8 Temmuz 1938 Tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2

8 Temmuz 1938 tarihli Son Telgraf Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

- Siyasi terbiye ve.. TT A ee AŞ DA AD AA L aa aa a e ea Ş 29—SON TELGRAF — 8 Temmuz 1938 GÜNÜ ADEN onun temeli Siyasi terbiyenin lemeli, millet bünyesinin temeli gibi yine köyde başlar ve knylude inkişaf bulur. En yüksek siyasi terbiyedeki mil- letler, en yüksek terbiyeye ve re- faha sahib köylüsü olanlardır.. Yazan : ETEM İZZET BENİCE ua üç yazı okudum. Bunların üçü de Matbuattan, Matbuat hür. riyetinden ve Kemalist rejimin Matbuat telâkkisinden bahse. D diyorlardı. Her üçünün de vardığı netice aşağı yukarı siyasi terbiyede ve. onun tekâmülünde toplanıyordu. Türkiyede Matbuat ve Matbuat hürriyeti ve. Matbuat elâmanı münakaşa mevzuu olmaktan çıkmıştır. Fakat, siyasi terbiye üzerinde konuşulabilir. Siyasi terbiyenin temeli, millet bünyesinin temeli gibi yine köy.. de başlar ve. köylüde inkişaf bulur. En yüksek siyasi terbiyedeki mil. letler, en yüksek terbiyeye ve refaha sahip köylüsü olanlardır. Nadir Nadi makalesinde siyasi terbiyeden bahsederken — şöyle A «— Biz gelecek nesiilere emamet bırakmak istediğimiz ahengi — memlektte nasıl yerleştirebiliriz?.. Öyle bir formül bulmalıyız ki hem hürriyet güme gitmesin, hem de memleket bundan bir zarar gi Bu çok hayati mes: esin. enin hallini gazetelerin şu veya bu şekle $o. kulmasından ziyade halkımızın siyasi terbiyesinin inkişafında aramak | —- daha doğru olur zarmediyorum. Büyük Şefin sözünde büyük bir ha. Fakat, bu nisbette muhaeririn hitap ettiği kikat var: «Matbuat hi i yine Matbuat hürriyeti korur:» Zoraki temin n ileride faydadan ziyade zararımı görürüz. Zararlı ihtimallerden dalma kaçınmalıyız.» Nadir Nadinin bu teşhisi ve endişesi ileriye bakan bir düşünüşün mahsul ve ifadesidir. Ve gösterdiği başlıca çare siyasi terbiyenin im. kişafıdır. Neşet Halil Atay'ın Ulustaki yazısında ise Matbuat hürriyeti ve tenkidi şu cümlerlerle tahlil ediliyar: «Türkiyede matbuat' hürriyeti, bu hürriyetten mahrum deviler- de yetişmiş bugünkü idareci inkılâ b neslinin en büyük hasreti idi. Ağ. zın kapandığı yerde kalb açılmaz. Kalb kapandıkca, cemiyette yalnız müanevi kıymetlar değil, bu kıymet leri yarelan insanlar da —küçülür Ve eğer cemiyet sürü denen hayvan topluluğu haline çelmezse buna yakın bir derecede iptidaileşir. İmsan cemiyetlerinde fikrin ve işin kaymeti fikrin ve işin tenki- ;da tahammülü ile tekâmül eder. Tenkidi mahküm eden, münakaşa kabiliyetinden mahrum hiç bir fikir, hiç bir iş, müzekümil. bir fikir yveya iş değildir. Tenkid, bütün içtimali kiymetle rin babası ve ebesidir de denilebi Hir. Cemiyetlerde tenkid fikri, hürr iyet ile doğar, inkişaf. ettikçe kıy. Ünetler yaratır. Orta çağın skolâsti k imanımı son çağ rasyonalizmi e- dhine ilk zorliyan İngiliz hürriyetidir ve İngillerede. kıymetler İngiliz Pürriyetinin inkişafile muvazi bir tempoda artmıştır. Aksı yapılan ce- niyetlerde ise, iş tersine döner. Kı ymetler birbiri peyine azalır, Tenkid, hürriyeti, kanun hürri yeti ile tahakkuk eder. — Bilgiye, takdire, iyi niyete, bilhassa oklı seime dayanarak Yyaratırı — vasıflar sekr.Tenkid yapanlar arasmd. seviy e, düştükçe tenkid mahiyetini değiş. tirir ve yaratıcı kudret olan tenkid, polisin alâkasını tahrik eden bir <ürüm olur. Türk gazetecilerinin Türkiyede tenkid hürriyetindes şimdiye ka- #dar icadı' kadar istifade edememiş olmalarının bellibaşlı birkaç sebe- İpinden biri,. gazetenin kendisidir.. Çok defa her şey önde ve tenkid veden gezeteci arkada kalmıştır.» Neşet Halil Atay da bu tahlili ile Matbuat hürriyetinin ve tenki. — (din genç neslin görüsü ile olgun bir izahını yaparken yine bilvasıta sevi, ye temas ediyor ve hürriyete analık eden tenkidin, bu büyük kudire. Her iki yazıdan da aldığımız parçalar muharrirleri arasındaki gü. İstanbul Festival Şenlikleri Balkanlı hey'etler; ayın yirmi beşinden sonra şehrimize gelmeğe başlıyacak İstanbul festivali hazırlıklarına belediyece hız verilmiştir. Balkan şehirlerine yazılar da. vet mektuplarına müsbet cevaplar gelmiştir. Balkanlı — festival heyetleriş ayın 25 inden sonra şehrimize gelmiye başlıyacaklardır. Festivel şenlikleri de Ağustosun birinde başlıyacaktır. Belediye festival afişlerini ha. Zırlıyarak — şehrimizin —muhtelif mahallerine astırmıştır. Bu seneki festivalin nerelerde | yapılacağı da bugünlerde ilân olu nacaktır. Bendlerin Eski haline Getirilmesi İşi Ayrılan k'emisyun dün de tetkik er yaptı Bentlerin tamiri ve eski haline irilmesi için; teşkil olunan he. *Köprülü. kütüphane. kler yapmıştır. | Buradaki eski eserlerden bend. | lerin eski vaziyetine ait malümat | toplanmaktadır. Bu malümat tasnif olundu” sortra hayot azaları; mahalline gi. derek icap eten krokileri hazır. lıyacaklardır. Ondan sonra da sür'atle ameli. yata geçilecektir. Ihraç edilecek Arpalarımız Kat'i kerarlar verildi Arpalarımızın standardizasyo için bir nizamname projesi zırlamak üzer tacir . zarlanan ve küçük baz: vi arpalarımız lerine, renklerine bakılarak muh. talif sınıf ve deroceler: suretile kıymetle Biralık evsafı haiz rıta bir takım — takayyüdata ve tahlillere tâbi tutulmak - şartile bu namla ihraç olunabilecektir. Biralık evsgfını gösteren fakat bu namla gönderil: İar yayla veya avada yeti Hi pasatıl iki a | uştır. Bunların birincilerine ) arpa, ikincilerine de ova arpanı 'namı verilmiştir. | — Biralık evsafı İ lik olmağa elve: l haricinde kalan adile bir sınıfa konul! , fakat yem- palar da (avpa) üŞ ve bun. miştir. kır ve siyah arpalarımız da mevaddı ecnebiye bakımından ay- ni kontrola tâbi tutulacaktır. Genel kurmay başka | Tedkik sevahatin2 çıktı Büyük Erkânıharbiye Relsi Ma. reşal Fevzi Çakmak dün Konya Ereğlisine gitmştr. a Eaşldak aei yedinn ni Ze Ni seviyede bulunması elzemdir. Kütle ve millet iladesi içinde ise entel. İktüel şehirliden önce mikyas ve ölçü behemahal çoğumuzu ifade eden köylü üzerinde teplanır. Yazımıza başlarkn de işaret ettiğimiz gibi en olgun seviye ifadesi €en uyanık ve münevver köylü sayısını derler. 'etmez bir nisbet içinde uyanık ve okumuştar. Fakat, daha da okumu. 'ya, açılmıya, düsünme kabiliyetini arttırmıya muhtaçtır. Muhakkak ki, bu nisbet yüzde doksana çıktığı vakit Matbuntm, hürriyet ve tenkidin davası da kendiliğinden halledilmiş, en olgun ifadesini almış olacaktır. Bu fakdirde siyasi terbiye ve seviyeyi, onun kalkınmasını, onun hü. kün rel oynamasını ancak temelin, yani köyün inkişafında ve köylü. nün tam ifadesi ile uyanıklığında ve kafasının geniş ölçüde işlemesinde ve refahında aramak ve beklemek iztırarındayız. Yine bu realist görüş icabı olaraktır ki, Cumburiyet Parti ve Hükümeti en büyük gücünü köyde arıyor, onu okutuyar, Halkevlerini omun bağrına kadar götür. miye çalışıyor ve kararlaştırıyor. Köylünün siyasi pebiyesi ve seviyesi matbuntın ifadesini ve ro. Künü tanzim edeceği kadar muhakkak ki iktısadi ve mali inkiyafını da temin edecek ve gazetenin en başlı okuyucusu; zümre değil, kütle, ya. ni köylü olacaktır. Bizce Türkiyede bugünkü şekil ve vasıf ne olursa elsun bir Mat. (buat reğiminden önce okuma, okulma, en geniş ölçüde okunabilme (davası vardır. Ve. bu dava her müşkülü yenecek ana davadır. Siyasi sabada ise, Atutürk Matbunt rejimini, onun ne olması Hüzın geldiğini yalme Kemalist reğim için değil, bütün dünya milletleri ve rejimleri için cen mükemmel ve ea ideal şekilde ifade etmişlerdir. O da, vüş farkı itibarile gerek halktan Matbuala, gerek Matbuattan halka fadec şu vecizedir. telkin ve tesir telakkisi içinde olmun yine seviyeye gelip dayanma! seviyeli, üstün halk kütlelerinin de yüksek | «Matbuat hürriy yine Matbuat hürryeti korur..» Ve yine muhakkak ki.. hürriyet daima upkı hürriyetsizlik gibi Hi bu iki sımıf | lar da altı derece ile numaralan - | Müstakbel İstanbulda spor Beyoğlu, İsianhııl. Kadık y ve Bağaziçinde | bir sper sahası yapılacak Yeni sahaların kurulacağı gerlerde hiç müsaade edilmiyecek 1 İstanbulun imar plâ. ahtelif yerlerde «spor sa. olunması için de yer ayrılmıştır. Çünkü şı bik olunduktan sonra merkez sık- letini değiştirmiş olacağından ye. i spor sahaları yapmak zarureti. nin hasıl olacağı göz önüne alın. maktadır. 4 olunma. lar; da. şehrimizin spor ih- yerlerde ğinak bulunam tiyacını temin edecek kurulacaktır. ihala pr | İamıştır. resi bu sene yacak, Belediye de gelecek sene bütçesinde buna ald tahsisatı ayı- rarak kendi hissesli kısmı yaptıracaktır. * valide hanın: molozlarının kaldırılma ameliye - leri bittiği için bu işi üzerine alan müteahhid, Belediyeye müracnat ederek kabulü kat'i muamelesnin yapılmasını istemiştir. — Belec fen şubesine mensub bir bi hususta — tetkikat yapmaktadır. Ayrıca bu kısmın tesvivesi için de bir plân hazırlanmaktadır. Bebek tramvaylarınım durrmakta olduğu çimento gibi bazı maden cevherlerile ma. den kömürlerinin harice ihracını temin maksadile kabu! edilen red. rüsum usülle- rinin 1908 takvim yıh içinde de tatbik edilmesi takarrür etti. * İspanyada Almerida'da ser . be:'limııılıdshknbnnmr_ | luklarla karşılaşmıştır. Arkadaşlarile - beraber İtalyan | hududunu geçen bir Fransız tıb « biye talebesi İtalyan hudud mu - | hafızları tarafından öldürülmüş. tü. Rom: Fransız mastahat - | güzarı bu münasebetle bugün İtal. yan Bükümeti nezdinde — şiddetli protestoda: bulunmüştür. | * Belediye İktisad işleri mü. İ Mîıv;ffakiyetliî cinde |Bir netice - — | / eaat ode yakılma ve | *bu | dürü Asım Süreyya ve eski bele. diye müsishdemin müdürü Refik | aleyhlerine hamallar messlesin — | de suiisttmal yaptıkları yolunda birinci sorgu hâkimliğince açıları tahkikat bitirilmiş ve meni mu. hakemelerine karar verilmiştir. * Avrupanın ağüstosta yeni bir buhran geçireceğinden kor . kulmaktadır. Bilhassa Çekoslovakyanın Sü - detlere vececeği Bakların Alman. ileri olması şarttır. /ona lâyık olan küdretlerin malı ve hakkıdır. Etem İzzet BENİCE polisin elinden kaçtıktan sonca, | Ferhündeyi alıp bir semti maç - hule gidiyor. da Mansuru aramaktan usanmıştı. Naci Demirel, Mansur mesele - sile Ömerin ve bilhasaz Perhude- nin alâkası olduğundan emindi. şiddetli bir emir verdi: Polis müdürü işin içyözünü bil. Aşx HEYECAN ve İHTİRAS ROMANI Tetrika N. 38 — Hayır. İZaten ondan sonra da amcak bir | kere gitmiştim. Mansurun adr bi ir daha gözcmedim.. le geçmedi. Bu gece gittiğim za- man, Melâhatin Mansur tarafın. dan kaçırıldığını Gültekinden öğe röndim. — İki gündür bu hâdiseyi ga. zetelör tayıt cayır yazıyor.. Oku. madin mi? — Hayır. Ben gazete okumam. — Neden? Okuman yok mu? — Bilâkis. Ortamektebden me Zunum. Fakat, yalnız roman oku. oo rüm. yazan: İskender F. SERTELLİ | dzha fazla söyletmek Fmkânmu bu- lacaktı. — Sonra yine görüşürüz.. Diyerek katesten çıktı. Jale, taharri memurunun arka. sından sesk — Görüyorsun ki, benim suçum yoktur, Kâmil Bey! Onl: Yafese düşürdüler. Sözünde du - rarak bana yardım cdeceksin, de- H mi? * ğ Mansurun izi hâlâ bulunamadı. Bomontide saklanan Ömer de izini kaybetti. Naci Demirei, bir haftadanberi aparımanına gelmiyor.. O gece beni de| e— Gültekin hüdisesile meşgul olmağa değmez. Bu. nihayet ale. lâde bir kumar meselesidir. Sen, kaç gündenberi detlikodusu devam etmekle cime tumarhane kaçkını Mansurun izmi bulmağa çalış! Ve bu işi nihayet bir haf. ta içinde başaramazcan istifanı ve- rip, kendine başka bir meslek in- | tihab etf İ Nacı Demirel bu sözlere muha. tab olacak bir memur değildi. O, | Avrupada tahsil görmüş, zek, an- layışlı, uzağı gören kabiliyeti kuv- vetli bir zabıta memuru İ «Bu işi beceremiyeceksen, ken. dine başka bir iş bul!» Demek, böyle değerli bir me - | murun izzeti nefsile oynamak de- | mek değil miydi? Bu, nihayet bir görüş ve seziş * meselesiydi. Elde bir ipucu yoktu. | Derin boşluklardı seyahate çıkan Kutub seyyahları gibı, İstanbul . İ | Polis müdürü, — Naci Demirele 1 miyordu. Naci Demirel her ne ka- dar polis müdürüne ve şabesi ümi- rine kâfi derecede izahat vermiş. se de, onu, Mansaru tutamanaz - hikla itham ediyorlardı. Meansuru arıvan başka memur- lar da yak değile. Pults müdürü bu işe çok ehammiyet vermişti. bulda dolaştığı muhakkak olan bir delinin henüz ele geçirilememesi polis müdürünü de, dahiliye zarmı da fena halde sinirlendir - mmişti. Jaleyi, Selimi ve diğer Iki kur marbazı adliyese teslim etmiş - lersi. Fakat, banlar kâkimin hus zurüne nihavet hileli ayum oynı. yan birer kumarbaz sifatıle çıka- caklardı. Naci Demiret srtık onların pe- şini takib etmiyordu. n, müdiriyette çok güvendi. ği arkadaşlarından birine rastladı. yayı lfatmin etmemesinden endi. şe olunmaktadır. Bu arkadaşı, Naci Demireli zi- yarete gelmişti. Naci Demirel, arkadaşının ko - Tundan tuttar | — Nereye gidiyorsun, Faruk? Sana gelmiştim, gözüm! Beş dakikacık seninle görüşebilir mi- yim? Naci Demirel arkadaşını oda - sına götürdü: — Ne haber? Çoktünberi görün- | düğün yok.. Nerelerdesin baka - | ilm? | Paruk İstanbul mekteblerin - | den birinde resim muallimiydi. | — — Birader! Beni vurdülar.. Diye | süze Bazladı. | Naci Demirel haycetler — Ne diyorsun? dedi. Seni vur- | dülar rm? Ve hemen ayağa kalkarak: | Hüsniyeyi — Yaran nerede* Diye sordu. Faruk güldür — Kesemde.. — Aman bireder! Ben de sahi- den vürüldün sarıdım da, yüreğim oynadı. Yankesiciler mi vurdu? bir inşaata | mi spor sahalarımızın «Boğa- | «Beyoğlu», «İstanbul», «Ka- diköy» ve «İstanbul> da olmaları temin olunacaktır. yapılacak yerlerde istimlâklar yapılacaktıı kararlaştırıla bu semtlerin 7 Semtleri sahaları» nın; relerinde kurulacağı; müteh heyetler' tarafından tesbit oluna. eaktır, İtalyan fabrikstörlerinden Ar- mando, evvelki gün polise müra- k Beyoğlu caddesinde | Bunun şümul dolaşırken meçhül bir şahız ta - rafından cüzdanmız. — aşırıldığını bildirmiştir. Zabıta teşkilâti bırkaç saat son- ra üstü başı le bir genci y kalıyarak Armando'nun karşıs getirmiş ve kendisine: e— Cüzdanyıttı çarpan tanke. sici budur.» demi Armando, bu. cü: sızlığın bu genç çocuk tarafından yapılamıyacağımı, asıl hırsizm bu. lunmasına imkân — görmediğini, Avrupada bile bu gibi yankesi - cilik faillerinin teyda masından izharı dczer lemiştir. Murmaileyh dün sabah müdiri. | yete davet edilmiş ve çalınan cüz- | dan muhteviyatına halel gelme. | den, kendisine verilmiş ve yan . kesteinin de evvelki gün kendi- sine gösterilen zabıkalı Çeşme - meydanlı Hüseyinden başka kim. se olmadığı söylenmiştir Bu vaziyet karşısında Arman - do, Bu işin tahkikatile alâkadar memurları tebrik ettikten sonra Polis müdürü Salih Kılıcın ya - nına giderek hayranlıklarını ifa. de eylemiştir. Armanda'nun çalınan cüzdanın- da 15 İngiliz Hrası, 520 Hiret, 180 | tkârane hir- * İngilizce Niyuz Kronikel ga. zetecinde otunduğuna göze, Tür. | giliz liralık krediden sonra, Balkan devletlerile de aymi su - | rette anlaşmalar akti imkânlarını | araştırmak üzere muhtelifİngiliz nezaretlerinin iştirakile bir ko - misyon kurulmuştur. | * Seyyar sebzeci Sami metresi para yüzünden altı yerinden bıçakla Edirnekapıda | Hallaç Ahmed karısı Saimeyi kıs | kançlık yüzünden beş yerinden yaralamıştır. — Bunlar, sokakta dolaşan y: kesiciler değil. Kibar — hitsızlar. Oyunda vurdular beni.. — Ne oyunu? Bakara.. — A birader! Bakara da oyna- nacak oyun mu? Bunur ne zevki var? Bakara insan: mahveder.. O. cağnı söndürürü bir oyundur. — Sorma azizim! Yakalandım bir kere, hususi bir yer diye öyle müthiş bir batakhaneye düştüm ki. Dün gece tamam üç yüz lira kaybettim. Bunu — şansızlığıma hamletseydim, hiç acınmıyacak ve çıkıp gidecektim. — Oyun hileli miydi yoksa?. — Hileli demek de lâf mm a gö- züm”? Hepsi de mütemadiyen «se- kiz, dokuz» açıyorlardı. Sonradan farkına vardım ki, kilekârlar kol. darının içinde yedek kğıd saklı - yorlarmış. Bunu yakaladım am - Ma iş işten geçti. — Verdiğin paraları alamadın . — Ne gezer?! Herifler çılyav . rusu gibi dağıldılar. Üstelik beni de tehdid ettiler. — (Devarı var) DEZA Çekoslovakya'dı Sokol bayramı Yazan: Ahmed Şükrü ESâ Birkaç gün evvel Çekoslor yada başlıyan sokol bayramı vam etmektedir. eteler, vesile ile Cumhurreisi e ehemmiyetli siyasi bir nutuk SÜğ) lediğini de haber vermektedirl Filhakika Çekoslovakyanın b gün karşılaştığı büyük zorl karşısında sokol tezahüratı, derin bir mana ifade etmekted ve ehemmiyı anlatmak için sokol teşkilâl mahiyetini bilmek kâfidir. — | Sokol şahin demektir. 1861 nesinde Tyrs namında Bohemif bir vatanperver bir spor t yapmıya karar verdiği zaman, ” teşkilâta isim olarak, cenub S larınn — kahramanlıklarına * hurafelere karışan Sokol'u sef| miştir. Azaları da o günden güne kadar kırmızı gömlek mektedirler. ) 1861 senesi. Cenub Slavlarif hurafeleri içinden alınmış bir adı. Spor cemiyeti. Kırmızı lek, Buulardan her birinin manası vardır: 1861 senesi, Garihaldi'nin * kırmızı gömlekli bir Napoli krall: letine ilbak ettiği yaldı. Esaseti ilhaktan sonradır ki buyünkü talya krallığr doğmuştur. İki ” ne evvel de ayni Piemont, sanın yardımile, Habsburg (? ratorluğuna karşı harp ve Lombardi. bürg impa hızlanan rümekte oldutunu gürteren | hâdiseler, — 1620 senesindet Hahsburgların tazyiki atınd * Tunan Çekler için birer vesilesi olmuştu. Çekler, nil Habsburg tahakkürmine kv tiklâl savaşlarında Ük mü kiyet telâkki ettikteri Prag PC diye seçimini 1461 sencsinde * zandılar. İşte Sokol svor cel yeti, bu muvaffkkiyetin heyeff içinde kurulmustur. Garihaldi!)| gönüllüleri - tarafından — giyi” kırmızı gömleğin de soko! ÜN forması olarak seçilmesi, yetin maksad ve bedefini ayt'| latmıya kâfidir. İsmi manlarına aid hurafo'er içini) alman bu cemiyete yalnıa lar aza olacaktı. Cemiyet hakik ten bir spor kurumu idi, Ve beden terbiyesile sıhhat. — St bir bedenle iyi işliyen bir | İyi ahlâklr fodakâr imsanlar. temin edildikten sonr: miüecmmendi. 1861 senesind spor ve kültür hayatında ç05 | hemmiyetli bir rol oyradı. nında büyük ölçüde yardımı € muştur. 4 Çekeslovakya istiklâlini diktan sonra Sokol — teşkil rolü değişti: Kazanılan istikl müuhalazası, — Çekoslovakya büyük ve gittikçe zorlaşant " mesele halinde belirdi. E j I'Eğ $ İ I$; BAD

Bu sayıdan diğer sayfalar: