29 Eylül 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

29 Eylül 1938 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Hergün Südetler meselesinin Tarihi sebebleri Ku (3 Jurmal'don) uhakkak olan bir şey var: Birkaç ay evvel Fransızların binde biri bile Südetlerden bahsedildiği- ni işitmiş değildi. Bugün de on Yransız- dan ancak biri bu kelimenin manssmı bilir. Diğer onda dokuz Pire şehrini bir fasan adı sanan takımdandır. Bir mlğlı:t adı olduğunu sanarak Südetler diyorlar, halbuki şumubir bir dağ silsilesinin is- midir. - | 1938 eylülünde Fransızların Çekoslo- vak meşelesi karşısındaki görüş kararsız- hiğını izaha' bu kâfidir sanırım. Südet | Almanlarının ne istedikleri ve ne zaman- | danberi istedikleri, niçin istedikleri hu- | susunda ayni Fransız hiçb! bilmez. Bilseydi bile bunları umursamazdı. Dün- “ kü gazetelerin bazılarında — <Südetlerin Almanyaya dönüşü» nden bahsedili du. Südetler müntakası hiçbir zaman Al- manyadan — ayrılmış olmadığına göre edönmek» nasıl mevzuu bahsolabilir! 1919 da, sulh konferansındaki Fransız delegelerine malümat vermek üzere, Er- nest Lavis'in riyaseti altında Orta Avru- panın yeni hududları meselesini tedkik etmiş olan eksperler heyetinden biriyle Gün bir tesadüf neticesi tanıştım. Bu iti- barla kendisini, bugünkü Çekoslovakya- ya şekil vermiş olanlardan biriydi. Şımdi gaheserini müdafaa etmektedir. Bana dedi ki: — Eski Avusturya muhtelif milletlerin | bir halitası olduğu için bir e'tnik hudud imkânsızdı. Bu itibarla tarihi hududlara dönmenin daha doğru olacağı düşünüldü. Çekoslovakyayı yaratmak, eski Bohemya krallığını dirillmek — de- mekti. Hattâ diriltmek te yerinde olmı- 'yan bir tâbirdir, çünkü Bohemya hiçbir zaman ortadan kalkmış değildir. Unut- mayınız ki ihtiyar Fransuva - Jozef <A- yusturya imparatoru Macaristan ve «Bo- hemyâ» kralı ünvanını benimsemişti. 'Telâkkilerimiz dinlenildi. Sulh konfe- ransının buna yaptığı yegâne ilâve nü- fusu hemen tamamiyle Çek olan küçükl — bir Alman toprağı, Hloçin oldu. Şimdi| kendilerinden bu kadar çok bahs eden Südetlerin sözde Almanları, demek ki, on ikinci asırdanberi Bohemya kralının te-| baası, ve on yedinci asırdanberi de A- vusturyalı olarak yaşamışlardır. Bunla- gn ancak Avusturyi bilirdi. Meseleyi Iyi bilen Hitler maharetle ha- reket etti: Avusturya, Anşlustanberi Al- manyanın bir pi olduğuna göre, Hitler, bir defa Büyük Almanya namına, bu azlıkların kendi mukadderatlarına hâ- kim olmak haklarını istemekten çekin- moedi. Bugün, fakat çok geç olaraz, anlamıya —. başlıyoruz. 'Tarihi bilgilerimizi gözden geç Bohemyaya on ikinci asırda nüfuz eden bu Cormenlerden daha o zaman kra! ikinci Oskar şikâyetciydi. İki asır sonra Avusturya tabiiyetine girince bu Cer- menler Çeklerle hiç geçinemediler. Daha 1866 da Sadova harbinden sonra, Alman- yaya ilhaklarını istemiye başladılar. 1919 — da Avusturya - Macaristanın dağılmasın-| . dan sonra bu «çevre Almanları» istiklâl arzusile ayaklandılar ve ayrılıkçı mın- takalar yaratmıya çalıştılar. Çekoslovak devletine ill ne kınyar ve milliyı için hararetli bir mücadeleye - girişmek tehdidinde bulunuyorlardı. «Ümldsiz şi- küyetlerimiz Avrupaya nüfuz edecek ve sulhü lâl edecektir» diyorlardı. Mitinler meydandadır. Bunlara istinad İle söyliyebiliriz ki yeni doğan Çekı vakya Cumhuriyeti, daha 1918 ilkteşri ninde, Almanların arazi talehleriyle teh- girmiş bulunuyordı te mazi olabilir . miydi? Mümkün akat bugün hâdişeler tarihe böyle geçmiştir, ve bu cereyanı değiştirmek elimizde değildir. Mabadi kendiliğinden anlaşılır. Mağ- 1âb Almanya zayıf kaldığı müddetçe, Sü- det Almanları Prag hükümeti önünde in- kiyad ettiler. İçlerinden bazıları iyi Çek yatandaşları olmıya rıza gösterdiler, ve hattâ kendilerini parlamentoda temsil de Şi elim. | k edilmeleri- â kurtarmak (Almanyaya anf ilhakından bi Resimli Makale: Bütün âzasile Manastıra Çekilen aile nastıra, ailenin annesi ile, üç kızı ve bal- dızı da bir çilehaneye gireceklerdir. E raftakilerin bütün mümanaat ve 1ar! rına rağmen, alle reisi evini ve eşyasını lamıştır. Arkadaşlarını çok seven bir boksör patlıyan yumruklarına sonuna kadar da- yanarak, ancak sayı hesabile mağlüb o- nu Farr, Londrada bulunan bir arkı şının hastalandığını duyar duymaz, Fila- delfiyada hazırlanmakta olduğu ve ken- disine 30 bin lira getirecek boks maçını yarıda bırakarak, arkadaşının yanına git.1 meğe karar vermiş, fakat hastanın iyili- | ğe yüz tuttuğuna dair telgraf alınca, ge- ne idmanlarına devama başlamıştır. vetle faaliyette bulunmıya sevkeden müttefiklerin birbirini müteakib gös- terdiklri züflar ve teslimiyetler oldu. Hitler daha iktidar mevkiine —-geçer çmez yaratılan nasyonal sosyalist grup- evvelâ feshedildi. Fakat az sonra «Südetler Alman partisi> namı altında yeniden teşekkül etti, Almanya silâhlan- dıkça kuvvetlendi, Alman kıt'aları Ren eyaletini işgal edince taleblerde bulun- mıya başladı, ve nihayet Avusturyanın ç gün sonra bir Pancermanizm infilâkiyle or- |taya atıldı. O zaman Pragda bulunduğum için ilk İdefa olarak Henlaynden - bahsedildiğini işittim. Evvelce banka memuru iken son- radan jimnastik profesörü olan bu adam hareketin başına geçmişti. 19388 de ka- nunlara sadıkken, 1938 mayısında, Çekos- lovakya Almanlarının Hitlerci lideri ol- muştu. Bu son yirmi! senelik «Sun'! sulh. dev- resinin tabil silsileleri. Ne yapmak lâ- zımdı? Ne yapılabilirdi? Kısır esefler. Ne yapmak lâzımdır, ne yapılacaktır? İşte Aâcil sualler. Bugünkü şartlar içinde ruh büyüklüğü acılıktan âzade olmiyan bir Çekoslovak- ya karşısında, Versay muahedesini im- mes'uliyetlerini müdriktirler. — Esasen (Devamı 3 ncü sayfada) İSTER Bir arkadaş söyledi: — Eminönünden tramvaya binmiştim, kapısını gösteriyor, hoşuma git ettirdiler. — 1920 de, mebus Lodgman'ın riyasetin- de tek muhalefet partileri, nisbeten za- rarsızdı. Çekoslovakya Almanlarını daha kuv- İSTER Sabırsızlığa mukavemet etmek çok güç bir şeydir, fakat tmtihandan muvaffak çıkan için mükâfatı o nisbetta Yunanistanda Tsalyada bütün bir aile, | dünyevi zevklerden uzaklaşarak mane-|; îvkyaı âlemine girmeğe karar vermişler. ; dir. Baba ile 12 yaşındaki oğlu bir ma-|: satmış, yeni âlemin hazırlıklarına baş- |i Zenci boksör Joe Louisin bomba gibi|? lan eski İngiliz ağır sıklet boks şampiyo- | * 4 Tüksime tım, araba hareket eder etmez bir düdük sesi işitildi, bak- tım: Bir polis memuru elile ön sahanlığın açık ka i, kapı kapanınca tekrar yola koyulduk, köprü arızasız geçildi. Fakat Karaköyde diğer bir memur ayni mesele için diğer bir ihtar yapmak mecburiye- tini duydu, küçük bir tevakkufu mütecakib tekrar yola ke- yulduk, Şişhane yokuşunu tırmanıyorduk, sepetli bir adam SON POSTA bi- Hergün bir fıkra Paranın üstünü iade edeceğim Hasişliğile meşhur biri, hastalan- maş, muayene olmak üzere bir dokto- ? ra gitmişti. Doktor muayene etti. Re- çete yazdı. Hasis çantasını - çıkardı, Çantasından bir gümüş yirmi beş bulup doktorun masasının üzerine br raktı. Doktor yirmi beşliğe baktı. Bir İ an düşündü. Hasiş merakla sordu: i —— Ne düşünüyorsunu, az mı bul- | dunuz? Doktor' güldü: — Hayır az bulmadım, paranın üs- tünü iade edeceğim de, bozuk param var mı diye düşünüyordum. En zengin İngiliz artisti Beş parasız kaldı »giliz artistlerinden Gwen Wyndha: wadhiş bir lüks hayat yaşarken, beş p rasız kalmış, kocasının da borçları arttık- ça artmıştır. Bir zamanlar, gayet mutan- tan apartımanlarda ömür süren kadım, şimdi alelâde göçebe bir çingene gibi, bir araba tedarik etmiş, ilk kocasından olan çocuğu ve yanından bir türlü ayırama- dığı köpeği ile orada yaşamaya başla- mıştır, Dostlarından birinin yolladığı bir çek mukabilini bankadan alan artist, if- zalamış olan bütün büyük devletler|lâs masasına müracaat ederek, vefalı ar-| kadaşının ödünç parasile, iflâs muamele- sinin masraflarını ödiyebilmiştir. İNANİSTER çıkacak- ha 6 ay evvel hatı tında riayet ettiğir kınca bu kadar kol. İNAN, İSTER — Beklemeyi bilmek — Beklemekten yorulmıyarak beklemeyi öğreniniz, bu mak- sadla sinirlerinize fren, ruhunuza disiplin vazediniz. Her te- |larının başlamış olması çok kuvvetle ih- şebbüsünüzde muv: 'affak olursunuz. y ZZ Siyast buhranın Evlenmeler | Üzerindeki tesiri Son beynelmilel vaziyetin gösterdiği kararsızlıktan dolayı, Londrada bırçok düğünlerin tarihleri daha evvele alınmış ve birçok çiftler evlenme dairelerine mü- racaat ederek, bir an evvel evlenip evle- nemiyeceklerini sormuşlardır. Nikâh dairesinde evlenen çiftlerden bi- ri, merasim biter bitmez doğru, havadan korunma dairesine gitmiş, birer gaz mas- kesi almışlardır. Ölünce en çok para bırakan meslek sahibleri hangileridir ? İngilterede noşredilen bir üstatistiğe çıkanlar tacirlerdir. Bu meyanda süt fab- rikatörlerile destere toru mütcahhidleri de bulunmaktadır. Varislerine en az para bırakan bed- ahtların kim olduğunu tahmin edersi- niz?.. Söyliyelim: Biz gazeteciler!.. Sinema san'atkârları arasında kovboy modası Meşhur san'atkâr Robert Taylorun bundan böyle artık kovboy filmler çevi- Teceği malümdur. Alınan yeni bir habere göre genç Ame- rikan san'atkârlarından James Stewart ta vaktile san'atkâr Tom Mixin çevirmiş olduğu bir kovboy filmini yeniden çevi- recektir, Ehlileştirilen tilki * Meraklı bir Almanın, ormanda diri d ri yakaladığı tilki yavrusu basmış, kocaman bir hayvan olmuştur. _'mki buna rağmen bir köpek kadar sa- “ıktır. Kendisine ismile seslenildiği za- |man kuyruğunu sallıyarak gelmekte ve ön ayaklarını efendisinin amuzlarına da- yamaktadır. Pencere camı yerine kauçuk tere camı gibi kullanılabilecek kauçuk icad etmişlerdir. Sun'i et Almanyada kömür, su ve havadan ya- |Pilma sentetik (sun'i) et vücude getiril- V miştir. İNANMA! ) nde bir çocuk arkas uru yoktu ve yolculardan ba- harekette serbest telâkki edi- alinde tramvaya binmenin ve nın yasak olduğunu polis müdüriyeti da- rlatmıştı. Emrin hilifinda hareket eden- lerden birer ltra para cezası almıştı, 6 ay evvel çekinme al- niz bir emri bazılarımızın çekinme kal- aylıkla unutmuş olacaklarına: İNANMAI göre ölen zenginlerden en fazla parası beş yaşına |? İngiliz kimyageri, gayet şelfaf ve pen- | ayın «7 — Sözün Kısası Hüâdiseler karşısında, biz ü V 5) ana şam ağızlı demeyiniz. Vü- zeden yobazın, cemaatin güzü- nü korkutmak için sıraladığı acaiblikler hakkında: — Ben dimeyom.. gara gaplı kitap dee- yorl. Demesi kabilinden, akşama sabaha har- bin patlamak ihtimali olduğunu ileri süs rerken ben de matbuatı işhad ederek: — Ben demiyorum.. yedi iklim dört köşenin gazeteleri yazıyor.. diyebilirim, Herhâlde, öyle vahim dakikalar yaşı- yoruz ki, sabahleyin uykudan gözlerimi: zi açtığımız zaman Orta Avrupada birkaç saattenberidir top ateşi ve tüfek yaylım- timal dah! Böyle bir vakıânım ne feci olabileceği- ni bilen biz, harbi umumiyi hatırlıyanlar, bu sefer başımızda sergüzeşteu bir hü kümet değil, akıllı, uslu, hamiyetli, va- tan fedaisi ve sulh âşıkı evliyayı umur bulunduğunu, doğrudan doğruya taarru- zâ uğramadıkça yerimizden kıpırdamıya- cağımızı bile bile gene de içimizin en- dişe ile, üzüntü ile burkulduğunu Hisse. diyoruz. Ya, oradakiler? Onların içinde de, yir« mi yıl evvelki focayli, ıztırabları hatırlı- yanlar yok mu? Şübhesiz ki var. Fakat onlar bizim gibi değil. Onlar, mütareke den sonra, sulhten sonra bizim tuttuğu« muz en doğru ve en feyizli yolu tutma« mışlar. Kabahat kendilerinin değil... | Milletler de, ferdler gibi talihin cilvele« rine tâübidir. Biz koenı her türlü fe« zaili cami, dâhi bir baş bulduk. O aziz va nurlu baş bize, kuvvetli bir deniz feneri Bibi selâmet sahilini gösterdi. 'Tek bir vü. cud halinde o nura ve o sahile doğru yü- rüdük. Milli şerefimiz bizimle beraber, ve onun sayesinde yükseldi. Programımız. dan fütuhatiı tayyederek, ancak df ımızin çerçevesi içerisinde kal. yı, yükselmeyi ve ileri gitmeyi ül dedir. üL Ve Si I lmetlerine kar vuşmaktan gayri davamız yoktur. Bu hususta, akılâne siyasetimizle beşeriyete örnek olduk. Ün eşsiz Bugün dünya ne türlü karışırsa karışı sın: Bektaşi fıkarasının dediği gibl kuv« vetli ve şuurlu bir millet olmanın safas sını şimdi süreceğiz. Çelik gibi bir ordumuz var. Ve bu or du kezalik çelik gibi bir hükümetin ve a hükümet te Atatürkün en metin kaleden daha metin ve çetin iradesinin emrin- dedir. Bu itibarla hadisatı kemali sükün ve | vakarla takib ve istikbale emniyetle na- | zar odebiliriz. E. Talu Büyük müsabaka Af Yalnız çocuklar için )- 25 lira, 15 lira, 10 lira ve 100 kişiye de muhtelif hediyeler vereceğiz | — Bu sülunda her gün muntazaman |çıkacak birden on sekize kadar numa- İralı resimleri kesip saklayınız. Müsa- baka faydalı, eğlenceli, — ve kolaydır. Hal şeklini so0 rzesim çıktığı gün ilân edeceğiz DİKKATİ Resimlerden eksikleri olanlar, gü- nü geçmiş gazeteleri İdarehanemle- den ayni fiatla tedarik etmek suretile resimleri tamamlıyabilirler, h

Bu sayıdan diğer sayfalar: