27 Haziran 1937 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 5

27 Haziran 1937 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

S-—-SONTELGRA F- 27 Haziran 1937 —————— —— Üstat Romancı Hüseyin Rahmini_n gençlere ta vsiyesi! “ e ç K Parasızlığa tahammül edenler, bir gün iyibir eser yazabilirler. ,, Hüseyin Ranmı kütüphanesinde yazt matasınin başında çe kapısının önünde durc Sıcaktan ve yok Yüzümde birlken tet Tâz dinlendim çıkmaktan | lerim silip bi- Üstadın köşkü < eybeliadanın en tepesinde Köşk bütün Marmara am dallarını hafif alâl etm yan kap Y r a S “stadın misalir odasında kübiz- | * ait hiç bir mobilye yok. Bütün k ler ailevi Ymetli halılar, at Derdi hatıralar taşıyan kilimler, koltuk- er, aynalar, tablolar LA e) A böncereilin p dö, diğer pancurları kapalı, loğ bi " Odanın sükütü içinde üstadın Ülmesini bekl curundan ma- yorum. Ha erleri Türk edebiyatının mil- | t karakteri ol n ve müna- söyleyince — Geçenlerde eskile Hİ ödebiyat ö tler deymiyen huştum, Di iyecek ve üzecek ©- U konuşmadan uzaklaştırmak yordu üstadı... — si de engin, | hatıralarla dolu olan Hü- ahminin çocuklu atırala- yedi yaşımda tek- okuma çağıdır, ! ağa mahalle mek- ' Aksarayda olan bu laka, değnek vardı. Ü Bu tavan boyunca ye © değn ve, eğnek Elif küsü ind de; “en birinin sesi fazla veva Röbortajı yapan eee Niyazi Acun mı, h birini çıkt a bu koca değnek- alar: imuyorsu: nn hut iyorsun, diye ders tıya kadar önde- de bu değ- bi di ları pek Benim bir fiskiyem vardı. İçine Bu hoca da çor fazla dövüyordu. Üstat Hüseyin Rahminin yeni resimlerinden biri su koyup, ile su dört beş Hc fiskiyemi su ile de sıktırm. için tabanlara rdum ve Day kuvvet yüzüne memek turmn, Toca, beni, yakalıfanı bir hafta dövmiyece arkamdan ber fakat tutam tmiş, çocul tutmak için koştu- lar, dılar, Artık bu mektebe Taşmektebe lar ve kalfalarla aram çok Burası bitti. Mahmudiye nin sübyan kısmıtıda bi gidemezdim rdiler. Burada hoca- yi ddi tiyesi- sene oku- duktan sonra rüştiyeye geçtim. Rü: ders aldım. Mektebi mülki, mezun oldum. İdarecilikten adliyeciliğe geçtim. sızci e geldim ve Köşkün bahçesinde Hüseyin Rahminin muharririmizle barabder altnmış bir situetl Kocasına hiya- net eden kadını öldürteyim mi, boşatayımmı?.. Bunu düşünür- ken bir okuyu- cum dedi ki.. Tercümeler hariç ol- mak üzere yazılan | bütün eserler milli | edebiyata dahildir. Adliyede mülâzimeten umuru ceza kalemine verildim. Bu vazifeden sonra muharrirliğim gelir. — İlk eseriniz ve is — İlk romanım (Şık) romanı Bu romani yarı ettiğim vakit, ter- Hakikatte Mitat efendiye gönderdim. cüman ikatte şöyle bir i- romanının Mmu- züme dikkatle baktı: — Bunu sen mi yazdı: — Ben yazdım. — Yalan söyleme, bu roman bi- raz usta işine benziyor. anıma başka istiy Göz göre göre ro birini sahip çıkarmak ü Gözümden yaş geldi ve orada ço- cuk gibi hüngür, hüngür ağlamıy başladım. Mitat efendi: « Ağlama.. ağlama. İnandıni. Ya- risini da ikmal et te getir, dedi. Romanın yarıı da yazıp gö- türdüm. Bu ikinci kısım birinci kı- sımdan daha mi beğendiler. n sonra Tercümanı Hakl- kate 750 kuruş aylıkla beni muhar- lar, Orada bir çok makale- Eserlerimin yeni in! olmuş, diye eseri- tetkik yazısı yaz. işlım. - Bu yazım İktamın sahibi Ahmet Cevdelin dikka miş, Ahmet Cevdet bir gün bana - Bize de roman yazar Mmısın? diye benden roman istedi İlk tercüme Tomanr olarak- Pol Borjenin (Andre Kornel) isminde- ki eserini türkçeye çevirdim. (İffet) romanımı yazdım, beğen- diler., (Mürebbi; n, daha ini celbet » romanlarım ve sonra da k! h gazetesinde (Şıp Sevdi) ro- manım tefrika edil Bu ro- mat- du. neşredilmemesi için baanın camlarını taşladılar, Sabah gazetesi bana: Sen hiç matbal bildiğin sahibi Mihran, korkma, yi yıksınlar. İsterlerse yaz, diye, bana büyük rdi... (Deomt 6 tner cesaret tayjdan) larda Mopâa- | Sen romanını | Yeni yaratılan güzellik tiplerine bir nüm on gelen ingilizce kadın ve mo- da mecmuaları, yepyeni bir mevzuu ele almış bulunuyorlar. Mütehassıtlarır zdıkla sürdükleri fikre &r dünyanın en müterakki cAp &- den yirminci asırda mod. zellik, hâlâ çok eski usul, an'ane ve zevklere istinat etmektedir. Her şeyin çâresini bulan bugün- kü fen, insanlara yeni bir gözellik hi tirememiştir. — İnsa artık, hep ayni çeşit kadın yüz i göre göre bıkmışlardır. Mese- lbiseler, eski tarihi kıyale biraz tadilâtla tekerrüründen ka bir şey doğildir. y Son ge- len İngi- lizce si- |nema ve güzellik Mec- muaları bu resmi baş say- falarına geçir- mişlerdir. görünmesi, bugünün ke- len biri değildir. Çok eski- na ve i- | &n bir hal hten, bazı asırlarda b nin bugünkü tiplerden dahâ çok kidir. O balde le, yeni bir hava ik olduğu va- eder. Gözlerimiz ö verecek asır artık ödern yaratma Bunun için de bilhassa kadının yüzünün h mâünalı gözleri, k eliyen saçla zgileri pikleri, bük- (Devemt 6 nct soyfade) — LİN Palme ismindeki bu yıldız bilna tarafından Çok bir kadındır cana yakın bir sıcaklık a İngilizler Bu buluyorlar kâten, Artisi size haki- göre de 9A Güzel mi?

Bu sayıdan diğer sayfalar: