19 Temmuz 1936 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 8

19 Temmuz 1936 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

PiIYASA VAZIYETİ Muhtelif mıntakalarda mahsul durumları Istanbul mıntakasında muhtelif maddelerin piyasa vaziyetleri mev- sim dolayısile durgundur. Bütün bölşede yeni mahsul vaziyetinin iyi olduğu haber verilmektedir. Kat'i yete yakın rekolte tahminlerinin ancak on beş güne kadar yapılabi - leceği anlaşılmaktadır. Ege mımtakasında son hafta için- de mmtakanın muhtelif yerlerine tekrar yağmur ve dolu düşmüştür. Yağmurların bundan sonra dahi de vamı takdirinde bazı mahsul rekol- telerinin zarar göreceği bildirilmek- te ve bu yüzden buğday ve arpa harmanlarının gecikmekte olduğu ilâve edilmektedir. Piyasa durumu normal sayılmak- tadır. Mal azlığından buğday ve arpa fiyatlarının bir miktar yük - selmesinden maada kayde değer bir hâdise görülmediği kaydedilmekte - dir. Samsun mmtakasmda: Bu mm- takada son hafta zurfında hevelar gayet iyi gitmiştir. Son yağmurla” rın tütünlere zarar verdiği ve diğer mahsuller zirai durumunun gayet iyi olduğu bildirilmektedir. Bu yıl ki fındık rekoltesinin 50 bin ton raddesinde tahmin edildiği, maama- fih kati tahminler içindaha bir müddet beklemek icap ettiği ilâve edilmektedir. Piyasa vaziyetine ge- İnce; mevsim dolayısile yumurta piyasası hararetlidir. Diğer madde- ler piyasalarının normal bir tarzda cereyan etmekte olduğu haber ve- rilmektedir. Mersin mıntakasmda: Bu mmta- kada son hafta içinde havalar ga yet iyi gitmiş ve bilhassa arpa har- manlarının arkası alınmağa başlan- mıştır. Mmntakanın mahsul vaziyeti çok iyidir. Bu yıl rekoltelerinin umumiyetle geçen seneden fazla ola» cağı yazılmaktadır. Piyasa hare Ego mıntakası üzüm piyasa ve fiyatlarında hiçbir değişiklik olma- muş, alivre fiyatlarının yeniden yük- selmesi ve yağmurlar dolayısile re- koltenin tahminlerden az olacağı hakkındaki şayialar piyasayı sağ - lam bir vaziyette bulundurmakla - dır. Son fiyatlar şunlardır; No, Son hafta 7 115.8 8 5,25 -. 8,50 9 9 -9,25 10 10,50 11,25 Alivre satışlar çok müsait şartlar altında devam etmektedi! Birlik tarafından tesbit edilen fiyatlardan daha yukarı fiyatlarla satışlar o ya- pıldığı görülmüştür. Mevsim başlangıcından 1/7/9838 akşamma kadar İzmir Borsasında satılan üzüm miktarı 73.907.777 ki- lodur. Yine mevsim başlangıcından 27/6 36 akşamına kadar İzmir limanın - dan muhtelif ülkelere ihraç edilen üzüm miktarı ise 724962 tona baliğ olmuştur. Hamburgta eski mahsul stokla- rından #atişa devam edildiği bildi- rilmektedir. Yeni mahsulden mua- melelere de devam olunmaktadır. İzmirden yeni ve eski rekolte mah- sulleri için alman teklifler 100 kilo başına cif Hamburg olmak üzere 'Türk lirası hesabile şöyledir: No, 193$ 1906 7 Eztrissima Karaburun O1275 13,00 8 Kiup Karaharun 13,50 14,00 | 9 Ausleso Karaburun 142$ 15,00 10 Uec Plas Ukra 16,00 17,0 41 Exelsior 18.50 20,00 Londra piyasasında Sultana fi- Üzüm ve incirler Mahsulün az olacağına dair çıkan şayialar piyasayı sağlamlaştırdı yatları . sağlamdır. mallar İçin mahdut, Üzerine azdır. İzmir fiyatlarınm beher hı ght'de 1 şilin 6 peni yükseldiği bildirilmek- tedir. Bu yükseliş fiyat kontrolu Satışlar. hazır yeni mahsul yeni mahsul hündertwelghde 106 şilin k resmi dahil olduğu halde Türk üzümleri fiyatları 38/5 - 45 şilindir. o İncir piyasası Ege mıntakasında incir alivre Sa- tışlarına devam olunmaktadır. Ye nü rekolte hakkında hakikate yakın tahminlerde bulunabilmek için 15 gün daha beklemek icap ettiği bil - dirilmektedir. Hamburgta yeni incir mahsulü üzerinden işler yapılmaktadır. Son hafta İçinde İzmirden alınan teklif. lerde 936 mahsulünden kilosu 68 - 70 tanelik ekstrissima Cenuin natu- İ vel incirler için 100 kilo basına cif Hamburg, 1 kilodaki incir sayısınmn garantili olup olmamasma (göre, İ9 lira istenmiştir. Bu fiyatlar Üze- rinden birkaç bin torba satıldığı, bununla beraber yeni ürün incir iş- lerinin hentiz canlı bir surette baş lamadığı tahmin edilmektedir. Londra incir piyasasında (eski mahsul genuinlerde talep biraz faz- lalaşmıştır, Yeni ürün alivre satış ları azdır. Fiyatlar şunlardır: Naturel 30 - 34 şilin (7 şilin güm- rük dahildir), ketleri “mevsim o münasebetile gün | Parolar geçtikçe canlanmaktadır. iü Vie Kars mmtakasında: Mıntakada Ki ia havalar yağmurlu ve serin geçmek- Sterlin 624,— 50— tedir. Bundan dolayı kır ekinlerinin| 1 Del, di iğ bereketli ve ova mahsulâtmm ise ve ör ri CE nisbeten az olacağı bildirilmektedir. | 20 Dedmi © (Zi ZAR Koyunların — kırpımma başlandığı) (20 Çek kuron o 85— vam ve ot hasadının da yakmda başlıya- | 20 Dia 1 ; cağı haber verilmektedir. Liret vesikah o 190. 196 Fire << İM Bu seneki tütün ve fındık | gn 5 mübenlti Zloti 19— 2— Tütün rekoltesi yapılan tahminle. im imi bini re göre 5 m“'-on kiloya yaklaşmak: | KER beren ON OE tadır. Altın — 1 Fındık rekoltesi hakkmda ilk ha - Sli a berler gelmeğe başlamıştır. Yapılan ç ekler tahminlere göre bu seneki mahsulün | S- — — — miktarı 290.000 çuval iç fındık ola-| © İngiliz üzerine caktır, İngiliz üzerine Polar İspanyanm yumurta kontenjanı çisil Ispanyanm yumurta ithalâtı için Cenevre verdiği kontenjan bittiğinden ihracat ge ” yapılamıyordu. Piyasaya gelen malü-) © Çekeierak mata göre İspanya yeniden 20 bin Avusturya kental yumurta kontenjanı vermiş- ne laa tir. Âdemle Havva Bürhan CANL, Bütün manasiyle mesut bir âile yuvası işte.. Onlarm arasında kendi- mi hiç yabancı bulmuyorum. ' Bu evin havasmda bile temiz ai- le kokusu var. O kadar seviniyorlar ki! Yemek vaktine kadar konuştuk. Marionne beni £ söylemedi. Belki bahseder diye birkaç kere te- nisten ve yüzmeden Jâkırdı âçtım. Söylemedi, Anladım ki o sürekli ara- yışların ve buluşma arzularının ma- bast tahmin ettiğim gibidir. Yemekten sonra şundan bundan konuşurken bir koltukta gözüme ili- gen şık bir bebeği ilk defa görmüs gi- bi: — Ne güzel, dedim. Cani gibi. Ve ilâve ettim: — Eenim de bir yavrum oldu, Fa- t hâlâ yüzünü görmedim. Mösyö 'klozye gelirse on gün izin istiyece- ğim. Hepsi birden yüzüme baktılar. Anneleri hayretle #ordu: — Siz evli misiniz? İspanya pezetn — Tabii? Marionne'un sapsarı olduğunu his- settim. Anneleri hâlâ inanamamış gibi yü- Güme bakıyordu: — Karım Niste. Babasmın yanm- da, Çocuğu dünyaya getirmeden se- yahat etmek istemedi. Havaya garip bir ağırlık çöktü. Yalnız küçük Adrienne neşesini ka- İ çırmamıştı, Bana sokuldu: — Kimbilir çocuğunuz ne güzeldir. Lâtife ettim: — Yüzünü görmedim. Fakat se- nin gibi hem güzel, hem sirin Ol masmı İsterim. Sıkıldı; — Ben güzel miyim? Ne masum bir utanış yarabbi, Bu gül gibi taze kız da yarın öbür gün bütün cinsinin eşleri gibi açılacak, kadımlaşacak. Daha doğrusu dişile- şecek. Ablası bu dönüm noktasın- da., Ne yazık ki bütün bu körpe vücutlar ve bakir ruhlar çarçabuk renklerini, bekâretlerini | bırakıyor, karakterlerine göre ya Prenses Seylân gibi bir et ve adale haline geliyor veyahut Rozina gibi kıvrak, lâtif bir aşifte oluyor. Benim yeni doğan çocuğumdan bahsedişim hepsinden çok Marion- BORSA 18 TEMMUZ CUMARTESİ o meme Esham Iş Bankası Ma N — jam |, Hamiline Anadolu "5 60 > 00 Sirkethayriye Tramvay Bomanti Nektar Terkon Aslan Çimento Merke Bankası Osmanlı Bankası 1— Şark Merkez Eczanesi Kuponsuz 3,70 İstikrazlar Türk.Borcu I 20,07,50 padeğiyi. 1920 .” ” nı 19,65 Tstikran dahili “— Ereni A. B.Ç. 06. Srvwas — Erzurum 1 98,75 ” " 98,75 Mısır tahvilleri 1908 TI 9750 98,50 ımı 2— 93.— Tohvilât Rıhtım 10.25 Anadolu 1 ve VT 14,40 » 7 45,75 Anadolu Mümessil 46,35 ne'ı müteessir etti. O zamana ka - dar bütün neş'esile gülen, konuşan ve belki de bana telefonlardan bah- setmek fırsatı arıyan genç kızın rengi nefes değmiş bir manolya gi- bi soluverdi. Söyliyen dudakları kaldı, Ve gülen gözleri sabitleşti. Fakat ne olursa olsun icimde bir vicdan rahatı var, Kendi kendime: — Zararı yok, diyorum. Bugün biraz üzülel », Fakat çabuk unu - tur. Gençtir. Önünde çiçekli o ve yemyeşil bir hayat var. Bu engine daldıkça tesadüfler ona kim bilir ne fırsatlar tattıracak. Böreket Adrienne'e.. Onun neş'e- si eksilmiyor. Birdenbire bulutla - nır gibi olan havayı ohun şakrak sesi eski haline getirdi. Saat on buçukta müsaadelerini istedim, Marionne'un elini sıkarken par- maklarmın eski tazyikli harareti kalmadığını hissettim. Gecenin serin loşluğuna daldım. Içim rahattı. Hayatta ilk zâfımı Hayal'de duy. dum. Ve bu zâfın ıstırabı hâlâ hareketsiz TAN için yapılan unlaşmağa atfolunmak tadır. | Fotoğraf Tahlilleri Fotoğraflarınızı bize gönderiniz. karakte- rinizi size söyliyelim! Kendisine inanan, nefsine itimadı “en bir karakter, Ümitlerinde ha- yale sapmadan da ima kuvvetli bir netice aramak İs- ter. o Azlmkürdir. Duyuş kudreti ka dar mantığı da sağlamdır. Gö - il! işlerinde mağ- nil lüp olmaktan çe- kinir.. Açık” ve samimi hir kal- bİ vardır. Alâyi 8e kiymet ver - B. K, Çağlar o memekle (o bera - ber muhitinde temayüz etmek, yük - selmek ister, # Seriülinfial bir karakter. Gözle rinde, aradığı samimiyeti bulamayı- şm ve muhitin.- de düşündükleri - ne aykırı gördüğü | telâkkilerin sesı var, © Hislerinde samimi ve net ol. duğu kadar temiz bir kalbe maliktir arkadaşlığı © çok kuvvetlidir. — Ha- yatta “muvaffa - kıyeti, — ciddiyet ve vazifeye bağ - lıkta arar, Heve- canlarında m En küçük ha- diseler, kendisini çabucak miteessir edebilir, Deruni bir mücadele içinde oluşu, daha ziyade hislerinin adamı sayılabileceğini gösteriyor. * Hergüner Başladığı işlerde daima muvaffa- kiyetli neticeler almiş bir tip. Sükü- U sessizdir. Çok defa kendin! din- ler. Muhitinde iyi arkadaşlık te- sisine © çalışıyor. Kendisini sevdir - bienin yolunu bul muştur. o Azim - kâr teşebbüsleri yardır. Hayatmı kazanmak için ile ri atılmak ister, Fakat mahcup - tur, Bir kac sene 0. Şen evvel oldukça kuvvetli bir gönül ma- / öerası geçirmiştir. Henüz bu macera- nın tesiri altındadır. » Müteşebbis ve azimkâr bir karak. ter, Her gittiği muhitte kendini ça- bucak sevdiren ve kendine © kuvvetli bir orijinal muhit laması bi. lişor. o Btrafında gördüğü sempati » de İntizamı sev» mesinin ve kendi- sini saydırma yo « lunu o bilmesinin büyük bir tesiri var. Kadınlar a - rasmda alâka y- yandırabilmekt e - İnhisarcı dir. Fakat yeni bir maceraya atıl. maktan çekinen bir haleti ruhiye i- çindedir. Teşebbüslerinde pratiktir. Herhangi bir işte muvaffakıyetsizlik kendisini bir mücadelede mağlibiyet kadar yorar, Istikbaline karşı bü - çekiyorum. * Yaya olarak geniş caddelerden evime gitmek için en uzun yolu ta- kip ediyorum. Bahçeler içindeki minimini köşk- lerin pencereleri ışıklı, Verandalar- da oturanlar da pek çok. Misir geceleri, Şu dakikada kim bilir kaç mes'ut çift ömürlerinin en leziz raşeleri içinde kıvranıyorlar. Ve kim bilir Nil suları ne iltihap- b aşklarm ateşini serinletmek için karişiyor, Ve gökle arz arasında dünyanm en karışık aşk maceraları yaşıyan kim bilir kaç genç vücut şu anda Mısır evlerinin geniş teraslarında yıldızları seyrediyor. Muhakkak ki dünyanın her ye - rinde, insan olan her köşede Adem- le Havvanm torunları et, sinir ve gönül aşkımı paylaşıyorlar, Fakat iddia edilelilir ki Fir'avun- lar diyarmın yaşadığı aşk kadar sü- rekli ve iltihapir bir askım zevkini idrak edemezler. 4 Büroya geldiğim zaman daktilo sordu: — Bugün telefona siz mi baka- Aksarıydan B. imzasile: “17 yaşındayım. — Oldukça güzel, ortamektebi bitirmiş bir kızım. Bir senedenberi bir gençle nişünle bulu- nuyorum. Sevişiyoruz. Gerek benim nişanlıma karşı duyduğum, yerekse onun bana karşı beslediği aşk, çok kuvvetli... Belki bir sene sonra ev- ieneceğiz. Beni şimdiden bir endişe kıvrandırıyor: Ya, evlendikten son » ra bu kuvvetli aşk sönerse... Nişan hma da itimat edemiyorum. Yarın tirleştiğimiz saman acaba benden soğuyacak muıdır?. Bana öyle geli- yor ki, evlenmenin amil olduğu dai- mi bir bağlılık yüzünden bugünkü sevgimizi kaybedeceğiz. O benden kaçacak, ben de yapayalmız kalaca- ğım. Bu endişelerim yerinde mi- dirp” Henüz çok küçüksiinüz. Şimdiden böyle bir kuruntuya kapılmanız döğ- ru olmaz. Nişanlmıza karşı itimat duymayışınız, onu henüz anlamamış bulunmanızdan doğuyor. Gencin bü- | linızm itimadmızı azaltacak hareket- lerini görüyorsanız, düşündüklerini - zi bir derece yerinde buluruz. Ancak, kararınızı verirken çok düşününüz. Evlendikten sonra soğumak, ya - hut aşktan kaybetmek meselesine gelince, bunun hakkında bugün kat'i bir şey söylemek mümkün değildir. Çünkü, evlenme, bir piyango gibidir. Başlangıçta nihayetinin nasil çıka - cağı belli olmaz. ... Zengin kocamın evine döneyim mi? Ankaradan C. K. imzasile: “Henüz yirmi yaşında olmama rağmen; ailem beni elli yaşlarında zengin bir iktiyarla evlendirdi. Bir emri vaki halinde karşıma çıkan kocam, bir milddet. “beni ktrmadı, hırpalamadı, Fakat, aramızdaki yaş Jarka, bütün hayat birdenbire altüst etti. Esasen olan zengin kocama karşı, anam babam da bir şey demediler. Hergün hakaret göre güre hayattan bıktım. Üstelik da - yak ta yedim. Onunla beraber yaşa- mama artık imkân kalmamıştı. Bir gün, yuvamı bıraktım ve babamın | pişman olmuş ki, beni çağırmağa başladı. Gitmek istemiyorum. Ne ya- payım?” Zenginliğin büyük ve hayali heve- sine kapılarak emri vaki geklinde olan bu nevi evlenmeler, ekseriya fena neticelerle son bulur. Yeni kur- duğunuz yuvadaki geçimsizlikte 8i- zin kabahatiniz olup olmadığını bil- | miyoruz. Ancak, işaret ettiğiniz gi- bi, karı koca arasındaki bu muaz - zam yaş farkının aile hayatında böy- | le mühim aykırılıklara yol açması gayet tabildir. Bunun yegâne mes- ulleri, zengin bir adamın servetine kapılarak sizi onunla evlendiren ana ve babanızdır. Evlenme İşlerinde, —— yük bir emniyet huzuru içinde yaşı- yor. caksınız? Bu şeytan kızda bütün cinsinin ince zekâsı var, Yüzüne baktım. Başını eğdi. Güldüm: — Evet. Sana zahmet olmasm artık! O zaman başını kaldırdı; — Geçmiş olsun efendim, dedi. Hayretle yüzüne baktım. Ne demek istiyordu. Şeytan bakışlı kız bana ne cesa- retle böyle bir şey soruyordu. Ve ne cüre'tle böyle manalı bir cümle ile... — Ne demek istiyorsun! Dedim. Gayet tabii hir sesle cevap verdi: — Rahatsız olduğunuza mütees- sirdim, dedi. Telefona cevap ver. pe iyi olduğunuzu anlatmıyor mu? Kız pek tabit söylüyordu. — Teşekkür ederim, dedim. Hay. di çalışmağa başlıyalım. Ben büroya geldiğim zaman daktilo vardı. Bu ufaktefek, kızıl saçlı, mavi m ie Israil kızı bugü- ne r kendisile edememişti. iladi Aşkım söner diye korkuyorum tün hususiyetlerini, mizacmı şimdi. | dan bir kızla evlendim. Seviş den tetkik etmeniz ve istikbal için | Ken, bir öki sene içinde herkesi bir karar vermeniz zaruridir. Nişan- | evine döndüm. O. yaptıklarından | muhakkik ki, bir anmnin, bir PEDİ nım fikri ve muvafakati, reyi va malıdır. Fakat onlar da, her *.. evlât üzerindeki hakimiyetlerini si derece yanlış bir şekilde istimal memelidirler. a Şimdi babanızm evine dönmüf kocanızı tamamen bırakmış old ğunuza göre, yapılacak yeni şey yoktur. oOturacaksınız ve rar birleşmek meselesi üzerin†şünmiyeceksiniz. Kocanız, man ve nadim vaziyettedir. dir Trabzondan M. imzasile: “Bundan üç sene evvel, LA ni tanımağa mecbur olduğu » mevkie yükseldim. Karım, grg süz, bana uyamıyor. Onu iştirak aile toplantılarına götüremi, Bu, ben$ elden üzüyor. Hem çok Wu çekingen ve mahçup. Bu İ öyle samanlar geliyor ki, evlendi mize bin bir kere nâdim oluyoruf” Siz de bilirsiniz ki, insanlar, birine benzemez ve ayni dereci ki olamaz. Siz, görgüsüz, mahcup bir kadınla evi O kadıncağıza elinizi uzatırken lınız nerede idi? Onu &iz “ iz sevdiniz, siz aldınız. Bu Buçu görgüsüz, tahsilsiz ve karmıza yüklemeyiniz. Kabahat” büyüğü sizde olmakin beraber, © mahcubiyet ve çeklüğenliğini iyi bir mecraya sevkediniz. On mağa çalışınız. Sonra, yüksek lantılara gitmek değil, al için, evvelâ karınız uyabil sosyeteye tâbi olunuz. Yoksa, kesir ve nadim olmağa mahal tur, Kârmızı istediğiniz şekilde tiştirmeğe muvaffak olursanı# onu, hem kendinizi geniş bir yarlık içinde bulacağınıza i Koca, bir ailenin reisi olduğu muallimi, mürebbisi, nâzımıdıf Koca, bir yuvanm her şeyidir. Türk dostu Hintli doktor Ensari öldü Duyulduğuna göre Hindistan! Ahmet Ensari, Delhi şehrinde tür. Doktor Ahmet Ensari Kızılayının büyük bir dostu idi. kan harbinde bir sıhhi heyetini sında Hindistandan memlek gelmiş Ömerlide ve Çanakkalede! yar hastanelerde büyük bir çalışmıştır. İstiklâl harbinde de distanda Kızılaya iane toplamıŞı greler yapmıştır. Bu telefon hâdisesi onunla mizda küçük bir teklifsizlik ti. Nekadar olsa kadın ruhu. Beni telefonla arıyanlara 99 vap verdiğini merak ediyorum. Şimdi yanımdaki camekâniü rilmiş yerine giderken baktım. Tik defa ona bir kadın kar gibi bakiyordum. O bunu hissetmiş gibi k kıvrak vilcudunun hatlarına & hareketler vererek ağır ağır, süzüle gitti. Tam camekânı Hi serada birdenbire başmı 6 Hemen elimdeki kâğrtları 3 tuttum. Kadmlar, Havva'nın torunları. Dişiler, Hep bir çekirdekten fışkıra sim yemişleri. pi, Raşel'in makinede işliye” maklarının bugün hiç te mi i çalışmadığını hissediyorum. Güvendiğim ve sevdiğim b yum vardı. İşe başladığım bir gece evvelki hâdiseleri # le unuturum, al TArkası

Bu sayıdan diğer sayfalar: