20 Mayıs 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 13

20 Mayıs 1935 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 13
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

G““"' örten şapkaların ©€n son örnreği Bir birine-hiç benzemiyen iki giyiniş. lar yana eğilen dar kenarlılar. Amerikan gemicilerini andıran şapkaları Bu yaz şapka mo- daları aabildiğine değişiktir. Geniş kenarlı şapkalar, arkaya ve öne ! doğru giyilenler, hepsi bir araya gelerek son yılın modası olmuştur. NY0 -e KADINLARIN; ALBENİ-Si KADININ SESİ - EN BÜYÜK SİLÂHIDIR Psikoloji mütehassısları, şah- siyet sahibi olabilmek için sekiz vasıf sayıyorlar, Güzel sesli ol- mak bir insant doğrudan doğru- ya şahsiyet sahibi yapamıyor. Bununla beraber, ahenksiz, tat- sız sesli insanların da hiçbir va- kit şahsiyet sahibi câamıyacak- ları iddia olunuyor. Hatta sade- ce güzel yüzlü olmak ta şahsi- yet sahibi olmağa kifayet etmi- 'or, y Diğer taraftan ahenkli, tatlı ve derin sesli bir kadının şahsi- yet sahibi olmamasına imkân göremiyorlar, Maamafih bir ka- dının sesi muhakkak surette ahenkli olur, diye bir kaide ko- namaz. Fakat hepimizin sesimi- zi şahsiyetimize göze akort et- memizin imkân dahilinde oldu- ğunu iddia edebiliriz. Shakespeare, güzel sesin, ahenkli bir ş: senin bir kadinda | en aranılan vasıflardan biri ol« duğunu söylemiş:'r. Sesinde ahenk olmıyan bir kadında cin- si cazibe çok sönük kalır. Buna sebep sade ve basittir. Şahsiyet noksanlığı! Şahsiyeti noksan, tekemmül etmemiş bir kadında cinsi cazibenin de olgun bir ha- le gelemiyeceği muhakkaktır. İyi ve tatlı konuşabilm Mutlak gü.ıe; sesli olmağa ihti- yoktur. Bunu söylerken ::lîıelle: ahenkli vy Si arasındaki farkı düşünmenizi rica edeceğiz, Bu ahen -li ve te- miz ses öyle bir şeydir ki, ka- dmndaki kuvvetli şahsiyeti mey- dana çıkarı.. Bu sesi du,unca, kederli bile olsamı ! neş'ele.irsi. niz, Hiç unutmam, soğuk bir kış günü Tünelden çıkarken kö. şe başımda tiril tiril ti 'yen ga- zeteci çocuktan güzel bir kadın gazete aldı. Çocuğun haline acıyan bayan: “Uçüyorsun ga- liba; oğlum” dedi. Çocuğun yüzü birdenbire gülümsedi. Za- vallı oğlanın verdiği cevap bu- günkü gibi hafrzamdadır: “Siz soruncıya kadar üşüyor- dum, fakat şimdi ısmdım.” İşte ahenkli, temiz, tatlı bir sesin yaratmağa muktedir oldu- ğu mucize! İyi konuşabilmek için ahenk- Ki bir telâffuz da şarttır. Birçok- larımız kelimeleri ağzımmzda çiğneriz. Bazılarımız da kısal- tır; , yahut lüzumsuz bir şekilde uzatırız. Bu. ların da sebepleri çok basittir. Ağızdan saf bir se- da çıkarabilmek (i Deri kemerden garnilö;l'll açık mavi İ d çene ve dili oynatmal:, bunları uua va !enzdn' Eonu;mı- ken bütün ağız oynar. Söyliye- ceğiniz sözlerin ehemmiyetine göre zahmete katlanmak değil; her sözün ehemmiyetli olduğu- â: inanarak konuşmak lâzım. r. Kelimeleri kısaltmak ire kindir. y K Arzu kelimesini arzo gibi, ge- liyorum'u geliyurum gibi, Sa- mime gibi güzel bir ismiSam- me diye kısaltmak konuşmada affolunmaz kusurlardır. Kelimeleri kısaltmak kadar nızı düzeltmekle, telâffuzunuza | tam ahenk vermekle ve kelime- leri çiğnemiyerek, — tam olarak ağızdan çıkarmakla büyük şey- ler kazanacağmıza emin olun. Tatlı sesli, tatlı şiveli, ahenkli ve muntazam konuşan bir ka - dın bulutlu, yağmurlu, sisli bir günde bile aramıza gelse, bir an içinde böyle bir günü gün- lük, güneşlik yapabilir. Bunun için de mutlak böyle doğmuş olmak lâzım deği'dir. Biraz gay ret, biraz itina ve sesinizin, ko- nuşuşunuzun ne çabuk değişti- ğine siz de hayret edersiniz. Her kadını. mümkün olduğu kadar cazibeli görünmek istedi« ğine göre, cinsi cazibesini en inanılmayacak şekilde arttıra - cak olan sesine çok itina etme- si lâzım değil midir? Uzun kollar ve kısa kolla r aynı derecede bu yılın modasıdır

Bu sayıdan diğer sayfalar: