Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
TERK ŞUK S G . Gi he Te —— Muharriri: A. R. No.: 79 10- 11 « 934 — Ya Vatan, Ya Evlat ?.. Rahip Löyülâ, Kıraliçeye: - Yî Fransa, Ya Fransuval.. Diye Bağırıyordu.. — — Gördüğüm bu harikulâde man- zara, şundan ibaretti. Meydanın ortası, elleri sopalı ve kırbaçlı yeniçerller vasıtasile tahliye edil- di. Ve bu açılan sahaya dört tekerlekli bir araba getirildi. Bu arabanın üstünde küçük ve za- rif bir köşk yapılmış, rengârenk boyalar ve yaldızlı nakışlarla süs- lenmişti. Başı külâhlı bir adam gelerek bu köşkün içine girdi. Ora- da mevcut folan binlerce kişinin hayretkâr nazarları karşısında bu arabayı hareket ettirdi. Halbuki bu arabanın ne önünde ve ne ar- kasında hiç bir hayvan ve İnsan görünmiyordu. Kendi kendine yü- rüyen bu araba, şüphesiz ki sihir ve efsun kuvvetile hareket ediyor- du. Araba, tam beş defa, kendi kendine O koca meydanı devretti. Ve sonra içindeki sihirbaz, bu küfür manzarasını seyreden sultan ta- rafından, bir kese altın ile taltif edildi (1)|... Böyle bir şirk ve kü- für manzarasını seyretmek sure- tile nejbüyük bir günah işlediğimi ancak şimdi takdir ediyorum. Ve günahımın affı için zatı akdesle- rine istirhamda bulunuyorum..| Rahip Löyülâ, elindeki mek- tubu kıraliçeye doğru uzatarak salladı.. ve dişlerini sıka sıka bağırdı: — İIşittiniz mi madam.. Türk- lerin ne sihirbaz mahlüklar oldu- ğunu işittiniz mi?.. Şimdi düşü- nün.. Türklerin sihirbazlıkları, Fransanın ilim ve irfan denilen bugünkü küfür ve dalâletile bir- leşirse, bırıstiyanlık âlemi ne olur?. Istiyormusunuz ki bu âlem, önlüne geçilmez bir felâkete uğrasın.. Istiyormusunuz ki mukaddes kili- semizin varlığı inkraz tehlikesine maruz kalsın... Hayır, madam ha- yir... Roma.. Biz.. Ve ben sağ kaldıkça, buna meydan vermiye- ceğiz. Dalalete sapan.. İrşat ve ihtarlarımıza kulak asmayanlarla sonuna kadar mücadele edeceğiz. Rahip, susmuştu. Hem gezinil- yor, hem de geniş geniş nefes alıyordu. Kıraliçe, elindeki men- dil ile dudaklarını bastırıyor, ba- şını önüne iğeniş, hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Rahip, yine birdenbire durdu. Lüzumu kadar erzdiğine kani ol- duğu kıraliçeye sordu: ı — Söyleyiniz.. Cevap veriniz madam... Ya Fransa.. Ya Fran- suva... Hangisini feda ediyorsu- nuz?.. Eğer bana kati bir cevap vermek İstemiyorsanız, iİşte çıkıp gidiyorum. Rahip Löyülâ, uzanmış, cüb- besini almıştı. Kıraliçe, gömüldü- ğü koltukta hıçkırarak kıvrandı: — Monsinyörl. Bu kadar zalim olmayınız... Karşınızda göz yaşları döken.. sizden merhamet bekliyen bir anaya, bir kıraliçeye acıyınız... Evlâdını feda eden bir ana.. Va- tanını feda eden bir kıraliçe.... Kıraliçe, hıçkırıklardan boğu- luyardu. Rahip Löyülâ, bu zavallı kadına şon darbeyi vurdu: — Hiristiyanlık, sizden daha ziyade merhamete şayandır ma- dam... Ben şimdi, doğruca Mad- len kilisesine gidiyorum. Çanla- (4) Bir Türk tarafından 400 sene evvel tasavvur ve teorübe edilen ilk — gtomobi) rın şiddetle çalınmasını emrede- ceğim. Halkı kiliseye getirteceğim. Ebi mukaddesimiz Papa hazret- lerinin Birinci Fransuva hakkında sâdır olan afaroz emrini bütün Paris halkına ilân — eyliyeceğim. Yarım saat sonra —Paris halkı Luvr sarayının etrafında toplana- rak oğlunuzu tel'ine başladığı zaman,. En acı nedamet hisseden, ancak siz olacaksınız. Kıraliçe az kalsın çıldıracaktı. Birdenbire yerinden fırladı, rahip Löyülanın ellerine sarıldı: — Merhamet... Rica ederim monsinyör, bir an.. — Bir fdakika merhamet... Ak saçlarıma.. Beni boğan şu hıçkırıklarıma acıyınız, muhterem peder.. Fransuvayı feda ediyorum.. Tek, Fransa yaşasın.. Birdenbire — papazın gözleri parladı. Dudaklarında mağrur bir tebessülm dolaştı. Elindeki cüb- beyi, yine kanepenin Üstüne fır- lattı. Kıraliçenin buz gibi soğuk ellerini yakaladı: — Gördünüz mü?.. Tam bir hiristiyan kızına yakışacak surette hareket ettiniz... Oturunuz.. Artık sükünetle konuşabiliriz... Şimdi söyleyiniz. bakalım, ne yapmak fikrindesiniz madam?.. — Oğlum Fransuvayı, öldü- receğim. Birdenbire salonu derin bir süküt istilâ etti. Sanki bu keli- melerin dehşeti altında, herşey ve her ses ezilmişti. — Yalnız, geniş geniş nefes alan kraliçenin göğsündeki ipek kumaşın hışırtısı işitilmekte idi. Rahip, o kelimelerin dehşeti altında en çok ezilen kendisi imiş gibi, pürüzlenen bir sesle sordu:; — Oğlunuz Fransuvayı öldü- recek misiniz, madam?.. — Evet... Onu öldüreceğim Monsinyör.. Bir hançer darbesin- den, en korkunç bir zehirden daha müessir bir kuvvetle öldü- receğlm... Onu manevi bir ölüme mahküm edeceğim... Bugünden itibaren onun —Üzerinde bütln kudret ve nüfuzumu göstereceğim. Onun fikrinden İntikam hislerini sileceğim. O artık Şarlken aley- hine en küçük bir harekette bu- lunamıyacak.. Ebediyen ve ebe- diyen (Pavi mağlübu) olarak ka- lacak.. Bütün hükmü, bütün ira- desi; Luvr sarayının salonların- dan dışarı çıkamıyacak.. Daha ne istiyorsunuz, Mon Sinyör? Oğ- lumu saltanattan — ve hayattan mahrum etmekten — maksadınız, yalnız Şarlkeni kurtarmak.. Onu bir taraftan Türklerin, diğer ta- raftan da Fransuvanın hücumu arasında bırakmamak için değil mi idi 7. — Evet amma, Madam... — Artık, hiçbir şart derme- yanına — hakkınız — kalmamıştır, monsinyör... Bir elinizi göğsünüze basınız, bir elinizi de şu salibe | uzatınız.. Vicdanınıza sorunuz... Bundan büyük fedakârlık olur mu?, Fransayı yabancı ayaklar altında çiğnettirmemek — için — oğlumu manevi bir ölüme mahküm edi- yorum. Onu, şerefli bir harbe atılmaktan mahrum bırakıyorum. Daha ne istiyorsunuz, Mon Sin- yör?.. (Arkası var) n di G” n ? ile birlikte gönderiniz. - Resminiz | Çölde kaybolanlar Çoban Yıldızı ile yollarını bulurlar ve hedeflerine vasıl olurlar İŞ BANKASI kumbarası da İşlerini bilenlerin Çoban Yıldızı dır. Sıkıntılı günlerde imdada koşan, yol gösteren odur. VAPURCULUK TÜRK ANONİM ŞİRKETİ İstanbul Acentalığı Liman Han, Telefonı 22925 Trabz;)î Yolu SAKARYA eu N Pazar günü saat 20 de Galata | rıhtımından — kalkacak. — Gidişter Zonguldak, İnebolu, Ayancık, Sam- sun, Ünyı, Ordu, Giresun, Tirebolu, Görele Trabron ve Rizeye., Dönüş- te bunlara ilâveten, Of ve Sürme- neye uğrayacaktır. Karabiga Yolu CUMARTESiİ, ÇARŞAMBA günleri sant 20 de Tophane rıhtı- mından bir vapur kalkar. Gidiş ve dönüşte mutat İskelelere uğrar. İZMİT YOLU Cuma, Pazar, Salı, Çarşamba, günleri bir vapur saat 9 da, Top- | hane rıhtımından kalkar. Teh 44708- 7- 41220 Avrupa ve Şark limanları arasında muntazam posta. Anvers, Rotterdam, Hamburg ve Tekandinavya limanları İçin yakında hareket edecek vapurları ve dünyanın başlıca limanlarında transbor demen Yakında gelecek vapurlar Hansburg vapuru 5-8 T. saniye doğru. August Leonhard vapuru 26 Teşrinisaniye doğru. Yakında hareket edecek vapurlar Hansburg vaptru 10-12 'T. saniye doğru. August Leonhard vapuru 5 K. evvele doğru. Fazla tafsilât için Galata, Frenkyan han umumi acenteliğine müraocaat Tel. 44707/8 - 419220 (4211) | Resim Tahlili Kuponu reşminizi bu kupondan 10 - adet <Hraya tübidir ve'lede edimes. Y _ DABCOVİCH ve Şüirekâsı — -—0 GİLLETTE bıçaklarının imalinde en son fenni tekemmülâtının semeresi olan MAVİ JİLET tıraş bıçaklarını tecrübe ediniz. Ve her yerde MAVİ JİLET fevkalâde tıraş bıçaklarını arayınız. L ZZ ÇA // ÇSLELEZ, P e n TM TM. 'REĞ 5 PAT.NÇS.O NOW Hilaliahmer Merkezi Umumisinden: Eskişehir Merkez ambarında: Eski ip ve hortum ve çuval ve muhtelif bez ve sedye bezi 11 Teşrinisanide. Galvaniz varil, başlıklı eğer takımları, ayarlı kalay, torna, zımpara, makkap tezgâhları 12 Teşrinisanide, Muhtelif somun anahtarları, demir çekiç, ve tornavidaları, bidonlar, zımpara kâğıdı vesaire 13 Teşrinisanl 934 - tarihlerinde satılacağından taliplerin müracaatları. -dBip> (4595) Kuvvetlilere SıhhatA S OUİNİUM LABARRACUE n , yemekten sonra bir likör kadehi miktarında istimali kısşa: bir zaman zartında en kansız hasltalar kuvvet- lerini iktisab ederler. OÖnun :için zayıf olanlar, hastalıktan veya tfazla ça- lışmaktan kuvvetsiz düşmüş olanlar, pek seri neşvü nü- *“ma hesabile yorulmuş genç- ler”kansiız genç kızlar ve Dihtiyarlar! “Tıp fakültesi takdirnamesini haiz 2 B y yi e TU T | vuyijill 1| 1 ""Tiı' M abarraşue Hi Şarabı almalıdırlar. Bütün Eczanelerde ehven fiatla satılır. B Zafiyeti umumiye, iştihasızlık ve kuvvetsizlik halâtında büyük faide ve tesiri görülen: FOSFATLI SARK MALT HULÂSASI kullanınız.. Her eczanede satılır. M el Sindi i WU AĞi — SAk V ee >e a| l - v di â 1 SA4 Ce