmelidir. ve her üç senede bir defa tepeleri budan- malıdır ki yan taraflarından fazla dallanarak iki ağaç — arasında aralık ve boşluk bırakmasınlar. Yeşil çit yani yaz ve kış yaprak- larını dökmiyen bu ağaçlardan başka mutedil ve sıcak iklimler için şimşir ve defne gibi kışın yapraklarını dökmiyen ağaçlar da kullamılır. Defne çabuk büyür fakat şimşir yavaş yavaş büyü- düğü için az kullanılır. Kışın yapraklarını döken * ağaçlardan çit için kullanılan yalnız Üç ağaç vardır. Bunların her üçünün dikenli oldukları için kıymet ve itibarı vardır. Mutedil ve sıcak iklimler için dikenli yabani limon veya turunç veya Maklura ve soğuk iklimler için de en iyisi gladiçiadır. Bu ağacın masiz olan bir çeşidi varsa da mâkbul olanı dikenli nev'idir. Tobumları çok sert olduğundan kolay çimlenmez. Bir fıçı içine konulacak - tohumların üzerine kaynar su döküp fıçımn üzerini bir çuvalla kapamalı ve tohbumlar — yumuşayınca — çıkarıp almalıdır. Gladiçia her üç senede bir defa tepelerinden budanarak yan taraflarından yeni sürgünler verdirilir. Bu sürgünler uzun ve sert dikenli olduklarından çok kuvvetli bir çeşit vücuda getirirler. Bazı yerlerde akasyadan çeşit yaparlar. Bü halde akasyayı da her iki üç senede bir defa budamak lâzım- dır. Budanmaz ise yüksek ağaç olur. Bu nevi çit ağacı dikileceği zaman her ağaç arasında 50 san- (tmetre aralık bırakmalıdır. Top- rağını güzel hazırlamalı bolca gübrelemeli ki çit çabuk mey- dana gelsin.. Yabani gül ağaç- larından da çit yapılabilir. Bu halde dağlardan orman gülü, ya- bani gül fidanlari toplattırıp dik- melididir. İcabında bu güllere iyi cins güller dahi aşılanarak ayni zamanda güzel manzaralı bir çit yapılmış olur. ©) Ziraat sorunuz. Soa Yebaksısı elze cevap verecektir. İ Maraş, (Husu- ; » si ) — Maraş, Ahırdağı eteğin- de mühtelif - te- peler üzerine kurulmuş — girin bir şehirdir. Bol su, saf hava ve yeşillik gibi bü- tün tabli güzel- Tikleri cami olan Maraş, uzaktan yemyeşil bir çu- kuru andırır. Birkaç — sone evveline kadar Maraşa — gelen yabancılar hariç- ten gördükleri güzel manzaraya rağmen şehre girince sukutu- hayale uğramaktadırlar. Çünkü bütün bu tabii güzelliklerin fistüne düne kadar hiçbir. şey eklenmemişti,Son senelerde vali Fah- rettin Beyin himmetile menlekette bariz bir inkişaf başladı: Dere M d? Maraştan bir manzara kapatıldı, caddelerin ve çarşı yollarının parke taşla döşenme- sine başlandı. Belediye hükümet civarında güzel bir park ve Zabit Yurdu civarımda da fenni vesaiti cami bir çocuk bahçesi inşasına başlattı. Park bitmek üzeredir, Bu umran hareketlerinin en başın- Maraşta Göze Çarpar Bir Faaliyeti Var da alektirik işi gelmektedir. Ge- çen sene Çeltik fabrikasına ilâve- ten başlanan Un ve Elektrik fab- rikaları — İnşaatı ve âletleri takma işi de biterek fa aliyete başlamış- tır. Önümüzdeki sene de şehrin tenvir işi ikmal edilecektir. Bun- lardan başka Be- lediye şehir için 4000 liralık bir yangın tulumbası aıpariş etmiştir. Gelecek sene yapılacak işlerin l;ı,ındı kasap ve sebzecli çarşısı vardır. Belediye bu uğurda 7000 lira sarfedecektir. Belediye reisi Hasan Süküti Bey şehrin imarı işlerile göze çarpar surette meşgul olmaktadır, Konya İktısat Müdürü Konya ( Hususi ) — İktısat mıntakalarının lâğvı — dolayısile İktısat —müdürü —Zeki Beyin açıkta kalmış olması burada teessür uyan- dırmıştır. Konya hak kıma ve muhi- tine — kendini pek sevdirmiş olan Zeki Bey burada bulun- duğu esnada Konya mıntaka Ikı- €snaf — cemi- sat Müdürü Zeki B. yetleri teşek- külünü vücude getirmiş, 4000 ka- dar esnafı bu teşekküle bağlıya- rak aralarında teavün ve tesanüt esası kurmıya muvaffak olmuştur. Konyalılar Zeki Beyi — bilhassa büyük — mensucat — fabrikasının Konyada kurulması için çalıştı- ğgından dolayı sevmektedirler. Aİânyâda r Kin Yüzünden İki Aile Arasında Bir Cinayet Oldu Alanya, (Hususi) — Badem ağacı köyünde süvari oğulları ailesi ile Oba köyünde Topal Haci oğulları ailesi arasında !öte- denberi devam eden bir münafe- ret vardır. Süvari oğulları 4, to- pal hacı oğulları da 7 kardeştir. Buündan birmüddet evvel, topal hacı — oğullarından Halil süvari oğullarından Aliyi öldürmek mak- sadile yaralamıştı. Bunun intika- mıni almak isteyen süvari oğul- ları da bu hafta Kadı yakası denilen yaylada topal hacı oğul- larından Mevludu — bastırmışlar, uyürken Üzerine silâh sıkmışlar, kolunu kırmışlar ve ağır suürette yaralanmışlardır. Mecruh tedavi altına alınmış, yaralayanlar hak- kında takibata başlanmıştır. İzmir Köylerinde Mektep İzmir (Hususi) — Bu sene İzmirde mektepsiz köy kalmıya- caktır. 30 evll bir köyde bile pavyon usulü tatbik edilerek bir mektep vücude getirilmiş bulu- nacaktır. İzmir muallim kadrosu arttırılmaktadır Ag(;nda Sünnet Düğünü Alfyon, (Hususi) — Halk Evi kurtuluş ve zafer bayramları mü- nasebetile 80 fakir yavruyu sün- net ettirmiştir. Evvelâ çocuklar tepeden tir- nağa giydirilmişlerdir. Çocuklara Samsunda 3 Genç Samsundan Yaya Seyahate Çıktılar N ga SAati Ayakta duran 3 genç yaya segahati yapanlardır Samsun ( Hususi ) — Lise ta- lebelerinden — Selçuk, Ferit ve Sait Efendiler Kavak, Havrza, Merzifon, Vezirköprü ve Bafrayı dolaşmak suretile kısa bir yaya seyahat — yapmışlardır. 15 — gün süren bu seyahatta 315 kilometro yol katedilmiştir. Bu seyahat Samsunda ilk defa vaki olmaktadır. Gerede Bakkallarının Gezintisi Gerede, (Hususi) — Bakkallar cemiyeti bir kır gezintisi tertip ederek, Ramazandede çamlığına gitmişler, hoş bir vakit geçirmiş- lerdir.Bütün esnaf bu gezintiye işti- birer takım elbiseden maada b- rer entarı, çorap, ayakkabı da verilmiştir. Sünnet düğünü pek muhteşem olmuştur.Resimde sünnet ettirilen çocuklar ve buna tavassut eden Halk Evi erkânı görülmektedir, Kırkağaçta Bağ Ve Bostan Devşirme Mevsimi Krkağaç (Hususti) — Çok kısa bir zaman zarfında teşekkül etmiş olan Gençler Birliği ban- dosu bu sene ilk defa olarak Manisa kurtuluş ve İzmir 9 eylül bayramlarına iştirâk etmeye karar vermiştir. Burada bağ ve bostan dev- şirme ameliyesi başlamıştır. Tah- sildarlar bağları ve bostanları dolaşarak vergi borçlarını tahsil etmektedirler. Bağcılar kendi- lerine — borçlarını ödemek - için müsaade edilmesi zımnında kay- makamlığa müracaat etmişlerdir. Mardin Mektupçusu Vefat Etti Mardin, (Hususi) — Altı se- nedenberi Mardinde bulunan, ça- lışkanlığı, vazifeperverliği ve hüsnü ahlâkile kendisini bütün Mardin halkına sevdirmiş ve herkesin hürmet ve muhabbetini kazanmış olan Mardin mektupçusu — Eşref Bey vefat. etmiştir. Eşref Beyin ölümü burada bir teessür uyan- dırmıştır. “yak etmiştir. Güı;r';ğlencelc: tertip — olunmuş, — basbihallerde bulunulmuştur. Bizde tarih, belki iyi anlaşıl- mamışlır ve muhakkak ki iyi ya- zılmamıştır. Tarihi, ilme uygua surette yazmıya yeni başlıyoruz. Fakat tarih ile uğraşanlarımız, kimya ile ve hattâ hendese ile uğraşanlardan — çoktu, — yine de çoktur. Hemen her devirde tarih yazanlar bulunmuştur. Şu kadar var ki onların çoğu müverrih un- vanını almamışlardır, halk tarafın- dan da kendilerine öyle bir sıfat verilmemiştir. Asırlar ve asırlar içinde müverrih diye amlanlar, Üçü veya beşi geçmez. Halbu ki söylediğimiz gibi, tarih yazanlar her asırda kırkı elliyi bulur, Bizde müverrih diye anılanlar- dan biri Ahmet Refik beydir. Bu üUnvan, kendisinin bütün hayatını tarihe vermesine karşı tarih seven zümre tarafından ona sunulmuş bir çelenktir. Lâkin bin tarih yazan Türk arasında nihayet yir- mi kişiye ve o meyanda da Ah- met Refik beya İâyık görünen bu sıfattan muhterem üstadın maddi İstifadesi acaba nedir?., Onun oluz senedenberi kaleme aldığı ve hepsini — seve seve okuttuğu sayısız eserler üzerinde- ki telif hakkını toptan bin liraya sattığını söylersek bu sualin hazin cevabını vermiş oluruz. Bir de Avrupalı — müverrihleri göz önüne — getirelim; Meselâ Rankel.. Bu adam, Frankfort'ta muallimdi, haftada yirmi beş saat ders — okutuyordu. Bir kalem tecrübesi yapmak istedi, on be- şinci ve on altıncı asra dair bir eser yazdı. Bunun başında eski zamanları şöyle bir gözden geçie” riyor, sonra eserine mevzu ittihaz ettiği asırları teşrihe girişiyor. O güne kadar tarihçi olarak tanılmıyan, hatta adı muhitinden ileri geçmiyen Ranke, bu eseri neşreder etmez bütün Almanyada tanıldı ve sayıldı, Berlin darük fünununa hoca yâpıldı. İşte onu kırk sene, —tam kırk sene tarih sahasında çalıştıran bu ilk mu- yaffakiyet olmuştur. Ranke, bu- gün paha biçilmez, biçilemez bir şöhretlir. Ranke'nin tek bir kitapla ka- zandığını bizim müverrihler, yüz eserle elde edemiyor. İşte Avrupa ile farkımız, bilhassa bu nokta- lardadır. İbret almalıyız. — M.T Cizrede Bir Cinayet Cizre (Hususi) — Fil köyünde bir cinayet olmuş, bir kadın bir erkeği öldürmüştür. Öldürürülen erkek Hüseyin isminde bir köylü, öldüren de Fatma ismindeki komşusudur. Hüseyinle Fatma kavga etmiş- lerdir. Hüseyin kavga esnasında kadını taşla bir iki yerinden yara- lamış, kadın da bundan muğber olarak Hüseyini bazı uzuvlarını sıkmak suretile öldürmüştür. Dursunbeyde Demirciler Dursunbey (Hususi) — Kay- makam İzzet Bey çarşıda çirkin bir manzara Aarzeden demirci ve çilinğir dükkânlarının bir başka yere naklini temin etmiştir. Ken- dilerine tahsis edilen bu yerde demirciler pilânlı birer dükkân yaptıracaklardır. Bunun için ken” dilerine birbuçuk ay mühlet ve- rilmiştir. Çarşıda güzelliği bozan ve her an yıkılma tehlikesi gösteren — dükkânlar yıktırılmış: kasabanın bir pilâmı hazırlanmaya başlanılmıştır. Kasabada ahşap inşaat da men edilecektir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: