18 Temmuz 1939 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 12

18 Temmuz 1939 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 12
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ee EET E kabini önle ebesi © etmek, bunu korumak mecburiyetinde - “ dirler. Hele bu paraların çalınması ve * saç sakal ira © ister istemez göndermişler. Temmuz 18. 1” “Son Posta, nın Hikâyesi Wmmamnmann i ÖLÜNDEN KUVVET AL LE MU. Çemen Bana sora based ödecek yerde onlara acımsk lâ . zım. Zenginlerin hi bizim hayatımızdan daha betor, daha acı.| Ellerindeki servet ve para çok defa onların başına bir b: kesilir. Bütün bayatlarınca ellerindeki paraya dikkat yahud başka bir felâkete uğramaması için katlanmadıkları eziyetler yoktur. Sevgi için «ölümden kuvvtli, falan derler. Halbuki ölüm kadar kuvvetli olan sevgi deği), para hırsıdır. Geçenlerde bana böyle bir para hikâ . yesi anlattılar. Pek hoşuma gitti. Sizin de hoşlanacağının tahmin ettiğim için anlatayım Leningradda, Sisayev isminde bir a. yev pek karışık bir «ismi fall, imiş. «Nep> devrinde bunun bir berber dükkânı varmış... Fakat bu Sisayev anasının gözü imiş, raşıyormuş.. £ ) rıca ve gizlice para simsarlığı da yapı . yormuş.. Kaçak ecnebi parası alıp veri yormuş. Daha bir takım gizli işlerle meş. gul oluyormuş, tabii her gizli iş gibi bu iş te günün birinde duyulmuş. Sisayevi enselemişler. Onu 1926 senesi yazında enselemişler.. Bir müddet kodese tılmışlar, sonra o . râdan Şikarıp uzak bir yere dehlemiş . ler! Ne ise, ben bu gibi işlerden pek çak. madığım için daha fazla üzerlerinde dur.| mıyacağım. Hâsılı kelâm bu para muhtekirini Si.| beryanm uzak bir köşesine sürmüşler. Herif tabii gitmek istememiş. Fakat gel gelelim gitmeğe mecbur etmişler. Yani Fakat burada dikkatinizi bir nokta &. zerine çekmek istiyorum. Sisayev bu hergeleliklerinin nasıl olsa çakılacağını| biliyormuğ.. Bunun için de her dakika| tevkif edilmesini bekliyormuş... Hattâ tevkifinden bir hafta önce arka. daşlarını Leningraddan sıvışmak lâzım geleceğini bile söyle! Sisayev bütün bunları göz önünde bulundurduğu için tedbirli davranmağa başlamış. Her ihti. Osman Tezcan büyük bir keder için- de: «Birbirlerile senli, benli konuşuyor- — Hemen suratını asma! dedi. Bilir. Sin şaka yapmadan duramam. Surat asmıyorum. Diye cevsb veren Mükerremin yü- züne bakınca yalan söylediği anlaşılı- yordu. Çünkü müthiş surat asmıştı. ydi canım; dedi. Hindi gibi ka- ya başladın.. ne şakadan anlamaz şeysin sen! O omuzlarını silkti: — Yalnız olluğumuz vakit kavga edecek, bol bol vaktimiz olacak biliyor musun? Fikri Ertekin.. cebinden çıkardığı bir mendille alnının terlerini siliyordu: — Şimdi hemen sizi yalınız bırskıyo- ruz; dedi. Bo! bol kavga ediniz. Biz sı- caktan bunaldık... Gidiyoruz. — Hayri “amcam: «Beni iskeledeki gazinoda bekleyinize dedi. Oraya gi- diyoruz. Erken amma.. dondurma falan yeyip vakit geçiririz... — Siz ne yaparsanız yapınız... Ben sıcaktan fenalaşıyorum. Bana güneş çarpacak gidiyorum. Allaha ısmarla - dık. , Osman Tezcan: «Hayri bey onları başbaşa bırakmak İçin tura çikmış» diye d de can sıkıntısını çehresile ifade edi- yordu. Ve boğuk denilebilecek bir sesle onlara: Allaha ısmarladık. dedikten sonra ki adım air an Fikri beye ses- Bir dakika beni bekleyiniz bera- ber gidelim Omuzları uzakla; düşük bir halde onlardan yatı emin olunuz kil, mış. Ceketinin geniş kenarlı yakası içi. ruble ile bir tane de ziynet altını dikm Herif bu işi gördükten sonra kendisini biraz emniyetle hissetmeğ başlamı; Fakat deri ceketi de artık sırtından çıka. ramaz olmuş.. Bakınız, az daha unutu.. yordum. Sisayev yalnız bununla iktifa etmemiş. pantalonunun kuşağına da bir sürü kâğıd para yerleştirmiş. Çizmelerini de unut. mamış.. Daha geç lâzım olacak dolar cinsin - İden ecnebi paralarını çizmenin tabanı a. rdan gön. IŞ... âahal kalma. rasme istif eğ ra tevkifini beklemeğe b: Tabii fazla beklemesine mış. Paralar kısa bir zama ketile onu ekselemi, ru da emüretteb e a sortında meşin ce - srihe> sevketmişler... gittiği yerde ne yaptığı, na.| ği pek te malüm değil. Her halde hoşça vakit geçirmiş olsa çe . rek... Çünkü yanında bir hayli mik . varmış.. Yırtıklarını, sökük. dikmek vestlesile sık sık pantalo - ayağından çıkarır, tarda lerini nunu teker paraları teker u gibi, yerli yerin. de duruyorlarmış. Çünkü bunları bozdur. mağa henüz i Lâfı uzatmıya v. bu minval r vakit geçirmiş, Fa. kat sonra, günün birinde kendisini çalış. | tırdıkları için soğuk almış. hastalanmış, sizin anlıyac olmuş.. öksürük başlamış. ateş yüksel . miş, nezle, şu bu filân hepsi tamam.. sol böğründe sancılar da ar. Ciğerlerinden n babası son günlerinin) yaklaştığını hissetmiş. Derhal içine bi yük bir acı çökmüş.. Öyle ya, sonra, ceketini alacaklar, 6: alin - gıkları da kendinden uzaklaşmış ola - caklar. Buna me ÖNE, vermek istememiş. Bir gece ateşi şin ceketini sını sökmüş, altınları almış ve «anca be. raber, kanca beraber, diyere ker yutmağa başlamış. öldükten yerleştikten | HR. Alaz <a ınız zenginlere gıpta O VO| yoate karşı kendisine deri bir ceket al -| Altınlardan beş veyahud altı mış, odanın içinden bir Meğer oda arkadaşla. ırmuş, Sisayevin al akla olduğunu görünce fer. nl yutmasına mey» yevin elierinden ya « yulmuş, feryad m, nere kalamış: — Aman birade miş? Altınlarında gözüm y mak ni, rum. Ç kurtu. nkü insan zatürr ir. Bu suretle boş an etmiş olursun! Hem son. eni de bozarsın.. Sissyevin arka. ylememiş.. Altın ba. uboşuna para İ erklarını Pakat gel ge ket baş göstermiş.. Midesin. ancı başlamış. İştihası, ifrazatı . Sonbahara doğ. | £ yi ki altınların hepsini m |zaman işi, işti. İ Sisayev olm halt karıştırsayd ıp ta bir başka adem ol. kurtulması işten bile k bir ameliyat her şeyi akat Sisayev, e kaçın İdeğ hal mıyormuş.. Kv. İ velâ eni eröhimml, izci muş... rlers inanmıyor - Öyle ya, kendisi baygın olarak yata. cağı için ameliyatı yapacak profesi İmidedeki altınları aşırması ihtimali Fakat mide sancılarını da tahammi al etmek İmkânı olmadığı için altınlara bir İ vur fmuş.. Niha Bi o sona erdi, böyle bir! Çankırıda spor h Çankırı (Hususi) — Spor bölgesi Çan.| kırıda spor işlerinin inkişafı yolunda € « saslı bir faaliyet devresine girmiş bu » lunmaktadı: Bölgenin Çerkeş, Ilgaz, Kurşunlu, Şa- banözü ve Çankırı spor klübleri faali - yetlerini tekâsüf ettirmekte ve mevsim dolayısile elrafla temaslarda bulunmak. tadır. Her hafta Ankara'tenezzüh trenile ge. len Ankara klübleriie maç yapılmakta - İdir. Bu hefta da Çerkeş spor gençleri gel. diler ve bir futbol maçı yaparak dön » Maç her iki tarafın samimi oyunlarile Ve Çankırıspor 3.0 maçı ka zandı. Adana içme suyu tesisatı Adana (Hususi) — Adana içme suyu tesisatını yapmaktı olan (Adana, Mersin, içme su tesisatları şirketi) ile şeh. rimiz belediyesi arasında çıkan ihtilâf &.| zerine mükevelenin feshedildiğini ve i adliyeye intikal ettiğini evvelce bildir . Bu dava henüz neticelenmemiş bulun. makta Ve bundan dolayı tesisatın ik. mali geri kalmış bulunuyor. Buğün aldığım malümata göre bele . diye, içme suyu deposunun yanında « Dilberler sekisinde . beş arteziyen ku, vusu açlırmağa karar vermiş ve bu is! İİstarbulda Türk sondaj bmited şirketine | ihale eti Bu kuyular mukavele mu. İmiş! İş ilik çatal altın kalıp kal sele olmuş.. Öyle ya: Burada iki i var.. Ya altınları patırtı arasında mış ve mideye noksan gi kattığına gi m noksar çıkıyor. ne hırsızlık ilâcı ve mas İn miş olacaktı. O zama: 20 Bora VU TEFRİKASI: 18 cibince altı açılmış olacaktı. durdur lâzım gelecekti, daşlarını itham edebilmesi İçin € a kuvvetli bir deli! yoktu. O tak a duklarını areketleri iğ | Buhaftada Ankaradan Güneş takımı İ gelecektir. Diğer taraftan ayın 16 sında Zongul. dakta yapılacak olan atletizm müsaba - kasına Çankırı aletlerinden bir grup çağırılmıştır. Yakında bir de cenubi Anadoluda spor. cu gençlerin bir turne yapmaları program İarı içindedir. Çankırı iâman bölgesi bu faaliyetler. den gayri spor sah Jâki işi üzerinde yürü 6 bin lira ile #timlâk bitirilecek ve ih. tiyaca kâfi bir de tribün inşasına hemen başlanacaktır. Bir avcı kendi kendini yaraladı Urla (Hususi) — Gaz deresi mev - kiinde mahsulâta zarar veren kargala- Ira av tüfeğile ateş eden Ahmed Binga- nın tüfeği parçalanarak sol kol ve elin- den ağır surette yaralanmış, hastaneye kaldıralmıştır. Tirede bir çoban diğer bir çobanı yaraladı Tire (Hususi) — Yeniçiftlik köyünde çoban Demir oğlu Bekir, gece vakti ko- yunlarını mer'ada otlatırken öteden beri kavgalı bulunduğu Ali Özcan ta - rafından tabanca #le ağır surette yara "lanmıştır. Suçlu kaçmıştır. malleri yoktu. B haye midede kala Yalnız paraların böyle bereketsiz ola. Tak midede durmaları Sisayeve çok 9€1 » İ geliyordu. den sonra baml arın midede kalmalarına e ya, bundan ne zarar rın paslanmak ihti - — Hayır Dan Ju- anlarından değil, fa- kat iyi insanların - dan biri belki de en iyi İnsanı; yüzü güzel bir adam de ğil.. Bu muhak- kak... Fakat serse - min biri de değil. E- min olabilirsin. Çok akılı bir adam.. son rada ötekiler gibi züppe değil. adam akıllı bir adam. Züppe diye söylediğin insan ben mi yim? — Sen züppe mi - sin? — Sen her zamar öyle söylemez mi - sin? Sen de bana o kadar itimad eder - sın ki gönün birinde sana telkin yapa - cağım züppe olacaksın! — Belki... Aman Allahım Adada ne kadar sıcık... Haydi biraz çabuk çabuk yürüyelim... Ben sıcaktan patlıyaca - — Hakikaten güneş müthiş yakıyor. Amma'ne yapalım. Şimdi onun saati el- bette yakacak. — Senin talihin var... Sen kızarmı yorsun güneşte... | — Ben her zaman Kırmızıyım ân on- İdam, ükadanın bu seneki Don Ju- — Sen de teninin her zaman gayet güzel pembe olduğunu biliyorsun ... İlantedsşım Ferhad «pembeleşmiye baş- hyan bir kamelya gibi teni var» diyor. — Kimin için? — Benim için değil yal Elbette senin içi el Desene Ferhad bey gibi bir insan? — Yo... Ağzının tadını bilen bir açık” göz... — 'Tenimi gönmek için ağzının tadını bilmeğe değil. iyi görmiye ihtiyac: var- idir. Fakat o ne iyt görebilir, ne de ağ- zının tadını bilebili biridir. — Sen.onu sevmez misin? — Ben senin bütün arkadaşlarını sevmem. — Benim arkadaşlarımın ne kusuru r. Ferhad sersemin|c var? — Şimdi uzun, u- zun söylemek Jâ - om. Hemde hoşa gider şeyler değil — Haydi Emine anlat bakahm, — Ne anlatayım Wükerrem? — Sana kur edi- yorlar değil mi? - Deli Eenim gibi giyinen Parası olmıyan, teş- ralarda dolaşan, ve yüzü de benden gü- ze! olmayan Kızlara şimdi kur edecek erkek kaldı mı sanı- yorsun? — Sen mi çirkin - sin? Budalal. Sen şeker gibi bir kızsın. Bu ara yanlarından geçen şik bir grup Emineye selâm verdi: — Bunlar da kim?. Ne kadar çok ta- nıdıklarınız yar burada? — Burası Sahrayı Kebir değiL. Ada iskelesinin beş adım ötesi... - Öyle ammae.. günün bu saatinde arın Üstünde pişmiye dehiç bir na veremiyorum. — Biz pişiyoruz yal. Dur gene kıza- sın.. gene selâmlaşacağıı. Fazlı Şakirle Lady Salikok'un gel - diklerini görmüş olduğu için gülüyor du. Fazlı Şakir Lady Salikok'la herkesin uyuduğunu tahmin ettiği bu saatte bir yoli misin ?..İğit Mamafih, belki bu paralar şunun bu. nun elinde, dolayısile de harekette idi - er, kim bilir?.. aşk gezintisi yapmağa karar vermiş « lerdi. Görüleceklerini hiç zannetmi - yolardı. Bühassa Fazlı Şakir İngiliz kadınile böyle başbaşa O görünmeklen çok sıkılmıştı. Buna rağmen oda Mü - kerremi yukardan aşağı büyük bir dik- katle süzdü: Fazlı Şakir kendisini çok beğenen bir insandı. Ve buna rağmen Eminenin yanında gördüğü bu yaban- cının kendisinden daha iyi giyinen ve daha güzel bir erkek olduğunu ken - dikendine kabul etmiye mecbur oldu. Emineve verilen selâma mukabeleye mecbur kalan Mükerrem: — Bu sersem herif neden seni böyle tepeden tırnağa kadar süzüyor? Diye sordu — Zırvalıyorsun Mükerrem. Bugü - ine kadar Fazlı Şakir bey bana bir kere bile bakmadı. O benim halazadelerim besabına çalışır. Benim hesabıma de - .. Bu kadar dikkatle baktığı insansa ben değilim sensin!. Seni görür gör - mez kendisi için bir takib olacağını hemen hissetti. Ve bu rekabetten de korktu. — Bu herif ne iş görür? Necidir?. — Boş gezenin boş kalfası mı? — Hiç merak etmedim. Fakat bili - yorum hariciye memuru değil... * Şimdi artık iskeledeki gazinoda otu- rüyorlardı. Gazinonun çok tenha bir saati idi.. Ortada kimşeler yoktu Garsonlar bile içeriye girmişler. içer- de pinekliyorlar. İlerde bir yerde bir sucunun zili mütemadiyen çalıyordu. Emine ile Mükerrem geniş bir şemsi - yenin altına oturdular. Mükerrem bira ısmarlamıştı — Buras! da amma sıcakmış! Diye söylenerek birasını içiyordu. — Hayri amca gelip bizi başka yer- de bulamaz mıydı? diyordu. Keşki çam- lara gitseydik.. (Arkan vor)

Bu sayıdan diğer sayfalar: