Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
Lt n LN '3 Te Cati Lemep, , F e Nİ el d ” . Ve d z y y - , .". :I' î"tınldn'ip eder. — Alman Ordusunun Bu Günkü Kudret ve Kıymeti Nedir ( Son Postanın askeri muharrırı yızıyor] Büyük harbin so - nunda imzalanmış o - lan (Sevr) mivahede- namesinin askeri hü - Ç kümleri — Almanyayı 5 ancak 100,000 kişi - B lik bir ordu besliye - bilmeğe mahküm et - * Bu orduyu $ teşkil edecek insan - lar da ancak göü- nüllülerden mürekkep olabilecekti; mecbu « ti askerlik kaldırıl - mıştı. Diğer taraftan £ Almanya, hudutların:- da tahkimat vücude getirmiyeceği gibi as- keri tipte tayyare, tank, muayyen çap (!|1 mişti, — <tan daha büyük ve mukannen 1niktardan daha fazla top yapamiyacaktı; Kimya har- bi için her türlü - velev tedafüt mahiyette- hazırlıklarda — bulunamıyacaktı. Hidâsa büyük harbin korkunç «Mlilleti mü - $ - sellâhası, artık etrafında tecavüz edemi - yecek bir hale getirilmekle kalmıyacak; iz- tenildiği zaman arazisi istilâ edilebilecek kadar zayif bırakılacaktı. Sevr muahede - sinin askeri hükümlerinin güttüğü maksat işte bu idi. İns_anlığa muazzam terakki hamleleri, attıran her türlü icat ve ibda', zaruretle - rin mahsulüdür. Tarihin taş devrini demir devrine bağlıyan şey bu zarüretler oldu - ğu gibi ruhundaki san'atkârlık kabiliyetini parmaksız ellerile tezahür ettiremiyen ressa- — ma ayak parmaklarile mükemmel tablo - lar yaptıran şey de ayni zaruretin tecellisi- dir. 70 milyonluk bir milletin mukadderatı mevzuu bahsolan hayati bir meselede bu tabiat kanununun hükmünü icra etmemesi mümkün değildi. Binaenaleyh zayıf Al - manyanın, düşman addettiği diğer kuvvet- li devletlere karşı kendisini koruyabilmek ve icabında onlarla boy ölçüşebilmek için çareler bulmağa çalışacağı tabii idi. Bu ça- reler şu üç esasa istinat edebilirdi: 1) Mevcudu görünürde — (100.000) i geçmiyecek olan Alman hazar ordusunu, 12 senelik hizmet müddeti esnasında, o kadar yüksek bir talim ve terbiye derece- — gine eriştirmek gerekti ki bu ordunun her - rinde hazırlandı. neferi itabında bir takımı (2) idare ede - bilsin. Yani hazarda neferlik yapan her — Alman askeri, müstakbel sefer ordusunun bir mülâzimi yerini tutsun. Bütün — gençlik ise bu sefer ordusu için, askerlik bakımın- dan, iyice hazırlansın. 2) Alman ordusunun kullanacağı her türlü silâah ve harp vasıtası; fenni evsaf, — kabiliyet ve kudret bakımından, o kadar iki derece daha yükseğini de ifa edebilsin. 3) Sevr muahedesinin, yapılmasını tnen veya adetlerini tahdit ettiği silâhlarla harp vasıtalarının muhtelif parça — ve kısımları ayrı ayrı yerlerde, kontroldan uzak olarak o derece bir bollukla yapılsın ki bunlar kı- sa bir zamanda bir araya getirilince bütün -— seferber Alman ordusunu teslih edecek bir silâh ve harp vasıtası ve maizeme stoku — wücut bulsun. İşte Almanya, (Versay) ın imzasından itibaren, uzun seneler hep bu üç esas üze- 100.000 — kişilik hazar ordusunun her bir neferi hakikalen bir ta- kım kumandanı gibi yetiştirildi. İlk on iki senelik hizmeti bitiren 100.000 — kişiden sonra kinci 100.000 kişilik ordu da geçen (17 Çap; her türlü ateşli silâhım mermi | büyüklüğünü ifade eden bir askeri tabir - dir. Çap büyüklüğü, her hangi bir ateş - Li silâhm namlı ağzındaki kutrudur. Bu ku- tür, karşılıklı iki sed arasından ölçülür. (Bu- günkü silâhların namlılarının içi kaval şek- İinde olmayıp helezoni şekilde oyulmuştur ki bundan maksat mermiye hız ve istika - met vermektir. Bu oyuklara yiv; bunlar arasındaki kabarmtılara da sed denilir. ) 121 Bir takım, üç - altı mangadır (se - ferde azami adede çıkar); her mança 9 kişidir. Şu halde bir takım 54 insandan aei hai |gençliğin yetiştirilmesi Alman askerleri senenin 7 martında beş yaşını idrak etmiş bulunuyordu. Bu suretle müstakbel Alman isefer ordusu için yüz bini tamamile yetiş- miş; diğer yüz bini de ona yakın bir kud - ret kazanmış olan 200.000 kişilik bir çe - kirdek hazırlanmıştı. Bu çekirdeğin en ka- biliyetlerinden dörtte birinin takım kuman- danı, dörtte üçünün de savaş kümesi ve manga (3) kumandanı olarak kullanıla - bileceğini tasavvur edersek 2.500,000 ki- şilik bir Alman sefer ordusunun sevk ve idaresine yetişecek kadar elemanın daha SON POSTA 13 yaşında bir- çocuk babasını öldürdü Küçük cani gördüğü fılımlerın tesiri altında kalmış Son posta ile gelen Fransız gazete- leri babasını öldüren 13 yaşında bir çocuğun cinayetinden uzun uzadıya bahsetmekte ve şu tafsilâtı vermekte- dir: Pariste Rassy sokağında Bodin ai- lesi oturmaktadır. Bu aile mes'uttur. İki de çocukları vardır. Bu çocuklar - dan büyüğü 13 yaşındadır. Cinayet Cuma günü akşamı olmuş- tur. Aile hep bir arada yemek yedik - ten sonra odalarına çekilmiş bu sırada annesinin diğer bir odada meşgul ol-| masından istifade eden küçük Rene dalmıştır. Biraz sonra da dört el silâh sesi duyulmuştur. Anne derhal koca- sının odasına koşmuş, kapıyı açınca zavallı Bodini yatakta yüzü gözü de- lik deşik kanlar içinde bulmuştur. Bu | müthiş pnanzara karşısında. dehşete düşen kadın 13 yaşında baba katilinin şu tehdidine maruz kalmıştır: — Bir adım daha atarsan, seni de babamın yanına -yollarım... Kadın şaekın bır halde feryat ede- geçen sene martına kadar hazırlanmış ol - duğunu kabülde tereddüt — gösteremeyiz. Bu ordu; takım kumandanının daha üs - tündeki kademelere muktazi yüzbaşı, bin- başı.. ilâh, rütbesindeki zabitlerini de, bit- tabi şimdiki hazar ordusunda birer derece daha küçük rütbe ile çalışanlardan — temin edecektir. (Halen ihtiyat sınıfında bulu - nanlar da ayrıca bu maksada yarayacak - lardır. Şu yaptığımız — basit hesap — asgari darma ve 100.000 kişilik muhtelif — isimli polis kuvvetlerile 15.000 kişilik orman bek- kilâtlarında da ayrıca yetiştirilen eleman- lar bu hesaptan hariç tutulmüuştur. küller Alman gefer ordusunun çekirdeğini hazırlarken diğer taraftan da adedi binlere varan spor ve gençlik teşkilâtı ile klüpler ve mektepler bu ordunun efrat ihtiyacını karşılıyacak surette bütün Alman gençli - gini yetiştirmişlerdir. Almanya, bu on iki sene müddetli gönüllü ordunun ve ayrıca hususunda — takip ettiği usullerde o kadar muvaffak olmuştur ki büyük harp arifesinin ve bizzat büyük harbin «milleti müsellâhası» bugünkünün yanında gölgede kalmıştır. O kadar ki bu gönüllü ordu usulünü Almanlara zur ile kabul ettiren Fransızlar iki sene evvel bu usulün kaldırılarak yerine eski mecburt askerlik usulünün kenulması için teşebbüs- lere dahi girişmişlerdi; Zaruretlerin insan- ları yeni yeni ve daha mükemmel bulmağa sevkettiği hususundaki kendini göstermişti... usuller hakikat Bundan maada, geçen sene martının yedinci günü hükümleri ortadan kaldırı - lan Versay muahedesinin askeri kayıtları o günden beri artık Almanyaniın elini ko - lunu bağlayamaz olmuşlardı; Almanlar hazar ordularının bugün sekiz misline çıkarmış bulunuyor - lar. Şu hale nazaran geçen seneden beri yetiştirilmekte bulunan sekiz yüz elli bin kişilik ordu mevcudunun yenilerini de - yetişen ve yetişmekte olan polis ve jan- mevcutlarını darma kuvvetlerine — ilâveten - yukarıda hesabını yaptığımız (2.500.000) — kişilik müstakbel Alman sefer ordusu mevcudu - na katarsak önümüze, mevcudu üç buçuk milyona yaklaşan bir ordu çıkar. İşte bu ordu yarının seferber Alman ordusunun ilk Partisidir. Müstakbel sefer ordusu mevcudunu bu kemmül ettiren Almanya bir taraftan bu işi yaparken, diğer taraftan da yazımızın (3) Bir savaş kümesi, 13 kişiden veya beheri (9) kişilik iki - üç mangadan teşek- bir ölçü mahsulüdür. 15.000 kişilik Jan -| çileri ve 8.000 kişilik gümrük kıtaatı teş -| Bir taraftan bu resmi ve kanuni teşek -. bu sayede | hadde çıkaran ve talim ve terbiyesini te - | Katil Rene , 4 rek apartımanın kapısına koşmuş, po- lisleri çağırmıştır. 13 yaşındaki cani ilk önce polislere de"teslim olmak is- tememişse de üzerine tevcih edilen tabancalr karşısında elinden silâhını bırakmış, ağlamıya başlamıştır. Yapılan tahkikat neticesinde küçük caninin tenbel bir çocuk olduğu, ge - çen sene evden para çalarak - kaçtığı, ekseri vaktini sinemalarda cinat film- ler seyretmekle geçirdiği meydana çıkmıştır. Çocuğun bu cinayeti gördüğü ci - nat filimlerin tesiri altında yaptığı ka- naati hasıl olmuştur. baş tarafında, 2) ve 3) işaretlerile, kay - dettiğimiz işlere olanca kuvvetini verdi. Bu suretle en teknik, en modern silâh ve muharebe vasıtaları ile harp malzemesini, lüzumu kadar bollukla meydana — geiirdi. Hiç şüphe etmemek lâzım gelir ki (Ver - say) ın imzalanışından beri Almıanyada yapılan her yolcu tayyaresi, kıyafet de - ğgiştirmiş bir bombardıman tayyaresi; her zirat traktör ve kamyon ise motörlü Alman topçusunun — cer vasıtasıdır. Diğer — her türlü malzeme de bu iki misale göre mu - kayese ve tasavvur olunabilir. Bu misali- mizde mübalâga yoktur; Almanlara deniz- lerde «cep zırkhlıları» yaptıran fen ve san aı kudretinin, kara ve hava ordularımdaki si- lâh ve harp vasıtalarile malzemeyi de ayni yüksek tekemmüle çıkardığını teredilütsüz kabul edebiliriz. İşte bu izahatı verdikten sonra bir sene evvele (yani geçen senenin 7 martına) göz atarsak Almanların, (Versay) muahede - sinin askerliğe ait hükümlerini teshetmiek hususunda, daha o zaman, hangi kuvvete dayanmış olduklarını bütün vüzuhile gör - müş oluruz. Aradan geçen bir sene zarfın— da ise Alman ordusunun insan küvveli, si- lâh ve harp vasıtaları mevcudu azalmamış, artmıştır. Beş gün evvel Almanyadan (Ver- say) muahedenamesinin ikinci bir zincirini kopartarak Ren gayri askeri sahasını Reichsver İt'alarile işgal altına aldırtan cür'et te işte bu, her gün artan, küvvet ve kudretten doğmaktır, - İhtiyat erkânı harp binbaşısı |heyecana elinde av tüfeğile babasının odasına - 'Tülmek istenilen de Mırt 12 KISKANÇLIĞIN YIKTIĞI YUVA Dramada bir karısını balta ile parçaladı Hastanede ölmek üzere bulunan genç ve güzel kadın yalvarıyor: “Kocama ceza vermeyin, ben ve karnımdaki yaşayamayız |/,, 'çocuğum onsuz D rama, 9 Mart (Özel) — Sevgi in- sanı cinayete sev - kedebilir mi> Bu - nun cevabını Dra - mayı ve Dramalıları düşüren dehışet verici bir ci- nayette aramak mümkündür. Bir cinayet ki öldürmek — isteyen sevdiği için cinaye- ti işlemiş, * öldü - gene sevginin tesi- riyle caninin bü - yük suçunu affet « miş ve yalvarmıştır: — Kabahati yok onun. Sakın ceza- landırmayınız. Ben onsuz yaşaya- mam. Bu cinayeti Dramalılar biribirlerine şöyle anlatıyorlar: — Öldürülmek istenilen genç ve güzel kadın deri tüccarı Tokatlis'in karısı Anuladır. Anula Dramanın en güzel, en temiz kızıdır. O kadar gü - zeldir ki Dramanın bütün genç ve zengin bekârları onunla evlenmek is- temişler, fakat muvaffak — olamamış- lardır. Ailesi Anula için kendisi kadar güzel ve temiz bir koca aramıştır. Tokatlis kasabanın en iyi ahlâklı delikanlısıdır. Yalnız Anulanın ailesi . |değil, bütün kasaba Tokatlisin Anu- laya yaraşan bir koca olduğunda ittifak etmişler ve tam 18 ay önce bu iki |genç ve güzel çifti evlendirmişler, ye- ni kurulan yuvaya saadet dilemişler- .|dir. Nişanlılık günlerinde herkesin ha - set demiyelim amma gıptasını mücip olan bu çiftin evlenişi maalesef hiç te umulduğu kadar mes'ut bir hayatın başlangıcı olmamıştır. ' Tokatlis karısını çılgınca sevmek - tedir. Fakat bu sevgi evliliğin daha ilk günlerinde yiyip kemirici bir kıs - kançlıkla hastalık halini almış, iki sev- giliye de ıstırap vermiye başlamıştır. Ne Anulanın teminatı, ne de kıs- kançlığın doğurduğu şüpheleri ber - taraf edebilmek için bizzat yapılan de- nemeler Tokatlisin ıstıraplarını dindi - rememiştir. Bir müddet sonra Anula gebe kal- mıştır. Saf kadının sevinçle kocasına yetiştirdiği müjde Tokatlisin ıstırabını büsbütün şiddetlendirmiş, delikanlı her rasgeldiği arkadaşının kendisine: — Aman kardeşim gözünü aç.. Bu çocuk senin çocuğun değildir. Diyece- ğini sanmıya başlamıştır. Korktuğuna da uğramamış değildir. Bir gün posta müvezzii ona bir zarf uza—tmıştır. Tit - rek ellerile açılan bu zarfın içindeki mektupta imza yoktur, meali de aşağı yukarı şudur: — «Aman kardeşim gözünü aç, do- gacak çocuğun senin çocuğun olmama- sı ihtimali vardır.» - Bu mektup zaten ıstırap içinde kıv - ranan Tokatlisin çıldırmasına kâfi gel- miştir.Zavallı Anula o gün kocasından neler çekmemiş, ne göz yaşları dökme- Mmiştir. Fakat kocasını bu işleri yapan- ların saadetlerini kıskananlar olduğuna inandıramamıştır.Kavga, sitem, müna- kaşa iki genci baygın düşürünceye ka- dar devam etmiş, nihayet karıkoca bit- kin bir halde yataklarına çekilmişlerdir. Anula bitap bir halde, fakat müste- rih derin bir uykuya dalmıştır. Tokat« 1 Hse gelince onun gözüne uyku girme- v Madam Avla hastanede miş, ve çılgın koca sabaha karşı yata- gından fırlamış, mutfağa inmiş, duvar- da asılı duran et satırını görünce müt- hiş kararını vermiştir. Karısını parçalı- yacaktır. r Hiç titremeden verilen bu kararın tatbiki pek feci olmustur. Çılgın deli- kanlı satırı bütün kuvvetile karısının kafasına indirince Anula derin uyku- sundan can havliyle uyanmış ve elini başına götürmek istemiş, fakat ikinci satır darbesi ile de parmakları doğran- mıştır. Biribirini müteakip 15 satlır Anula yatağının içinde hırıldamıya başladığı zamandır ki çılgın kocanın aklı başına gelmiş, — Eyvah ne yaptım; karımı mı öl- dürdüm diye haykırmış, bahçeye fir- lamış, bağırmıya başlamıştır. — İmdat... Karımı öldürdüm. İm- dat... — İftiraya kurban gitti sevgilim... — İmdat... 1 Komşular yetiştikleri zaman Anu- lanın henüz ölmediğini görmüşler, ©- nu tezelden hastaneye knldırmışlardı!ı a Kocasını de polisler karakola gotur : müşlerdir. Şimdi Tokathı karakoldadır. Ve | polislere yalvarmaktadır: — Öldürün beni allahaşkına. Hiş günahı yoktu zavallı kadının, iftira * lara inanarak öldürdüm onu. Eminim ki o bir melek kadar masumdu. Anu- dın ölmek istemiyor. O da yalvarıyof: — Kabahati yok kocamın. kıskançlık hislerini herekete getırdl ç ler. Sakın ona ceza vermeyin, çocuğ mun hatırı için beni de yaşatın. Ko * cam,; ben ve çocuğumuz, biz biribiri * tuccar darbesile tamamen kendinden geçen — laya gelince onun pek kurtarılabile * — w ceği umulmamaktadır Fakat genç k&* ’ Onulı Ş *: mizden aynlamayız Onu hâlâ seviye” 1| rum. K ... . . TAKVİM MART . , 'e Ratat sene Arabi seiö 55 1352 12 1__)' Kasım — (Resmi sene| — Şubal 126 1936 99 PERŞEMBE SABAH DÇ ıxgğ/ g Tp | Zülllece D ' , ; 12 | 05 18 ıo 20 45 6 |17 ÜkZ Üğle İkindı | Akşam| Yatsi 5. (|D. |S. |D. ( 5. (D. ( 5| _U. e| 6111 9081112 (— i |30 z.)12 |24|15 | 49 |18)12 |19 143 | D6 İ "