10 Mayıs 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10

10 Mayıs 1936 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

10 Sayfa Cemil, aşkının ya LUMMANGASI * “ Son Posta ,, nın tefrikası: 77 Yazan A, R, büyük bir saadet yahut ta bir felâketle biteceğine emindi Mümkün değil, yâ seydi — Acaba, Meliha San'aya varabildi mi?.. — Hiç şüphe etmeyiniz ... — Hadi bakalım.. ya hey, öyle i - 80... Cüneş doğmadan evvel, Cerşe © kalesine varabilmeliyiz. — İnşallah, varirız; yâ Cemil bey. Süküt, devam ediyordu. Yalnız, Ce- milin ayağındaki sandalların — taşlara çarpmasından hâsıl olan sesler işitili- yordu. Vakit vakit çakalların hep bir a- gızdan kopardıkları feryat, uzaklara — doğru sürükleniyordu. p Yol, büsbütün çetinleşmişti ...Salih, — yalın ayaklarile kayalara tırmanıyor: — Dikkat edin, yâ seydi. Sakın ar- kamdan ayrılmayın. Diye ihtar ediyordu. Zifiri karanlık- tan hiç bir şey görünmüyordu. Fakat, şağ tarafta derin ve simsiyah bir uçu- rumun boşluğu hissediliyordu. Rumeli balkanlarında kayadan kan yaya sekmeye alışmış olan Cemile, şimdi buradaki bu yalçın bazalt kaya- miş; dün gece, baş başa geçirdikleri u- zun saatlerden sonra. — Ebedi saadetimiz. ancak babamın |adüşmanlarına galebe ettiği gün tahak- kuk edecek. Bunu da, ancak sen ya- pabileceksin; Cemil... Demişti. Cemil; Seyit Kasımın düşmanlarile uzun mücadelelere girişmeden evvel, tek başına bu işi halletimeye karar ver- mişti. Bu kararı da, San'ada düşün - düğü plândan ibaretti. Şu anda (Zımar) kalesinde bulunan Nâsır Mebhüt'un bir anda karşısına çıkacak.. onu bir kurşunda öldürecek- ti. E, sonra?... Artık sonrasını düşünmüyordu. — Eğer, o patırdıda yakamı kurta- rabilirsem; neticeyi kazanırım. Fakat muvaffak olamayıp da, onun adamla- rının cenbiye'leri altında parçalanır - sam; Türk milletini bir düşmandan kurtarmış. (Arkası var) SON POSTA eni maliye teşkilâtı * ** İstanbul için ayrı teşkilât yapılıyor, maaşlarada bir mi zam var Ankara 9 — Kamutay Bütçe Encüme- nince tetkik edilmiş olan yeni maliye teş- kilâtı Kanunu lâyihası Kammutayın — pazar- tesi günkü toplantısında müzakere — edile- cektir. Bu lâyiha ile maliye işlerinin büyük bir intizamla görülmesini temin maksadile salâhat yapılmaktadır. Sade maliye işleri- nin değil diğer bütün dairelerin işlerini tef- tiş vazilesiyle mükellef olan Maliye Teftiş Hey'eti kadrosu genişletilecek, teftiş işleri yalnız müfettişlere bırakılmayarak ihtiyaca YUSUF İZZEDD ldü mü, öldürüldü mü? Mayıs 10 İ" Eski Osmanlı Veliahtı katledilmiştir Yazan: Ziya Şakir eee Büceki, Usulen — Osmanlı hükümeti ta- rafından Londraya bir heyet gönderil- di. Mühim zevattan mürekkep olmak üzere gönderilen bu heyetin riyasetine, (Veliaht Yusuf İzzeddin Elendi) ge- çirilmişti. Yusuf İzzeddin Efendi, bu heyetin cevap verebilecek bir surette defterdarla- lîııında olarak Londraya gitti. Bir mis- vın emrine lüzumu kadar tahakkuk varidat, |li daha görülmemiş olan o muhteşem tahsil ve kontrol müfettişleri ve memurla-| merasjmin bütün teferrüatına iştirak larına trmanmak o kadar güç gelmi - yordu. Ve sonra onun dımağında çar- pışan hisler, bu çetin yolun meşakkat- lerini ona duyurmuyordu. Cemil, âdeta kendi kendine söyleni- Balıkçılığın islâhı için Ankara, 8 (Hususi) — Balıkçılı « ğın islâhına dair kanun lâyihası hazır- lanmıştır. Lâyiha alâkadarlar tarafın- ynîulıle tâlih.. amman Allahım, na ta- |dan bir daha gözden geçirildikten son- . lih?. ' İ ra son şeklini alacaktır, B Di'yordu. Balıkçılık Bankası yakında kurula- O zaman hayatı, bin bir macera ile dolu bir roman gibi, zihninden geçi - yor; derin derin içini çekerek: — Bunun sonu şelmiyecek mi?.. Ben, sakin ve ebedi bir saüdete kavu- şamıyacak mıyım?.. Diye inliyordu. Evet... Onun hayatını dolduran bu bin bir maceranın sonu gelmiyecek mi idi>.. Bir aşk macerası; onu sevimli yuvasından, anacığının şefkat ve mu- — habbet dolu kucağından koparmış, bu- — ralara atmıştı... Şimdi burada da kar- şısına büsbütün başka ve hiç beklenil- miyen yeni bir macera çıkarmıştı. Artık Cemil de hükmediyordu ki; Bin beizeyen apkı, kendisini ya made- tin en yüksek tabakalarına çıkararak istediği ebedi saadete kavuşturacak.. veyahut da, hüsran ve felâketin en çukarlarına kadar yuvarlıyacaktı. — Köyde, Seyit Hadinin evinde; üç gün üç gece Meliha ile baş başa yaşa - mıştı. Bütün Yemen kızları ve ka - dınları gibi Melihada hudutsuz bir ser- bestlik vardı... Zaten Yemen'in en ga- — gip hususiyetlerinden biri de, derin bir taassubun yanında, kadınlara geniş bir — gerbestlik verilmesi idi. Burada hemen her kadın ve her kız, tamamile kalbine yve sevgisine sahipti, Onun için Melihanın San'adan bu- Taya gelmesine ve üç gün üç geceyi — Cemil ile beraber geçirmesine hi “kimse dedikodulu bir mana vermemiş - Bç ti. Halbuki; Meliha ile Cemilin böyle — baş başa kalmalarına müsamaha gös- terenler, bunu kendi siyasi emellerinin tahakkuku için bir menfaat telâkki et- mektelerdi. Fakat Cemilin saf kalbi, — böyle düşüncelerden tamamile âzâde idi. Cemil, Yemen havalisinde en bü - yük Türk düşmanı olan ( Nâsır Meb- — hüt) u her ne suretle olursa olsun, te- pelemeye karar vermişti. Onun kalbi- — ne doğan bu ilham, Melihanın sihir ve — füsun saçan gözlerinden ziyade, mille- — tine olan aşkından ileri gelinişti. — Cemili ellerinde âlet yapmak iste - — yenler, onun büyük ve temiz düşün - — celerinden gafil değillerdi Fakat mak- — satlarına bir an evvel nail olabilmek i- — çin Melihayı da bir vasıta olarak kul- — lanmeava karar vermişlerdi. Meliya, onu bir an evvsel bu sivasi /— gayenin tahakkukuna doğru sür GAS caktır. I Yeni Neşriyat l M. T. A. — Maden tetkik ve arama ens- titüsünün tertip ettiği güzel mecmuanın i- kinci sayısı da çıkmıştır. İki ayda bir neş- redilen bu kiymetli mecmuamın, son sayısı, memleketimizin umumi maden durumuna bir göz attıktan sonra geçen yıldaki dün - ya kömür vaziyetini inceliyor. Kütahya (Linyit havzalarını ele alıyor, © min- takalardaki maden araştırmaları ile meşgul oluyor. Mecmuanın büyük bir kısmı da maden haberlerine, Cenubt Afrikadaki al dünya renkli grafik ve haritalara tahsis e- dilmiştir. Maden tetkik ve arama enstitüsünün mecmuası, uğraşılarak meydana getiril - miş, rakkamlara dayanan, tetkik amhsulü güzel ve modern bir eserdir, alâkâası olan herkes bu kıymetli mecmuadan bir tane © - dinmek zaruretindedir. Siyasal Bilgiler — Siyasal Bilgiler «Mül- kiyer mecmuası Gİ inci sayısile altıncı yı- Tina basmıştır. a Bu sayıda Şükrü Esmer'in, Prof, Cro- zat'ın, İbrahim Fazıl Pelin'in, Osman Er- gin'in, Ömer Barkan'ın, Gustave Möguet'- in, Samet Ağaoğlu'nun, Muharrem Feyzi Togay'ın yazıları vardır. Varlık — On beş günde bir çıkan bu sanat ve fikir mecmuasının 68 inci sayısı Yaşar Nabi, Samed Ağnoğlu, Süreyya Sa- mizade, Cevdet Kudret, Abdülhak Şinasi, İsmail Hâmi, Cemil Sena, Vasfi Mahir, İb- rahim Hoyi ve Nahid Sırrının makale, hi- kâüye ve şirlerile çıkmıştır. Yücel — Bu mecmuanın mayıs sayısı gok kıymetli yazılarla çıktı. İçinde bilhas- sa #Orhan Seyfiye mektupo, ile Robert Buckner'in, Üniversite profesörlerinin, Os- çar Wilde'in, Arnold Bennett'in, R. Ta - göre'in, Ludwig Tugel'in,Tolstoy'un, Char« les Delon'un, ve Yunan mitoloji hikâye - leri ve yazıları vardır. Motörlü vasıtalar — İnhisarlar tütün iş- leri müdürü mühendiz Adnan Halet Taş- pınar tarafından (Motörlü vamtalar) adlı bir kitap neşredilmiştir. 185 sahifeden ibaret olan bu kitapta motörlü vasıtaların sınıfları dünyada mev- eut otomobiller, motörlü vasıtaların fay - dalı ve mahzurlu tarafları, otomobil yol- ları, motosiklet, binek ve yük otomobilleri, elektrikli otomobiller, motörlü nakil va- sıtalarının hareket kuüvvetlerinin tayini ve alelümum motörlerin cinsi ve sınılları ve bunların işletme ve bakımları ayrı ayrı ba- . ları kontrol edebilmeleri bu son aşk, Melihanın bir alev dalgası- tın araştırmalarina, müküyeseli boren fiyat- h&enisletilecektir. Bu kontrol K h ı verilecektir. Encümenin Maliye Vekâleti teşkilâtın- da lüzum gördüğü ıslâhat ve de; merkez ve taşra olmak üzere hulâsa edilmektedir. Merkezde İşlerin ehemmiyeti ve çokluğu nünde tutularak iki maliye müsteşar mu- avinliği ihdas edilecektir. Vergi vesair mali kanunların hakkiyle tatbik edilebilmesi için evvelce teşkil edil- miş olan tetkik Bürosu kadrosu genişleti- lerek mali tetkik hey'eti haline sokulacak ve kadroya da bir reis muavinliği ile tet- kik hey'etlerinin icabında üçer kişilik iki grup halinde çalışmaları temin edilecektir. Daha faydalı ve fa'al çalışmalarının te- mini için ücretle müstahdem olan bina ve kazanç vergileri temyiz komisyonları reisi ve azaları ile İzmir, İstanbul ve Ankarada evvelce teşkil edilmiş olan itiraz komisyon- ları reislerinin hakkı müktesibleri de ibka edilmiştir. Borsa komiserliğine bağlı müdür — ve memurlar kadrosu maliye teşkilât kadro- suna nakledilmiştir, Taşralarda Taşralardaki defterdar, mal müdürü, varidat “ve tahsilât memurlarıyla şeflerin maaşlarına bir miktar zam yapılacaktır. Müliye teşkilâtinin muamelâtını da da- imi bir kontrol ve murakaba altında bu- lundurmak üzere kendilerine salâhiyot ve- rilecektir. Bazı vilâyetlerde bulunan tahakkuk ve gözü- etti. İcabına göre günde bir kaç defa el- bise değiştirmek şartile, altı gün de- vam eden bütün saray davetlerine, ziyafetlerine, resmi kabüllerine, balo- larına, resmigeçitlerine bitmez tüken- mez resmi ve gayri resmi ziyaretlere devam ederek Osmanlı sefaret heye- tine verilmiş olan programın en küçük bir maddesini bile ihlâl etmedi. Şimdi burada, bir lahze durup dü- şünmek icap eder... İngiltere sarayla- yetle bu mancvralara gitmişti... Bir fendi, yine maiyetinde bir askeri he- hafta kadar süren bu manevraların her safhasında Osmanlı müşiri üniforma« sile isbatı vücut eden Yusuf İzzeddin efendi, elinde dürbün olarak Fransa erkânı harpleri ve diğer devletlerin a- taşemiliterleri arasında akıllı bir adam gibi gezmiş, dolaşmış; erkânı harp gu- ruplarının bütün müzakere ve müna- kaşalarına iştirak etmiş, söylenen söz- leri dinlemiş, fikirlerini beyan eyle - mişti. Serasile saydığımız gu deliller de gösteriyor ki, bu tarihlere kadar (Os- manlı veliahtı, Yusuf İzzeddin efendi) aklına, şuuruna, muhakemesine ve i- radesine tamamile malikti. Şundan bundan işittikleri gülünç, sakat hikâyelere dayanarak Yusuf İz- zeddin efendiyi ezeldenberi (zır deli ve mor kerraki) göstermek isteyen ba- zı mizah muharrirlerine yalnız bir nok- tının ciddiyeti, merasimperestliği ve|tada hak vereceğiz ki, o da; veliaht Başmeti nazandikkate alınsın.. bir de| Yusuf İzzeddin efendi o tarihte - tıp- bu müthiş merasime iştirak eden birİkı kendileri gibi - sadece megalomani- çok krallar veliahtlar, prensler, pren-|ye müptelâ idi , sesler, Hint racaları, yüzlerce mareşal-| — (Mecnun İbrahim) oğullarının her İlar, cenerallar, amirallar, diplomatlar |birinde ayrı ayrı kendini gösteren ir- |göz önüne getirilsin... Eğer Yusuf İz-|si ve cibilli delilik istisna edilir, Yusuf zeddin Efendinin aklında, şuurunda|İzzeddin efendinin hususiyet ve mah- en küçük bir sakatlık mevcut olsa idi; Osmanlı hükümeti veyahut - o devrin hakimimutlakı olan İttihat ve Terakki cemiyeti - bu adamı böyle muazzam, muhteşem ve tantanalı bir cemiyete göndermeye cesaret edebilir mi idi?.. Eğer bu Londra s#eyahati ve taç giy- me merasimi, beş on dakikalık bir boy göstermeden ibaret olsaydı; veliahtın maiyetine vetilen zevat, bu beş on da- kika zarfında onu idare - ediverdiler; denilebilirdi. Halbuki arzettiğimiz gibi bu merasim; İngiliz sarayının en ağır remiyet hayatında vakit vakit görülen gayri tabiilikler de - bu irst kan ve si- nir bozukluğu dolayisile - tabit görü- lürse; 329 sencsi ortalarına kadar Yu - suf İzzeddin efendi, ara sıra nevraste- nik âsarı gösteren bir adamdan başka bir şey değildi. Hattâ bunun içindir. ki; saltanat makamına biran evvel çıkmak - için mecnunane bir hırs ve iştiha besliyen Şehzade Vahdeddin Efendi; — saltana- tın ilk ve ırst olan amcazadesi Yusuf İzzeddin Efendiyi çok yakından takip tahsil müfettişlerinin unvanları değiştirile- |'teşrifat usullerine tamamen riayet edi-|etmekte devam etmiş.. Onııı mutla- vek bunlar kontrol memurluklarına tahvil (Jerek günlerce devam etmişti. Bu müd-|kıyet devrinde gösterdiği - ( Megalo- edilecek ve her sene asgari bir dela kaza- memurlarına merkez kazası haricinde 150 kuruş veril- mesi kabul edilmiştir. Tarifeleri muayyen nakil vasıtaları bulunan yerlerde de kendi- lerine otomobil, otobüs vesaire, nakil va sıtası Ücreti verilecektir. det zarfında da bu krallar, veliahtlar, lerce mareşallar, cenerallar, amirallar, tek gözlüklerinin arkasından — insanın dımağında dönen şeyleri bile bir bakış- mani ) den doğan -bazı akıl çatlak- için kadtoları | prensler, prensesler, Hint racaları yüz- |lıklarının, Meşrutiyetin ilânından son- ra salâha doğru yürüdüğünü görünce, bazı gizli teşebbüslere girişmiş; Os- manlı taç ve tahtı ile kendi arasına ge- “İta anlıyan diplomatlar arasında (Os- rilen bu haili, mahirana bir dınyu.lı manlı veliahtı), diğer davetliler gibi|ortadan kaldımayı kafasına yerleştir- Vergi tahakkuk ve tahsilâtının muntâ- |bütün teşrifat usüllerine riayet etmiş, |mişti. zam ve sağlam bir şekilde yapılması için hiç bir pot kırmadan saatlerce süren (Kafasına yerleştirmiştir ) dediği- piyadeler iki ve atlı tahsildarlar da üç ziyafetlerde yemek yemiş, dans etmiş,| mize bakan muhterem karilerimiz; sa- sınıfa ayrılarak bunların alacaklatı — para|lâf söylemiş, söylenen sözleri dinle -|kın gülmesinler, ve: da ücrete tahvil edilmiş, ve atlı tahsildar- miş; tavurlarında, hareketlerinde, söz- — Biz, öyle bir muharririz ki; Şeh- Jara ayda 10 lira yem bedeli kabul edil-İlerinde nazarı dikkatı celbedecek hiçİzade Vahdeddin Efendinin kafasında bir sakatlık göstermeden vazilesini bi-|dönen dolaşan şeyleri bile biliriz. tirmiş; bazı Avrupa şehirlerini de zi-| Diye, kehanet iddiasında bulundu- miştir. Süllstimallerin önüne geçilmek için tah- sildarlar tarafından tutulan mükellef def- şer ve hesaplarinin vilâyet ve kaza merkez- lerinde tavzif olunacak mamurlar tarafın- dan tutulması esası kabul edilmiştir. Merkezlerde hukuk müşavirliğiyle vi- lâyetlerin muhakemat müdiriyeti ve hazine avukatlığı teşkilâtı da lüzumu nisbetinde çoğaltılmıştır. Yeni kanun lâyihasında —memurlukta devamı caiz olmayanların ve iktidarsızlığı dolayısıyla tasfiyesine lüzum görülen me- murların idari tahkikattan sonra memur- luktan çıkanlabilmesi için Maliye Vekiline :_ı-wlîk muvakkat salâhiyet verilmekte- lir. Bütçe Encümeni tarafından kabul olu- nan yeni maliye teşkilâti şu dairelerden i- baret bulunacaktır: Hususi kalem müdürlüğü, mali tetkik hey'eti, teftiş hey'eti, Hukuk Müşavirliği, Bütçe ve Mali kontrol Umum Müdürlüğü, Muhasebat Umum Müdürlüğü, Varidat U. mum Müdürlüğü, Nakit işleri Umum Mü- dürlüğü, Muntazam borçlar Umum Mü- dürlüğü, Milli Emlâk Müdürlüğü, Tahsilât Müdürlüğü, Zat işleri Müdürlüğü, — Leva. zım ve kıymetli evrak Müdürlüğü, İtiraz ve Temyiz Komisyonları. lıhıb.ı. Teşkilâtı İstanbul Vilâyetinin hususi malt vazi- yaret ettikten sonra, avdet | ğumuzu zannetmesinler. Böyle bir id- ederek Sirkeci iskelesinde büyük mera- |dia; hiç birifade veremeden vefat simle istikbal edilmişti. eden Yusuf İzzeddin Efendinin ne su- Yine 327 senesi sonbaharında, Fran-|İretle vefat ettiğini tasvir eden bir ar- sa hükümeti büyük bir askeri manev-|kadaşımızın; ra tertip etmişti. Yusuf İzzeddin e - (Arkanm var) hunan kısmı için —Bakırköy, Adalar, Bey-|bir sene zarfında ve yalnız - bir defaya koz, ve Sarıyer hariç olmak üzere— def- | mahaus olmak üzere, tetkik bürosu reis ve terdarın idaresi altında bir birlik teşkil e- dilecektir. İstanbulda varidat işleri biri irad ve servet, diğeri muamele ve istihlâk ver- gilerile, üçüncüsü damga kanunu tatbika- H, dördüncüsü kara ve deniz ve av vergi- azalıklarıyla, müsteşar — muavinliklerine, bütçe ve mali kontrol, muhasebat, — vari- dat, ve nakit işleri umum müdürlüklerile muavinliklerine, tahsilât müdürlüğüne ve İstanbal defterdarlığı ile Varidat müdür- leriyle meşgul olmak üzere dört — varidat 'lüklerine yüksek mektep mezunları doğru- raüdürlüğü, lüzumu kadar da varidat mü- dür muavinliği ve İstanbul, - Beyoğlu va Üsküdar mıntakaları tahsilât işleriyle * |cttirdiği ilk maaşla işe başlayacaklar dan doğrüya tayin edilebileceklerdir. Ancakibenlar inemürin kasunülen icaç ve gul olmak üzere üç tahöllât — müdürlüğü, LAi ll L LA mnaaşızammı bütün vilâyet için bir muhakemat, bir mil- | - 5receklerdir. İt emlâk, bir muhasebe müdürlüğü edilecektir. Şu kadar ki bu memuriyetlerin herhan- gi birinde bulundukları müddetçe bu müd- Bakırköy, Adalar, Beykoz ve sanyer A L Y nüstahak okdukla- kazalariyle İstanbul Vilâyetinin mülhak (rı derece maaşı arasındaki fark — hakkı kazaları diğer vilâyetlerde olduğu gibil müktesip teşkil etmemek şartiyle kendileri- defterdara bağlı birer mal müdürü — tara-İne ücret olarak verilecektir. fından idare olunacaktır. Bunların vazife Maliye Müfettiş ve muavinliklerine ye- ve salâhiyet moktasından vaziyetleri diğer|niden tayin olunacakların mülkiye, hukuk. vilâyet mülhak kazalarının ayni olacak- | yüksek ticaret veya bu mektepler evsafını haiz ecnebi mekteplerinden mezun olma- i el

Bu sayıdan diğer sayfalar: