8 Mart 1938 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 5

8 Mart 1938 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Altın olan on beş yaşında kızlar.. p: Â ı..ue nasıl kaçırdılar ve.. Nasıl leniz kıyılarında dehşet salan korsanlar Doleres'i safıldı ? Tüccar, kızı görmeye muvaffak ol- du, Çehresi solgu ve — son — dere - , 19 uncu yüz yılın iptidasında Ma- lez korsanları (Akdeniz) e dehşet sa- kıyorlardı. Bilhassa Filipin adaların -İce mahzun idi, Tüccarı görür görmez ( n İspanyollarla Hollanda- |ilksözü, (Ojeda) nın hayatta olup ol- , senede en azı iki bin esir veri-|max Bunların ekserisi Hiristi - acıdı. İçlerinden güzel olanlarını| — Ölmedi, yaşıyor!... veya (Borneo) sultanları-| Cevabını verdi. Hükümdar, henüz |kızın eline elini sürmemişti. (Malez) (Dolores dö Karvajol); on altı ya-|bir adamdan beklenilmeyen bu ha - ında ve son derece güzel bir kızdı-| reket, umumi bir hayret ve takdir u? eti bütün adalara —yayılmıştı | yandırdı. Kendisini görmeden gönül verenle-| (Mirvajal) cidden yüksek ruhlu rin had ve hesabı yoktu, bir adamdı, Adanın mutlak hüküm- Babası; Andre dö Karvajol, bütün |darı bulunuyardu. Ve (İlo - İla) vali-| vetini kaybetmiş bir İspanyol a- sinin harap şatosundan bin kat gü - &i idi . (İle - İlo) adasında, zel bir sarayda oturuyordu. Üç karı- yerli askerlerden mürekkep bir mu-|sı vardı, Bunlar; Dolores - gelir gel -| hafaza kıt'asına kumanda ediyordu, İmez sarayın en uzak bir kısmında İ-| © sıralarda İspanyanın eski küv-|kamete mecbur - edilmişlerdi, Hü- vet ve kudreti kalmamıştı, Adalar » kümdar, yirmi altı yaşında ve yakı-| tında yalnız yatmasına imkân var mı?... | —Aradan bir müddet daha geçti, İs- panyollar, yeniden büyük bir (Fid - ni sormak oldu, Tüccar, kiza yei Necat) vermek, kızı kurtarmak| istediler, Hattâ (Holo) adasına ge - miler gönderdiler, (Mirvajal) yine red cevabı verdi. Sevdiği kızdan ay- Tılmak istemiyordu, tuplar gönderiyordu. Gönlü (Ofeda) da idi, Onu hayatta sanıyordu. Bir gün mutlak geleceği, kendiği ni kaçıracağı ümidini besliyordu Çirkin, fakat son derece ce İspanyol delikanlısı, kızı karar verdi, Adaya geldi, Bir yol buldu (Mirv: a hulül etti, İtimat ve emniyetini kazandı. Birgün (Do- loresi evvelden hazırladığı — yelkenli| bir kayığa bindirdi, sahilden uzak - laştı, (Mirvajal) derhal haber aldı, Ta - kibe başladı, Bidayette, şiddetli bir Tüzgâr firarilere yardım — ediyordu. İpe (Devamı 6 ıncı sahifemizde) hu madığınız bu Güzel kıziın korsanlar tnrafından Hola adası Nhü- Kkümdarına satıldığı Naber alındı.. daki valilerin, korsanlara karşı mü-|şıklı idi, Genç bir kızın böyle bir dc—ı imiyetsiz neler ya Grip iki türlü müdür? Yoksa türlü de ikiye mi ayrılır? Bazıları, üpki? eNezle — oldüm dedikleri- gibi: «Gribe tutuldum.. derler, T Grip; bazi seneler galgin — halinde dünyayı dolaşır. Bir çok kişilerin ö- sebep olur, Bu, hem ehöm- e hem de tehlikeli hastalı- gn mahiyeti nedir?, — İşte, bütün doktorları düşündüren bu. Mevsim Gribi, — İlk ve sonbahare dafaa için yıkık ve harap kalelere|likânlı ile uzun müddet bir yerleştirilmiş paslı bir rnp-m, başba silâhları yoktu, (Andre dö Kalvajo) ayni v.-mveııı. bulunuyardu, Güzel (Dolares) -| zan kale dışına çıkıyor, geril ı)umu_ Yeriüilerin hemen hepsini tanıyordu. İler pazar günü kiliseye gidiyor, a- nasımın mezarim ziyaret ediyor, Çi- çeklerle süslüyor, istirahati ruku i -i çin dualâr ediyordu (Ojeda), âadlı bir İspanyol delikan- lisi kendisine kur yapıyordu. Bu ııe-l Jikanlıyı seviyor miydi? Ona - nej* kaç X. Ye. - çılan k şüphe... Çünkü onu asla unutmadı Birgün, akşama - doğru - delikanlı ile beraber kaleden çıktı, Bir İspan- yol şarkısı söyliyerek deniz kenarın-| daki mağaraya kadar gittiler, bir ka-| üne oturdular,.; B n siyah tülleri, Ozedanın kanlı ces&dini sararken (Dol elleri ve ayakları sıkıca ba bir kayığa atıldı, bir vali kızının ralından kaçırılması adalarda büyük bir heyecan uyandırdı. (Dolores) hayatta mıydı?, Kimi hesabına kaçırıldı?, Nereye gölürül- kakınması için hazırlanan — büyük dü? Bilen yoktu, proğramın tatbikine her tarafta faa-| (önüta G0 Kavajoi) dedn bir 3?x|l)CuL devam olunmktdır. Bü me - is ve keder içinde ne yapacı - yanda, işleri ve köy nması- lemiyordu, — Parası yoktu. yoktu tüfeği yoktu... Çok geçmedi; güzel kızın korsan- Tar tarafından (Holo) adası hüküm - dari (Mıravajal) a satıldığı haber a- hındı. Bu hükümdar, güzel kızı almak i- çin bir çok para ve avuç dolusu kıy-| metli inciler vermişti, (Holo) adası korsan yatağı idi, Fi-| lipin adası valial bile buraya yaklaş- Tâya cesaret edemezdi. Kızı kurta- rabilmek için bileden, paradan baş- Tösiminde bizzat Burdur. valisi Ab - ka müraecaat edecek çare yoktu, dülhak Savaş'la hemen bütün daire| Bir İspanyol tüccarmı (Mırvajal) m Âmirleri ve memurlar muhtar — köy hezdine gönderdiler, büyük bir para kanünüu bütçe ve hesap usulü hak - teklif ettiler, Hükümdar bunu red- kındaki ilk dersi muhasebei hususiye detti, Çünkü kızı seviyordu, müdürü Memdüh Duray tarafından Memleketimizdeki bütün köylerin | Askeri İbeden muhtar ve küy — kâtiblerinin İbilgilerini arttırmak, medeni malü- lmnüınm çoğaltmak üzere her yer. de (köy kâtibleri ve muhtarları kurs- ları) açılmıştır, Ayni müksatla - köy âtibleri ve muhtarları Burdur- İda da bir kura faaliyete geçmiş bu- İlunmaktadır. | Ayın 1 inci günü Halkevi binasın-| da küşat edilen tu küzsun açılma me SKĞ a li ÜĞi ei ğaaaiaaniazniaa eli Burdur’da kültür Faaliyeti tar kursu iyinetice verecek' İiülhak Savaş, A işaretli m da, havaların birdenbire — de t Si âtip ve muh- verilmiş ve bunu muhasebei husustye |başkâtibi Mustafa Koçay'ın muvaf - fakıyetli bir takriri takip etmiştir, Kurs 10 gün devam edecektir, Bu müddet zarfında; her daire â- İle'esaslı surette meşgul olmaları ica-'miri de kurs müdavimlerile, kendi vi şube ve ihtitsasları dairesinde — ve hasbihallerde bulunacaklardır. Kur - 8a devam eden köy müuhtar ve köy| kâtibleti; bütün takrir Ve derslere büyük bir alâka göstermekte, kendi. Terine izah olunan bahisleri dikkatle dinlemektedirler. | Resmimiz, kürsun açıldığı ilk gün küşad merasiminde hazır — bulunan | Vali we daire müdürlerile memurları | mühtar ve köy göstermektedir. Bunlardan B. işaretli zarf v kâtipleri nda hususiye müdüry Memduh Dura M işaretli zat da Mühüsclel ©L ye başkâtibi Mustafa Koçay'dır. (Dolores) hükümdarı sevreiyordu, | Limana gelip giden gemilerle mek -| İArsen Lüpeninin öldüğü zınnolımu-l İlunııyormm © Bu şehirde, Sakkaroti | L A N Elinden kendinizi kurtara- İlara çabucak sirayet eder, İheilât Wi On senedir izi bulunmıyan azılı hırsız gene orfalığı birbirine Moris Löblan'ın ekseri romanla-|ismi altında ve iyi bir âile içinde|dirdiği sandıkları yaya rinın kahramanı «cenlilmen — birsız» yaşıyormuş... Şimdiye kadar 300 yçr. üç milyon frank kıyımı yç.m bü zan yanlışmış. Arsen Lü- ’*““'“5 Muhtelif yerlerde sağ ve Grenoblda faaliyette bu- |19 deposu varmış. Bu depolar ceyir li eşya ile dolu imiş... Grenobl zabıtası, tamam on sene- İden beri meçkul bir hırsızın peşin' - |de, Fakat, bir türlü izini bulamı - yer, kendini ele geçiremylor. Her gün, bilbassa tatil ve yortu günleri iya şehirde bir apartıman, ya civar köylerde bir köşkün soyulduğu ha- ber veriliyor, Zabita, — araştırmalar iyapıyor, cür'etkâr hırsızı yakalamı-| yor. Hırsız, ilk evvel kilidin balmumu ile modelini alıyor, sonra bir anah - tar yapıyor, sanki kendi evino giri - ünden bir çok kimseler bpnâ fu-| yormuş - gibi, -serbestçe kapıyı açıp , Ufak bir üşüme kâfidir. içeri giriyor. En hafif, en kıymetli, şlca arazı:Vücutte- fazlaca kar: işeyler söçiyör; âlıyor, gidiyor... Zabıta; şüpheli adamları sorguya yordu. t- |i derde karşı pılmalı? hırsızı bulmak kabil değil Bir gün Lüpen kartır: * üzerinde şu cüm' muhalaza elr nun için -ale Zengin * ettiği vak l ayor,| anızı | ız, © 1 zabıtaya çi- zü faydası olmi- İçert, hirsızm tutulmasına yarar di- iyeceksiniz... Hayır! zira eldivenle ya-| zılmış, Parmak izinden eser yok... cidden centilmen hırsız Grenobl hırsızı, her gün artan si- kâyetçilere cdvap — vermekte izha- rt aczediyor. Faili bulunamıyan hırsızlıklara ait dosya günden güne kabarıyor, Nihayet en muktedir po - runda yanıklık... lislerini, bu meçhul hızsızı bulmaya Bu bastalık saridir. Evde Lulunan-|memur ediyor, Kendilerine tam se - vu-|lâhiyet veriyor tehlikesi yoktur. Buna Şimdiki is- İpnlık, kesiklik, hafif veya şidde. | bir sıtma, bilhassa iİlk nefes borı ahnazsa eskiden (nezle) derlerdi ma doğru azbıtaya si, Alsas Loren. icaddesin |mniz- (Mevsim- Gribi) dir, l bir. depo bu- Salgın Grip, — Nadiren zuhur e-|lunduğu gün aşırı ka - den ve kısa bir müddet içinde dün «İpalı sanı ip konulduğu - aT tarafına yayılan — müthiş'nu haber Bir afetlir İkinci bir mukbir de, sandıkları ge- Sön yarım' asırda iki vak'a zuhur|tiren adamın civar 'etmiştir. Biri, 1889 da, diğeri 1918 d yalnız bütün dünyada yüz binlerc kişinin ölümüne sebep olmuştur. 880 da, hastalığa — (Biloanza) derlerdi. 1918 de (Grip İ - İs panyol nezlesi bu tavırlı bir adam... İsmi?... Sakkaroti Lüpen... ( nobl'un maruf terzilerinden damadı. Karısı .22 yaşında güzel, se- imli bir kadın. Zabıta, yanlış bir iz üz anduğuna hükmedeceği yardım. ediyor. murlarından birine soru — Bu mösyü Sakkaroti ne ile ge- çinir?, —- Kayiınpederinin yanında- çalışı- ge -'yor. Fakat, asıl işi kelepir mal satın Tıp tarihleri, irdenbire vak'a 1403 e evvel zuhur etmiştir. * öriçlerin her ikisi de, eğer vahim ihtöâltlar zubur etmezse, araz iti - barile bir ğ Hk inde bu. | dediye me- | 5 ıhılhvıkı sıca -almaktır. Müzayode salonlarmın dai- ğn veya n bir tesiri yoktür |mi müşterisidir. Birtncisi, adi bir nezleden ibaret-| Polis memurları, meyus bir hal - İki, üç günde geçer, gider, e çekilip gidiyorli İ m süratile bütün dün-| — BEKLENİLMİYEN TESADÜF Birincisi, ayni senede Çişaddit defalar ziyaret beta caddesinin köşesini Cisi kısa veya uzun hi (Devamı 6 ancı salifede) n dönerken adamın, üç numaralı deponun Ö- çekiyor, baskınlar yapıyor, —meçhul 'na: ada te -| 18 Şubat cuma günü, polisler Güam- kattı! Üzerine koyduğunu görüyorlar, Ya « İmna yaklaşıyorlar, Ve: — Sakkaroti... bunlar ne?., Diye soruyorlar. Yabancı, polis « leri görünce şaşırıyor, Tengi sararı « İyor, ve deli gibi binanın kapısından içeri dalıyor. Polisler arkasından ko- şuyorlar, fakat o, sansar gibi kaçı- yar. Beşinci kata gelince açık bir ka- pıdan içeri giriyor ve kapıyı kilit - liyor. Polisler nihayet kapana sıktık, di- iye seviniyorlar. Odadan bir yere ka- içamıyacağını, her halde yaklıyacak- larını zannediyorlar: — Haydi, kapıyı aç!.. Sakkaroti kahkaha ile mukabele e- dı)'nr: — Kapıyı kırmıya teşebbüs etme« yiniz, yoksa yakarım sizi... Vaziyet ciddileğiyor. Polisler, bu tehdit üzerine kapıya yaklaşamıyor- Ailesine müracaat ediyorlar, Karısı. | — Biz söyle , belki teslim olur.,. Diyorlar. Zavallı kadın kapıya ge- liyor; — Aç kapıyı.,. beni seversen aç... haydi, yalvarıyorum sana... Süküt. Cevap yok... polisler: Kanun namına söylüyoruz, aç kapıyı... Sakkaroti içerden cevap veriyor: — Kapıya yaklaşırsanı? evi dina« mitle berhava ederim! Polisler korkuyorlar. Ne olur ne olmmaz... beiki dediğini yapar, Mes'u- liyeti üzerlerine almak istemiyorlar, Karakola haber gönderiyorlar. Res » mi, bir çok memur geliyor, evi uhassara altına alıyorlar. Bu dört saat devm ediyor, Nihayet kapıyı kı» rıyorlar, içer lar, Hyret! Hır- sızdn eser yok... Fakat öda, tavana kadar dolu: Sandık dolusu kürkler, igümüş sofra takımları, kıymetli ha- hlar, tablolar, yeni çamaşırlar, elbi- seler, Jpon ve Çin işi bronz ve fil. dişi heykeller, kristal su takımları, altın kakmalı silâhlar vesaire... KEDİ Mİ BU?.. Sakkaroti her şeyi düşünmüş. lüe sumunda kaçabilmek için her — şeyi hazırlamıştı. Odanın tavanında, ev elden yaptığı bir delikten dama çık- mış, kaybolmuştur. İhtimal civar eve lerden birinde oturan adamlarından, ortaklarından birinin âpartimanıma gitti, saklandı. FAKİR SEVER BİR HIRSIZ Sakkaroli çok merhametli idi. Fa- raza otomobille dolaşırken bir köye uğrardı değil mi?.. Yaya olarak köyü di fikaralara para dağitirdi. Bir gün yol kenzından ekilmemiş fbir tarla gürdü. Sahibini buldu. Ni- çin tarlasını ekmediğini sördu. 'To - hum alacak parası olmadığı cevabi- ni alınca cüzdanmı açtı, 500 franklık bir banknot çıkardı, — Al bunu, deci Ken yine veririm... On senedenberi yakayı ele, vermie yen bu centilmen hırsız nasil çülie yordu?.. Sakkaroti'nin kayınpederi- nin yanında çalıştığını söylemiş — Kayınpeder, sıkılmayınız, 10 terilörinize bir şey göndereceksi: veriniz bana, götüreyim... İ Diyor ve paketi alıyor müşterile» rin evine gidiyordu: Haftaya geçer « İ nde duüran bir yük arabasından in (Devamı 8 mcı sahifemizde)

Bu sayıdan diğer sayfalar: