28 Mart 1937 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3

28 Mart 1937 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

- ünün meselesi: Şehir nakil vasıtalarını Belediye kak işletmek teşebbüsünde bulunuyor | Bu iş için 15 milyon liranın Bu süretle Belediye varidatı çoğalacak | N Bugünkü şehir bütçesi ile, İstanbulun ihtiyaçla- rını karşılayabilmek imkânsız bir haldedir elediye şehrin imar — işlerini — Müntazam bir şekilde yapa - | bilmek için varidatını - arttırmıya | ğ Börmüş ve bunun için de ye- Dİ Membalar aramıya — başlamıştı. Unün için şehrin vesaiti nakliye İhtiyacını temin eden büyük şir - ketlerden bazılarını kendi idare - Sİne almıya karar vermiş ve bir Müddet evvel de bu yolda bazı te- Şebbüslere Birişmişti. Bu hususta Yapılan teşebbüslerden iİlki Akay ihin Belediye eline verilmesi İSİn İktisat Vekâletine vapılmıştı. Fabrika,, nın mânası taç tefsire muh Gümrük Idares Adliye Vekâleti cevap verdi | _l ihhiye Vej şehrimize ve dr tamim gön- Üererek iskâna müsait yer olup ol- TMadığımı, varsa ne evsafta ve ne Bibi mahsul verecek kabiliyette #k bulunduğunu sormuştur. Vilâyetlerden alâkadar - daireler Susta yaptıkları tetkikatın Petlcesini bir rapor halinde Ve - kilete Böndereceklerdir. Bu raporları tetkik edecek olan '€kâlet hemen yeni bir iskân pro- hazırlıyacaktır. Bu projede, bilhassa muhacirle- Fin daha iyi bir surette iskân edi- | İttek iyi birer müstahsil haline | Bötirilmelerine dikkat edilecektir. | Bu yıl Romanya ve Bulgaristan- Belecek muhacirlerin geçen yı- azaran çok daha fazla olacağı aşılmaktadır. Geçen yıl ancak yirmi bin mu- .m'_r"':ıîken bu sene bu mikta- Damd j Şampı yonası —| evam ediyor | Baş damacılar bugün karşılaşacaklardır bulun sayılı damacıları ara- Sindaki dama maçlarına, Şehzade » dün gece de devam edildi. Maçta, Gazcı Mehmet Öderle Ti karşılaştılar. Yüzlerce meraklı Baçları seyrediyordu. Gazcı Mehe ::-'""nln rakibine — yarım taş ördu Çok küvvelli ham'e ve ğ::'.'h iki oyun yaptı ve alkış .'lnlııdın sOnr inci sınıf d a, birinci sını SEalirdan biçıkçı Ali e Muğ- | H Edehi roman: 25 /| Sen de seveceksin! Ş Sblama gideceğim, | Ve. konuştular: | X Şok üzülüyorum. Naj gau bir şey mi var? İi R;;:;?umı üzülüyorum. Yok) istemden gitti gideli habör ı:ı“'mğılımun içindeki ağırlığı da Şatılışında ve sarkışın - a "'!l Cevap verdi: lıı..f"" Lütfiye, Ben 'de merak - hada :;y::ladım.;Nı oldu bu.Ni- — Bilmem ki,” z Pillnecek gibi de değil, Gidiş we'isin e Bitti, &n “Peya? Nereye gitti, aldığı Hiç bir şey belli de- | sayıldı. | tiyi kazandı. Belediye Haliç işletmesini bir ser idaresine almışsa da bu işletm bir varidat temin edemem Halbuki Akay idaresinden se 3-4 yüz bin lira kadar biz vari W edeceğini tahmin — etm Fakat bu teklif İktısat Vekületi ta. rafından reddedilmiştir. Çünkü ha evvel Akay idaresinin Barka bağlanması kararlaşı tır. Bu vaziyet üzerine Beled diğer şirketlerden bazılarını ci almak için yeni teşebbüsler yap - | müra letlere yapacağı görüldü inin sorgusuna ' rin 40 binden fazla olacağı mu - hakkaktır, Diğer taraftan n'-vmlekelfr. ize gelen muhacirlerden nnııkar_ 0- lanlarının her türlü alât ve ede - | vatını ve makineleri, söküp geti- | recekleri fabrikaları gümrük res- minden muaf tutulmuşken kanun- daki «fabrika» kelimesinin sahası büyük görülmüş ve tereddüt edil- miştir. Bu hususta Adliye Vekâletince yapılan tefsire göre buradaki «fab- | rika> kelimesinin (aletitlak tezgâh | ve imalâthane) manasına geldiği ve bu kabil sanat erbabı muhacir- | lerin getirecekleri masnuat ve ip- | tidai maddelerin altı bin liraya ka- | dar olan miktarı gümrük Tesmile bir defaya mahsus olmak üzere sa- W bütün resim ve vergilerden mu- af olduğu alâkadarlara bildirilmiş- tir. köNEN BNU üN satNNA» üN le ea b LARGamNN NNN NN ar büümÜmemamAakasumnumanisaryamunan lahı Mustafa — karşılaştılar. Mustafa, bire karşı iki ile maglüp vaziyette iken oyunu - biraktı. Biçakçı galip Üçüncü olarak, İzmirli Orhanla Emrullah karşılaştılar. Bu heyecanlı karşılaşma Üüç saat kadar sürdü, İzmirli Orhan, iki- ye karşı dört sayı ile birinci par- yumurtacı Sıra, yüzlerce meraklının sabır- sızlıkla beklediği en mühim maça gelmişti, Birinci sınıf oyunculardan bıiçakçı Ali ile ikinci sınıf oyuncu olan Kadri karşılaşacaklardı. Bu karşılaşma da çok heyecanlı oldu. Neticede Ali, sıfıra karşı üç sayı ile mağlüp odlu. Baş Damacılar Asaf ve sütçü bugün karşılaşacaklardır. Etem İzzet Benice Ve.. durgun bir tevekkülle söz - lerine ekledi: — Üzülmemek gerek. Bugün ya- rın bir haber çıkar! Harp ve asker- lik vazifeleri bu.. hiç bir şey bilin- mez. Lütfiye, bunaltılı bir iç çekişile bu teselliyi karşıladı: — Öyle. Ve,, ilâve etti: l, — Ben öğle yemeğine ablamda kalacağım. İstersen sen de oraya gel Salih: — Bakalım. Kışladaki vaziyet | edildiği haber alınmıştır. henge bayilıyor, arada bir. göğsü - nün üzörinde Güneşin güneş ba - şını sıkıştıriyor, onu - bütün bir vicdan ve hüviyet Sovgisi ile ge - çen günlerinin hatıralarındaki he- r nakl min koodisi tarafın- ! özam geldiğini |! ri sürecektir Bu yolda: yapacağı teşebbüsier - de muvaffak o! u Lakdirde elde mle olan dilecektir. * bir çok fena go dilebilecek için Tâzım olacak - varidatla N etmenin l | etmoektedir. klübü Beşiktaş Halkevini Müteessir etmiş Bir koşucudan çıkan mes'ele nedir ?.. da yaş k Türkiye <ır İtanbulu cisi Beyoğlu T şam Ankaraya 1 geliyor. Artin a birinciliğini — gönen Beşiktaşlıtar. Artinin Ankaraya Bitmemesini — min için fedarasyona müracaat et. miş ve Artinin Beşiktaş klübün. de mukayyet olduğunu bildirmiş « tir. Federasyon. Beşiktaşta müukayvet, bulunan Artinin Halkevi tarafı dan Ankarada müsabakalara işi - Tâk — ettirilmiyeceğini bildirir.ce; Halkevi müşkül bir vaziyet ka, 1 | sında kalmıştır, Artin, Beyoğlu Halkevi Açılırı « ©a aza olmuş ve spor kısmında Çü- lışmıya başlamıştır. — Artinin iyi bir koşucu olacağını gören Halkevi antrenörü, Artine yardımlarda bu- lunup onu tam atlet yaptıklan son- ra, Beşiktaş klübünün bu hareke- ti. Beyoğlu Halkevini müteessir etmiştir. Toplantı yapılamadı Galatasaray Spor Klübünden: * 27 Mart 937 Cumartesi günü tcp- lanacak olan Yüksek Murakabe Heyeti, ekseriyet olmadığından iç- timaını 3 Nisan 937 Cumartesi gü- NÜ saat 14 de talik etmiştir. Arkadaşların muayyen — günde gelmeleri rica olunur. İki tayin * Münhal olan Eminönü hü kümet doktorluğuna Erdek hükü- met doktoru Mustafa Lütfi tay'n edilmiştir. * İktisat Fakültesi doçent mua vinliğine hükuk mezunlarından Bay Reşat Nalbantoğlunun tayta Diyerek yürüdü. İlk haber Şamda evlerin içi öğle yemeğin- den sonra yatakbane - gibidirler. Hattâ çarşılar bile, Bir çak dük - kânlar kapanır ve.. herkes uyür, Lütfiye, Firdevs. ve. Güneş de öğle uykusundan yeni kalkmışlar- di, Lütfiye Güneşle şakalaşıyor, — Artık seni sevmiyorum, koca- man oldun!, Diyor, onun, — Canin isterse sev, ben seni se- viyorum! Deyişlerine, sesindeki çıtı piti â- | dümuzda şimendifer | Vekilimiz Ali güne çelik ağlarla örülen yur u faaliyetinin inkişalı üzerine demiryollarımızdı işliyen vasıtaların bi ve mütebarrik a leketimizden temini için Nafıa Ve. kâleti craslı tetkikata başlamıştır. Bu işle bizzat meşgul olan Nafıa Çetinkaya iki ay sonra İsseç fabrikalarımı görmez üzere Avrupaya gidecektir. B. Alt Çetinkaya İsveçte demir- yolu fabılkalarını gezecek ve bil hassa vagon ve lokomotif fabrika- ları üzesinde tetkikler yapacaktır, Vekilimizin bu seyahatten av - detlerinden sonra şimdiki halde tae mir işlerile meşgul olan Sivas ta- mir ve inşa atölyesinin bugünkü LAĞAÜ üt eranamammetnnaaR ada aNN nENrEaNMeNNE l Bazı sigara yarsız ölçü Ve teraziler Kullanılıyor Bunların hepsi müsa- dere edildi Belediye âyar memurlarile öl « çüler müfettişliği kontrolörleri ta- rafından yaptlan son tetkiklerde şehrimizde bir çok damgasız ölyi ve âyârsız teraziler bulunmuştur. Bunları bilerek kullanan esnaf hakkında ceza kesildiği gibi ület- leri de müsadere olunmuştur. Şimdiye kadar yakalanan terazi ölçülerin belediye şubelerinz teslim edilerek — belediye levazım ambarlarında saklanması teamül ittihaz edilmişken son — günlecde Defterdarlık buna itiraz etmiş ve müsadere edilen bu gibi şeyler'n kendisine teslimini istemiştir. Bu hususta kanunda bir sarahat olmadığından keyfiyet Adliye Ve- | kâletine bildirilmi; Neticede; | mahkemece müsaderesine karar vo- Tiler âydığız ölçü ve tartılar cü - Fürü eşyası addedilerek — buhlacıa Maliyeye verilmesi lüzem geldiği Adliye Vekâletinden bildirilmiştir. Nakliye Tezkeresi Usulükalkacak Bunun için bir kanun hazırlanıyor İnhsarlar idaresi yeni bir müsz - kirat kanun projesi hazırlamış ve Vekâlete göndermiİştir. Yeni pen- je, müskirat inhisarının Lehli gir- ketten idareye geçtiğinden beri 'a- pılan teecübelere göre hazırlanmış- tar. " Projede en mühim nok'a mühtelif müskiratların bir yerden diğer yere nakledilirken lâzım x len nakliye tezkerelerinin şimdi- sonTa kaldırılmasıdır. Kavs'ı ve bandırollu şişelerde gerek şehir ve gerekse şehirler arasın- da yapılan nakillerde nakliye tez- keresi kullanılmıyacaktır. Bu sa - retle içki fiatlarının daha çok ar - tacağı zannedilmektedi Talt bir duygu, içden kopan bir a- cınma ile, — Ne düşünüyorsun ablacığım?. Dedi. Firdevs, — Hiç bir şey.. Derken hizmetçi odaya girdi ve sevinçli bir. haykırışla: — Hanım, Gazzeden mektup.. Dedi. © haykırış on kere, bin ke- Te, yüz Lin kere daha büyüyen, <e« nişliyen, kalp ve dimağ duyguları- nı kendi heyecanına boğan bir «3n- layışla üçünün de kulaklarını doi durdu. İlk önce Firdevs: — Nihattan.. Diyerek, sanra Güneş; — Babamdan.. Anne babamdan!, Çığlığını basarak, Lütfiye de: — LOKONOTİF, Vagon ve lokomotif yapa- ' cak bir fabrika kurulacak l | Arıyor VA sarfedilmesi lâzımgeliyor idığımız malâmata göre günden| İştigal mevzuu üzerinde çalışmıya | İ terkedilmesi ve Karabük ile Zon « ' guldak srasında yeniden büyük bir fabrika kurulması düşünülmekte- dir, Bunun için mahallinde tetki - kat yapılmıştır. Mütehassıslar bu fabrikanın 12-15 milyon liraya mal olacağısı söylemektedirler. Bir yandan kömür, öbür yandan kömür endüstrisi merkezlerine ya- kın olması dolayısile yalnız yerli kömür ve demirden istifade edile- rTek yapılacak olan bu büyük fab- rika Balkanların en büyük şimen- difer fabrikası olacaktır. Diğer taraftan Brazert isimli bir ecnebi firma ile memleketimiz- de bir motör fabrikası tesisi için ayrıca müzakerelere başlanmıştır. Fiatları Ucuzl_a_t_ılacak Bu husustâ idare tet- kikler yapıyor İnhisarlar idaresi geçen sene şa- rap fiatlarında yaptığı tenzilâttan müsbet netice aldığı için diğer in hisar maddeleri fiatlarında da u « cuzluklar yapmak üzere tetkikler- de bulunmaktadır. Bilhassa bu a- rada bazı yüksek nevi sigara flat- larında yeniden tenzilât yapılmı sı düşünülmektedir. Çünkü evvel. ce yapılan ucuzlamalara rağmen yüksek nevi sigara satışlarında bir artma olmamıştır. Bundan baş'ca barut ve av malzemeleri fiatların- da da mühim tenzilâtlar yapılacık. tir. Ayrıca barut ve av malzemele- | rinin nakilleri esnasında kullan:- lan nakliye tezkerelerinin de kâl. dırılması için tetkikler yapılmakta- dır. Şı'rke_t?iı;grîye Kâr yolu Idarenin varidatı gittik- yor Şirketi Hayriye idaresinin son senelerde varidatı gittikçe azal - | maktadır. Bu, şirketi çok fena va- ziyete sokmaktadır. Şirket bir ixi | senedir amortisman olarak pek &z | para ayırmaktadır. Bu sene ancak 25 bin lira ayırabilmiştir. Halbuki eldeki vapurlar gittikçe eskimek - te olduğu düşünülürse ileride va- ziyetin daha fenalaşacağı meydana çıkmaktadır. Şirketin ayırdığı a - mortisman mikdarı hiçbir zaman eldeki vapurlarla nisbet kabul « dememektedir. — Halbuki. meselâ Akay idaresi bu sene amortisman için 116 bin lira ayırmıştır. Şirke'i Hayriye idaresi, bu vaziyetin özrü- ne geçmek için tedbirler almak ü- zere tetkikler yapmaktadır, imzasına baktı, kendisini inandıran bir genişlik ve rahatlık içinde: — Oh. Dedi ve, — Sen oku Lütliye, dinliyelim.. Diyerek mektubu genç kadına uzattı. Lütüiye Mmektubu okudu. Firdevs omun tadına, heyecanına, doyma - miş olmalı ki bir kere, bir kere la- ha ökuttu. 4 «— Karıcığım çok üzüntülü gün- ler, ölümle pençeleştiğim dakika - lar geçirdim. Vazifem mühimdi. Düşman cepherinin gerisinde ve kum arabı dediğimiz bedeviler a - rasında çalışıyordum. O vazifemi bittrdim; döndüm. Şimdi Gazzede- yim. Seni üzdüğiümü, merakta bı- taktığımı biliyorum. Pakat, yapı - lacak başka hiç bir şeyim yoktu. | Tarına nazaran kolları böğründe bir şehirdir! Kolları mesabesinde olan © 'Aınolıııin çalışma yocana hız ve küvvet vererek ak- şuyordu. Bir aralık gözü ablasına takı'dı. Firdevs — gözlerini bakışlarındaki muammalı bir dalgınlığın en ileci- sine saplamış düşünüyordu. Ru ba- kışa ve o düşünüşe çok üzülaü, ya- kolaylık verirse gelirim.. Dedi, karısını öptü, derin bir i- nanışla: — Hakkını helâl et. Asker koca- lar karıları ile her gün hellâlaş - malıdırlar., — Eniştemden.. Diye sevincini taşırarak yöorle - rinden fırladılar. Üçü de mektu - bu kapmak için hizmetçinin üze - Tine atılıyorlardı. Mektabu Fir devs aldı ve., bir. hamlede zarfı yıttlı, yazının bir başına, bir de Mektubu alınca bütün üzüntülerin geçer. Benim de az üzüldüğümü sanma. Hele o adına Lavrens denilen İngi- Tiz bana ne çileler çektirdi ve.. ben önun başına ne çoraplar ördüm, ta. savvur edemezsin? Neyse bütün (Devamı ver) 3ON | Halk Filozofu diyor ki: Bir himmetin bıça- 1 altında Güzel İstanbulumuzun bir ku - suru vardır: Henüz asrın vyeni şart- çaddelerini, sokaklarını şöyle ge- niş geniş, ferah ferah açıp ta hâ- valanamamıştır. Bundan dolayıdır ki, asri nakil vasıtaları onun içine sığamamıştır. Şu kırk yıllık tram- vaylar bile o kadar fuzuli ölüm fa- elalarına sebep olmuştur ki, halk bunları bir nevi düzlemesine işli- yen giyotinler gibi görerek nefret- ler duymuştum.. : Halbuki usul ve nizama küçük bir dikkat, küçük bir himmet, de- vamlı bir nezaret bu fuzuli facia- ları hiç olmazsa yüzde seksen dur- duracaktı. Bunun içindir ki, bu sü- tunlarda, biribiri peşine olan son kazalar üzerine halkı beybude ö- lümlerden kurtaran yok mu? di- ye bağırıyorduk. İşte zabıtamızın ciddi bir him- meti sabah akşam önüne geçilmez olmuş kazaları mümkün olduğu kadar durdurdu. Vükra bir çoklarımız hâlâ eski bir itiyada kapılarak tramvaylara dalgınlıkla eskisi gibi inip çıkıya- ruz, Lirayı da veriyoruz. Yahut bir gün hapsi göze almamız lâzım geli- yor. Öyle amma., facialar durmuşt .Ve duracaklır, Olacak kazular za- ten önüne geçilmesi kabil olmı - yan kazalardan ibarot olacaktır. Zabıtamızm bu ciddiyeti, halkın hayatını korumak için, halkı siya - net için belki memleketimizde ilk defa gösterilmiş bir azim ve şefkat nümünesidir, denilebilir. Şu mu - hakkaktır ki, bu himmet, o can ya- kıcı beyhude faciaları bir kaç güne dür bıçak gibi kesmiştir. Halkın hayatını korumak için Bgösterilen bu azimli himmetin bi- çağı altına elbette kuzu Bibi yata. rız! Halk Filozofu şartları Meksikada (beyneünilel çoğcat- ya cemiyeti) nin Tü: iyedeki iş- çilerin yaşayışları etrafında mülü- mat ve resim istediği İktisat Ve - kâletinden şehrimiz Ticaxret Oda. sına bildirilmiştir. İ Oda; şehrimizde işçi kullanan * bütün mücssese ve faorikalara mü- Tacsat ederek müessese ve fabri - kaların resimlerile işçilerinin ça- lışma, istirahat ve yemek zaman - larındaki vaziyetlerine dair resi 1 istemiştir. Bu resimlerden mütcad. dit albümler Yapılarak mezkür e- miyete gönderilecektir. Birimizin derdi Hepimizin derdi Ramililerin bir dileği Ramili okuyucularımızdan bir mektup akdık. Son zamanlarda ©tobüs işlemesi yüzünden Bite tikçe canlanan Raminin sokak- larının pek bakımsız olduğunu, kı Şin çamur, yazın ise tozdan, topraktan geçilmez bir halde bulunduğunu yazıyorlar. Belediyeden köyümüzle biraz alâkadar olmasını r'ca ederiz, diyorlar, Fakat Ramililerin asıl derdi bu değildir. Edirnekapı: dan — şehitliği geçtikten sonra Ramiye yaklaşırken şose o kadar | bazuk, diyorlarki, herhangi - bir | etobüs devrilme hâdisesi bir saniye işidir. Kışın owh'ııkr— burada — çamura gömülmekte, çukurlara saplanmaktadır. Yazın ise daha fena bir veziyet ala. cağı muhakkaktır.. ş Tamiri icap eden kısım azami | 50 metre kadar olduğu için, Radmililer belediyenin bunu ken- dilerine yapacağını umuyorlar ve belediyeden bir an evvel bue: 'fun tamir edümesini istiyorlar.) — Biz de Ramililerle aynı ka« naatteyiz. Kısa bir mesafe için- deki bu yolun derhal tamiri, herhalde elzemdir. Çünkü, bir otobüs kazası, bir kaç cana mal olabilir. O vakit, ell metrelik bir yolun tamir edilmemesi Yüzün. den kaybedilecek insan Zayıalı karşılaşlırılırsa ne feci bir netice alınmış olur. hepimizia Birimizin — derdi, derdi değil mi ?,

Bu sayıdan diğer sayfalar: