17 Eylül 1936 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 7

17 Eylül 1936 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Ti -9- 906 Dünyanın en çirkin şehri Bir müddetten beri An- karada bulunan ressam Nurullah Berk, şehrimize dönmüştür. o San'atinden başka tenkit yazıları ile de tanınan genç ressamdan İstanbula tekrar dönüş in- tibalarını istedik. Bize şu satırları yazıp gönderdi: Sekiz, dokuz ay kadar kalmanın Itanbul hakkındaki kana - atlerimi bu kadar değiştireceğmi sanmazdım. “Güzel Istanbul” neka- Ankarada Nurullah Cemal Berk yatına tezat olarak, “çirkin İstan - bul” hattâ, dünyanın en çirkin şehri Istanbul. diveceğim.... Biz, sün atkâi Zar “güzel” mefhumunu tabiatten yade, insan elinin yarattığı tevw ahenk, nisbet ve nizam tahakkukun- da ararız, ve deriz Insan, mü“ tekâmil bir hayvandır, çünkü nizam ve ahenk yaratır” en güzel, en ni- gamlı ve ahenkli olan şeydir. Par- tenonu, Mısır ehramlarmı sayayım mı? Istanbul; davamıza hiçbir şey ka- tamıyacak olan tabii güzelliklerinden feorit edilirse, tam manasile, anti- estetik değil, daha kötüsü olan an - estetik bir şehirdir. Fakat dikkat 6- dilsin ki eskilerin, atalarımızın İs- tanbulunu yadetmiyor, devri inhitat- tan bugüne kadar devam eden mo- dern İstanbulun zevkle tabantabana #t olan inkişafından bahsetmek is - tiyorum. Atalarımız yalnız ölmez €- #erler yaratabilen büyük san'atkâr- lar değillerdi; bir şehrin nasıl kuru lacağım ve nasil büyüyeceğini, 0 gehre bedii bir karakter vermesini bilen birer urbünist idiler, Modern İstanbul? Yani Taksim meydanı, Cihangirdeki yeni mahal - heler, Ayaspaşada yükselen feci bi- malar, ve belki yarın, Karacaahme - din Türk Perâ Lachaisei? Yavaş Yavaş, Istanimılda yegâne güzellik olarak kalacak olan servi ağaçlarına da anestetik şekli vermeye muvaf - Jak olacağız. Istanbul, tiz zevkli Bir adamı iki gün barmdiramıya - Sak, onu dehşetten kaçıracak kadar Eski Belçika TA N Yemi şehri yapımak. || ö âbideleri Korumak |İ& evlerini canlandıran iki güzel manzara “Usküdarı, eski Istanbuldan bir nümune o'arak saklamalıyız!,, San'atkâr Melek Celâlin fikirleri “Brüksel sergisinde bile en ziyade muvaffakıyet kazanan yer, harap evlerin yeniden yapılarak teşhir edildiği ( Eski Belçika ) köşesi olmuştur Biltün bir edebi neslin ve muhte- Uf resim sergilerinde teşhir ettiği tabloları ile resim sevenlerin, İstan- bulun yüksek hayat muhitindeki “fa- atliyetile hemem “bütüm otambalum,, tanıdığı ve kendine olduğu gibi zev- kine de hürmet ettiği Bayan Melek Celâl her hafta, bu sayfada Istanbul- luları ve İstanbulun akıbeti ile meş- gul olanları alâkalandırmıya çalıştı. ğımız mevzuun muhtelif cephelerin- den mühim bir kısmı hakkmda salâ- hiyetle söz söyliyebilecek ve fikirle. rinden istifade edilebilecek bir sanat- kârdı. Esasen, kendisi bu mevzus şiddetle ve yakmdan bağlıydı, bu alâ- kasını Tan'ın geçen haftaki İstanbul sayfasında çıkan bir yazısı ile fiilen de göstermişti. Fakat, Bayan Melek Celâlin bu vadide daha çok bildikleri olduğunu düşündüm, ve kendisini, gidip, vakur, sade, gizli bir güzellik- le döşenmiş evinde ziyaret ettim, Bunda nekadar isabet ettiğimi he- men biraz sonra göreceksiniz, çünkü Bayan Melek Celâl, daha kendisine İstanbulun metheli hakkında düşün- düklerini sorar sormaz' yeni bir hs- ber de vermiş oldu. Köprüden Fındıklıya kadar rıhtım — İktisadi bakımdan, dedi, şehrin kara ve deniz methallerinin faydalı veya zararlı olduğunu bilmiyorum. —— ————2 çirkin ve ahenksiz bir şehir olmuş. tur. Denizi ve göğü boyamak kudre- tinde bulunamamamız 8on tesellimiz olacak galiba! Nurullah Cemal BERE Fakat estetik bakımdan, bu methal- ler cidden çirkindir ve şehrin manza- rasını bozuyor. Şimdi de Galatadan Fındıklıya kadar rıhtım yapıp'bura- arın. sinarit “ir mrntka > halime e nulması düşünüldüğünü haber aldım. Muhakkak ki bu, çok fena bir şey'o- lacaktır. Her halde, limanı başka bir yere nakletmek münasip olur zan nındayım. Bilhassa, İstanbulun sey- yah ve müze şehri olması İstendiği- ne göre bu cihetin nazarı dikkate &- lınması lâzımdır Iknnaatindeyim. Bu sözlerden sonra Bayan Melek Celâlden İstanbulun imarı için fikir- lerini rica ettim. Derhal Boğazdan ve bilhassa Üsküdardan bahsetti. Üsküdar — Bana, dedi, Üsküdarı Yahya Kemâl tanıttı, Muhakkak ki şehrin en güzel yerlerinden biri. İstanbulu imar ederken burasını olduğu gibi muhafaza etmek lâzimdır. Pariste “Le veiux guartier” vardır. Biz de hiç olmazsa eski Üsküdarı, eski İs- tanbuldan bir nümune olarak, ma- halli rengiyle muhafaza edebiliriz. Sonra, her iklimin kendine mahsus bir inşa tarzı vardır. Halbuki biz, bunları düşünmeden, Avrupada var diye, lâalettayin bir şey alıp buraya getiriyoruz. Geçen sene Brüksel ser- gisinde, en ziyade muvaffakiyet ka- zanan neydi biliyor musunuz? “Eski Belçika” diye bugün artık Harap ol- muş evlerin yeniden yapılarak teşhir edildiği köşe. Biz ki, şehri bir sey- yah ve müze şehri haline koymak is- tiyoruz, mevcudu muhafaza İle mu- azzam ve İsbil bir sergi yapmış ol- maz mıyız? Fakat ne yazık ki bütün bu eskiyi yadeden evler, boş ve Kira- erız kaldıkları için tamirsizlikten. vergilerini verememezlikten yıkilıp , mevcudun barabiye gitmesine lâkayt kalmak doğru mudur? Bu gi- bi eserleri o sene prim vererek mu- hafaza gerektir. Zevkler ve renkler — Şehrin imarmı nasıl tasavvur ediyorsunuz? — Yarmin İstanbulunu tasarlar. ken onun olmuş ve kemalini bulmuş | birçok eserlerinden, zevkinden Hham almayı bilmeliyiz. o Çünkü yenilik, hiçbir vakit maziden habersiz olmak demek değildir. Biz, şimdi, imar İçin sadete inşaat malzemesi değiştirme- liyiz. Fakat bu, milli şahsiyetimizi de değiştirmemizi icap ettirmez. Si- ze, beni çok sinirlendiren bir nokta- dan bahsedeceğim. Bu da beyaz ba- dana illetiğir. Bilmem neden, hattâ bazan tarih? ve taş binalarm Üzerine bile o beyaz badanadan adi düzgünü sürüyorlar, Beyaz boyalı ahşap köşk- lerimiz, ağaçlıklar arasında nekadar hoş görünüyorsa, resmi, kocaman binaların göze batan beyazlıkları o nispette çirkin duruyor. Bu hâdise- nin, şehirci Prost üzerinde dahi ay- gidiyor. Bir taraftan imar fikri iler-| TENKİTLER Beyoğlundan D F. imzasile: katini çekmenizi dilerim. Piyale camii bakımsız Alâkadarlar Sinanın bu kıymetli eseri ile meşgul olmalıdırlar ” Gazetenizin Istanbul sayfasını dikkatle takip ediyorum. Geçen hafta « ki sayfanızda Bay Ufkiddin ile yapılan mülâkatta Kasımpaşadaki Piyale camiinin güzelliğinden bahseden satırları okudum. Ben de bu cami ta - nımayanlardan biriydim, derhal gidip gördüm. Gitmeden evvel miin kimin tarafından yapılmış olduğunu tahkik için muhtelif eserlere müracaat ettim. Ve ancak, “DİV in eserinde bu camiin de tarafından yapılmış olduğunu gördüm. Hakikaten nefis bir eser. burada kısaca söylemek istediğim şey, camiin bakımsızlığıdır. Seller bir çok müzahrafatı getirip camiin duvarma dayamış. Mihrabın çinilerinden bazılar: eksik. Acaba kayıp mr olmuş? yok esere ehemmiyetle itina edilmediği muhakkak. Merciinin nazarı dik- bu ca- Mimar Sinan Yalar Bilmiyorum. Her halde bu eşi İstanbulun güze? manzaralarından: Fenerbahçe Müteahhitler sıkı bir kontrola tabi tutulacak Nafia Vekâletinin yeni ve mühim bir tamimi Ankara, 16 (Hususi muhabirimiz ya- zıyor) — Nafıa Vekâleti vekâletlerle umum müdürlüklere bir tamim ya- parak kendi dairelerine ait taahhüt işlerine giren müteahhitlerin taah - hütlerini dürüst ve iyi bir şekilde ba- şarabildiklerinin bilinmesini ve kon- trol edilmesini temin maksadile bazı hususların nazarı dikkate alınmasını bildirmiştir. Vekâlet bu tamimle, ehliyet vesi- kası almış olan müteahhitlerin ta - ahhütleri esnasında herhangi bir hi- leleri veya dürüstlükle kabili telif ol- mıyan bir hareketleri olup olmadı « ğını, mukavele hükümlerine aykırı bir hareketleri görülüp görülmediği- ni tesiri yaptığını kendisinden duy- dum. Her milletin kendine mahsus ve peyzajına uygun renkleri vardır. Bizde resmi binaların renkleri sarı, hususi binalarm aşı boyası denilen kırmızı, pembe renkleri vardır. Bu sarı renk zannedersem bize Çinden ve Çine de Orta Asyadan gelmiştir. | Mavi gök ile deniz arasmda, ve yeşil- likler içinde yukarda söylediğim renklerin koydukları notlar nekadar güzel, Mevcut ve mücerrep olan bu renklere mukabil şimdiki alacabula- ca şeyler zevksizlik değil mi? Bil hassa son zamanlardaki çivit salgını nedir? Bayan Melek Celâl bir sanat isyanı içindeydi, Bilhassa renk meselesinde zevksizlik, ressamı haklı bir infiale sevkediyordu. Fakat onu ziyarete gittiğim gün pazardı. Misafirler gel- mişti ve sanatkâr kadın tam ve mü- kemmel bir ev sahibesi olmuştu. Bu mevzu zerine gene görüşmek vaadiyle kendisinden müsaade İste. dim. Fikret Adil ni, olduğu takdirde sebep ve mahi - yetinin nöden ibaret bulunduğunu, umumi olarak, mukavele hükümleri- ne ne dereceye kadar riayet ettikle - rini vekâlete derhal bildirmelerini istemiştir. Ehliyet vesikası almamış olanla » rm taahhütlerini yaparken herhangi bir yolsuzluk veya hile veya muka- veleye aykırı bir hareketleri vuku bu İup bulmadığının da derhal vekâlete bildirilmesi ehemmiyete (kaydedil - miştir. Imtihanlarda kazanan muallimler Ankara, 16 (Hususi Muhabirimiz. den) — Orta mektep muallimliği im tihanlarında muvaffak olan ilk mak tep muailimlerinden A ve B derecele rini kazananlar isimleri vilâyet » lere bildirildi. Bunlardan istiyenler Gazi terbiye enstitüsüne almacaklır dır. Imtihanlarda A derecesini ka - zanmış olan musllimlerden istiyen lere orta mektep muallimliği ehliyet namesi verilecek ve bunlar orta mek teplerdeki açık yerlere tayin oluna - İsviçreye verılen kontenjan Ankara, 16 (Hususi Muhabirimiz. den) — 'Türk - İsviçre ticaret anlaş masma bağlı C lstesile İsviçreye ve rilen 484 pozisyondan bir, 65 poziz- yondan 600 çift, C 75 pozisyondan 2000 ve 379 pozisyondan 10000 kila tenzil edilerek A 380 ve B pozisyom larma beşer bin kilo kontenjan ve rilmiştir. Muallimler arasında yeni tayinler, becayişler Ankara, 16 (Hususi Muhabirimiz- deh) — Orta tedrisat muallimleri a- rasmda yapılacak becayiş ve nakil- lerin Histeleri hazırlandı, vekile ve * rildi, Bu sene muallim mekteplerin- den çıkanların tayin listesi de hazar Tanıyor. Balık ihracatı Son haftalarda fazla balık tutul» ması dc'ayısile harice yapılacak ib- racat için hazırlıklar ilerlemektedir. Fiatlar henüz ihracata müsait ola» cak derecede ucuzlamamıştır. Ba- lıkçılar fintları düşlirerek ihracat yapmak için fazla balık tutmaya ça- »s#maktadırlar, Tarihi sebiller tamir ediliyor Geçen kiş zuhur eden şiddetli fır. tınalar esnasında diğer birçok bina- larda olduğu gibi tarihi sebiller de hasara uğramıştır. Tahsisatsızlık yü- ziinden o zamandanberi tamir edile- miyen bu sebiller son yağan yağmur lardan daha ziyade müteessir olmuş, dahilen çöküntüler başgöstermiştir. Alâkadar daireler derhal bu giki yer lerin tamir ettirilmesine karar ver- miştir. Maarifte dünkü toplantı Dün maarif müdürlüğünde bir iç- tima yapılmıştır. Bu toplantıda mev» cut ortamekteplere yeniden ilâve e- dilecek şubeler tesbit edilmiş, netice- si vekâlete bildirilmiştir. Orta tedri- sat kadrosu bu rapordan sonra kat'i şeklini alacaktır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: