3 Temmuz 1935 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5

3 Temmuz 1935 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

—— 3-7- 9015 SON HABER italyada 500 Manevra in Asker Yapacak , Roma, 2 A.A. — Bolzano ve Udine bölgelerinde temmuz ve ağustos ayları içinde 500 binden çok askerin katımıyla süel ma- nevralar yaprlması hakkında hükümetin aldığı tedbirleri bütün Ttalyan kamoyu candan karşılamıştır. â'?h'” gazetesi, bundan bahsederek diyor ki: imukünıııııı bu kararı da gösteriyor ki, sömürgelerde yapıları süel hazırlıklar anavatandaki orduyu zayıflatmamıştır. İtalyanın silâh kuvveti Avrupadaki ödevleri için olduğu gibi durmaktadır. Sovyet Hükümeti Japon- yayı Protesto Etti Moskova, 2 A.A, — Japonyadaki Sovyet büyük elçisi, dün, Ja- pon dış işleri bakanı Bu notada, » Hirotaya bir protesto notası vermiştir. iki Mançu gambotunun, 27 baziranda, Poyrakova köyü yakınmda Amur nehrinin içerisine girerek, böylece Sovyet Kara sularına tecavüz ettikleri yazılıdır. Nota, kendilerine tekrar tekrar yapılan ihtarlara kulak asmı- yarak, gambotların yollarına devam ettiklerini ve gemi subayla- Tının oralarda bir takım resimler çektiklerini ulamaktadır. Bu türlü tecavüzler yenilendiği takdirde Japon ve Mançu orun- ları (makamları), bundan doğabilecek sonuçlardan soravlı (me- Sul) tutulacaklardır. hazirandanberi smurda on kadar hâdise olmuş ve bu hâdise- 6 lerde. Rus askerleri ölmüştür. aa ea iki Uçman 27 Rekorları Günde Bütün| Kırdılar Meridian, 2 A.A. (Armerikada) — Uçman keys kardeşler, ni- hayet dün akşam saat 20,05 te yere inmişlerdir. Keys kardeşler, hiç ara vermeden, 27 gün 5 saat ve 33 dakika havada tutunarak, bütün zaman rekorlarını kırmışlardır. 35 Bin Tonluk Yedi Harp Kruvazörü Yaptırılacak Nevyork, 2 A.A. — Nevyork Tribune gazetesine göre, Va. şington andlaşması ile deniz ya kan harp denizciliği 1937 ikim; i_lmındı_ıı başlayarak ve her yri bir gemi ygpxlmık Üzere 35.000 tonluk yedi harp kruvazörü ya- pacaktır. Bu kruvazörler yirmi yılı doldürmüş olan gemilerin yerine Ş&;ccek(ir. Amerikan harp denizciliği ge Tecek lin_anııl yıl için ığ.ogo îln& bir harp kruvazörü 12 troyer ve altı denizaltı - Tnj emektedir. N bi, yeni onaylanan deniz bütçesi, Amerikan deniz- ciliğini öteki büyük ülkelerin de ı_ıi_zciliii derecesine vır_dırmık ni llgnğe?ğele?xy?nâm rtLy:nîng: minin yapılmasını tasarlamakta dir. 1935 yılı ilk kânununda baş layacak olan ilk yapı kısmında şu gemiler vardır: bir hafif kru- vazör, 15.000 tonluk bir uçak gemisi, 1850 tonu aşmıyan beş ;iimrovu ve üç denizaltı gemi- İkinci kısımda bir hafif kru- vazör, 1500 tonluk yedi destro- yer veüç denizaltı gemisinin yapılması tasarlanmaktadır. Üç Şarımızda Atatürk Günü Bolu, 2 A.A, — 17 temmuz Bolunun Ve.Geredeni, muz Düzcenin Atatürk günüdür. O gün yapilasaıı şimdiden hazırlıklar yapılmıya başlanmıştır. Şarbaylıkça Kamutay başkanı, bakanlar ile saylavlar o güne çağrilmış n ve 18 tem- Jşenlikler için Baş- » Halk, Atatürk güntünü heyecanla beklemektedir. Lehistan Dış Bakanı Bugün Berline Varşova, 2 A A, Resmi Bdaa ea F olarak bildirildiğine göre Dışırg' işleri bakanı Beck, Alman hükü- metinin Bîag_n.ıı üzerine 3 tem- gm_ıldl_ rline gidecek ve orada iki gün kalacaktır. Vargova, 2 AA — Havas ajansı kı)'tırı bildiriyor: Beck yartn Berli; edecektir. Mıre:arı ';îhumıe: ölümü üzerine Polonyanın tut: tuğu yas dölayısile geciken br gezi, Göring ve Göbelsin Polon yaya yaptıkları görete bir kar Ş . Varşovada söylendi; ö gezinin özel siyasal ı;ışmı:ımnî: olmamakla beraber Beck, iki ül. keyi ilgilendiren meseleleri Al- man hükümet adamları ile etraf ıı_q konuşmak fırsatını verecek- tir. Varşova, 2 AA — Kutler i gazetesi, Berlinden al- dığı bir telgrafta Alman çeven- lerinin Beck'in göreti haberini Gidiyor BECK büyük bir sevinçle karşıladıkla- rımı ve Beckin henüz tanımadığı Hitler ile şahsiğ değetimdeki önemi kaydetmekte olduklarını yazıyor, GAŞŞA AAA BALKANLARDA HU- SUSİ ISTIHBARATIMIZ Yunan saylavları Cumhuriyete and içtiler Atina, 2 (Hususi muhabiri- miz bildiriyor) — Dün kamu - tayda saylavların yemin edece- ği zaman Metaksas söz alarak şunları söylemiştir: “Şimdi saylavların içecekleri and bir parti işi olmıyarak he- pimizin vicdanma taallük eden bir meseledir. Yapılacak yemi- nin şekli 1927 senesi kânunusa- nisinin 3 ünde tesbit edilmiştir. Bunu tesbit edenler de cumuri- yetin müessisleri idi. Hiç şüphe sizdir ki bunlar bugünkü durüu - munu düşünememişlerdi. gün toplanan meclisin seçimin - den evvel rejim meselesi mev- zuu bahsoldu. Ahali bu mesele- ye karışmak istemiş ve hükü - met saylavları da bundan istifa- de etmişlerdir. Çaldarisin söy - levleri halk tarafından cumuri- yet aleyhinde sözler ile kesil - miştir. O vakit Çaldaris te kati cevap vermeden kral lehtarlığı- nt kabul etmiştir. Metaksasa cevap veren Çal- daris kendisinin ahaliye vakti gelince rejim meselesi etrafında halk ile konuşacağını söylediği cevabını verdikten sonra: “Aha- li partisi seçimde ne kralı geti- receğini, ne de cumuriyeti mu- halaza edeceğini söylememiştir. Yalnez rejim meselesi hakkında reyiâğma müracaat etmeği taah- hüt etmiştir ve bunu da yap - maktadır.,, demiştir,. İçilecek anda gelince mem - leketin şimdiki rejimi cumuri - yet oldukça bunun şeklinin de- ğiştirilmesi mümkün olamıya - cağını söylemiş bunun üzerine bütün saylavlar cumuriyt rejimi ne olan andı içmişlerdir. Hanedana tabliyet hakkı verilecok Atina, 2 (Hususi) Atina vilâ- yeti saylavlarından Yorgi Bal - les sakıt kral ve hanedanınım yeniden Yunan tâbiiyetini ikti- sap etmeleri için meclise bir tak rir vermiştir. Vonizelos ne diyor? Atina, 2 (Hususi) — Bura gazeteleri Venizelosun yeni bir mülâkatını neşrediyorlar - Bu mülâkatta Venizelos sabık kra- lm Yunanistanda rejim değişti. rilmesinin zaruri olup olmadığı hakkında serbestçe seçilmiş mil li bir temsil heyetinin kararını kabul etmeğe mecbur olduğunu söylemektedir. Reyiâm meşelesi Atina, 2 (Hususi muhabiri - miz bildiriyor) — İç Bakanı P. Rallis cümartesiye kadar reyi - âm yapılması kararlaştırılacağı- nı ve ahali partisinin rejim me- selesinde liderlerine — itaat ede- ceğini gazetecilere söylemiştir. Yunan borçları Atina, 2 (Hususi muhabiri - miz bildiriyor) — Burada İngi- liz ve Fransız elçileri Başbakan ve dışişleri bakanı Çaldarisi zi- yaret ederek Yunan borçları fa- izlerinin arttırılması için Müt- tehit bir teşebbüste bulunmuş- lardır. İ Çaldaris Yunanistanmın İngi - liz ve Fransızlara yüzde 35 ten fazla faiz vermiyeceğini bildir - miştir. Elçilerin faiz miktarmın ârt - tırılmasında ısrar edecekleri an- laşılmaktadır. Atina şarbayına suikast Atina, 2 (Hususi muhabiri - miz bildiriyor) — Atina beledi- | ye reisi Koçyasın evinin dış ka- pısı önüne meçhul kimseler ta- rafından konulan bomba patla - mış ve kapının etrafını harap et miştir. Polis hâdise hakkında izahat vermiyerek yalnız yapanların i- R:izefinde olduğunu söylemek- tedir. TA Bu- | N— —— Pilotsuz Tayyarcar 'Tayyare motörsüz <u derken, İngilizler pilotsuz uçar tayyare icat ettiler. Pilotsuz tayyarenin tecmübele. ti muüvaffakıyetle yapıldığını telgraf haberleri bildirdiği vakit, ortada bir yanlışlık var zannetmiştik. Dün gelen Bgazeteler, bu teerübeler pakhıh et raflı malümat veriyor. - Gazetclerin yazdıklarına göre, iki yıllık çalışmadan sonra İngiliz askeri hava idaresi telsizle kongrol ve idare vaffak olmuştur. Çucen Bee adı ve- rilen bu tayyarenin geçen çarşamba günü, tecrübesi yapılmış. Bu tecrübe- lerde tayyare kendiliğinden kalkarak on bin ayak yükseğe çıkmış, on mil mesafe içinde sağa, sola, yukarı, aşa- ğ doğru manevralar yaptıktan sonra yere inmiş. Tecrübe esnasında zaatte yüz mil sürate kadar çıkılmıştır. Çı- kış, iniş ve manevralar, telsiz istasyo- nu içinde oturan bir zabit tarafından idare edilmiştir. siyaset ufku açıyor. Y tayyareye karşı kullanılacak taplara hedef olmak üzere icat edilmiş olmak- la beraber, bugün tayyare topu için bedef olan pilotsuz tayyarenin, yarın bomba atan bir tayyare olacağına şüp- he yoktur. Makinenin — icadındanberi, barp- lerde insanım rolü gittikçe azalmakta- dır. Pilotsuz tayyarenin icadile in - san büsbütün ortadan kalkıyor. Bun- dan sonra kuüş sürüleri gibi pilotsur tayyareler, pilotsuz tayyare sürülerile havalarda çarptşacak demektir. Gerçi bu sürüleri idare cfhek lâzımdır. Bu günkü icada göre de aftak on mil uzağa kadar idare edilebilir. — Kakat bugün on mil uzağa kadar idare edi- len tayyarenin yarın yüz, beş yüz ve bin mil mesafe içinde idare edilemiye- ceği ne malüm? Hattâ bugün de pi - lotsuz tayyare sürülerinin arkasın « dan gidecek birkaç pilotlu tayyart bunları pekâlâ idare edebilir. Pilotsuz tayyare, müthiş bir harp silâhıdır. Makineleşen barp içinde en zayıf elemiin insan idi. İnsanm sinir- leri var, Acır, korkar. Harp plânının çizildiği gibi tatbikına engel olur. Pi- lotsuz tayyarenin sinirleri yoktur. Ka zaen yere düşse de içindeki bombalar patlayacağından, parçalamırken bile vazifesini yapmış olur demektir. Bü- yük harpten sonra bir Ceneral demiş- ti ki: — Harbi ancak elektriğin tayyare- ciliğe tatbikı ortadan kaldırabi Çünkü o zaman harp o kadar müthiş bir felâket olacaktır ki hiç bir millet harbe başlamaya cesaret edemiyecek- tir. Pilotsuz tayyare tam bu iki küvve- tin bir araya gelmesidir. Harp silâh- Jarının en müthişi icat edildiği bir günde Ceneralin yukarıki sözünü ha- tırlayıp müteselli olmaktan başka ya- pacak birşey kalmıyor.— *** Berlinde bir hangarda bulunan silâhlar Berlin, 2 A.A. — Eski Radi- kal sosyalist “Worwaerts,, ga - Zetesinin hangarı temizlenirken Mitralyözler, tüfekler, otomatik tabancalar ve on bin fişek bu - lunmuştur. / Bu hâdiseyi inceleyen “Vol- kişer Beobahter,, gazetesi, nas- Yonal - sosyalistliğin son daki « kada erkeye (iktidar mevkiine) ğgelmesi ile bir ihtilâlin önüne Beçilmiş olduğunu yazmaktadır. Şako barış konferansı acıldı Buenos - Ayres, 2 A.A. — Şa- ko barış konferansı dün, Cumur Başkanı Justo hazır bulunduğu halde büyük törenle açılmıştır. Sofyanopulos'un muhakemesi Atina, 2 (Hususi muhabiri - Miz bildiriyor) — Pariste bulu- nan çiftçi partisi lideri Sofya- nopulosun isyanda alâkası görü- lerek Selânik divanı harbinde Muhakemesi başlamıştı. Sofya - nopulos Paristen Yunanistana gelmediğinden muhakemesi bu- Bün giyabi olarak görülecektir. Müddei umumilik 1933 tenberi Sofyanopulos tarafından yazıl - mış bazı mektupları ele geçir - Miştir. Bu mektuplar isyan ha- Teketindeki ilgisini ortaya çıkar Maktadır. Cumhuriyete sadık kalanlar Atina, 2 (Hususi muhabiri - miz bildiriyor) — Yeni Yuna - nistanım ahali partisi saylavları kendilerine iltihak eden bazı es- | ki Yunanistan saylavlarile bir - | likte cumuriyet rejiminin muha- fazası için aralarında bir proto- | kol imza ettiklerini teyit etmiş- tir. Bu harekete en ziyade öna- yak olanlar Kondilis partisi say SAA | İaVİarıdırlar. edilen bir tayyare icat ötmeğe mmu - | | s ——— ATİNAYI KARIŞTIRAN MEKTUP “Politis'in Venizelosa Gönderdiği Mektup İfşa ve neşredilen mektup Yunanistanda aleyhtç evlehte bir heyecan uyandırdı, Politis izahat verdi Atina, 28 (Hususl muhabirimiz bil- giriyor) — Bundan iki gön evvel göndermiş olduğum bir telgrafta, Yu- Paris , i nanistanın elçisi — Politisin geçen birincikânumunda yazıp Veni olduğu bir mektubunun Atinada Nea gaze - tesinde çıktığını, Yunanistanın dış sı- yasası ile Avrupanın arsıulusal sıya- sasından ve Balkan, Türk - Yunan antlaşmalarından bahseden bu mek- tubun hükümeti memnun etmediğini, Bay Politisten izahat istenilğiğini bildirmiştim. Çok — uzun olan — mektubunda Politis Yunanistanm Avrupa sıyasa- sında aldığı vaziyetten endişe ve şi - kâyet — ediyordu. — Politise göre Balkan ve Türk - Yunan antlaşma- |larında Yunanistan öteki devletlerin gıyasalarını körü körüne takibe me- mur ikinci plânda bırakılmış, bu ant- laşmalarda başkaları hesabina mete mecbur, karşılık olarak krlndlıı- ne hiçbir fayda —yermez vaziyette kalmıştı. Bunun için kendisi Yuna- nistanm istikbalinden endişe ediyor, dış sıyasasının düzeltilmesini istiyor- du. Politisin mektubunu da gön - deriyorum. (*) Yalnız, onu verme - den evvel, “Politisin bük izahat talebine — verdiği cevapla, mektubun burada uyandırdığı akis- leri de bildiriyorum. Politi hükümetin telgrafla iza- hat talebine şu cevabı vermiştir: “Oldukça nazik ulusal meselelerle uğraşmak basebiyle hareketlerinin memleketin — yüksek menlaatlerini tehlikeye koyabileceğini müdrik kim- selere gönderilen ve metni tamamen gizli, şahsi ve hususi mektupların neşriyat sahasına konulduğunu gö- rünce duyulan his çok derin bir in- kisardır. Bu çeşit mektupların her- hangi bir şekilde kullanılması, mede- ni memleketlerde, şahxi haysiyete uygun ölarak görülmediği malüm- duür. Binaenaleyh, mevzuubaha mek- tupta da bildirdiğim gibi tamamen ve yalnız milli vazifelerin emrettiği telâkkilerle yazdığım bu —mektubun rin acıyı saklıyamam, Milli vazifem, bilhassa çok nazik zamanlarda vata- min menfaati için sıyasa âleminin an- laşması İüzumunda israr etmemi em- rediyordu. Istırabım şu cihetten daha artıyor ki, bu mektupta, hadiseleri takip et- memiş olanlar tarafından kolayca yanlış tefsir edilebilecek ve ayrıca izahat verilmeden anlaşılması güç cümleler vardı. Bereket versin ki, mektupta bildirdiğim vaziyet, birin- cikânun, t sonu ve mart Balkan konseylerlade — Maksimos sayesin - de tamamen düzeltilmiş ve aydınlatıl!- olmakta ve Balkan antantının vahdetinin sarsılmaz olduğu ispat edilmiş bulunmaktadır.,. Politisin oldukça edebi ceva - br işte budur. Bununla beraber Politis cevabının ilk kısmında mek- tubu göndermiş olduğu Venize - lota ağır gsözler de söylemektedir. Yalnız bunda ne dereceye kadar hak- e olduğu belli değildir, çünkü mek- tubu neşreden Atinaika Nea gazete- si, bu Mmektubu kendilerine Ve - nizelosun vermediğini bildirmekte- dir. Ha&hu cihet o kadar da ehem- miyetli değil. Aslolan mektubun ya- zılmış. ve neşredilmiş — olmasıdır. Politis'in cevabının oldukça edebi ol- Suğunu söyledim. Büundan maksadım, itis'in bir müddet evvel yaz- mış olduğu bir başka mektuba temas Whtdi*h Bu mektubunda Poli - tis, Yunanistanın akıbetini ve geçir- mekte olduğu hadiseleri düşünürken, teki Yunanlıları gözönüne getirdiği- ni söylüyor, o zamanki Yunanlılarla huııünku Yunanlılarr ayıran iç kav- gaların ayni olduklarını gördüğünü bxldııiyorâ:î Politisin b'eöm n da hakkı var, eski Yunanlılarla bufünkükr belki biribirlerinin ayni- dirler, yalnız şurası var ki, eski Yu- nanistanın etrafındaki âlem, bugünkü 'unanistanın etrafındaki âlem değil- d'ıır.blkeıliuled bir sıyasa adamının edebi cepheden görüşü ve ölçmeğe kalkması, Poli(işc u: ınektııfbun!- da şu sözleri söyletiyor: “Jandarma rolünü — Balkanlarda başkanlarına bırakalım, biz, Bakan - ların düşünen kafası olalım. Tarihi rolümüz de bize bu vaziyeti ancak lâyık görebilir.,, Politis'in “Jandarma” lığr — baş- kalarına bırakmak — istemesi bugün için yanlış ve bülhassı — kendi y Tma uygun değildir. Bugün aranılan meziyet “kafalı bir jandarma,, olmak değil midir? İ Eleftroronon partisi Tideri Me- taksas, — Politisin mektubunu ve- sile ederek Yunanistanın bugünkü dış sryasasına hücum ediyor, Balkan paktr yapılırken, başlangıçta nasıl muhalefet ettiğini ve bu muhalefet yüzünden paktta ne gibi değişiklik- İer yaptığıı anlatiyor, Bu değişik» neşrinin bende uyandırdığı çok de- | likler sayesinde Yunanistan çok teh- likeli vaziyetlerden kurtulmuş imlş. Hemen her ortaya çıkan ıı.u;gdı *“ben vaktiyle çöyle yapmıştım,, diye kendisine bir alin ber peyi v ran — Metal hükümet taraf- tarı Katimerini gazetesi cevap vere- rek, Balkan paktının metninde her- hangi pakta giren ve girmesi muhte- mel olan devlete karşı uzatılmış bir tuzak olmadığını söylüyor ve diyor ki: “Balkan antantı — könseylerinin muhtelif toplanışlarında paktı imza- lamış olanların paktın üzerlerine yüklettiği mecburiyetleri kabul et- tiklerine ve idame ettirmek için yap- tıkları beyanatlar 79 eylül 1934 ese- rinin hiçbir zaman sarsılmadığını ve birçok —muhaliflerin mücadelelerine rağmen gittikçe kuvvetlendiğini is - pat etmiştir. Bu eserin Yunanistan için nekadar mühim ve faydalı oldu- ğu bilinmek istenirse, son mart gün- lerinin acı hatıraları en şüphelileri daha aşağısında Avrupanın genel sıyasasına karşı Balkan devletlerinin vaziyetleri hak- kında gazeteler şöyle diyor: “Bu meseleler şüphesiz Balkan paktı kadrosundan dışarı çıkmakta- dır ve her devlet onları kendi bakı- mından görmekte — serbesttir. Ve Metaksasça malüm olan sebeplerden dolayı, Balkan haricinde taahhütlere karışmamağa herkesten fazla mecbur olan Yunanistanın, hadiselri ke/li menfaatlerine daha uygun şekilde mesi ve ayni zamanda bu vaziye- tini Türk - Yunan paktının mecburi- yetlerine uydurmağa çalışması tabii idi. Dört devletin görüşlerinde — Bereket versin ki pek kısa bir zaman için — böyle bir fark oluşu, Balkan bağının kuvvetini ve kıymetini hiçbir şekilde azaltmaz, nerede kaldı ki, 1934 birinci kânunundanberi araıı- lusal meselelerin vaziyeti ekseriya değişmiştir ve nihayet Balkan dev » letlerinin en genel ve en özel direk- tiflerinin tam bir ahenge bağlanma- sını kabil kılmıştır. Bu ahengin na- Bıl ortaya geldiği, şüpbesiz gazete sü- tunlarında anlatılamaz. Fakat kısır bir muhalefet yapacağına müsmir bir mühalefet- yapmış - ölsaydı, — Me » taksası bu cibet — alâkalandırmalıydı ve bunu kolayca öğrenebilirdi.;, e Kondilisin. Roma seyahati mü- masebetile yazdığı bir makalede Proja gazetesi Yunanistanın arsıv! sal sıyasasına dokunarak diyor ki: Esasen muayyen bir hükümetin sı» yaşası olmıyan memleketin dış sıya- Sası tamamen sarih bir şekilde çizil- mmiş ve ayni zamanda içinden çıkamı- yacağı makul hudutlarla tahdit edil- miştir. Bu sıyasa memleketin çifte coğra- Hi vaziyetinden doğmuştur. Yunanis- tan şark Akdenizine uzanmış bir Balkan parçasıdır. Ayni zamanda hem bir Balkan hem de bir Akdeniz devletidir. Özel, kuvvetli ve devamlı menfaatler çok feyizli Türk - Yunan teşriki mesaisini yaratmıştır ve iki memleketin Balkan paktına girişleri bir bakıma göre bu tegriki mesainin genişlemesi ve uzanması — olmüş- tür. Ayni derecede devamlı ve kuvvetli menfaatler de Yunanistanı, Akdeniz devleti olarak üç büyük Ak- deniz devleti olan İngiltere, Fransa ve İtalyaya bağlamaktadırlar. Bu bakımdan Fransa ile İtalya yaklşmsı, İtalya ile Yugoslavya münasebetleri- nin düzelmesi kadar bizi itir. sevindir. litisi bundan altı ay evvel bir mektup yazmağa mecbur etmiş olan artık kendisini de endi) ür. mediğini bizzat söylediği — fakat inanıyor mu, orası meçhul? —H=- yet işte bu akisleri uyandırdı. e met, şimdilik, Pnnthh cevabını kâfi görmüştür ve henüz leh veya aleyhte bir karar almış değildir. Fikret ADİL Bükreş Elçimiz Kralın sofrasında Bükreş, 2 (A.A.) — Türkiye elçisi .Hamdullah Suphi Tanrıöver ve baya- mr ile Sovyetler sefiri bugün, Kral tarafından öğle yemeğine çağırılmış « tır. d İtalyada sıcak dalgası Sovyet Rusyada idam kararı Moskova, 2 A.A, — Devlet Mallarını çalmış olan bir takım kimseler ve bu arada, üç yıl içe- risinde 60.000 ruble aşırmış o- lan Leningrat demiryolu kasa - darı hakkında ölüm cezası veril- miştir,

Bu sayıdan diğer sayfalar: