3 Ekim 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8

3 Ekim 1937 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Saadetin şartları İngılierede ç Aşı( doktoru » İsmile anılan adam, kadın ve erkeklere neler tavsiye ediyor? Mr, —Claney, İngilterede — hapis - tan çıkmış mahpuslara yardım ce- miyetinin, — bekâr — kâtibidir Bu - nunla beraber, ihtisası — evlenme İş- lerindedir. Geçenlerde verdiği bir kon- feransta dinleyicilerine saadetin 10 şar- tını büyük bir talâkatle anlatmıştır. " Muhitinde (Aşk doktoru) diye anılan xC)Ancy erkeklere şu nasihatleri vermek- tedir: «Zinhar müsrif kadınlarla evlenmeyi- niz. Zira kocasının parasını yarınmı dü- şünmeden harcıyan bir kadın felâket, şeamet kaynağıdır. Kocasını cinayete ka- dar sürükler. Seçeceğiniz kadın, mayo içinde güzel, gönül çekici, cazibeli olmaktan ziyade, ileti ve tedbirli olm Claney, kadınlara da şöyle demekte « «Kadınlar. aşkın dünya durdukç olduğuna ve erkeklerin hayatta en büyük güçlüklere katlanmalarına bunun sebep teşkil ettiğine inanınız. Sevgi görmiyen, aşk nedir bilmiyen erkek meyus olur, ve cemiyet harici iş- lere dalar. Erkekler, kendilerinin aile reisi olduk- larını sanırlar, Hakikatte, asıl aile reisi kadınlardır. Onun için, yuvanizı, koca - in hayatının en güzel yeri yapma- Ra çalışınız. İlk seviştiğiniz günleri dai- ma hatırlatınız, hapse girenlerin yüzde 60 1, bu zevki tadamadıkları için kaza iş- lemiş zavallılardır. Erkekler, evlendikleri halde bile ba - yvar Bayanlar, ailenizin saadeti sizin elinizdedir çemezler. Fakat güzel, karısının kendi « sine düşkün olduğunu görürse ve ka - din makyajını daima tazelerse, onu her şeye tercih eder. Onun için dudak boya- sını hakir görmeyiniz. Şu sözlerim kulağınızda küpe olsun: Her fenalığın beşiği, içinde saadet bu- Iyamıyan aile yuvasıdır. Mes'ut bir yu- va, erkeği doğru yoldan asla ayıramaz.» Asri mezarlık Zineirlikuyudaki asri mezarlıkta yapı- h tesviyel türabiye ameliyeleri tamam- nmıştır. Bundan sonra dahili yolların a- zan kötü huylarından vazgeçmezler, ge- Resimli fıkra Son Postanın kiş mevsimi programını| itesbit ederken sadece günün vak'ası, ma-| kalesi, hikâyesi, romanı kâfi değil, bira: la eğlence lâzım, diye düşündük, bu dü işünce ile bir müsabaka tertib ettik, bu! İmüsabakanın esası şudur: Müsahakanın esası Meşhur Bekri Mustafanın 40 tane fık- rasını seçtik. Her fıkra için bir resim İyaptırdık. Fıkralara 1 den 40 a kadar, fık- raların resimlerine de gene tralardan ve resimlerden birer tanesi-, çıkan fıkranın değil, ya daha evvel çık- İmış, yahut ta daha sonra çıkacak bir fık- İtanın resmi olacaktır. Müsabaka bitince okuyucularımızdan acağız: — Hangi resim, hangi fıkranındır? Siz de bize meselâ (40 numaralı resim,| numaralı fıkranın, 4 numaralı resim 17| umaralı fıkranın, 14 numaralı resim 38| Fikr Başağrısı Arkadaşlarından biri, Bekriye: () den| (40) a kadar numara koyduk. Hergün bu | çılması ile meşgul olunacaktır. müsabakamız numaralı fıkranın V. S.) diye bildirecek, |bu fıkralar ve resimleri de gazeteden ke- listeye bağlıyarak bize gönderecek: Bu suretle siz okuyucularımız hem gü- zel bir fikra okumuş, hem güzel bir re-| sim görmüş, hem de bir müsabakanın)| verdiği heyecanın zevkini tatmış olacak- — Mükaâfatlar Bu müsabakada kazananlar arasındı 75 okuyucumuza para mükâüâfatı verece |ğiz. Mükâfatların listesi şudur: l dercedeceğiz. Fakat bü tesim o gün| 1 kişiye 100 lira 68 Mükâfat kazanan okuyucuları tayin edecektir. Müsabakamıza başladık. İkinci resim ve fıkrayı aşa ğıda bulacaksınız. a: 2 ve şarap.. — Başım ağrıyor.. diye şikâyet etti. Bekri, omuz silkti: — İç! Geçer! Arkadaşı: — Baş ağrısı, şarap içmekle geçer mi? diye sorunca güldü: — Elbette geçer.. — Nasıl? — Şarap içince baş kalmaz ki, ağrısı kalsın! Dünya sinema stüdyoları seferberlik ilân ettiler Halkın azalmıya başlıyan rağbetini yenıden kazanmak için en büyük artistlerin iştirakile çok zengin rekorlu ve çok güzel mevzulu Son zamanlarda bir çok — memleketlerin halkı, basit sesli film- lerden yavaş yavaş yüz çevirmeğe başla- mıştır. Bunun üÜzeri« ne halkın sinemaya karşı olan rağbetinin gevşememesini — isti. yen büyük film kum- panyaları derhal faa- liyete geçmişler ve büyük artütlerin iş- tirakile yüksek mev- zulu filmler bazırla- mağa — koyulmuşlar. dır, Film kumpanya- ları bu hususta bir- birlerile şiddetli bir rekabete girişmişler- dir. Bu «san'at yarı- Pna> bigâne kalmı- yan hükümetler film kumpanyalarının fa- aliyetine daha büyük bir hız vermek - için muhtelif şekillerde itmüsabakalar hazır- lamaktadırlar. Avrupada film sanayline ehemmiyet veren ve bu yolda en ileri giden memle- ket İtalyadır. İtalya hükümeti her iki senede bir «Venedik» te beynelmilel bir film sergisi açmaktadır. 1937 senesi Venedik film sergisi bun- dan ancak bir ay kadar evvel gene top- lanmıştır. Jüri heyeti beynelmilel sine- ma birlikleri azası meyanından seçilmiş- tir. Dünyanın hemen bütün devletleri, yani film sanayiine malik devletlerin eümlesi, bu sergiye iştirak etmişlerdir. Bu sergide en büyük mükâfat olan Musğsolini kupasını «Bir balo hatırası» &- dındaki film kazanmıştır. Senaryosunun mükemmeliyeti dolayı- sile <İngiltere tacının incirleri» filmi de büyük bir mükâfat almıştır. // «Bir balo gecesle filminde Marie Beli, Harry Baur ve Fernandel Hakikati tahrif eylemeyip olduğu gi- bi gösterdiğinden dolayı da «Büyük Vik- torya» filmi dahi mühim bir müküfat kazanmıştır. «İngiltere tacının incileri» filmi geçen sinama mevsiminde hemen her memle- kette- hasılat rekorunu kırmıştı. Şehri- mizin büyük sinemalarından biri bu fil- mi arka arkaya üç haftâ göstermiştir ki bu hal, memleketimizde hiçbir filme na- sib olmamıştır. «Bir balo hatırası» filminden evvelce de bahsetmiştik. Bu film tam sekiz bü- yük Fransız san'atkârı tarafından çevril- miştir. Bu san'atkârlar şunlardır: Marle Bell, Harry Baur, Pierre Richard Wiüm, Fernandel, Plerre Blanchar, Rai- mu, Françoise Rozay, Louis Youvet. Fransada, Almanyada, İtalyada, İngil- terede ve Amerikâda birden gösterilme- serrerererAa muhteşem filmler çevriliyor ğe başlanan bu film pek büyük bir rağ « bet kazanmaktadır. Nazarı dikkati fev kalâde bir surette celbeden diğer film «Büyük Victoria» fil- midir. Bu film yakın İngiliz tarihinin en pa'şaalı bir devrini canlandırmak- tadır. İngiltere hü - kümeti bu filmin çev rilmesile çok yakın- dan alâkadar olmuş- tur. Bu alâkanın e - hemmiyetini teba , rüz ettirmek için şu aya işaret ede « In._mm hükümeti üzerinden geçmemiş olan 1.:1';':.! vak'aların filme a - Jınmasını kat'iyyetle menetmiştir. Hal « buki «Büyük Victo « rla> filminin senaryo. sunu tetkik eyledikten sonra bunu tas- vib etmekle kalmıyarak çok m dımlarda da bulunmuştur. Saray ve mü- zelerdeki eşyanın büyük bir kısmından istifade c miştir. Kraliçe Vietoria e yıldırı Anna Neagi yıldız Kraliçe gençliğini, ihtiyar kinde olarak canlandırm Victoria'yı yakından tanımış olanlar mü- şabehete hayran kalmışlardır. Bu mühim rolü bu derece muvaffaki- yetle başaran Anna Neagle bunu temin etmek için Kraliçe Victoria'nın hayatı hakkındaki kitabların cümlesini tetkik etmiştir. İstanbul halkı bu iki büyük filmi de bu sinema mevsiminde görecektir. HAFTANIN FİLMLERİ “Melek,, sineması: Gönül yolu Gönül yolu filminden bir sahne Oynıyanlar: Clark Gable, Joan Craw- ford. Sally Parker düğünü sırasında nişan- hsı olan prensi terkediyor. Michel adın- daki gazeteci hüviyetini bildirmeksizin ona müzaherette bulunuyor. Bulunduk- ları otelde rakib bir gazetenin muhbiri Barney bulunmaktadır. Mumalleyh tays yare ile gelmiştir. Bu gazeteci, balonu ile stratosphere çıkmağa hazırlanmakta olan Baron Spanderman ile karısını teb- rik ediyor. Fırsattan istifade eden Michel, sevgilisi Sally ile birlikte boş duran tay- yareye binip uçuyorlar ve tayyarede İn- giliz istihkâmlarının plânlarını bulduk- larından Baron Spanderman'ın casus ol- duğunu anlıyorlar. Tayyare PFransada —_——___——__I karaya iniyor. Michel başlarına gelen “İpek,, sineması: İkizler I ” v Laurel ve Hardy Oynıyanlar: Laurel ve Hardy. 'Türkçeye güzel bir surette duüble edil- miş olan bu film meşhur san'atkârlardan Laurel ve Hardy'nin en son çevirmiş ol- dukları ve kendi iddialarına göre en faz- la muvaffak oldukları eserdir. Bu filmde her iki san'atkâr boyuna ikizleri ile uğ- raşmaktadırlar. ——— —— vak'aları gazetesine bildiriyor. Nihayet Barney ile baron gençleri buluyorlar. Sally Michel'in gazeteci olduğunu an- layınca kızıyor. Barney ile trene binip (Nis) e gidiyorlar. Baron bunlar takib eylemektedir. Hayli maceralardan sonra, Michel ba- ron ile karısını tevkif ettiriyor. Sally ile de barıştıktan sonra saadete kavuşuyor- lar. “Türk,, sineması : -— Beyaz zambak | Kây Francis Beyaz zambak filminde , Oynıyanlar: Kay Francis, Ricardo Cortez. Silâh kaçakçısı Toninin Tanya adında bir metresi vardır. Tomi Hindistanda bar işleten Nike gizli bir hamule almak için gelir. Nike Ota hamuleyi ancak Tan- yanın kendisine teslimi şartile vereceği- ni söyler. Nihayet Toni razı olur. Kız de- liye döner. Mevki kumandanı onu çağır- tır ve ona 10.000 rupl verir. Kadın yola çıkar. Yolda doktor Burton ile tanışır ve sevişir. Toni y dırış etmez ve viskisinin iç kerek onu öldürür. Toni can çekişirken denize yuvarlanır gider. Tanya, hayatını döktor Bartı anla- tır. Böylece doktor ile genç kadın yeni

Bu sayıdan diğer sayfalar: