1 Haziran 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 15

1 Haziran 1937 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 15
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

1 Haziran Doktorun anlattıkları (Baş tarafı 13 üncü sahifede) Pekâlâ mes'ut olabilirdi. Halbuki ben... çocuğa tamamile sahip olsam bile ne Olacaktı? Bu hisleri düz, görgüsüz oğlan Ü ne zamana ar edebilirdi. hra benim hayatım tâ başından kırıl - Mıştı. Artık Mes'ut olmama, bahtın ba- Ba bülmesine, kararan hayat ufkumun Büneşlenmesine imkân yoktu. Madem im için her şey bitmişti.. Niçin baş - nım saadetine mâni olmalıydım? Akşam meseleyi kocama açtım. Bir fta geçmeden kızı İhsana nikâhladık. Sit bir düğün yaparak iki sevdazede- Yİ birleştirdik. Bu izdivaca benim öna - Yak oluşuma İhsanın bir türlü aklı er - i. Zaten son vaziyetimden haberi hfhıu. Onları evlendirdikten sonra gö - hün önünde bulunmalarına nedense lammül edemedim. Köcamı teşvik e - tek yeni evlileri İzmirdeki çiftliği - Mize çönderttim. Bir kaç gün sonra da an bazı ticareğ işleri için Trabzona li. Bu yokluktan istifade ettim. Bil - Giğiniz kaza vukua geldi. Genç kadın susmuştu. Gözleri bulut - iYordu. Nerede ise ağlıyacaktı. Hasta bir $ocuk gibi ipek yastıklara halsizce Gyandı: — Söyle doktor, dedi, beni çok mu gü- âr buluyorsun? sSuâle cevap vermeğe hazırlanıyor- düm. Nasıl oldu bilmem.. Farkında ol - ;',"davı ellerim genç kadının başına gitti. al, ipek telleri uzun uzun okşa - ©L Şebnemin nemli gözleri bir anda göz- *Timi ve kalbimi buldu. Yumuşak iki kolun boynumda halkalandığını duy » Sarhoş olmuştum. Başım dönüyor, Ki ayaklarımın altından yer kaçıyor- ye Artık olan olmuştu. Bir tek busesi, #lerinin bir nüvaziş anile bu kadın be- üne bağlamıştı. Şebnem: ki İşter misin doktor, diyordu, binbir ve ::;9 incitmiyen, kadın gururunun yü- ni bilsin dostluğunla şifalansın? Moedi, ber elemin dağladığı günlüm; se- & yumuşak ellerinle bu gö- €Z yaralarımı sarar, iyi eder m .;h Şebnem!.. diyordum.. Fakat sözü - arkası gelmiyordu. Sanki dimağım ö tu. Karşımdaki, benden sevgi ve bekliyen kadına çok acıyordum. Ğh.hmm onun için sızlıyordu. Şebnemi, Bevi lmek, okşanmak için yaratmıştı. Tak- ’_Uiuızııyen, kıymet bilmez ellerde zi- olan bu güzellik, bana sebepsiz ye- ağlâmak arzusu veriyordu _h'_'ldcn kırık hayatı için renk ve ışık dyen güzel kadının ayakları dibine %lım Dizleri üzerinde hareketsiz tim, ince, solgun ellerini avuçlarıma al- Siçi Parmaklarını ibadet ceder gibi ha - ö öptüm. lar, her şey yaraladı. Herkes beni yn—' » Mozon vücudü, ince, tatlı yüzile | FLIT pompasını kullanınız. Sivri sinekler, tesirsiz mayilerle alay ederler » şüpheli ve Sayfa 18 / (FLİT, bütün haşarat öldürücü mayilerin fevkindedir. 90 muhtelif millet, onu tercihen kullanmaktadır... Bu sabit olmuştur. Flit'in formülü hiçbir vakit taklit edil- memişlir. FLİT, kendisinden beklenen iki şartı mükem- melen ifa eder. Insana zarar vermez, fakat haşaratı kat'iyyen öldürür. Şüpheli mayileri reddediniz. Hakiki ve yegâne Flit aldığınızaremin olmak için; siyah ku- şaklı, vesasker resimli sari tenekeye dikkat ediniz. ç Yarıklara ve köşelere biraz FLİT TOZU gerpiniz. Haşarat derhal telef olur. Ümemi depasu ; v Krespin, letamul, Galata, Veyeeda Ha v a: , N rur, sonradan görmeliğini her halinden ee Bünden sonra Şebnemle candan iki | belli olan bir adamdı. Galiba biraz da ça- >Dlduk. Acımakla başlıyan bu sem -| kır keyifti. Beni oldukça nazik karşıladı, * Bittikçe derinleşiyor, bana dünyayı | tedavimden dolayı teşekkür etti. Şun - | hy,, Miyecek çılgın bir sevgi kalini a- dan bundan €peyce konuştuk. Bir aralık u, Haftanın bir kaç gününü Şeb «| Osman Bey Şebneme bakarak: yihle beraber geçiriyordum. Dadı Kal - l yard Büade, e -İstanbulun muhtelif| nım ge yerlerini dolaşıyor, havanın mü -| bozulmuş.. — Ne dersiniz, doktor bey, bizim ha - iği marazın tesirile hakikaten Ben Şebnemciğimi — böyle Zelni “lğine rağmen tabiatin vahşi gü-| renksiz, takatsiz görmeğe tahammül e - Mnnden doyulmaz zevk hisseleri a- demem. Bir seyahat plânı tasarladım. O- sebnk Mnin Çlem; yavaş yavaş iyileşiyor, müz- | | nunla Sirkeciden trene binip muhtelif Avrupa şehirlerinde birer ikişer hafta ©ç Hüznü, bedbinliği geçiyordu. Fakat | kalmak üzere bir gezinti yapmak.. Ba - —."’:İduğu nisbette benira halim fena- n Artık hayat benim için bu lâcivert Bören, Möztarip kadından ibaretli. Onu k.çd:ıd.lgun günler deli gibi olurdum. Besini l!yŞeh_m—m!.u perdeye akseden göl- ’.""ıng zlerimle kucaklamak için gece ina kadar sokakta kaldığımı bi - Tlrim, Ni _r"'âyeı bir gün Şebnem fena bir ha- Betirdi. Osman Bey İstanbula dünü - * Neşem kaçtı. O günkü gezinti - BZ tıkıntılr oldu. Mütemadiyen düşü - Bütduün. Kederdeh ağzımı bıçak açmi. _l"“"'"—uk Elbet kocası gelince şimdiki gibi buluşup gezemiyecektik. &m Bey gelince, karısının hastah- um:“ymuş: - Her halde Şebnemin te- kül:(iîvı eden doktarla görüşüp ona ha mek iştemiş. Dadı Kalfa ba- Vet haberini getirdi. Giyinip Şeb - _:"N—' Bittim. O gece hep beraber ye- ',.' bo!!d!k Şebnemin kocası elli suların- 'yalı saçlı, iriyarı, zenginliğine mağ- harı, belki de yazla gürü yolculukla ge - tdu. İtidalimi, irademi kaybetmiş- | çirmek ne hoş olur değil mi? Ağzımı açmağa meydan vermeden ilâ- ve etti: — Ne? Fazla masraf mı olür, buyur - dunuz? Ne echemmiyeti var efendim, va- mım yoğum karıma feda olsun.. Kimin için kazanıyoruz ki.. Mağazalara da or- taklar, İzmirden yakında getireceğim İh- san bakar, gayıl. Bu tasavvuru Şebnem nasıl karşıladı. Bilmiyorum.. Adam bir şey sezmesin di- ye ona bakamıyordum. Fakat ben ken - dimi idare edemiyecek kadar üzgündüm. Aman Yarabbi! Demek bu göbeği ya - rim metre dışarıda, hödük adam? Narin, nazik Şebnemi koluna takıp diyar diyar dolaşacaktı öyle mi? Ya ben ne olacak - tım? Sokakta ağlıya ağlıya eve geldim. Karıma hastanede feci bir ameliyat ne - ticesinde kıymetli bir arkadaşımın öl « düğünü söyledim. Melek Semracığım bu sunturlu yalana inanarak siyah, parlak gözlerinden İnci gibi yaşlar akıttı. Bir Ww“xxwxxxxw“wm N hafta sonra Şebnem Hanımla kocasını te- sadüfen orada bulunuyormuşum gibi Sir- keci garında teşyi ediyordum. Ne fena, ne kasvetli gündü o.. Sanki bütün dünya başıma yıkılmış, bütün insanlığın elemi benim dertli göğsüme dolmuştu. Şebnem siyah bir seyahat elbisesi giy- mişti. Sular kararırken ilk kampanı çal- dı. Genç kadın ateş gibi yanan ince par- maklarile elimi sıktı. Sanra dadısının boynuna sarılarak uzun uzun ağladı. Biliyordum.. Şebnem temiz, güzel sşev- damızın ölümüne ağlıyordu Fakat gene bütün acılığile biliyordum kı bu; lâci - vert gözlerin benim için son yaşlanışı - dır. Günlerce deli gibi sokaklarda do - laştım. Her pazar onunla beraber gitti - ğimiz yerlerden birine gidiyor, yeni ye - şeren otların Üzerine kapanarak çocuk gibi ağlıyordum. Büylece aylar, günler geçti. Nisbeten sakinlemiştim. Fakat dur- gun, neşesiz, sönük bir adam olmuştum. Hâlâ Şebnemı arıyordum. Her gece rü- yamda onun lâcivert gözlerini görüyor - dum. * Bir gün hastanede çalışırken mahalle komşularımızdan birinin çocuğu yanı - ma geldi. Sırıtkan bir çehre ile kulağı- ma fısıldadı: — Doktor amca, müjde.. doğdu, Hemen yerimden fırladım. Koşarak e- ve geldim. Semra, alt kattaki odada bir yer yatağına uzanmıştı. Yanında bir kaç komşu kadın vardı. Dantellerle süslü mi- Bir kazın Kadın kaç yaşında daha güzeldir ? Bu |İsualin cevabını, kimseler veremiyordu. Fakat yapılan tec- rübeler şu neticeyi verdi — Kadın her yaşta güzeldir ! Yalnız, VENÜS KREMi, VE- NÜS PUDRASı, VENÜS RUJU, VENÜS BRiYANTiNi, VENÜS RiMELi, VENÜS ESANSI kullanmak - şartile... Keskin İcra Memurluğundan: borçlu Kes eşki tapu memuru Mu Keskinin Yozgat caddesinde ik! harap dükkü- nin açık artırmaâ ile salışına karar verllmiş yeminli ehlivukuflar tarafından her iki dük- kâna 200 lira kaymet takdir edilmiştir. Mez- nimini kundağı elime verdiler.. Kıpkır - mızı, yumuşak bir el parçası.. Garip şey... Ben ömrümde Hhiç bir çehreyi bu kadar güzel ve sevimli bulduğumu bilmiyor - dum. Yavyrumun pembe yanaklarını u - sulca kokladım. Sonra Semraya dön - düm, Karım renksiz dudaklarında bir melek tebessümile bana gülüyordu. He- nüz teri kurumamış, nemli alnını öptüm. Semra: — Moedi, dedi, yavrumuzun adı ne ol- sun? Derin derin düşündüm. Kafamın için- de yedi aylık mazim son bir geçit resmi yapıyordu. Arltık her şey bitmiş, her şey sönmüştü. Ben, çocuğumla beraber ye - niden hayata doğuyordum. Bundan son- ra benim için dünyada Yalnız iki mev - cut vardı: Yavra kazım, dudaklarında melek tebessümü taşıyan, siyah gözlü, mağrur, sanner kadın.. Semra, sorusunu tekrarladı: — Mecdi, ne de uzun düşündün.. Gü - zel kızımıza, güzel bir isim bulamadın mı? Nasil oldu bilmem.. Aylardanberi gön- lümün ibadeti olan işim; Semranın suâ- line cevap olarak dudaklarımdan dö - küldü: — Şebnem!.. Yarınki nushamızda : İç ve dış yüz... Yazan: Peride Celâl kür dükkânların sağı yol solu sahibi senet önü yal ile mahdut olup artırma birincidir. BSatış 6/1/937 tarihine müsadif çarşamba gü- nü sant 14-16 ya kadar dalrede kıymetinin & 715 inl bulmadığı takdirde en çok artiıranın teahhüdü baki kalmak şarille artırma 18 gün temdil edilerek 21/7/937 çarşamba gü- * 14-16 ya kadar temdiden müzayedeye devam k en çok arlıra- nin üstünde bırakil » Artırma peşin para İledir. Müzayedeye iştirük edeceklerin İşbu gayri menküle takdir olunan kiymeti- nin yedi buçuğu nisbetinde pey akçası veya ulusal bir bankanın teminat mektubunu ver- meğe mecburdur. İhale tarihine kadar gay- ri menkulün nefsinden doğan vergi, tanzifi- ye, tenviriye ve rüsum belediye resmi dellâlie ye borçluya ait olup bedel müzayededen tef- İzik edilccektir. Hakları tapu sicillile sabit ol İmıyan ipotekli alacaklılarla diğer alacaklıla- rh ve iztifak bakkı sahiblerinin bu hakları- ni ve huzasile falz ve masrafa datr olan ddi- alarını ilân tarihinden itibaren 20 gün £ de evrakı müsbitelerile birlikte dalremize bildirmeleri lâzımdır, Aksi takdirde hakla- rı tapu sicillerile sabit olmuyanlar satış be- delinin paylaşmasından hariç kalırlar, Arte tırma şartnamesi herkes tâarafından görüle mek ürzere 23/3/9397 tarihine rastlıyan per - gembe günü dairede asılı bulunmaktadır. Da- ha fazla malümat almak isteyenlerin fera da- iresinin 987/23 sayılı dosyasına müracâat ct- meleri ilân olunur. Doktor Ibrahim Zati Oget Belediyo — karşısında, - Piyerloli caddesinde 21 numarada hergün öğleden sonra bastalarını kabul eder. Lise Olgunluk Kitapları 1 — Edebiyat ve Türk Edebiyat tarihi bulâsası. Yazan: Murat Uraz. Vefa Lisesi Ed. Öğ. 2 — Fizik hulâsası ve fizik mesele hal- |leri. Yazan: Dç. Fahir. Olgunluk sınavları için Lise müfredat programlarına göre tanzim edilmiş yeni ve sön tabıları çıkmıştır. Fiyatları 75 şer kuruştur. YENİ KİTAPÇI: Ankara cad- desi No. 85.

Bu sayıdan diğer sayfalar: