12 Şubat 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4

12 Şubat 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

GAMA ae e e ye Ae Mahkermelerde Mevlânekapısı Cinayetini Kimler İşlediler ? Iddia makamı suçluların | Şüpheli bir beraetini talep etti İki sene evvel Mevlânekapı dışında işlenen bir cinayetin muha- Bir Nisan gece yarısından keme ve muhasebesi dün sona erdi. sonra bostanda patlıyan bir silâh bahçıvan Perik! sermişti. Periklinin beslediği iki köpeğin silâh sesine koşmama. etin daha evvelden hazırlanmış olduğu Gece yarısından sonra jandarma ——— ve polis tahkikata el koymuşlar ve i | nihayet Periklinin bostan komşuzı| Şarkı mı Rızayı yaka lar. Rıza her şeyi) Lâf mı inkâr ve hâdise esnasında Şahinpaşa | kıraathanesinde bulunduğunu etmiştir. Uç gün sonra polis cinayetin | neticelendirildi. işlendiği bostanda bir araştırma yap- | Melâhat İsi mış, metrük bir kuyu içinde gömülü | Şikâyetini bir çifte ile bir ağaç kovuğunda ba.| ritlar bulmuştur. Rıza, bu cifteyi| yordum mütereke senelerinde cenebi asker -| Ah canı lerden korktuğu için gömdüğünü 'd-| eni arkad. dia etmiş ve ehli vukufa yaptırılan sürdü, Ker tetkikat ta çiftenin buraya yeni gö-!; müldüğünü ve bir aydan Üç gün ev. velsine kadar atılmış olduğunu mey dana çikarmıştır. Rızanın karısı Naciye ise: — Ittisalimizde bir cinayet oldu. Polisler arştırmaya başladılar, Biz de korktuğumuz için çifteyi oraya! gömdük, demiştir. Mevkuf Rıza ha - pishanede yanaşmasma elli lira vere rek bu cinayeti Periklinin kardeşi Is. tavrinin yaptığını söylemesini teklif etmiştir. Dün, ağır ceza müddelumumisi Kâ- gif iddiasmı söyledi. Uzun inceleme. Yerden sonra mevkuf Rıza hakkmdz iye; ceza verilme: delikanlı vardı. H bir tav — Bay isine lâf atma: risi olan gel gel dime : geçim o yüzden — Hayır, bay hi gel gel, diyordu. Sultanahmet sulh birinci ceza mah- |” iddia | kemesinde dün bir lâf atma davası Davacı 14 yaşında yle anlattı; — Ben Cağaloğlu yokuşundan çıkı Bu adam bana tek e akıllanması için a. çlu yerinde Ibrahim isminde bir omuzlarını kaldırdı ve: kim, dedi. nendeyim. Belki son şarkılardan bi şarkısn rüdanmışımdır. Küçük davacı ısrar ediyordu: Hâdisenin tek şahidi olan polis te dinlendi. O, hiçbir gey sa Ölüm Polis ve miiddeitumumt!lik dün şüp- beli bir ölüm tahkikatına el koymuş. sokağında 22 numaralı dükkânın üstündeki dai- redo oturan Ve muh'tinde zengin ta- w mütekaitlerden Salih dün ölü olark bulunmuştur, Hâdisenin tahkikine ve cesedin mu- İayenesine memur edilen Tabibiadli Enver Karan, ölümü şüpheli bulduğu için cesedin morga kaldırılmasma lü m göstermiştir. Alınacak rapora göre tahkikata devam edilecektir. liyi cansız yere kanaatini veri- Söylemiş, Atmış? mektepli bir kizdı. n Gösteren Sigortacı Suçlular Dirileri ölü gibi göstererek Ünyon sigorta şirketinden para çektikleri id- dia edilen doktor Asaf ve arkadaşla. rmın muhakemeaine dün asliye dör. düncü ceza mahkemesinde devam edli di. Artin isminde bir şahit dinlendi. Artin hâdise hakkında bir şey bilme. diğini Söyledi. Muhakeme milddelu. muminin iddiasını söylemesi için ta- lik edildi. “Gel, gel... k lâf attı, bu suretle rasında küçük dü- sini istiyorum. er şeyi inkâr eden Ben ka dım. Ben $ yyen yyar ha kendi ken © yapalım Eti Adliyede vazife gören jandarmalar dan Yunus geçenlerde Mehmet “oğlu Süleyman isminde bir hırsızlık suç Beraet Akim, hayır. Baha isitmediğin, | usunu asliye üçüncü ceza mahkeme TAN mz BU AKŞAM PE Eş SİNEMASINDA Ayrıca görmiyenlere bir cemile olmak üzere , Paramount dünya havadisleri Halk Kahramanları Canlı Fil 12.2.937 TÜRKÇE SÖZLÜ filmlerin en güzeli AŞK VE HEYECAN FİLMİ MÜTHİŞ VE MU SAHNELER Holivutta o Müessesemiz m yaptırılan TÜRKÇE SÖZLÜ NÜSHASI VE : TEVFİK RÜŞTÜU ARAS CENEVREDE ve saire... VEFAT Emekli binbaşılardan Kastamonu lu Bay Hüseyin Rüştü Timur 9 şu - bat salı giinü vefat etmiştir. Cenaze töreninde bulunan, teess rimize sözle yazı ile iştirak eden zatlara te- şekkürlerimizi sunarız. Eşi ve çocukları TEŞEKKÜR Ölümünden çok acı duyduğum sev gili annemin cenaze merasiminde| bulunmak, şifahen ve tahriren ta- ziye ve teselli etmek lütfunda bulu-| nan aziz dost ve akrabalarıma son -/ suz minnet ve teşekkürlerimi arzey| lerim. Avukat Ferit Upi ÖLÜM Adliye Nezareti eski müdürlerin. den merhum Hacı Faiz haremi ve tütün inhisar: eksperlerinden Kema- lettin Bilgen ile merhum doktor o- peratör Nurettin Faizin valideleri salihatı nisvandan Bayan NAKİYE BİLGEN rahmeti rahmana kavuş - muştur. Cenazesi bugün öğle namazında Bostancı Camii şerifinden kaldirıl. rak İç Erenköydeki aile makberesi- ne defnedilecektir. ———— ——— ŞEHİR TIYATROSU DRAM KISMI pr Bu akşam nl nl İ 20,30 da il BAHAR TEMİZLİĞİ Mi yp MARTA EGGERTH, YARATTIĞI EN GÜZEL FİLMİ BÜLBÜLLER ÖTERKEN RUS-JAPON Mİ A TÜRKÇE SENENİN EN BÜYÜK FİLMİ / SÖZ LÜ Bağdad Bülbülü İstanbul halkının çok iyi tanıdığı ve güzel seslerini her akşam Mısır radyosunda dinlediğimiz Münire Mehdiye ve Ahmed Allâm'ın iştirakile yapılmış binbir gece efsanelerini tasvir eden Türkç€ sözlü ve Şark musikili bir filmdir. sinemasında Bu hafta SAKARYA MAURİCE CHEVALIER ve MARİE GLORY 'nin NES'E iLE » Kahkaha, nükte, şarkı ve dans filmini görün beraet kararı verilmesini istedi, Pe - riklinin ihtiyar babası ile anası ve a vukatları da vardı. Davacılar avuka tr milddeiumuminin isteğini çürütmek için hâdise hakkında uzun boylu iza- hat verdi. Mahkeme kararmı bildir - mek için mahkemeyi başka bir gü ne bıraktı. 1265 lira .Ne olmuş? Tahtakalede 57 numaralı dükkânda ! aşçılık yapan Niyazi ile Ömer dükkâ- nm üstündeki odada bulunan karyo. ve görmediğin, yalnız Melâhatin gikâ. |s10e götürürken kaçırdığı. için mah: ! İyeti üzerine suçluyu tuttuğunu söy. | Kemeye verilmişti. Asliye üçüncü es- ledi. Hâkim Melâhata sordu: za mahkemesi dün bü davayı bitirdi — Başka bir şey diyeceğiniz var | ve Yunus hakkmda beraet kararı ver. | mı? di Melâhat heyecanla: — Evet bay hâkim, evet, dedi.. Çok | Altı Ay Hapse Mahküm Oldu söyliyeceğim var. Bu hiç tanımadığın | Beyoğlu nezafeti fenniye müdürü adam bana lâf attı, hakaret etti Ken | Hayrettin ile muavini Nailin bir rilş- disine ağır bir ceza verin., vet işinden dolayı mevkufen devam Bundan sonra hâkim Reşit iddfayı İedilen muhakemeleri neticelenmiş, sabit görmediği için Ibrahim hakkın | Hayerttin 6 ay, hapse mahküm ol. de beraet kararı verdi, muştur. Muavin Nafi bernet etmiştir. Hayrettin, mahkümiyet omüddetini mevkufen geçirdiği için tahliye edil- l Bir Ay, 20 Gün Hvkkı isminde bir genç, kitap çal- | mak suçundan dün Sultanahmet; sulh | İbirinci ceza hâkimi tarafından bir aj | KOLTUKLAR: 50, 40 kuruş e ŞEHİR TiYaTROSU re Kismi İİ ürkiye Tıp Endiimeni, 10 mp ui akşam Yeni Türk — Eminönü Halkevi) io37 çarşamba akşamı, profesör İl vay! T 2030 da tarafından her ay çıkarılmakta olan | güiyadir Noyanm başkanlığında VAN Yl AŞK MEKTEBİ | (yeni Türk) ün (50) inci sayısı çik- er” Yazan: Yusuf Ziya Beste: M. Sabahattin yl ayal” BİR DEFAYA MAHSUS 16-2-937 salı akşamı NAŞIT AŞK MEKTEBİ operetinde ayrıca NAŞİT tarafından 1 perde komedi| Eminönü Halkevinde Konferans Eminönü Halkevinden: Evimizde tertip edilen felsefi ve içtimai konfe ranslarm altmcı Türk felsefesi ve tar rihi doçenti Hilmi Ziya tarafından | muştar, Gençlerle münevverleri alâkadar eden yazıları toplamış bulunan o bu mecmuayı okuyucularımıza tavsiye ederiz, ! . Halk bilisi haberleri Eminönü Halkevi dil, tarih ve edebiyat şubesi tarafından her ay çıkarılmakta olan (Halkbilgisi haberleri) nin (64) ün- cü Sayısı çıkmıştır. Halkbilgisi haberleri memleketi - mizde çıkan yegâne ve çok kıymetli folklor mecmuasıdır. Bu ilmi mecmu ayı bütün tarihçilere, edebiyatçılara İlanarak, doktor Osman Şerafi Çelik ve doktor Ali Şükrü Şavlı fından (Seli mtahiatlı Iymphocytif mâningite vakası), profesör Get Cemil Topuzlu tarafınadn (KAD hakkında) tebliğler yapılmış ve mevzuların müzakeresine;: Pro General Kadri Raşit Anday, pro LAK, porfesör Abdülkadir Nojf profesör Nâzım Şakir, profesör Ef baneddin Toker, doktor Esat nef doktor Orhan Tahsin, doktor Asm tirak etmişlerdi (Havacılık ve Spor)un 1 şubat 8 lanın Şiltesine 1265 lira saklamışlar. Sonra da bu paranın Süleyman, Şev. ket ve Zeynel tarafından çalındığını #ddia etmişler. Sultanahmet sulh ikin ei ceza mahkemesi din bu iddin; Ferihayı pek mağrur buldum. fazla meşgul. Geçen akşam Şube bahçesinde şenlikte hiç yoktan bir sıkmtı icat etti ve eve dönmek İste- di. Ağabeyimle fıs, fıs konuştular. Sonra beraber çıkıp, karanlıklara karıştılar. “Ferihayı samimi bulmakta ne kadar aldanmışım. "Ağabeyime karşı gösterdiğ yakmlığı samimi bir ar. kadaşlık sanmıştım. Fakat anladım Ki o, bana ait olan insanı çalan bir hırsızdan başka bir şey değil a bana her zamân: — Seniha, büyüyünce seni Seyfiye vereceğim, derdi, fakat ağabeyimin be- nimle alâkadar olduğu yok. O sıska ve kibirli kızın neresini seviyor, bilmem. “Babalarmdan mektup bekliyorlar. Gelince, gide- cekler. Onların beklediği mektubu, ben de ne sabır. sızlıkla bekliyorum. “Şimdi de köyleri gezmek işi çıktı. Babem bilmiş gibi, beni de onlara kattı. Feriha ile ağabeyim yal niz gitselerdi, aklımı oynatırdım. Annemde bana, misafirlere surat ediyorum diye kızıyor. Annem bu- dala mi ne.. Misafirin, ağabeyime nasıl yılıştığını far- ketmiyor galiba. Defterden koparılmış kâğıt parçaları bu kadar, Okurken, yüzüme kan çıktı. Feriha, bunu hişsetmişti: — Ne dersiniz, Seyfi Bey, dedi Omuz silktim: * — Ne diyeceğim, tecrübesiz, toy bir kızm heze- yanları. — Fakat ben öyle telâkki etmiyorum. — Ne gibi?. — O, hislerinde samimi. Daha doğrusu küçükten Kulağı doldurulmuş ve hisleri bu kanalda beslenmiş. Her halde birçok vaitlerin tesiri altında, Dudak büktüm: Sür dünlilnii » 20 gün hapse mahküm edilmiştir. — —— ——— — kik etti. Suçu sabit göremediği için üç suçlu hakkında da berabet kararı Ağabeyimle de ii yl İM va Salem m me Mersinde Elektrikli Vinçler Mersin — Liman şirketi, vinçleri nin elektrikle İşlemesini temin et - miştir, Böylelikle tahmil ve tahliye bugün saat (17,30) da verilecektir. Mevzuu (İlliyet meselesinin muhts- lif şekilleri) dir. Davetiye yoktur. Herkes gelebi - işleri dsha kolaylaşmış olmaktadır. İN Eseri harırlıyan: — Bunlar, her genç Kızın hayalinde yer bulan va» rimeler. — Daha başka deliller ister misiniz? — Lüzumu yok. Bence bu bir hâdise değil ki! — Bizce hâdise olması için ne lâzım? — Ayni hislerin bende de yaşaması kâfi, — Bu da ihtimal haricinde bir şey değil ki! — Ne gibi? — Ayni hislerin sizde uyanması İhtimali, Ona biraz daha sokuldum. Dedim ki: — Bu hisler bende başlamış ve pek ilerlemiştir, Teriha Hanım, — O halde tebrik ederim, efendim. — Neyi? — Sevginizi, sandetinizi? — Buna teşekkür etmek için, sasdetime beni Inan- Armanızt isterdim. Yüzüme baktı; — Nasıl? — Bu hislerimin muhatabı siz olduğunuzu anla- tığmız zaman beni tmitsizliğe düşlirmiyerek!.. Kıpkırmızı oldu. Göğsiinün derin nefeslerle kalkıp indiğini farkedi- rorum. Fakat heyecanı çok devam etmedi. Bu mağrur ve kendine hâkim olmasma alışkm kız, ve süretla olursa olsun, tesir altmda kalmayı bir Tir. ZA (HAKİKİ İNKILAP ROMANI) 21 — Mahmud mağlübiyet telâkki ediyordu. Fakat ben, artık müsterihtim. Kendi arzusiyle his- lerimi söyliyebildiğim için rahat etmiştim. Bunu, kendisi de bildiği için beni bir Küstah telâkki edemi- yordu. Sustu. Yürüdük... ” Neden sonra kırık, içten bir sesle Gevap verdi: — Yolumuz, aşk yolu değil, Seyfi Bey. Gönüller dile gelmeden evvel, bastığımız toprağın hürriyetini vermek lagım. Ve biraz durup ilâve etti: — Yürüyelim! Ve yürüdük. Tırmandığımız tepenin arkasmda Yörük köyü zöründü. Istilâya uğruyan yurdu böyle köy eirüyerek geri almak gerek! Yörük köyü, ortasında bir yeşü dere akan küçük "irkaç evden ibaret. Gün alçalmış, ovaya ince bir karalı çökmüştü. Xöy kahvesi önünde mola verdik. Akşam olduğu için köylü kahvenin önüne toplan- niş. Bizi görünen, etrafımızı aldılar, — Hoş geldiniz. — Sefa geldiniz. li sayısı dikkate değer yazı ve İlerle çıkmıştır. (General Niessel) ba sayıdaki milletler arası havactiğ dair ehemmiyetli tetkikini herkes katla okumalıdır. ve dilcilere tavsiye ederiz. HAVACILIK ve SPOR — Dünya ve memleket havacılığının on beş gün lik hâdiselerini sayfalarında toplıyan in açıkgöz çırağı kaptığı ilç hasır sandö” “eyi sıraladı: — Buyurun, yorgunluk alın! Fefiha Hanım, çocuğa sordu: — Adım ne senin, oğlum? — Ahmet! — Mektebe gidiyor musun? Başını salladı: — Gidiyorum ya! — Peki, ne okuyorsun? Gözleri zekâ ile parlıyan çocuk, şeytan bakışiyi” evap verdi: Ne verirlerse onu okuyorum. — Okuduğunu anlıyor musun? Bu garip sual, çocuğu şaşırttı. Fakat birdenbir? dikkatle genç kızın yüzüne baktı: — Abla, siz müfettiş misiniz yoksa! Biz gülerken, Seniha lâkırdıya karıştı: — Müfettiş benim! Çocuk başmı ona çevirdi. Fakat pek gözü tutm# atş gibi, başını iki yana salladı: ö — Bu kadar'tez okur mu insan, dedi, müfettiş OK aak kolay mı? Bizim mektepte senin kadar ar! Bu açıkgöz çocuğun hazır cevapları pek hoşumu?” gidiyordu. Ihtiyar bir köylü, lâfa karıştı: — Neden olmasın be Ahmet, şehir kızları, ansâ8* 'oğma okumuş olurlar, İhtiyar köylünün bu ince İstihzasmı Seniha anl# nadı. Fakat Feriha, artık lâkırdıyı değiştirmek 7 canı geldiğini anlatmak istiyerek: oo (Arkası va”) Atillâ AYKUT köy, adım adım

Bu sayıdan diğer sayfalar: