14 Eylül 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7

14 Eylül 1936 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

14 Eylâl ! i i 4 | enteresan — bir mektedir. hun sebeblerini araştırıyor. Bu devreye «Bugünü görenler, hrihın en buhranh Ve en şiddetli bir devrinde yaşamakta olduklarını bir an için olsun unuta - mazlar» diye başlıyan yazı insanlığın şimdiye kadar geçirdiği sosyal, siyasal Ve endüstriyel buhranları hulâsa et - Makale sahibi son yirmi beş senelik devrenin beşeri tarihte eşine asla ras- lanmadığını hatırlatıyor. Bügünkü in - kılâbın, daha ziyade âlemşümul oluşu- telsizi, radyosu, sine - Ması, muazzam propaganda teşkilâtile elektrik inkılâbı devresi diyebiliriz, di- Yyor ve yazısına şöyle devam ediyor: şekli, ülkeye rahat ve huzur verecek, sükünu iade edecek ve tethiş idaresini ikame edecektir. "Butun manası şu '- dur? Fransa bütün Avrupa kıt'asımda yegâne demokratik bir hükümet ve devlet olarak kalacaktır. Blum hükümetinin bitaraflığı sigor- talamak için sarfettiği gayret ve telâş sırf Fransayı kurtarmak içindir. Zira Fransa bir tarafında faşist Almanya, öbür tarafında faşist İtalya ve İspanya görmeğe tahammül edemez. İtalya da, Akdenizde bir Sovyet kuvvetinin bu- dunmasını hoş göremez, ve Romanın nazarında da bir Sovyet İspanya, evle- viyetle bir Sovyet Fransa olmuş de - mektir. ; Dolayısile hakiki mücadele Fransa - dâa temerküz etmektedir ve Fransada- |rebesi dolayıs SON POSTA Faşizm ve Komünizm Boğuşması -— SIH Faşizm ve Komünizm tehlikenin birbirlerinden geleceğine inanıyorlar “İspanya, Faşizmle Komünizmin Avrupada üstünlüğü elde etmek için çarpıştıklarını gösteren bir aynadır,, Faşizm ve Komünizm arasında boğuşan Ispânya Nevyork Taymis gazetesi « İ:panyı. banyosundan. gonra, artık demokrasiye|halinde teşkil eden bir usuldür. <A - tt B.şızmî komünizmin Avrupada üstüri- elvedı edecek, ve ancak istibdadın bir lüğü elde etmek için çarpıştıklarmı Bösteren bir ıynndırı ,başlığile cidden narşi: halinde yaşamaktansa, baskı al- tında bulunmak daha iyidir» nazariye- Bi; faşistliğin esas sözlerindendir. Bu' vasıflarile, fağist devleti, haki - katte teşkilât tekniğini kendisinden al- dığı komünizme benzer, Arada bittabi büyük farklar vardır. Komünizm, hak- kile ve yerinde olarak tatbik edilebil - diği takdirde bizçok idealist insanların susadıkları bir muhayyel hayat, güze! ve manlıki bir nazariyedir. Faşistlik denilen rejimle, komünizm denilen rejim arasındaki en derin ay - cılık şuradadır Faşistlik, hususi mülkiyet prensip - lerini, muhafaza, müdafaa eder. Ko - münizim, tamamile siler süpürür Halbuki İtalya, bugün Habeş muha- e içine düştüğü sank - siyonlar neticesi adeta devlet sosyaliz- mine doğru sürüklenmişlir. Hİ BAHİSLER ——— İnsanlık, bir dönüm noktasının başında Halk arasında dolaşan zır deliler: Kleptomanlar ken onlar nazarı dikkatimizi her za- man celbetmezler. Gözle görülebilecek kadar deliliği, fazla hareketleri, çılgın- lıkları ve hali tabiinin haricinde ta- vırlarile tanıdıklarımız — için bir isim vermeğe hazırlanırız. Asıl hasta olan ların pek çoğu nazarı dikkati — eclbet- meden içimizde ailemizin arasında se- | nelerce yaşarlar da farkına bile varma- yız.ı Bunların bazılarındaki süküneti ter- biyesine, öbürünün fazla bağırıp ça- ğarmasını hiddetli oluşuna bağışlarız. | Ve hiç bir zaman: «Bu yarım akıllıdır, arı aptaldır!e diye hü- iküm vermeğe kalkmayız. Alle geçim- sizliklerinin çoğunda bu sinirli halle- rin tababeti ruhiye mütehassıslarınca bir manâsı ve ismi vardır. Tababeti ruhiye hekimleri bu işle içten alâkadar oldukları için çok defa en yakın arkadaşlarile ve ailesi efra- dile konuşurken de onların tavır ve ha- reketlerini konuşma tarzlarını inceden inceye tetkik etmekten kendilerini ala- mazlar. Tabil insanı gayri tabii (anarmal) finsandan farketmenin hususiyeti o za- man aortaya çıkar, Avrupadaki ruhiyatçılar insanların oturuşlarını, ayak ayak üstüne atma- larını, ayakların boşlukta — sallanması- nı, parmaklarını çıtlatmasını da bazı (Nevrozlar) sırasına koymuşlardır.- Şu halde her hareketin tabil olup olma- dığını ayırdıktan sonra o şahis hakkın- da: «Normal midir, anormal midir» di- ye bir hüküm vermek lüzımdır. Anormal olanlar, mütereddi dediği- miz insanların arasında delilik derece- sine varan bazı kimseler vardır ki bun- lar içtimal aile bünyesine ve cemiyet hesabıma hoş görülmiyecek hareketler yaparlar, Ruhi hastalık iszmini verdi- ğimiz bu ruh delileri arasında klepto- ar (hırsızlık hastalığına müptelâ o- r), hırsızlık delilerine mütereddiler arasında sık sık tesadüf edilir. (Kleptoman) mutlak çalan adam- dır ve bu çalmak ta bir ihtiyaca binaen |yapılmış değildir. -İhtiyacı — olmadan KP ORT A Hırsızlık hastalığına tutulanlar arasında zengin kadınlar ve erkekler vardır |t larkasında Yazan: Doktor Etem Vassaf İçimizde öyle zardeliler vardır ki| İgezerken, yürürken, bir yerde oturur-ıdan alış veriş ederken gizliden £ jbir eldivyen tekini, k delâ parçasını hat Bunlar ekseriya büyük maj mak zevkini (almın etmeden o mağaz: dan çıkmazla 'gâhda ima onu gözleyen mute metten çalınan şeyin hesabını ürç misli almağı ihmal etmezler. Kocasının cebinden beş kuruş aşı- ran, anasının mendilini gizlice alıp kul- Janan, bir arkadaşının evinden b: y ,günü bir hatıra olsun diye bir y ortadan kaldıranlar da bu sınıfa nam- izet olan ve elverişli bulunanlardır, di- iye tavsif edebiliriz. Çalmak deliliği tutulan hastalar arasında bu itiyadın tesirinden kendini kurtaramıyan — pek ar. Evvelâ hasta olduğu zannedil- için âdi bir hırsız gibi rauame le göreni de eksik olmaz. İstırari deliliklerin içinde zartacak kadar fena olan bu i! - hipleri birer isterikten farksızdı nl.ıı Yaptıkları işde yakalandıkları nedamet hissederek bir çok göz döker ve af dilerler. Mekteplerde kadaşının kurşun kalemini çalan ço cuklukta tanıdıklarımızı elbette hatır- zaman yaşı ar- |larız. Tedavisi uzun bir tecrübeden ve İkontroldan sonra kuvvetli bir mütehas &s nezareti altında çok defa mümkün olabiliyor. Zayıf iradeli insanlarm ara- mızda yaşadığını bilen ailelerimiz. bu ibi hastalar için ciddi ve esaslı ded- birler almak zaruretindedirler. Klep- toman bazan bir taklit hastalığı da meydana Çikarabilir. O zaman zayıl i- radeli mütereddiler çoğalır. Kleptomanın bazan bu itiyat tesiri- Je hakiki bir hırsız olabileceğini v hayet kanunen ceza görebileceği kabul etmeliyiz... Ehli hayvan sergisi yarın açıllyor İstanbul Baytar Müdürlüğü tarafın- dan yarın Edirnekapı vilâyet ahırların- da bir ehli hayvan sergisi açılacaktır. Sergi için yapılması icabeden bütün hazırlıklar ikmâl edilmiştir, ve şimdi - Okuyup yazmayı bilmiyenler, Karl|ki sağ ve solların çarpışmasından do - Münolel ayni Va ü azife -İçslmak ihi si ö p »a. |ye kadar sergide teşhir edilmek üzere n D ş apitalizmin vazife -| Çalma tiyacı, su içmek, yemek — ye- e ğıııîısmıotîmng:mwn! Keele r'-,ıîî;;r' Ka a y aa aa alesndan çok İSini, devrini yaptığını ve demokrasi gi-|mek, uyku uyumak kadar derin ve ya- ı“ğ: yakın :Şwnr_ıkhîedılm]ww K ? nolllimir “işhiyorlat | daba mühümdir. bi eskidiğini açıkça, haykırıyor. Faşist pılmadığı zaman bazan intihara — Sev- rgide teşhir edilen hayvanlar ği Daha hâlâ tarladari ayrilmamış, sana- | Faşizm nedir? - Komünizm — nedir?.. | lyada, İtalyan bankası devletleştiril-| kedecek derecede sarsıcı bir ihtiyaçtır.|sinda müsabaka çılacak ve muvaffak Ve benü ran; tekcilk aledlerin | TeT ER A 9. Yoksa | Tüstir. Hükümet, en büyük endüstri -| Hastalar arasında çok zengin ve refah olanlara nakdi mükâfat — verikeaektir. ecda DERUYan; İkisi birer kutüb mudurlar?.. " Yoksa (, murokabe ediyor, birçoklurımın da sahibi hattâ çoluk çoğuk; 'şato; varidat| Hayvan.kaydına bu akşama kadar de« tinde boğulan, açlıktan inliyen, bo - Kazlarına kadar servet içinde yüzen bü- fün bu milletler ayni denemeyi yapı - Yorlar. Bütün ülkeler ve hertürlü ibtilâller, inkılâblar, bugünkü tarikt yol ağızla- Tında birleşmişlerdir. sağlar sollara karşı gibi birer antitezin | ifadesi midirler? 1 Faşizm . beş yaşına hmmızı z'ımanlm lbı.lfıı.l sahihidir, Bugün serbest kapita- |sahipleri kadınlar bile çoktur, vam edilecektir. yerinde yeller esiyor. Kullanı- n, kıiçiık iş sahihlerini teşvik, mıştı. O zamanlar p_k ılurı A ste vermiştir. imdi ise menküb taraftan Sovyet hükümeti de- siye doğru gittiğini iddia etmek- de ve gözde lııxhınan, Urmıya sevketti. Şimdiye kadar faşizm, nasyonaliz esini alabildiğine Tiyade, muarızkârane idi. '%lm anlıyoruz. Min bir apotezi şeklinde tebarüz et « Mekte idi. Musolininin bütün gayesi, lyanın menfaatlerini elde etmek, ve genişletmekti. tler de ayni yoldan yürüdü. Dikta - örlerin politikası, birlikte çalışmaktan Halbuki son zamanlarda, İtalya ile myanın müştereken ve ayni gaye ihtilâlcilere, nasıl açıkça yardım et- lerini görüyoruz, ve İtalya, Alman 'htnginin_ Rus - Fransız anlaşmasm - daha kuvvetli olduğunu ve bunun faşıumn yepyeni bir veçhe olarak ttaya çıkmış bulunmasından ileri gel- Hiç şüphe yok ki, İspanya; bu. kan 14 sene gibi bir zaman geçmesine rağ men, faşizmin tam manasile bir felse- fesi yoktur. Varsa bile, muhtevası tat- bik edildiği memlekete göre değişir tedir. Bugün, hükümetlere de, ferdlere de manasını anlamadan faşist diyorlar, Faşist devleti daima, polis kuvvetile düran bir yüksek devlettir. Nerede hükmünü yürütürse, bütün efkârı umu- miyeye, matbuata ve ber türlü propa- ganda. servislerini mutlak bir hakimi- yetle elinde tutar, idaro eder. Muhale- fet namına bir grup tanımaz, askeri | teşkilâtı, buşusi muhafız alayları, ve | geneliği adım adım parti içine Ylarak ve bu süretle devletle partiyi birleş - tirerek bareket eder, Faşizm evyelâ, bir milleti, asker di siplini altmda, birleşmiş bir — kuvy et - |birlerii hakları vardır. Fakat seçim hakları yoktur.. Faşizm ve komünizm teblikenin bir. en — geleceğine — inanıyorlar, Bugün artık faşizmi- umursamıyacak bir komünist Dideri buludacağını san- miıyoruz. Müusolini sosyalizm kanalı vasıtasile mMmüfrit sendikalizmden faşistliğe geç - Ü. O karışıklık devresinde bugünkü Alman İktısad Nazırı Şahtın iktısadi küvvet ve kuüdreti ve demirden azmı bülunması idi, Almanyada İşpanyanın bugünkü akibetine uğrıyacaktı. Yalnız bir farkla, İspanyada isyan eden fa - şistler yerine Almanyada sollar çar - pişmaâ bayrağını açacaklardı. Yukarıda da söylediğimiz gibi in - sanlık tarihi bir dönüm noktasının ba- şında bulunmaktadır. çekten münasip olup almadığınoktası ü - verinde bir defa daha düşünülmesini Lste - miştik. Bu isteğimizin epeyce büyük bir a- lâka uyandırmış olduğunu gördük; Pakat buna rağmen bugün öğreniyoruz ki, seçi - len yerin -bususi şahıslar ellerinde bulu- nan kısımlarının istimlâki için faaliyete geçilmiştir ve artık bu mesele de bir emri vaki halini almaktadır. Binaenaleyh bu su- huda söylenecek söz artık kalmıyor, de - mektir. Pakat bu arada Ankarada bulunan bir okuyucumuzdan, müstakbel adliye sa- rayının projesine xit bazı düşünceleri ih- tiva eden bir mektup aldık ki, onun da ba- x kammlarını koymadan evvel bu- bahse son vermek istemiyoruz. Bu mektupta de- nlliyor ki: taşıması lüzimdır; Adilye sarayınin şöyle tesirleri ürerinde İspanya demokrasiye, iki ) tedir. Yeni Rus kanunu eş. serbest Yanm yükselmiye başladığı bir zaman- | müş: k|ve gizli reyi temin eyliyor. Lâkin Al - ADLİYE SARAYININ Bizl önünde durdurup, nazarı dikkali « da dönmeğe kalkıştı. Bittabi “ siyasal|bir nazariye bile sayılma: <adm> kuv-|manya ve İtalyada da yapılan seçim - PROJESİ ETRAFINDA mizi alacak kadar heybetli görünmeli, içi- Peşidsizliği, geriliği ve Avrupanın du- | vet elde etmek ve bunu muhatfaza için İlerde de halk reyini «serbest» ve «giz- BİR DÜŞÜNCE mize bir korku, bir çekinme, bir ağırtık çö- Fumu, bu iki kuvveti, komünizm ve fa-|kullanılan bir metoddur» demişti. li ak kullanır. Yalnız mesele şu- I Bir müddet evvel, İstanbulda yapılacak — ker gibi olmalıdır. Şizm unvanı altında birbirine çarpış -| Muhatabım haklıydı. Kuruluşımdan | rada İntihab edenlerin rey verme yeni adliye sarfıyı için -seçilen -yerin ger - — O binanın içinde adaletin ölçüldüğ rada suçluya ceza biçildiği, içini gezerken, dışarıdan görürken, duvarından, pet Tresinden, her parçasından bize ihtar edili- yor gibi olmahıdır. Pransızların, İtalyanların, İngilizlerin adliye sarayları klâsik manada dahi ol - salar insanı böyle çeken ve ezen ifadeleri herkesin takdirine uğramıştır. Mimarlıkta €en mühim mesele de budur... Bu işe bugünkü adliye sarayı projesinde eksiktir. Adliye sarayı için yalmız arsa meselesi değll, proje meselesi de çok düşündürücü mahiyettedir. Proje ve arsa meselesi İstanbul plânını yapacak olan Prost başta olmak üzere be- lediyede kurulacak mütehüssik ve münur- lardan mürekkep bir jüri tarahından teke Tar incelenmelidir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: