HLA aa aa di ğ —Ağaç değil vaprak kesmiş! Dün Üsküdar Asliye Ceza mahkemesinde bir ağaç kesme dava- sına bakıldı. Suçlu Kadıköyünde Taşçıbayırında Kahve sokağın- da oturan 16 yaşlarında Davit oğlu Yasef isminde bir çocuktu. İddia edildiğine göre, Yasef Kahvehane sokağında şehre ait kes- tane ağaçlarını destere ile kesmiştir. SON TAN 6.3.931 —P Aşk - Heyecan - İki düşman arasında kalan bir milletin istiklâlimücadelesi. Muvaffak olmak, yahut ölmek emrini alan casuslar - Nefis ve zengin sahneler, Rus baletleri - Rus musikisi * Muhteşem ve muazzam mizansen.. Bu suretle umuma ait olan ağaçla. eee CÇCASUSLAR n iPEK RENATE MÜLLER-GEORG ALEXANDR - Sinemasırda GRETE WEİSER - WALTER FRANCK Ü aamammmmammr p Âyrıca: Paramount dünya haberleri ve 2 kısımlık renkli komedi. Bugün saat 1 de talebe matinesi .__-_/. j » YEN: r—n—:sRi__V'/’*T MARLENE _ 3 ANKARA — * . Sevişmek B rm zarafetini ve intizammı bozmuş. tur. Müddeiumumilik ziraat fen me- murluğuna müracaat ederek ağaçlar hakkmda rapor istemişti, Mahkeme- de fen memurunun da raporu okun. du. Kestane ağacınım yapraklarını hayvan yemediği ve dalları da hafif BiR KÖPEK DAVASI sliye üçüncü ceza mah- | DiETRİCH GARY COOPER Ayrıca Paramount dunyı hı. Arzusu sözlü Paramount filmi MELEK Fransızca sinemasında eket gezmek, vatandan 4! lıp öteki memleketlerde dolaşmak *” vatan hasretini duymak... Çak tafl şey olsa gerek. Fakat bir seyahtli anlatmak ve yazmak ta hayli zor ge$ Muharrir arkadaşımız Sadri Bteti bu yaz Ankaradan Bükreşe kadif yaptığı seyahati küçük bir kitap ” çinde o kadar candan anlatmış Kİ« Buna seyahat hikâyeleri, sey ve kof olduğu için kereste olarak kul kemesi dün bir. köpek berleri ve Serseri Kuş Tanrlamıyacağı için bu dalların daha davasına başladı. Şişlide Ha- renklı komedi. — Ziyade ağaçlarm önündeki ev sahip. lâskâr Gazi caddesinde 315 No leri tarafmdan kesilmiş olması ihti- l1 evde oturan davacı Bayan A mali bulunduğu bildiriliyordu. Suçlu net Arkivoliti, davasında keli. /— Yâsef te kendisini şöyle müdafaa et-| | melerin üzerinde dura dura Şö) ANNELER ti: le izah etti: — Ben e!imle salatalık satarak se.- “— Madam Panora Şişl BıRLıĞıNIN pete koymak için bir kaç yaprak ko-| | tramvay durağında yanıma gel MUSAMERESİ pardım. Dal kesmedim. Dalları ev sa- hibi Hayriye penceresinin önü açılsın diye başkasma destere ile kestirmiş. Bundan sonra müddeiumumi Or- han iddiasmı sövledi. Ve suclunun be raetini istedi. Hâkim de beraet kara- rı verdi ve suçluya: — Ağaçlar şehrin süsleridir. Sıh. hatimiz için de faydalıdır. Haydi ba- kalmm git. Bir daha ağaç kesme. de- di, Türklüğe Hakaret Postane varda odacılarmdan Zarif Feyzullah evvelki gün Pehlevi cad - desinde sütçü ve yoğurtçu Petroya gitmiş ve yoğurt almak üzere bir ta. bak istemiştir. Petronun çırağı Zari. van da öldü. di, Hemen başımdaki şapkamı aldığı gibi yırttı, yere attı. Son- ra da bana yakışık almıyacak sözler söyledi. Köpek te bir zin sirle elimde idi. Köpeği iki se- 16 evvel Beşiktaşta bir akra Dam bana vermişti. Köpek bi- zimdi. Sonra köpek hastalandı Baytarlara müracaat ettim, Hasta iken polise gittim, gös- terdim ve nihayet zavallı hay Madam Panorz seni tahkir etti, şapkamı yırttı, kendisine ceza veriniz.,, Suçlu yerinde Madam Pano- ranın avukatı vardı. numi bu köpeğin belediyede x<aydi olup olmadığını sordurdu Davacı belediye kayit numara: sını getireceğini nahkeme 24 nisana talik edildi söylediği içi: Anneler Birliğinin menfaatine ev- |velki gece Saray sinemasında güzel bir müsamere verildi. Müsamere Dr. Ibrahim Zatinin hayır işlemiye, — ve çocukları korumıya ait bir hitabesiy- le başladı. Doktor Zati, yirmi dört saatte hiç olmazsa yirmi dakika iyi- lik düşünmek ve yapmak hususunda- İ kaideyi hatırlattı. Bundan sonra ritmik hareket ve dans dersleri veren Bayan Kürer ve talebesi, güzel musiki parçalarmı ha- Müddei u- fe'bir tabaf vermiş, fakat Bulgar te- baasmdan olan Petro Bulgarca küfür ederek tabağı elinden almıştır. Zarif bu küfürü protesto etmiş ve oradan ayrılmıştır, O sırada sütçüde yemek yiyen iki müşteri Yenipostaneye gi- derek Zarifi bulmuüşlar ve polise de ,Mmüracaat ederek hakaretin vaki ol. duğunu söylemişlerdir. Polis Petroyu yakalrvarak meshut suclar müddelumumiliğine vermistir. Müddeiumumilik, sudluyu Sultanah.- met sulh birinci ceza mahkemesine göndermistir. Mahkeme. iki sahit din lemiş ve Petronun Zarife değil Türk- Tüğe hakaret ettiği neticesine varmıs Bu da Başkası.. Dün asliye üçüncü ceza mahkeme: sinage de bir ağaç kesme davasma başlandı. Davacı Arnavutköyünde A yazma caddesinde 165 numaralı ev. de oturan Kostaki idi. İddiasma gö- re, mahkemede suçlu olarak bulunan Kâmil arsasmdaki saldide Aağaçları kesmiştir. Kâmil bu ağaçların çöpçü- ler tarafmdan kesildiğini söylüyordu. Mahkeme bu ağaçların çöpçüler ta - rafmdan kesilip kesilmediğini sor - mıya karar verdi ve muhakemeyi te- hir etti. Bugün SÜMER Sı'nemasında tasvir eden Fransızca sözlü OLU şaheserini görünüz ve takdirlerle alkışlayınız. L'İ'eorik ve Prıtik Sabunculuk V" Büyük Harbi ZATER Baş rollerde: FREDERİC MARCH - LİONEL BARRYMORE ve WARNER BAXTER & notları, ve bir seyyahm görüşleri yebiliriz. Görüş ve anlatış çok zel, Siz de okuduğunuz zaman be necek ve düşuııeceksmxz Yağ Tasfiye Usulleri Yazan: Turan yağ ve sab! fabrikaları baş kimy: Mitat Onat Türk yurdu sanayileşiyor. b gç—aam KADIKÖY SÜREYYA - BU AKŞAM Sinemanım 10 ncu yıldönümü şerefine GALA GECESİ: Bülbüller Öterken Bayanlara sürpriz ve ayrıca Şark Bazarından 25 kıymetli hediye — “i' Yarm Pazar matine 2-4-6. Gece 9 da milleti yerli mahsulâtını kendi mef” leketinde işlemek için fabrikalar KW ruyor. Tanzim ettiği sanayi plâ biribiri arkasından hayata geçi yor. Bütün bunları her gün an dun dört köşesnide gözümüzle gölü MARTHA EGGERTH dern teknik ve bilgiyi tam manasi) Ş (!© hazmetmiş ilim ve teknik, 4* yoruz. Bu ileri atrlan hamleleri, Mü - 'n:n—rıi-gunn-nıa-,_-_.4 S a rekete çevirerek güzel danslar, ta.blo- ş ı K d a -—( Pek yakmda damlarımızın çoğalmasını zaruri K” lar, oyunlar yaptılar. Hele en küçü- t .. ; liyor. Bu yeni teknik ve ilim kadi?' | * cüklerin bir oyunu çok beğenildi. Tek- |İl Türk secaati, Türk kahramanlığı I S su ilerileme hareketimize bilmukabt' | | vari eHiRldü Dabalarde pöti parizi. Türkün zafer dolu destanıp | u m er I)î):eslr ederek onu daha hızlandır!” yenin İstanbul muhabiri B. Spergo- H A | SİNEMASINDA n e,_u( nun küçücük kizr Kolet çok istidat e- | Lı S L' 7 Pok-mükom?nel_" baş. . me yegııgkğl.ı Kîf,ıddî &ifuı İ serleri gösterdi. Umüumiyetle Spergo M Uharebe!erı [ domm“wv pnııtik Yaklaculuk.ve y M;yeb: : eç UN . ö .. sulleri.. 500 sayfa, iyi cins kâğıda | ailesi Anneler Birliği fçm_çdf alâka Tu rk e soz[u | K a d | n ı ı g ' n Kü kymebi ble sanayi- ADt ve faaliyetle çalışan bir ailedir. Bu ç Yazan: Cümhüriyetimizin yetişurdlğf y ailenin üç kızı, müsamerede rol oyna- | W gea V S I r r ı genç sanayi — kimyagerlerimizde? ” ; 1 dığı gibi Bayan Spergo da Anneler | gaa Fransızca sözlü filmi gör- Mitat Onat. '! Birliğinin en gayretli âzasıdır. Müsamerenin sonunda mühendis A.- ÖLÜM HABERLERİ dil Gayay'ın küçüklerin oyunlarma iştirak eden T yaşındaki kızı Meralle konuştuk. Pürüzsüz bir türkçe ko- nuşuyordu. Eski bir İstanbul Türk ailesinin ayni yaşta kızından, telâf- fuz bakımınmdan farksızdı. Babası i. zahat verdi: — Küçük yaşmda Türk dadı tut- Malatya saylavı Mihri Bektaşın ağa- beyisi mütekaid Bay Ziver Baha dü- çar olduğu rahatsızlıktan kurtulamı- yarak tedavi altında bulunduğu Şişli çocuk hastanesinde vefat etmiştir. Bugün öğleyin Bebek camiinde cena- ze namazı kılındıktan sonra Rumeli İRTİHAL Merhüm Yusuf Behaettin oğlu ve || meğe hazırlayınız, Baş rollerde jön premiye ROBERT TAYLOR ve dilber ve sevimli İRENE DUNNE Mükemmel bir mevzu, dramatik mmmn Ve insani bireser yf Sabunculuğumuzun orta çağ u!“y lerinden kurtulup mödern teknik V” ilme dayanarak inkişaf etmesi M'” gerekli olan usulleri gösteren bu tap, teknik kütüphanemize yeni D zenginlik vermiş bulunuyor. Rasyonel istihsal teknik ve fi den âzami istfiade ile olur. Mitat Ü* Gündüz 14 te Çocuk tiyatrosu ŞEHİR TİYATROSU operet kısmı nat, yağ ve sabün sanayiinde en fak bir ziyan olmadan nasıl lâzım geldiğini anlatıyor, “Sabunt!” luk ve yağ tasfiye usuülleri” her n -— v x - . şahsi hakaretten beraet kararı vere- rek evrakı müddeiumumiliğe iade et. miştir. Müddeiumumilik takihat ya. pılması icin Büvük Millet Meclisin - Yeniden Mübaşir Alınacak İstanbul müba-tr kadrosunuün yeni den arttırılması kararlaşmış, ve bir tuk, Sonra Şişli Terakki mektebine gönderdik. Bozük türkçemizi duyup ta lisanı bozulmasın diye yanında türkçe konuşmamıya itina ediyoruz. den izin istemiştir. müsabaka tertip edilmiştir. Hisarmdaki kabristanıma defnedile- cektir. Kendisine rahmet diler ve ai- lesine taziyetler ederiz. DELİDOLU Bu akşam 20,30 da Yazan: Ekrem Reşit yonel istihsali öğreten bir kitap mak itibariyle de ayrıca kıyı:new' dir. BAA DOGANLA SELMA m'“ mw den ziyade muhtaç olduğumuz Trâ " A İ Her Türkün görmesi lâzımgelen Ayilardanberi yerleştiğimiz cephe yerinden oyna . dı ve bir önüne geçilmez dalga gibi dusman hat « ları üzerine yığıldı. Derhal vazife başma koştum. Dün geceki işimizden dolayı verilen Üç günlük istirahatı yapmıya imkân mı var.. Arkadaşlar he. yecan içinde... Benim dün gecedenberi bildiğim bü. yük taarruzu onlar şimdi kavramışlar. Hep neş'e ve zevkle harıl harıl giden emirleri, gelen haberleri kaydediyorlar , Gök yere indi. Yerler insan seli halinde. kabardı, taşıyor. Uzaktan yüksek tepelel'ini gördüğümüz Afyon dağları bize yaklaşıyo: Hayır, biz hepimiz, du.gmanm tel örgülerini bir çürük tente gibi parçalayıp ileri atılan ilk hatları- mızla beraber bütün ordu menzil neferlerine kadar hepsi ileri gidiyor. Topçular mevzi almağa vakit bulmadan mütema diyen ileri gidip ateş açıyorlar, Düşman gafil avlanmıştır. Düşman pek alıştığı mevzilerinden sürülmüştür. İleri hatlardan gelen haberleri kaydetmiye yetişe. miyoruz . Telefonlar arı gibi işliyor. Düşman kaçıyor. Panik var. Süvari fırkamızım düşmanm sağ cenahını çevirme hareketi tamam olmuştur , Bütün hatları, bütün ihtiyat ve emniyet siperleri iskambil kâğıdı gibi sarsılıp dökülüyor . Başkumandan ,tunçtan dökme hir fevkalbeşer gibi yanımızdan geçip her dakika değişen ve ileriliyen / vaziyeti daha yakmdan takip etmek için gidiyor. Ve biz maki elerlmhle ırkumdın koşuyomı—, N TÜRK iNKILABINDA TERAKKi HAMLELERI.,W [HAKIKI Eseri hazırlıyan: toparlanmak firsatı vermiyorlar. Hücum emri vermiye vakit ve lüzum yok.. Anadan doğma asker olan Türk vazifesini biliyor. Biraz sonra kendimizi dün gece aştığım düşman hatlarının ilerisinde bulduk. Düş topç kendi piyadesine ric'atini kesmek ve bizim taarruzu kırmak niyeti ile rastgele ateş edi- yor. Fakat atışında karar ve istikamet yok.. O kadar ki piyadelerimiz düşman karargâhlarını bastıkları zaman kilometrelerce gerilere Serseri mermiler dü. şüyor. Düşmanın şaşkmlığını gösteren bu atışlar mekkâri katırlarını bile güldürüyor. Güneş yükselirken düşmanın tamamiyle çevrildiği haberi geldi. Düşmanın daha gerilerden getirdiği ih- tiyat kuvvetlerinin mevzi almak üzere çabaladıkları söyleniyor. Bilmiyorlar ki bu çelik çembere giren ar- tık çıkamıyacaktı. Düşmanın istihbarat şebekesi ta. mamiyle felce uğramış.. . Etrafımda ne olduğundan haberi yok.. Akşam karanlık çöktüğü zaman yavaşlayan ateşi kendisi için bir kurtuluş alâmeti bilen düşman, da. ğilan cüzütamları toplamak için çalışıyor. Keşif kol- larımızın getirdikleri haberler çok iyi.. Düşmanın sol cenahına sarkan iki fırkamız çemberin bu halkasmı da tamam.lımış bulunuyor. INKILAP ROMANI] ö 3i Mahmud Afill6 AYKUT Kalçasındaki yarayı tehlikesiz geçirmiş. Taarruz haberi üzerine dayanamamış, doktorun İsrarına rağ- men yerini yeni yaralılara bırakmak için topallıya topallıya gelmiş,, Gece saat üç... Afyondayız... Uzaktan hayal meyal gördüğümüz mor kayalıkla- rm dizlerindeki Afyonda.. Aylardanberi düşmana karargâh olan Afyonda... İstihbarat emrindeki bizim bölükler şehre gecenin üÜçünde girdiğimiz halde bütün halk sokaklarda idi. Piyadelerimiz buradan akşam üzeri geçmişler. Bu Türkoğlu Türk şehrin kadımlı, erkekli, büyüklü, kü- çüklü bütün halkı mütemadiyen geçen milli orduyu ağırlamak, selâmlamak için evlerini dükkânlarını aç- mışlar.Fakat gelen kahraman taburlar,alay alay akıp geçiyorlar. Düşman o kadar perişan kaçmış ki bütün malzemesi, ağırlığı sokaklarda, depolarda.. Kuman danların yatakları öylece kalmış. Bize tesadüf eden büyük bir bina auşman topçu kumandanınm dairesi imiş... Çantaları, bavulları, eibiseleri bile olduğu gibi duruyor, Bu yabancı eşya arasında gözüme tesadüf eden yatak üzerindeki sırmalı örtü oldu. . Kimbilir, hangi Türk kızmın hilâl parmaklariyle lşlenmiş, belki de düğün gecesi için hazırlanmış, bu 8 i—!lemdi örtünün altında bu düşman Türkçe sözlü ük Milli filmini M S VES y SNĞ altında Türk milletinin canma kastetmek için plânlar düşünmüş. Memleketinden getirdiği bavullarmı bırakıp kaçan — düşman generalinin bir resmi masanın üstünde durus- — yor. Kemal hımemdan, tutunca açık pencereden dışar! fırlattı. — Merak etme, dedim. General cenapları çabuk” fayrap etmiş amma, bizim süvariler yolunu kesmiş” lerdir. Kendisiyle teşerrüf ederiz elbet!. İki gündür ceketlerimizi bile çıkarmıyoruz.. Hep hareket halindeyiz. Tesisatımız seyyar halde.. İleri hatlarımızın nerede olduğunu anlamak için meraktan — telefon başından ayrılamıyoruz.Bütün Afyon bayram içinde... . Minimini yavrular ellerlnde bardaklar, testiler gördükleri askere su veriyorlar. Kadınlar ve erkek* ler soruyorlar: — Aç mısmız? Bir şey ister misiniz?, Canlarımı verecekler. Yirmi dört saat bir şey yedir ğimiz yok.. Yemeğe vaktimiz olmadığı gibi canımız” — da bir şey istemiyor. Zafere, birikmiş hımçların inti * kamma o kadar susamışız ki aç bir gönülle ezilip gi“ den düşmanın peşini bırakmak istemiyoruz. L Gün ağarıyor.. Yeni emirle Afyonu geçiyoruz. Düşman tamamiyle çevrilmiştir. Çember daralryor. Düşman kıt'aları Ücüneti. dör * düncü hatlarmda mukavemet etmek için toplandık * — larmı zannediyorlar. Halbuki düştükleri çember o kâ” dar daralmıştır ki, ya kırılacaklar, ya esir olacaklaf Uşaktan hareket eden düşman ihtiyat fırkalari kendi bozgun kıt'alarını karşılarnak niyetiyle yurl* yüşe çıkmışlar.. — SÜĞ ee 3 USi y e S b ll İ Hlanlk LK üze TÜRK “--zemüu cörünüt .-.