12 Şubat 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9

12 Şubat 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

VE m. YAZAN: ZIYA ŞAKIR Bir ihtiyarın Kırbaçla Öldürülüşü, Bazı Gençler Arasında Derin Bir Heyecan Uyandırdı ke; De kavuşacağı servetin aşkiy. libeyte «. 9€ Eirişmişti. Evvelâ; En- Kanlar b detle merbut olanların şa- İ öğre ni ği ara sokuz yl birer suretle bun- dir, indi, gizlice Mekkeğen geldim. giz: Hüseyin) den (Müslim) © mektu; irdim. Kı | Derede ein 2 Ml Kendisini Büret Ve onlara kanaat verecek tüp,» Sözler söylemişti, o Fakat, Müslim #ttiği zatlar, o hakikaten dik, in nerede olduğunu bileme- me Için hepsi de: kle burada olduğunu biliyo - lemiya lerde saklı olduğunu bi - yayan vermişlerdi. Mağ Yet sira, (Hâni) ye gelmişti. Bilg, süllacık onun da yanma Bo- in) Ayri suretle sualini tekrar İh, © Yetmiş iki yaşında saf bir Miyar olan Hâni, bu sözlere inan - Maş: i bal zaktan beni takip et... Ihtiyat- Minler > Yezidiler, bizi takip etme- Demişti, ve, ki . Ve; Muğfili arkasma ta. en; #vine, Müslimin saklandığı ye- adar götürerek; irk Müslim. Hazreti İmam tar Biti Gelmiş olan bu adamı sana Demişti. tay iti, © derecede riyaktrane bir Adaş Km ki, Müslim bile bu! taratın hakikaten (İmamı Hüseyin) Mi, a geldiğine kanaat hâsıl et- tdi, Ve, (Hüseyin) tarafından ge) Mi gektubu istemişti, kap ata yakinda“ taşi Hadiy, n Misafir olduğum evde sak- ml Ketireyim, Deng» Oradan çıkmış. o Doğruca ağ ye gelerek, Müslimi bul- bi PU İbni Ziyada haber vermiş - gn İbni Ziyad'ın önünde ero <ZiYAt, derhal adamlar gönde- esâni'nin evini gizler abloka "ai, » Ve sonra, bütün Küfe eş“ diye Perüber, Hâniyi de huzuruna yel, bü umumi davetten şüphe k, Asasına dayana, dayana eye gitmiş, ibni Ziyadın girmişti, iyi, ZİYat onu görür görmez, müs- Si bir tavırla; Bld, Pakalım, Hân, der, , #tleli, Küfe eşrafı mütcaddit Üete azim ettiler. Halbuki sen ziyaretime ayy sebebi nedir? m İni ei » bü sert ve mlistehzi bitap sersemlemişti: Nü, Emiri, Thtiyarım. Sık sık Sikamıiyorum. Benim Kusü- gör, Mi 2, SEVRP vermişti. O zaman İb- Muş, “8 Zalimane bir kahkaha at — Maş, Eğer, bundan ibaret kap ük table ki hop göründüm. Fa- Müslüm gibi bir müfgit ve fitne- Svinde, Saklağığma ne diyelim? AN, başa Hİ vi bir yıldırım inmiş gi- tiz Hiya,, Bühtan,, İftira. Pp, ydini müdafaa etmek İste- , a İbni Ziyat, kapınm ö- < ye Kliyen kölelerine: il Diye, Şa Yay az Söyle girer girmez: Va çimi Diyetle mülâkat ettin?» bütün Küfe eşrefmm hu işe? Behim yerimde olsanız, Emirül- miminine ihanet eden bu adamane ceza verirsiniz? , Demişti... Küfeliler, başlarını ön- lerine eğmişler, bu süale, derin bir süküt ile rrukabele göstermişlerdi, Hâni, artık ölüm saatinin yaklaş - tığını hissetmişti, Bhli Beyte karşı, son nefesine kadar metanet güster- mek ve, İlmi Ziyadın önünde baş eğmemek istemişti: — YA Emir!.. Bu adam, bana de- halet etti. Kapımı, onun yüzüne kar şı kapayamazdım, Eevet,. Onu evi « me aldım ve sakladım. Cezam ne İse sen tayin et. Demişti, İhtiyar Hârinn gösterdiği bu bü- yük kahramanlık ve metanet, Küfe eşrafından bazılarmm kalbine hüzün vermişti, Her taraftan, hıçkırık 8€8- leri işitlmisti.. Fakat İbni Ziyat, bu halden en küçük bir teessür bile duy mıyarak: — Yâ, veled!, Diye kapıya seslermiş. içeri gi - ren kölelerine, biribirini müteakip şu emri vermişti: — Soyun $u adamı, Beş yüz kırbaç * Hâninin elinden âsasmı çekip al. mışlar; vücudünün Üst kısmını soy- muşlarâr, İ — Yere yatırm. Biriniz bâşma. biriniz de ayaklarıya basın Zavallı Hâniyi derhal yere yatır. mışlar; kölelerden biri başına, diğe. ri de ayaklarına basmışlardı , — Bu, Emirülmüminin hâinine baş yüz kırbaç vurun, Meşin bir kırbacm ucu, kudurmuş bir yılan gibi havada gahlanmıştı. Ve sonra, Hâninin çıplak vücudunda şaklamıştı. Bu vücudun sararmış de. risi üzerinde, derhal uzun bir iz be. İHirmiş,, bu izden kanlar sızmıya baş. (lamıştı.. | Bhmi; beşinci kırbaca kadar kah. ramanca metanetini muhafaza et - miş, vilcudunu parçalayan darbele. rm acısma; dişlerini sıkarak, ses çıkarmamıştı, Fakat, artık altme darbeye tahammili edemiyerek; ciğer. leri parçalıyan bir feryat ile ; — Medet, yâ Ali!, - Diye bağırmış; ve., derhal bayılmış ON Küfe eşrafı, bu faciaya dayanama- mışlar. Yerlerinden fırlayarak İbni Ziyadm ayaklarma kapanmışlar: —Yi,Emir!, Affet,. Diye haykırmışlardı. Fakat, kır. baç şakırtılarının biribirini takip et. ! İmesinden başka, hiç bir cevap ala - mamışlardı (Arkası var) MAN SAGLIK ÖGÜTLERİ LOKMAN HEKİM İİİ Lİ LL Kanser iyi Kanser hastalığı çoğalıyor, di- yorlar. Bana kalırsa, çoğalan kan- ser değil, onu teşhis etmiye muk- tedir hekimlerdir. Eski hekimler- den bir çoğu — belki de tedavisi kabil olmıyacak bir hastalık san- dıkları için — kanseri teşhis ot- mekle pek te uğraşmazlardı. Otuz. kırk yıl önceki tıp hocalarının a- rasında bile bir rahmetlinin, mi- desinden şikâyet eden ve pek zayıf bir hasta geldiği vakit talebesine: “— Kanser midir, ülser midir? kim uğraşacak, yazınız karbonatı! dediği, hekimlik âleminde meşhur- du. Şimdiki hekimler kanserin de devası mevcut bir hastalık olduğu- nu bildikleri için onu teşhisle da- ha iyi meşgul oluyorlar, Bu da hastalar için büyük bir iyiliktir. Çünkü kanserin hiç iyi olmaz bir hastalıktır diye adı çıkması, erken teşhis edilemediği zamanlardan kalmıştır. Onu teşhise muktedir hekimler çoğaldıkça, bir taraftan da operatörlük ilerledikçe, sonra da Röntgen ve Radiom todavile - rinden büyük muvaffakıyetler gö- rüldükçe, kanser de artık birçok iyi olan hastalıklar sırasına girmiş- tir. Eskiden bir hekim bir hastanın meselâ midesinde kanser teşhis et- se bile onu kendisine söylemek is- temez ve türlü türlü ilâçlarla oya lardı. Şimdi hekim teşhisini ko: yunca, hastaya hemen; — Ameliyat Yaptırmıya cesâre- tiniz var mı? Varsa hiç durmayı- nız, hemen yaptırınız! Diyor ve hastasına daha uzun ğırm . *mir vermiş, Ve orada bekli-| müddet ömür temin ediyor. Böyle midesinde kanser olup ta vaktinde bakalım. Bu Hâninin © ameliyat yaptıranlardan yirmi yıl, Kittin,, Ve orada Müslim| daha ziyade yaşıyanlar çoktur, Bunun gibi bayanlardaki rahim kansari de vaktinde ameliyat ya- pılınca insan büsbütün iyi olabi- lir, Fakat, muayyen yaşını geçiren bir bayanın tekrar kan görmesi üzerine hastalığı hemen teşhis et. tirmesi, ve ameliyatta hiç gecikme- mesi şarttır. Yine bayanlardaki göğüs kanseri de öyle. Tuvalet ya. parken göğsü Üzerinde bir katılık “By Kar, elleri. Ne dersiniz bu): duyunca hemen teşhis ettirmek ve RM vi e MANŞ gi olur mu? ameliyat için tereddüt ©tmemek lâzımdır. Koltuk altında bezler peyda olunca iş gecikmiş olur, a- meliyat yapılsa bile kanser geri gelir. Barsak kanserinde — başlıca kimselerin iyice bilmesi pek lâ- zım — bir karışıklık olabilir. Bar- sakta kanser ishalle başlar ve in- san bunu sadece bir barsak iltiha- bına atfeder ve ehemmiyet ver- mez. Halbuki bu türlü kanserin de iyi olimi rken tedavi edilmesine bağlıdır. Elli yaşlarından sonra is- hal devamlı olduğu ve bayağı ilâç- larla geçmediği vakit ehenımiyet- li tutulmalıdır... Bazılarında da barsak kanseri kahla başladığı hal de insan bunu basur memelerine atfeder. Basur memeleri gerçek- ten bulunsa bile onların yukarısın- da bir kanser bulunması ihtimali de hatıra gelmelidir. Bunun da iyi olması yine erken ameliyata ıdır, Vaktinde teşhis edilip vaktinde ameliyat yapılınca da he kimliğin en parlak muvaffakıyet- lerinden biri — yani kanserliye u- zun bir ömür — temin edilmiş ©- Vur. Kanser vaktinde teşhis edilince onun devası yalnız ameliyat yap- tırmaktan ibaret değildir. Opera- törlüğün çok İlerlemesi sayesinde, bu zamanda ameliyatların pek ç0- gu, hekim için Adeta bir güzel sa- nat işi, basta için de hemen hamen bir keyif hali olmakla beraber a- meliyat sözü birçok kimseleri hâ- lâ korkutmaktadır. . Öyleleri içi yerine göre, radiyomla tedavi, ya hut röntgen ışıklariyle tedavi hay- ret edilecek derecede muva! yetler vermektedir. Kanse bazıları için bü türlü tedaviler a- meliyattan da üstün tutulmakta- A. - vi Meselâ, dildeki kanser, ameli yattan sonra geri geldiği halde, radiyomla tedavi artık bu fena ih timali ortadan kaldırmıştır. Ra- him kahserinde de radiyom analık uzvunun — yeniden çocuk yatağı olamı bir an sonra bile olsa — her kadın için kiymetli bir hatıra olarak yerinde kalmasına hizmet eder. ( EKONOMI ) Bulgaristanın sebze ve meyva ihracatı Geçen yıl 1,700,000 kilo kendir. istihsal edildi 1936 yılında Bulgaristandan ihraç 400,000,000 levaya baliğ olmaktadır. Aşağıdaki rakkamlar son üç sene zarfında Bulgaristandan ihraç edi - | edilen meyva ve sebzelerin değeri len ibaslıca mevvaların değerini göstermektedir; 1986 1935 1934 1000 leva olarak Yaş üzüm 190031 248,456 139,794 Kabuklu ceviz 33,845 20,383 19,832 İç ceviz 3,107 1.759 504 Elma 38,685 32051 s7s Kuru erik 61,837 104,160 39589 Taze erik 10117 5,656 7411 Domates 20811 10.498 700 Konserve çelik 48,976 1,968 — 353,309 434,438 208,757 Belli başlı meyva ve sebzelerin ih- . . racatı şöyledir; Arjantinde Ayva 21 vagon Kiraz 24,605 vagon h u bu b at Şeftali 46,902 vagon Kayısı 4.000 vazon : Biber 631,000 “vagon rekoltesi | Kuru sebze (mantar, Son günlerde Lonâra ve Paris bor | MAYU& V. 81) 20,900 vagon salarında Arjantin obligasyon ve tah vilât kıymetlerinin yükseldiği bildi. Hilmektedir. Amerikada hububat İS tihsal muntakalarının feyezana ma rüz kalması dolayısile hububat fi - atleri yükselmekte ve bir Amerika devletlerine rakip olan memleket - lere büyük mahreçler açılmakta - dır, Bu meyanda bilhassa birkaç ay - danberi kalkınmada bulunan Arjan tin ziraatinin istifade edeceği ve Arjantinin 1936/37 yılı hububat rekoltesinin bundan bir evvelki senenin rekoltesine nazaran dahâ çok ve iyi olacağı umulmaktadır. Hububat zeriyatı haleh 17 mil - yonluk bir saha kaplamaktadır. Bazı tahminlere göre hububst re koltesi 31 kuarter yani 250 milyon buşeli geçmekte ve 34/35 »senele - rinden biraz daha fazla bulunmak- tadır, 1935/36 senesi rekoltesi ise! ancak 140 milyon büşel idi. Dahili İstihlâk miktarmın 100) milyon buşel olduğuna göre ihracst için mevcut miktar 150 milyon bu- şelidir. Kampanya sonunda bü mik tara daha 60 milyon buşel ilâve edile. bileceği tahmin olunmaktadır. Fakat 1985/36 senesi ihracatı bir evvelki senenin 265 milyon buşellik ihracatına nazaran ancak 70 milyon büşeli bulabilmiştir. Mısır hariç olmak üzere umum hububat zeriyatı 1,390.000 hektar arttırılarak 12,5 milyon hektara Gi- karılmıstır. ZAHİRE BORSASI A 1 — İthalât — Buğday 220 arpa 30 çavdar 15 yapak 59 , üfük 4 misir 105 beyaz peynir 12 un 58 er cimek 11 fasulye 3 bulgur © pamuk 2, zeytinyağı 125, pamukyağı 38 ton. *, İhracat — Yoktur. 2 —Satışları Buğday yumuşak kilosu 6 kuruş 224 paradan, buğday sert kilosu 6 kuruş 35 paradan 6 kuruş 374 pa * raya. kadar, buğday kızılca kilosu 8 kuruş 4 paradan, arpa Anadol kilosu 4 kuruş 37 paradan 5 kuruşa kadar, Mısır sarı kilosu 4 kuruş 38 para - dan 5 kuruş 4 paraya kadar, Susam kilosü 17 kuruş, Afyon ince kilosu 510 kuruştan 550 kuruşa kadar, tif tik mal kilosu 140 kuruştan 150 ku- ruşa kadar, Yapak Anndol Kilosu 6614 kuruştan, yapak Trakya kilo- su 7514 kuruştan 79 kuruşa kadar, ğ kadar, Tavşan de ER3 dar. Sebze konservesi © 34,022 vagon İspanak 3 vagon BULGARİSTANIN KENDİ İSTİHSALATI 1936 yılı zarfında Bulgaristanda istihsal edilen kendir miktar 1700000. kilodur. Dekar başına randıman 450 ilâ 1,500 kilo arasındadır. Son günlerde kendir elyafı istih - sal etmek üzere yeni bir fabrika tesis edildiği ve bu fabrikada senede 4.500.000 kilo ham kendir işlenerek 700 milyon kilo kendir elyafı elde edileceği kaydedilmektedir. BORS 11 ŞUBAT PERŞEMBE Paralaı Sterlin 1 Dolar 20 Fransız Fr 20 Liret 20 Belçika Fr. 20 Drahmi 20 İsviçre Fr. 20 Lava 1 Florin 20 Çekoslovak kro, 2 Şiing 1 Mark 1 Zleti Pengo 20 Ley Dinar İsveç kuronu Arm Bahknot Çekler Londra 616 0.7952 15,042$ Tahvilâ' “anadol 1 ve HE kapan kesik Esham —— Merkez Bankası İstikrazlar Türk Borcu Ergani A, B, C. Sıvas - Er LIMAN HAREKETLERİ Bugün limannmızdan gidecek va - purlar: Saat 8,30 da Kocaeli Mudanyaya, 19 Seyyar Karabigaya, 19 Bartin Ayvalığa Bugün limanımıza gelecek vapur- lar: Sagt 16,15 Uğur İzmitten, 12 Gül cemal Karadenizden, 6.30 Bursa Ban mis 49 95.50 8,30 Dumlupinar Mersinden. BRİ MESELESİ) ADI ARS D63 R9$ 9 >.” V98532 5 ARVZ DS (S) koz pik olarak küçük şlem ta- ahhüt etmiştir. (w) küçük bir trefl ile oyuna başlar, (E) trefl (A) sı ile alıp küçük bir karo oynar. (S) bu eli nasıl oynamalı? Bütün mesele pik (R) sının (E) veya (w) de olmasından ibaret değil. (Eğer (E) de ise çaresiz bir kere dü- İser; fakat (w) de ise onu çatala dü. şürmek te oldukça ince bir hesaba mütevakkıf, * Bu meselenin halli gelecek pazar çıkacaktır. 7 Şubat Pazar sayısında çıkan | meselenin halli *653 Yy i0s4 87 | — KN e aza .» - w .s .” ! hep , | ii * si * As? v Rs İm * RDiw Koz kör. (S) oynar ve bütün levele ri yapar. | Leveler, | 1 —(S) tretl (Ri si, (vw) trefi (A) İsi (N) koz (4) lüsü ile keser; 2 — (N) pik (3) lüsü (E) pik (9) Jusu (S) pik (A) sı, (W) pik (V) si; 3 — (S) trefl (D) mı (W) trefi (7) Misi (N) pik (5) lisi ÇE) tref) (6) lı; 4 — (S) trefl (10) lusu (w) trefl (9) lusu, (N) pik (6) lis; 5 — (Si pik (7) lisli, (w) Pik (D) mi, (N) koz (5) lisi ile keser, (E) (00) lusu; 6 — (N) kro (7) lisi, (R) s4 (S5) köz (6) lısı ile keser. (we) karo (V) si; 7 — (S) pik (8) list, (w) pik (R) si, (N) koz (10) lusu ile keser, (E) kör (S)lisi. 8 — (N) karo (8) lisi, (E) kör (9) lusu, (S) koz (R) ile keser ve (9) koz (V) sini verir! * lik elde (w) trefi (A) smı kay- mazsa (N) bir pik atar ve (5) tekrar ıwefl oynar, (W) yine (A) sı koymaz #a (N) bir pik daha atar. (S) üçüncü defa trefi oynayıp yerden (4) lü koz ile keser, Müteakıben kör (A) sille «l alıp elinden bir pik oynar ve yerden keser. Mısıra olan Tıcaretımız İskenderiye ticaret ataşemiz Ste kı Nemli dün şehrimize gelmiş, Türk kofise Mısırla ticaret yapan tacir - İlerimizi çağırarak kendilerile Tür - kiye Mısır ticareti hakkında gö rüşmüştür. Sıtkı Nemli iki üç gün sonra va" zifesine dönecektir. Bir Çek Firması Yeni Yılın Bütün Elma Mahsulüne Talip Ankara, 10 (Tan muhabirinden)— Türkiyenin günden güne inkişaf e- den meyvacılık sanayii Avrupa piya salarında tesirini göstermiştir. Mey - va mahsullerimizin ihracını ve yaban zı memleketlere sürümünü temin et- mek üzere iş ve ziraat bankaları ta- rafından kurulan meyvacılık limitet şirketine bir Çekoslovak firması iş tirak talebinde bulunmuş ve bu yı - in elma o mahsulünü toptan (o sa- tın almayı teklif etmiştir. Felemenk Gemisi Gitti Bir haftadanberi limanımızda bu- lunan Felemenk mektep gemisi, dün Pireye gitmiştir, Gemi, limanımızdan ayrılırken veda topları atarak şehri adedi 21 kuruştan 25 kuruşa|dırmadan, 6 Seyyar Karabigadan.| selümlamış, buna Selimiyeden muka İ bele edilmiştir. e CE) karo

Bu sayıdan diğer sayfalar: