13 Temmuz 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

13 Temmuz 1938 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

BON POSTA Fransanın Çekoslovakyaya Paris 12 (ALA.) — Başvekii Daladiye bu akşam söylediği bir nutukta merkezi Avrupa hâdiselerini mevzuu bahsederek ezcümle demiştir ki: *«Bir harb çıkarabilecek — mahiyelteki Müvazene bozulmasının önüne bütün tirmek mecburiyetin! ezler; maama! ,-;g:::umııh da azmetmiştir.. Daladiye, lı bir tarzda halli için Çeki meti tarafından sarfedilen gayT dirle yâdetmiş ve yapılan tecrübelerin hüsnü niyetlerin birleşmiş olması saye - istikbale emniyetle bakılmağa müsaid ol- sinde geçilebilmiştir. İngiltere ve Fran -| 4 sanın sulh arzuları diğer milletlerin ve| ., hi bilhassa Almanyanın sulh arzusile bu -| Ouhafaza luşmuştur. Bu sahada Fransa, Hitlerin 4-| pitirmiştir. lenen ve daima ileri sürmüş olduğu stih emellerine itimad etmiştir. Ancak şunu hatırlatmak - isterim ki Fransızların Çekoöslovakyoya karşı yap- mıiş oldukları taahhüdler kat'ldir ve mu-| yazıyor: kaddestir. Ne Fransız hükümeti, ne de fakat het ne suretle olursa ol- öble tin Fransanın tamamiye'ini edeceğini söyliyerek sözleriri Mussolini karşı hazırlık Paris 12 (M) organı olan Action — Kraliyetcilerin Française gazetesi «Berlin - Roma mihverinin bir haki- : karğL_tgglı_İıudleri Daladiye: “Çekoslovaky taahhüdler kat'idir aya karşı yapmış olduğumuz ve mu_lgddestîr,, diyor /de'kalmağı asla ar -| Fransız - İngiliz itilâfının boş bir ke - fih Fransa verdiği|limeden ibaret olmadığını neden bazı kimseler bilmiyorlar? Garbi Akdeniz- dostane ve devam-|de İngiltereyi alâkadar eden her iti - oslovak hükü-|1âf, bizi de hem de en büyük mikyasda alâkadar eder. Bunun Romada lâüyıkı vechile anlaşılmadığına hayret edili « yor. Hükümetin de bu noktanın anla - teessüfe şayandır.» Övr gazetesinde Madam — Tabouis imzasile şu salırlar okunuyor: İtalya, Fransaya gittikçe artan bir şiddetle hücum etmektedir. Mussolini sözde Tunusa karşı hazırladığı bir ta- arruz için hazırlık yaptığını iftihatla, açıkça söylüyor. Tabif kimse bu sözle- edemez. ri ciddi telâkki etmiyor. Pransiz milleti bu taahhüdleri yerine ge- kat olduğunu kimse inkâr Lehistanda Almanyaya karşı yükselen sesler “1934 itilâfının mukadderatı. zannedenler varsa Varşova 12 (A.A.) — Bazı Alman ga Rtelxnde Polonya aleyhinde çıkan gıd; detli makalelerle Polonyadaki muhteltil! Nazi teşekküllerinin faaliyeti hakkında Polonya parlâmentosundaki iıuı_ıhlır Berlin ve Varşovada diplomatik müda - haleler yapılmasını intaç etmiştir. Varşovadaki Almanya sefiri cuma ve cumartesi günleri birbiri arkasından Zem- bek ve Bek'i ziyaret ederek ileride Al - man matbuatının Polonya aleyhinde gid- detli bir lisan kullanmıyacağına dalr te- Minat vermiştir. Varşova 12 (AA) zeta Polska yazıyor: — Yari resmi Ga - Ankarada Şiddetli mukadderatımızı Almanyanın na bağladığını Almanyada . banlar aldanıyorlar » 19024 urlhllî’olonyı - Almanya ademi Bir Türk san'atkârının | Rusyada muvaffakiyeti Heykeltraş Sabiha Bengü- taş'ın on eseri takdirle karşılandı Moskova 12 (A.A.) — Sovyet Güzel (|San'atlar gazetesi bildiriyor: 2 Temmuzda, — Moskovadaki Şark tecavüz beyannamesile açılan yeni yolum (killtürleri müzesinde, halihazırda Mos- bizzarure geçici olduğuna veya bizzaru-|koyada bulunan Türk heykeltraşı Ba - re mukadderatımızı Almanyanın mukad-|Çan Sabiha Bengütaş'ın eserleri sergi- deratana bağladığına Almanyada ina -|ye konmuştur. nanlar varsab unlar aldanıyor. Almanyada bu iki ihtimale tal tan Polonya - Almanya itilâfimin kün ve her iki memleket için faydalı ol- duğuna inananları bıktırmaktan başka bir işe yaramiyor. Resmi beyanat kâfi değildir. Hükümetler filiyatın sözleri ta- kib etmesine gayret etmelidirler, yağmurlar: Bazı mıntakaları seller istilâ etti —— —— Solfasol köyü civarında kamp su altında kaldığından bunlar Ankara 12 (Husust) — Şehrimizde bugün öğleden sonra fasılalarla î_îğ y Mur yağmıştır. Yağmurlar şehir CİV3 - Tında çok şiddetli olmuş ve seller bazi Huntakaları istilâ etmiştir. Solfasol köyü civarında kamp Olan Hukuk Fakültesi ve Gazi falebelerinin çadırları su altında kal - Mıştır. Bu vaziyet karşısında kampta- ki talebelerin evlerine gönderilme Çinde bir şehir daha bombardıman edildi, 500 kişi öldü Londra 12 (Hususi) — Japon tayya"e-| n İti bugün tekrar faaliyete geçerek, Han: keunun karşı sahilinde bulunan Vuçana #ehrini şiddetle bombardıman etmişler - ir, Şehrin üzerinde uçan 50 den fazla îll" Pön tayyaresi yüz kadar bomba atır ığı € lü ve yaralıların sayısı beş yüze Yâ N Kanton şehri de bugün bombardi tdilmişse de hasaral mühim değildir. Şanghay 12 (A.A.) — 34 Jupon tayya ” Tesinin bugün Hankeu üzerine bir ak'n Yaptığı Hankeudan bildirilmektedir. Â - an ilk haberlere göre, Çin hava '_“p.': | Japon tayyarelerinin şehrin üwl"“l'r Uçmasına mâni olmuşlardır. Tayyate © #hrin dış mahallelerini bombardımazn &- 'n sonra uzaklaşmışlardır. rdiman Bu arada zad ğ a gid Si k“r'mu? oe!: u:lmııı tedbirlere nezaret etmiştir. DÇ 22 buçukta bu haber gazeteye ve- Jeri |ları kuran talebenin çadırları Ankaraya nakledilmiştir karar altına alınmış ve belediye tara- fından temin edilen otobüslerle tale - beler şehre naklolun!fguş'îırd.ır.l ” Ankara Vali ve Belediye Reisi Nev- Tandoğan hâdise ile bizzat meşgul ve kamp mahalline kadar gide- —siîîkm yağmur tekrar ve şiddetli o - * yığrniâ' başlamıştır. Alman tayyareleri Çek toprakları üzerinde uçtular 12 (AA) — A Z. gazetesinin bil- F göre, dört Alman askori tayya- resi dün Liberek civarında Çekoslovak hududunun üzerinden uçmuştur. Bunlar. dan biri Çokoslovak arazisi üstünde tak- rı:;n iki kilometrelik bir kavis çizmiştir. | Kazanç vergisine Ald izahname Müzenin Türk, şubesinde bayan Ben hsis di -| gütaş'ın teşhir edilen eserleri arasında her iki f«j sAna başır heykeli ve Natürmort, Bo- len makaleler ve nutuklar il WA!_ Garlr Fon AÇ Peyzajlari vesaire gibi on tablo vardır. 'Türk heykeltraşları arasında önemli bir yer işgal eden Babiha Bengütaş, 1910 da İs - tanbulda doğmuştur. San'at mektebini bi - tirdikten sonra İstanbul güzel şan'atlar a - kademisinde çalışınış ve eserlerini — bir çok Türk sergilerinde teşhir elmişlir. Yeni Tuna Statüsü Sofya 12 (A.A.) — Yeni Tuna statüsü hakkında Bulgar hükümetinin bazı er- kânı ile gürüşmek üzere Alman hükü - meti tarafından gönderilen bir mümessil dün Sofyaya gelmiştir. italyan - Fransız hudud hâdisesi kapandı Roma 12 (A.A.) — Hariciye Nazırı Kont Ciano Fransız maslahatgüzarına hükümeti namina yaplığı — beyanatla, son hudud hâdiselerinde Fransız tale - besini yaralıyan milis askerinin teczi- yesine karar verildiğini, bu gibi hâdi - selerin tekerrür etmemesi için tedbir - ler alındığını bildirmiş ve yaralı için yapılacak tazminat talebini İtalyanın kabul edeceğini söylemiştir. Tayyare ile 4 günde devriâlem (Baştarufı 1 inoi sayfada) Hughes, bu sabah saat 8,15 de Moskova- ya varmış ve saat 13,80 da Omska müte- veccihen hareket etmiştir. Geç vakit alınan bir habere göre Huz- hes, saat 19 da Omskda karaya inmiştir. Yarın sabah Yakutzka uçacak olan tay - yareci, oradan doğru Nevyorka geçerek devriâlem seyahatini tamamlamış ola - Ankara 12 (Hususi) — Kazanç ver- |caktır. gisi kanununun bazı hükümlerini değiş yren geti Maliye V n lara gönderilmiştir. Hughes, Nevyork « Parıs » Moskova - 3470 numaralı kanunun vücüde|Omsk seyahatini tam 32 saatte yaparak irdiği değişikliklere aid izahname | programının hemen yarısını ikmal etmiş ve Vekâleti tarafından alâkadar- | bulunmaktadır. Kalan kısmının da mu- vaffakiyetle tamamlanacağı ümid edil. mektedir. lıgiltere Kralının sıhhati | Hughes'un perşembe akşamı veya cu - a 12 (ALA.) — ':;ı;;qıunl devam etmektedir. <? C: Kralın sıhhi vazi- | ma sabahı Nevyorka varması beklenmek- tedir, kadın daha İki kadın kavgası kanlı bir surette bitti Haykanuş ve Anna Dünkü nüshamızda bir kadının kom - şılması için elinden geleni yapmaması | şusunun burun ve dudaklarını kestiğini yazmıştık. Dün de gene iki kadın arasın- da bir yaralama vak'ası olmuş, bir kadın diğer bir kadının burnunu kesmiş ve bo- ğazından yaralamıştır. Vak'anın tatsili- tı şudur: Şişlide Bilezikçi sokağında 232 numa -| ralı evde oturan Artinin kızı 28 yaşında Haykanuş ile, ayni evde mukim Karabet kızı 23 yaşında Anna nrasında bir kavga çıkmıştır. Kavganın sebebi, Annanın $ çocuğunu evde yalnız bırakıp pazara git-i mesi ve çocukların da evde gürültü pa - tırtı yapmalarıdır. Haykanuş bir ara o kadar kızmıştır ki koşa koşa yukatı çıkarak çocuklara te- miz bir dayak atmış ve tam aşağı ine - ceği sırada pazardan avdet eden Anna ile karşılaşmıştır. İki kadın birbirile o kadar boğuşmuş- lar ve o kadar birbirini didiklemişlerdir ki kavgaya sahne olan koridorun sıvaları dökülmüş ve bağdadi tahlaları kırılmış - tır. Haykanuş Annaya nisbetle hafif ve kuvvetsiz olduğundan mükemmel bir da- yak yiyeceğini anlayınca, masanın üze- rindeki ekmek bıçağını kaparak Anna - nın boğazına, burnuna ve yanaklarına saplamağa başlamıştır. Kadının feryadı- na yetişen zabıta memurları, suçluyu bi- çağı ile yakalamışlar, yaralıyı hastaneye kaldırmışlardır. İzmirde ecnebi vapur Acentaları nakliye Ücretlerini indirdiler İzmir 12 (Hususi) — Bugün Türkofis- te toplanan ecnebi vapur acentaları bu mahsul senesi için, nakliye Ücretlerinde sekiz şilin tenzilât ve yüzde on restorno vermeği kabul etmişlerdir. Dahiliye Vekili Ankarada Ankara 12 (Hususi) — Dahiliye Ve- kili ve Parti Genel Sekreteri Şükrü Kaya bugün İstanbuldan geldi, vekâ- let ve parti erkânı tarafından karşı - landı. Bir eli bıçaklı — £ Şilyy ALE © Bir nutuk, gene vaziyeti gerginleştirdi Yazam Selim Raçıp Emeç M. Mussolininin son zamanda söyle- miş olduğu nutuklardan biri Fransada derin bir infial ve bir parça da heye- can uyandırmışa benziyor. Bunu, muh- telif Fransız muharrir ve gazeteleri- nin imzalı, imzasız, anonim veya ano- nim olmıyan yazılarından anlıyoruz. Hâdise, gene İspanya meselesinden doğmuştur. Başlangıcındanberi Avru- pa için mütemadi bir harb tehlikesi ih- das etmekten hali kalmıyan İberya ya- rımadasının iç mücadelesi, bu son vak'a e hâd mahiyetini muhafaza etmek!le berdevam olduğunu isbat etmiş bulu- nuyor, Fransız matbuatına göre M. Mussolini, bu nutkunda, İspanya mü- cadelelerinin İtalyan silâhı için iyi bir tecrübe vesilesi olduğunu ve bu silâh- ların orada, Fransız ve Rusları mağlüb ettiğini söylemiş. Nutkun metnini gör- mediğimiz için, iddianın yerinde olup olmadığına da hükmedebilecek mevki- de değiliz, Hele, icab ederse başka saha- larda da mağlüb edebileceği hakkında mevcud olduğu beyan olunan fıkranın söylenmiş olabileceğini havsalamız al- mayor. Çünkü bir taraftan İngiltere ile yaptığı anlaşmanın tatbik mevkline konmasını isteyen İtalyanın, böyle bir isteğin tahakkkuna çalıştığı bir sırada, böyle bir hâdiseye sebebiyet vermesi anlaşılır şeylerden değildir. Bundan ö- türüdür ki, insan daha ziyade, nutuk muhtevasının yanlış bir telsire uğra- mış olabileceği ihtimalini düşünüyor. Kaldı edenberi iddia edegeldiğim vechile, İspanyanın bir an evvel sü- küna kavuşması, Avrupa için son de- zece ehemmiyeti haiz bir meseledir. Frankonun galebesinden kuşkulanan Fransanın mütemadi endişesi karşısın- da hükümetci İspanyolların muvaffaki- yetini bir hayat davası yapan İtalya ile Almanyanın almış oldukları sarih durum, ideolojik bir mahiyet verilmek istenen bu meselenin, sadece siyasi bir menfaat kavgasından ibaret bulundu- ğüunu bu suretle daha iyi tebarüz etti- riyor. Fransa, defaantla yazdığımız gi - bi Frankonun hâkimiyeti ile İtalyan ve Alman nüfuzunun fıpınyıyı yerleş- mesinden ve binnetice Afrika ile olan muvasalasının tehlikeye girmesinden korkuyor. İtalya ile Almanya ise, Frankonun galibiyetini, Akdeniz kapi- larında davalarını destekleyebilecek bir yeni unsurun iltihakile kuvvet ka- zanacaklarına kanidirler. Temasa gel- miyen bu iki zıd kuvvetin şampiyonu olarak, meydanda, iki tarafa ayrılmış olan İspanyayı görüyoruz. İki tarafın (Devamı 5 inci sayjada) K Sabahtan Sabaha: Allah tuttuklarını kolay getirsin biliriz. Seyyah çok sinirli ve keyfine yeni şeyler görmek, tecessüs zevkini cedveli istese ve buna yol masrafını lası, Trabzonun Hamsiköy gibi mazandedesine, ne de Şilenin altın dileriz. Güç iş Dava çok pürüzlüdür. Turizm işlerinde çalışanların vazifesi çok nazik. Söz aramızda, dışarıdan gelecek seyyahın ne düşüncede insan — olduğunu çok düşkün bir mahlüktur. Hem gezmek, kandırmak, hem de memleketindeki ra- hatı ve ucuzluğu bulmak ister. Moselâ Hamburglu bir zengin domuz kasabi her yıl dünyanın bir tarafına gider, dinlenir, Büdcesinde bunun için birkaç bin mark ayrılmıştır. Turistik şehirler işte bu markları çekmek için birbirlerile rekabet ederler. Domuz kasşabının marklarını şimdi hangi memleket çekecek. Fransız Dovili mi, İtalyan Lidosu mu Monako prensi mi, Dalmaçya sahilleri mi, Varna plâjı mı, Florya plâjı mı? Domuz kasabı kararını vermezden evvel bütün bu yerlerden birer fial da katsa acaba nereye gider? Floryada gift yataklı bir oda sekiz Iiradır. On altı mark eder. Domuz kasabı bu varş ile Berlinin meselâ birinci sınıf Kayzerhof otelinin muhteşem odasında gece kalır. Lidoda üç gece kalır. Varnada bir hafta kalır. İşte turizm dava mızla uğraşanları ilk adımda karşılıyan mesele budur, Gelelim iç turizme. Orta halli olunları bırakalım, Geliri giderine uygun bir vatandaş bir âay başını dinlemek istiyor. Memlekette şehirleri pek çoktur. Geredenin Ramazandede çamlığı, Salihlinin Çamlı yay- tabif sanatoryomları, Şile, Kilyos, Çeşme gibi bünyeye göre soğuk, ve ılık plâjları pek çoklür. Fakat ne Geredenin Ra- iki su şehirleri, dağ plâjına gidecek birer ün yol olmadığı gibi buralarda geceliyecek temiz birer otel de mevcud değildir. ö Turizmin propaganda faslına girmezden evvel memleketin turistik nokta - larını iç ve dış turistlere hazırlamak lâzımdır. Bürhan Cahid — Son Posta — Bay Bürhan Cahidin evvelki günkü yazısında meveud bazı ecnebi kelimeler tertib hatası neticesi yanlış şekillerde intişar etmiştir. Özür

Bu sayıdan diğer sayfalar: