14 Eylül 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8
* 8 Sayta KAN KONUŞMAZ! Son Postanın Edebi Teftikası: 86 Akşum, Süheylâ, Ömeri bekledi Her | * Kahvenin sahibi barbar bağırıyor: — Fazla lâf istemez.. Dört iskemle, / âki masa parası yirmişer kuruştan 160.. Su parası da kırk kuruş.. İki lirayı sö- - külün bakalım.. Zehra kavga çıkacağını anlamış gü- kerek bakıyordu. — — | Süheylâ sıkılıyor. Ömerin kulağlıa fısıldadı: — Bende iki Bra var, verelim de kapatsın ağzını. Ömer Süheylâyı dinlemedi - bile, kahve sahibine yirmi beş kuruş uzattı: — Al bunu, dedi, fazla söylenme|de tayinindeydi, diyordu. Sağ âza 116 bas.. Dört iskemleyle iki masanın ve akan suyun inhisar hakkı Amerikada bile bundan fazla etmez.. Kahve sahibi parayı almak istemi- yor. Küfrediyar: — Kolunuza karı takıp gezmesini bilirsiniz. İnsanın cebinde para olmaz- sa boyundan büyük işe yeltenmez.. Ömer Cevada fırsat bırakmadan atıl- dı ve herifin ağzının ortası budur diye, | elinin tersile bir tokat indi. Kahve sahibi hem çok zengindi, hem goök bıçkın. Servetini biraz da bıçağı - mun ucile kazanmıştı. Şimdi böyle & - rTaşı henüz gelmiş bir delikanlıdan to- kat yemek kamını tepesine sıçrattı. Eli siyah yeleğinin altından görünen ku- şağına gitti. Cevat Ömere seslendi: — Yüklen Ömer.. Ve bu sefer Ömerden evvel kendisi Yüklendi herifin üstüne.. İki delikanlı yere yuvarlanan adamın hakkından kolayca geldiler. Süheylâ Zehranın koluna sarılmış, korkuyla değil, acayip bir- utangaçlık-| la dövüşü seyretti. Ömer üstünü başını silkerek yerden kalktı. Ve biraz uzağa yuvarlanan yir- mi beş kuruşu alarak, yerde upuzun yatana: — Şimdi bunu da vermiyeceğim sa- na, dedi. Kızları alarak yürüdüler. Vapur is- kelesine geldikleri vakit Cevat: — İyi ettin, dedi, Hakkettiydi ke « rata.. T Ömer Cevap vermedi. Düşünceliy- di. Vapurda dönerlerkem hiç konuş - madı. Süheylâdan mahallelerinin ağ - zında ayrılırken: — İcap etti de yaptık. Yoksa bu hareketin büyük bir marifet olduğu - mu sanma ,dedi. Sarıyer gezintisinden bir hafta son- ra Süheylâ Zehrayla buluştuğu vakit genç kızın halinde bir tuhaflık sezdi. Bir iki sahife okudular. Zehra dalgın. Süheylâ kitabr kapadı. Zehra farkın - da bile değil. Nihayet Süheylâ daya - namadı, sordu: sefer en fazla beş dakika geciken ve ekseriya daha evvel gelen Ömeri bir sant bekledi. Yok. Ortalık — karardi, yok. Mahalleye döndü. Ömerim evleri - nin —Önün geçerken pencerelere Baktı. Yalnız üst katta ışık var. Gece, sofrada babası, misafirleri Süleyman Beye vaktile geçen karışık bir cinayet davasının tafsilâtını anla- tıyordu : — Bütün meselenin inceliği mad - dan, sol âza JI7 den dediler” Benim kanaatime göre cürüm ne 116 ya, ne 117 ye uyuyordu, düpedüz 120 İikti. Müddeiumumi ise 118 den istemişti. Süleyman Bey bir taraftan tabağı - na tepeleme doldurduğu pilâvi kaşık- hlyor, bir taraftan da maddelerin sa « yısını aklında tutmağa çalışıyordu. Ni- hayet işler öyle karıştı ki pilâvını ra - bat yiyebilmek için sordu: — Peki hangi maddeyi tutturdunuz? Mütekait mahkeme reisi kısaca ce - vap verdi: — Astık. Mütekait mahkeme reisi bBu sözü öyle bir edayla söylemişti ki Süheylâ- nın gözü önüne birdenbire bir ipte sallanan Ömer geldi: — Baba, diye haykırdı. Babası gözlüklerinin altından Sü - heylâya baktı: | — Ne var kızım? Süheylâ «Ömerin cürmü kaçıncı maddeye uyar» diye soracaktı. Fakat her nedense bunu babasına sormak Ö- merin ve Cevadın dostluklarını suiis « timal etmek gibi geldi ona ve: — Hiç, dedi. Hangi maddeden as -| tınız diye soracaktım.. Babası büyük Bir ciddiyetle cevap verdi: — Taammüden katil... Ömner ertesi akşam da gözükmedi. Süheylâ Zehraya gitti. Fakat o da bir sey bilmiyordu. Daha ertesi sabah ve akşam da Ö - mer gözükmeyince Süheylâ kararını verdi. Ömerin kapısını çaldı. Kapıyı Gülizar açtı. Süheylâyı uzaktan tam- yordu. Bir sabah pencerenin altından geçerken Ömer onu göstermişti ana - sına, — Buyur kızım... Gir içeri... » Süheylâ sapsarı. Taşlığa girdi. Gü- lizarın elini öptü. Kekeliyerek: (Arkası var) İstanbulun her tarafının havadan plânı alındı (Baştarafı 1 inei sayfada) uğraşılmaktadır. Bu da nihayet eylü - SON POSTA Bu Akşamki Program İSTANBUL Öğle neşriyatı — Saat, 1230 - 12,50: PlERla Vürk musikisi; 12,50 - 13,08: Hisvadie; 13,06- Plâkik hafif müzik; 1228 - iie Müh- plâk neşriyatı . Akşam neşriyatı — Saat 18,90 - 19090: Çay Saati, dansı musikisi; 1930 - 20: Monolok (Pişkin Teyze taratından); 20 - 20,30: Türk Fansiki heyeti tarafından klüzik cserler; 20; musiki heyeti tarafından klüsik eserler, 20,90| 21: Sufiye ve arkadaşları tarafından Türk Müsikisi ve halk- şarkıları:. 20 - 21,30, Bolo koman: (Hubarman; Krayzlör ve Kazalı) m birer plâğı; 21,30 - 23,30: Stüdyo oörkestrası: 1 — Pttzas Lustige Bruden. (Valzer); 2 — Sehebek: Saranata — İtalienne; 3 — Grlag: Peer Gyat (Sultek ; a Brantranlı; bi Ara - bisehor fanz; e) Hünkehr; 1d) Solvekya Hod; 4 — Lehar: Liebe seliger Fram (Pridericke); 5 — İbnes: Geliha - (parçalır); 2230 - 28: Anadolu Ajansı haberleri, BÜKREŞ 630:8abah neşriyatı; 130 - 15: Plâk ve ha- ber servisleri: 10: Radyo orkestrası; 2020: Konferans; 2040: Tanınınış seslarin plâkla- rış 21,15: Konforans; 21,80: Oda musikisi Mozart, Küuartetir; 2205: Konferana; 22,10: Şarkı (A, Grodutza); 22,30: Habarler; 22/46: Mandolin orkestrası; 23,30: Orkestra. BUDAPEŞTE 18.30: Örkestra, 19.20: Konferans; 19,50 : Brüksel operası artlatlerinden Delmar piya- no refakatile şarkı söylüyor; 20,30: Konfe- rans, 21: Plâk, 22,10: Haberler, 22,390: Fran - stz odü musikisi; 23,20: Cazband, 24: Senfoe nik konser. T tel VİYANA (40,4 m. kısa dalgalı) 18,30: Sesli film plük- ları, 19,)0: Konuşmalar, 20: Haberler, 20,40: Konferans; 21: Şarkılı musikili radyo piyesi (Das 'Thomele von Viktring); 22: Piyano-Ke- man sonaları; 23: Haberler; 29,10: Eğlenceli İmusiki; 2448: Dans. VARŞOVA 18: Küçük orkestra; 19: Konuşmalar, 20üytür Piyana ve çilt keman konseri; 21,05: Hafif parçalar; 29: Fiteiberg idarasinde senfonik Konaer; 23152 Dağellık neşriyalı 24 Oans, plâkları , İSTANBEL 15 Eylât Salı | Öğle neşriyatr — 12:30: Plükla Türk mu - Sikisi; 12,60: Havadis; 13,05: Plâkia haflf mü- Zik;19,25: Müuhtelif plük neşriyatı, Akşam neşriyatı — 16,90: Çay saati; 10,90: Könferans (Dr. Selim Ahmet tarafından ); 20: Rifat ve arkadaşları tarafından Türk musikisi; 920,80: Mühir ve arkadaşlaeı tara « fından halk şarkıları; 217 Sololar: Adoli Boş,| Krayzler ve Aleksandr Kipnis'in plüklari; 21,30: Stüdyo orkestrası" 1 — Mürene: Die Sehönen von vüalencin (Vülreri; 2 — Ra - chmanninoff: Elegie; 3 — Rachmannof!: Se- Tenade; 4 — Rubinstein: Bajaderen - Fans (ans - Feramors); & — Lebar Zigennerilba (parçalar); 6 — Mendelsohn: Bied ohne vörte; T — Mündelsohn: Fruhlingesllet; 8 — Bizet: Elinleitung zum acet arken.22,30: Ana- dolu Ajansı haberleri, Küçük antant ve Balkan antantı Prag, 13 (Hususi) — Küçük itilâf — Nen var Zehra, canın sıkkın gi-'Hin ortalarma doğru ikmâl edilecek - konseyi bugün de, pazar olmasına rağ- Bi... | Zehra: tir. Bu fotoğrafiler bir kaç güne kadar men, çalışmalarına devam - etmiştir. Toplantıda Almanya da askerlik müd- — Hiç, dedi. Şöyle daldım biraz.. |İstanbula gelecek olan şehircilik mü -|detinin iki seneye çıkarılması mesele- Sonra bir parça sinirli: tehassısı M. Prosta verilecektir. Ptost sile Macaristanın da muahedeyi boz - — Duymadın mı, dedi. Cevadı içe- | çalışmalarına bu plânlar üzerinde de-|mak ihtimalleri etrafında müzakereler Ti aldılar.. Süheylâ şaşırdı. Ve birdenbire di - linin ucuna gelen suali soruverdi: — Neden? Geçen günkü kavga için |tavsiye edilen yerler M: tarafın -|hur mi> Zehra yarı sitemli, yarı alaycı ve a- €: — Hayır, dedi. Daha büyükçe bir dövüş yüzünden... Süheylâ kıpkırmızı oldu. Bir müd- det sustular. Bu sefer Zehra sordu: — Ömer sana bir şey söylemedi mi? ] — Hayır... Zaten onu üç gündür görmüyorum. Bu akşam buluşacak - tık... Acaba.. vam edecektir. İnkılâp âbidesi Yapılacak olan inkılâp âbidesi için |beyanatta bulunan Çekoslavakya cum- bözeağa dan tetkik edilmektedir. Tatkiket natisesinde öllde için zj lecek en muvalık yer Prosta bildirile - cektir. Âbidenin inşasına Prostun mu- cereyan ettiği bildirilmektedir. 'Toplantı münasebetile gazetecilere reisi M. Benes küçük antant dev - letleri atasında, son zamanlarda orta- ya atılan rivayetlere rağmen, sıkı mü- nasebatta devam ettiğini söylemiştir. Yugoslavya Başvekili de Romanya- Dünkü Boks Maçı 'Hakem derdini anlatırken boksör düşüp bayıldı Dünkü maçta Romanyalı boksör sıkı ve teklikeli oyun- larile Kiryakoyu hırpaladı ve _ıe_licede galip geldi 3 j F Maçtan heycanlı bir görünüş Galatasaray klübü tarafından davet jedilen Romanyalı boksör dün ilk ma- çını Taksim stadyomunda Kiryako ile yaptı. Üçer dakikadan on ravund ola- Yak kabul edilen bu maç Romanyalı baksörün hakik? kıymetini meydana çı- karacağı için Melihin maçı hakkında esaslı bir fikti de ayni zamanda ortaya sında oldu ve Avadisin bırakması üze- Tine Coşkunun galebesile bitti. İkinci maç: AN ile Sabri arasında Kiryako bayıldıktan sonra oldu. Müsavi bir şekilde çarpışan bok- sörler berabere kaldılar, Bunlardan sonra yapılan Edvard, (İsmail, Hiristo Lazaro maçları da bera- bere bitti. Büyük maçın hazırlıkları yapılır- İken kenar hakemlerinden Selâmi, Pe- ter, Şakir yerlerini aldılar, maçı idare edeek olan eski boksörlerden İtalyan Serçoviç de boksörlerden evvel ring'e geldi. İki boksör menecerlerile beraber ring'e gelerek halka takdim edildiler, Uzun boylu ve kuvvetli yapılı olan. olan siyah bir mayo, Kiryaka da düz beyaz bir mayo ile ring'de gö- geçeceği birinci devredeki denemeler- | niyı vafakati almdıktan sonra başlanacak - İmın küçük itilâftan ayrılacağı haberle- |den belli oldu. tir. Gazi Köprüsü Gazi köprüsünün her iki başında yapılması icabeden meydanlıkların teş- kili için bu kısımlarda istimlâk yapmak mecburiyeti hâsıl olmuştur. Belediye fen heyeti tarafından is - ylemiştir. İçtimada Tuna havzasının — iktısadi kalkınması meselesine de temas - edil- miş, küçük antatant ve Balkan antan- tı arasındaki işbirliği tebaruz ettiril- Resmi mahalilde küçük anlani ve Her nedense «acaba onu da almış-|timlâk edilecek yerlerin plânları ikmal |Balkan antantı hariciye nazırlarının lar mı» diyemedi. Bir hakikatin ya - edilmiştir. Cenevrede umumi bir toplantı. yapa- nında Bbir ihtimalle telâşlarmak ayıp| — Meydanın bir an evvel açılması i - |cakları ve beyneimilel vaziyetin bir da- çin belediyenin istimlâke başlaması lâ- |ha gözden geçirileceği beyan edilmek-İKiryako da ufak tefek atak yapar gibi bir şey olur gibi geldi ona.. Zehra da, «acaba» nın sonunu ge -|zım gelmektedir. Belediye istimlâk için | tedir. — ——— tirtmedi Sübeylâya. icabeden paranın tedâriki için uğraş - maktadır. Söylendiğine göre bur iş için Belediyeler banl caktır. Sekizinci ravund Kiryakoda muka- vemetin pek fazla olduğunu gösterdk Her yediği yumrukta sallanan, bunâ Yağmen ayakta duran Kiryako hakika- ten büyük bir mukavemet göstermek suretile sallana sallana ayakta kaldı. Dokuzuncu ravundun başında Kir“ yako nak davund oldu. Dokuzda ancak ayağa kalktı. Bir aralık aşağı bir vuruş" tan mustarip olan Kiryako kendini gü€f topladı. Yan hakemler hatalı bir vuru$ görmediler, maç tekrar başladı. Artık nakavut alâmetleri başladı. Son ravund: Hemen bir nak davund ile başladı. Artık Raomanyalı Pançiğ bol gibi oynuyor, bir mak davund'tal kurtulan Kiryako, ikincisine, ondan kurtulan boksör üçüncü, dördüncüsünü düşüyordu. Artık tahammül bir şekil alan maçı gong hakemi dur * durdu. Lüzumsuz olan bu karar dolayısil hakemler arasında ihtilâf çıktı. Bu ha* reketten dolayı müşkül vaziyette ka* Tan hakem derdini anlatırken Kiryak? boylu boyuna baygın bir halde ring'€ serildi. Onun bayıldığı imdada yetişmiş, mü” nakaşayı kesen hakemler bayılan bok” sörü kurtarmağa çalıştılar, bu aradâ Romanyalı da galip ilân edildi. Melih, Romanyalı maçı dünkü mü” sabakaya ve boksörün fazla vuruş V mukavemetine bakılırsa senenin €© büyük bir spor hareketi olacaktır. Yüz_me Yarışı Müsabakalar neticesinde Beykoz birinci geldi İstanbul yüzme şampiyonası müst” bakaları dün Modada yapıldı. - Alınt? meticeler şunlardır: 200 metre serbest: Birinci Galal” saraydan HaliL 2 dakika 26 şaniy? 10 da. İkinci: Galatasaraydan Orhan. 200 metre kurbağalama: ; Beykozdan Metin: 3 dakika 20 saP yel0 ve 4 birinci. İkinci Beykozdi” Toma. 1500 metre serbesi: Galatasaraydan Halil 22 dakika 27 #” iye. İkinci Beykozdan Fuut. 'Türk bayrak yarışı: Beykoz takıll! i |birinci, Galatasaray ikinci. İçüncü ravund sol yumrukla çalı- Romanyalı karşısında Kiryako sar- Dördüncü ravund iki tarafın kıya- sıya sıkı yumruklarile geçti. Beşinci ravundda Romanyalı tama- mile hâkim, Kiryako ise boşıma müca- dele ile vakit geçirdi. Altıncı ravund Romanyalı hâkim, 'oldu. Yedinci rtavund müsavi vuruşlarla devam etti. Franklen atlaması: Beykozdari ”;: ri T!4 puvan, Galatasaraydan Sadi puvan. Kuleden atlama: 64 puvanla Fettf bahçeden Şakir birinci. G._n, pirle Vater Polo müsabakasında saray Beykoz takımını beşe karşi yenerek kazanmıştır. Cumartesi ve pazar günü Yd müsabakalar neticesinde 117 pl';', Beykoz birinci, seksen puvanla pul tasaray ikinci, on altı puvanla Su Spor klübü üçüncü olmuştur.
