9 Şubat 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10

9 Şubat 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Hırsızlık Ş 2 SON POSTA » Ansiklopedisi Yankesicilik ve yankesiciler Kaç türlü yankesicilik vardır, yankesiciler nerelerde ve nasıl çalışırlar, bunlardan korunmak için neler yapmalı?. İstanbulun en meşhur yankesıcilerinden beş İzmirli AU Rize David —ı— Son Posta okuyucularına şayanı dik- Kat bir ansiklopedi hazırladım. Bunda Be meşhur adamların tereümei haileri-| Mİ, ne tarihi, coğrafi malümat, ne de İlmin, felsefenin ana hatlarını bula - Caksınız. Benim ansiklopedim, «Hırsız» nsiklopedisisdir 17 fasılda bite - Yankesicilik, — Kaldırımcılık, 3 — Karmanyolacılık. 4 — Kapkaç, 5 — Otel, plâj, hırsızlığı Asıkçılık, 8 — Muslukçuluk, 9 — Söğüşçülük. 10 — Dolandırıcılık, VI — Manitacılık, 12 — Zarfeılık, 13 — Tavcılık, 18 — Dızdızcılık, !5 — Papelcilik, 17 — Kumar... Hırsizlik ansiklopedisin!i takib eden- ler, yalnız enteresan bir yazı okumak- kalmıyaesklar, ayni zamanda yuka- Tda nevileri birer birer gösterilen 17 *lüü hüner erbabından yakalamı kur- İarmanın usullerini de öğreneceklerdir. Yni zamanda bu kabil meslek erba - mn kimler olduklarını. kendilerine Mahsus usullerini, meşhur vak'alarını Yani kitaba geçmiş sabıkalarını, hattâ #nelmilel bir vaziyete gelenlerini de leceklerdir Yankesicilik b Yankesicilik ne demektir? Uyanık a edin maharetle parasını çal - Yankesicilik attı nevidir: nu — Tramvay, tren, vapur ve sinema te rinde, giriş yerlerinde yel if bi ile ceketin iç cebinin veya Üs N Kesilmesi — Kalabalık yerlerde yelek ve ce. Ri eilerindei saat veya cüzdan al - — Yelda giderken çarpmak sure - çalmak, — Dalgın dalgın bir veri, meselâ Vitrini seyreden adamdan öteberi mak, ie — Pantalon ve caket ceblerine ko. ” Para ve saireyi aşırmak. y — «Babacıtıme usulile çalmak. a nkesiciliğin en müşkül tara'ı tay keseli en farla maharete ih» Bösteren kısım, tramv: va - e ve sair kalabalık yerlerde yelek ir ceblerinin kesilmesile yapıl - iş 2 Dlanıdır. Bu nevi yankesicilik &n fazla adamla yani «şeriki cürm» ir Yabilir ve ekseriyetle tram « Sn arka sahanlıkları buna sahne Ma dak ler, Yankesiciler, tramvaya at- Si zamanı, şöyle etraflarına ba - Anlaş KmAZ, paranın kimde olduğunu lar! Neden? Çünkü, cebleri dolu €skiden kalma bir itiyad ile ikide 3 tile dir Osman Nuri Yankesici Muzaffer İbirde, (belki yankesici gelmiştir) dü - şüncesile,'ceblerini yöklar.. yoklar! İşte, dünyalık sahibi zatın bu hare - ketleri yankesicilerin etrafı kolaçan €- den gözlerinden kaçmamıştır. Hemen, tavşanı kistiran bir tazı gibi tertibat alırlar. Biri, para sahibinin önüne ge - çer. Diğeri de arkasma. Tramvay vi * rajlardan dönerken arkaya gelen, ö « nündekiadamı kızdıracak ve rahatsız edecek dererede tazyik eder. Bu hare- ketlerin tekerrürü ayni zamanda mu - hatabda bir şüphe de doğurmuştur. A - damcağız, hiddetle arkasında bulunan şüpheli şahsa döner, ters ters bakar, hattâ söylenir ve tehdid makamında da gözlerini onun üstünden ayırmaz. İşte, ne olacaksa bü sırada olur. Önde bulu- nan ince san'atkâr meydanı tamamen boş bulmuştur, Karşısındaki adamca - Bız, onun ne İş ile uğraştığını farket - mez bile. Böylece veleğin iç cebi kesil miş, paralar sahibini değiştirmiş olur. Eğer, hedef yelek değil deccket ise, o da ayni şekilde kazaya uğrar. Her iki yankesici, artik, tramvay ara“ basında durmağı tahit ibtiyata muva - fık bulmazlar. Acele acele aşağı at - larler. Fakat, bu atlayışın da kendine mah- sus bir vardır. Durak yerinde inilmez, tramvay son sür'atle giderken inilir, Parası calnan adamın hiç bir sey nazarı dikkatıni celbetmemiştir. Eğer, tramvaydan koşu müsabakası yapar gibi inen ve kaçan iki adamı farketmiş ise ve bunları fotogruflarından fanıya- bilmiş ise, çok geçmeden, para kları- na kavuşabilir. Polis müdürlüğünün dosyası, onun eşkâl tarifi ve fotograf teşhisi «gaibden haber» verebilir. Fakat m: bu rk ganr, izahat: 2? Ha- memurları biraz daha fazla kadar? yorul Gişs önlerinde Vapur, tren gişelerinde vesair kala. balık yerlerde yapılan yankesiciliğe ge- lince, bu iş tek adam ile de olabilir, çift şahıs ile de. Yalnız, cebden aşırıla-. temezse muş olurlar, © EE cak saatin veyahud cüzdanın ele geçi rilmesinin « Adab ve erkânı » vardır: Meselâ, kalabalık arasına düşmemek için, sırayı kaybetmemek için ileri doğ- İTu uzatılan bir kol veya bir gazete,ne üzel işe yarar, bilseniz! Çünkü, bu | suretle göze kestirilen adam, kendi ce- bini göremiyecek bir vaziyete sokul - muş, bir kol veya bir gazete ile gözleri ne adeta bir kara perde çekilmiştir. Sonrası malüm: Ver elini portföy, altın saat, hattâ kordon da beraber... Ondan sonra da, yankesicilere haberi olmadan ziyafet çeken zatı muhterem feryadı verir tabit... Kalabalıktan istifade Yolda, acele bir işiniz yüzünden hızlı hızh giderken de ceblerinizin kazaya uğraması itimal dahilindedir. Bu nevi yankesiciliğin erbebları çarşı, pazar kalabalık olan; piyasa yerlerini ın, yük arabalarının bir sırada, siz de kendinize bir yol bulup gitmek isti. yorsanız, ayni maksadı güden, fakat eksi istikametten gelen adamla müsa- deme etmeniz muhakkaktır! Telâş için- de, olan bitenden haberiniz olmaz bile! Fakat sz ileride elinizi cebinize atar- sanız, paraciklarınızın yerinde yeller eştiğini görürsünüz! Vitrin ön'erinde Ayni zamanda, kalabalık caddelerde İvitrin seyretmeğe de pek heveslenme. yiniz. Varsın gözleriniz, ya tariht bir tabloyu, ya güzel bir kumaşı eksik gör sün, Hele sizin gib! meraklılar da oraya toplanmışlar #se doğru yolunuza gidin. Yoksa « doğru yoldan avrılanlar »ın serrine uğramanız yüzde yüzdür. Kala- Balığa girerken, veya'viirin sevranın » dan vazveçip de aradan sıyrılmağa ça. sırken kilocr değil, fakat yükce ha - flemeniz mukadderdir! Pantalon ve ceket cehlerine konan büyük kıvmeite paraları da hatırdan çıkarmamak lâzım. Bunun da ekseri » yetle iki çaresi vardır: Dalgın olma - akşamları - fazla o kaçırmamak. Yoksa tramvavda ayakta kalmış İseniz yanınızdaki veya tramvay basamağına asılan şahıs boş (o durmayabilir. Sizin dalgırlığınızın bir köşesine onunki de geliverirse, bazan eller, cebleri şaşıra- bilir, “ Babacığım, amcacığ'm,, usulü amcacığım» £ usulüne gelince: o İnsan Ooinsana (OKavuş- maz, dağ dağa (kavuşur, der- ler. Serelerdir görmediğiniz bir ar- kadaş, bir akraba, hattâ bir hemşeri si. nh buruna gelebilir, Eğer 'bi- , karşınızdaki hasret - «Babacığım, #mcacığım» di- yane bir omaksadla boy- nunuza o sartlıverir. (Onun için, benden okuyucularıma, dostuma bir tavsiye: Allah, hepimizi «emeksiz evlâdılardan korusun! Sabih Alaçam (Arkası var) mak, «Babacığım, | Askerlik Büyük Harb sona erdiği dakikalarda Garb cephesinde neler gördüm Yazan ; Fransız Albayı A. Grosset 1918 yılı Ağustosu sonunda Mareşal | (Foş) kat? muzafferiyetin Meuse nehri a zerinde istihsal edileceğini tahmin edi- yordu. Fransız topraklarındakı Alman orduları, geniş bir torbaya girmiş vazi- yette idiler ve bütün muvasala hatları Verdun fle Holanda hududu arasından geçiyordu. İki yüz ftrkadan ibaret olan ordunun harekât hatları nehrin üzerinde bulunuyordu, Genişliği 250 kilometreyi bulamıyan 'bu saha, etraftan sıkıştırıldık- ça, Kayzer ordularının geri hatları ve kaçma istikametleri tehlikeye girecekti. Fransız büyük erkAnıharbiye okerargâ- hında Eylti sonunda yapılması kararinş- tınlan harekât; Mâzlöres umum! istika- metinde, müşterek merkezli bir taarruz İ şeklinde olacaktı. Mareşal (Foeh) a göre, sevkulceysf neticeyi, Meuse nehrı boyun- ca, sol yanını General Güro ordusuna da- İyayan Amerika orduları elde edecekler» di Halbuki, Fransız askerlerinin ve on- İsrla birlikte İtilâf devletleri ordularının atılganlığı, kahramanlığı yüzünden, ha- disat başka türlü çıktı. 26 Evlülden #ti- ksren baslıyan tasrruzler vaziyeti de- #stirdi, Merkezdeki ordular yanlarda» kinden daha çabuk ilerledi. Bununla be- raber İlktesrin baslarında Mewse nehri hAJA Fransız'- Alman ordularının İleri harekâtina bir engel teskil ediyordu. Ak man veliaht orduları da bu büvük mant- anın gerisine çekilmiş, kendini tam bir emniyette sayıyordu. Nehrin Teşrinlevvelde General (Cas- telnau) nem emri altındaki ordular gru- pu tarafından (Lorraine) e yamlacık ta. arruzdan daha evvel geçilmesi icab edi- yordu. 7 Tesrinievwelde Alman murahhas he- yeti mütareke şartlarını görüsmek İcin Pransız hatlarını gectiği zaman dördün- cü ordu kuvvetleri Stenav ile Mâzidres arasında Meuse nehri sahillerine gelmiş- ti Üc kolordusu birine hatta, 9 uncu kolordu sağda, Sedan önünde Amerika ordusile temasa gelmisti. 14 üncü kelor. dunun 198. mer fırkası (Domle - Mesrih, Nouvion ve Fiizöde, 11. inci. kolordu Mâ riâre ilerisinde solda 8. inel ordu ile hali irtibatta; eski Champagne ofdusu da Al man veliahd orduları srupunun bilhassa İVon Einem idaresindeki üçüncü ordu karsısında idi. Bir nehri; onu müdafaa etmeğe azmet- bahis'eri o | Garb cephesinde bir Noel gecesine münhasır kalan mütareke devresi seleyi tetkik eden mütehassısların kanas atine göre nehrin cebren geçilmesi, ge- çid harekâtının gayet iyi hazırlanması na, bu harekâta iştirrk edecek piyade, topçu, istihkâm ve hava kuvvetlerinm düşmana faik olmasına, geçid noktaları- nın evvelden tesbit olunmasını, harekâtı büyük bir cephede yapârak düşmanı çe- kilmeğe mecbur bırakmaya veya bom- bardımanlarla en kuvvetli mevzilerini düşürmeye bağlıydı. 9 Teşrinievvel akşamı 163 üncü fırka ya nehri geçmek emri verildiği zaman bu şartlardan hiçbiri tahakkuk ettiriime. mişti, Kıt'alar buraya gelinciye kadar bozulmuş yollarda, yıkılmış geçid ve İköprülerde, ormanlık mıntekalarda doy- rilmiş ağaç manileri arasında yürüyerek oldukça sıkıntılı günler geçirmişlerdi. Düşman mitralyözlerinin ölüm saçan huüzmeleri altında yol alan piyade kıt'a. ları erimiş ve çok azalmıştı. Topçu; kes sif sis tabakaları içinde ne kendine, n6 de nehrin şimalindeki düşmana «id a ziyi tetkik etmişti. Daha doğrusu atış arlığı yapmaya bile vakit bulamamıştı. İstihkâm kıt'aları - nehrin öbür sahi- İlindeki düşman topçu ateşi müsaid olsa bile - ellerinde kalan çok âz malzeme ile | yıkılmış olan köprü ve güçidleri tamir e decek, sallar yapacâk vaziyı t Her şeyden sarfınazar; Meuse nek İnin geçileceği kimin aklına gelirdi: manya mütareke teklif etmemiş miydi? İ Mütareke şartlarını kabul etmiyeceğini kim düşünebilirdi? Harekâtta faaliyetile temayüz eden General Boichut bile hususi ve yeni bir İtedbir almadan Meuse nehri geçilemez | dememiş miydi? Herkes 169 üncü fırka- nın Meuse nehri solundaki harekâtın bitmiş sayıyordu. Hal böyle iken dördüncü ordu karar. gâhmdan kimsenin beklemediği bir za- İmanda 9 Tegrinlevvel saat 18 de, herke» in kalbi harbin bittiği ve terhis başlıya cağı ümidile neş'elenirken Meuse ne İnin geçilmesi için emir geldi İ Mareşal Foşı telefonla şu emri yordu; İ eMütemadi taarruzlarımızla perişan o İlan düşman bütün cephede çekiliyor. Pes şini bırakmamak, ve harekâtımızı tacil etmek çok mühimdir. Kazar! ğü muz muzafferiyetleri söna erdirmek için veris /bütün başkumandanların cesaretle hare miş bir düşman önünde geçmek dalma| kete geçmelerini isterim.» nazik ve tehlikeli bir hareket sayılır. Me- Devamı 10 uncu sayfada)

Bu sayıdan diğer sayfalar: