22 Mayıs 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6

22 Mayıs 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Ss PO Fe Galatasaray : Bugünkü Maçta Kendini Tetik Tutsun Çü nkü ink Üçok Çok çetin bir Takım oldu ( Yazan: Eşref Şefik) İzmirin Üçok takımı iki gündür İstanbulda bugünkü Galatasaray ma- Üçok takımı buraya ilk gel- istirahate çekili çını bekliyor. diği haftalardaki kuvvetile ölçmiye kalkanlar, | aldanırlar sanırım. İzmir takımının bugünkü beraberliği ile dünkü anlaşması arasında, Üçok Ihin iyi bir fark hâsıl olmuştur zannındayım. İzmir sağ içi Saidin mücadele kabiliyetini şu resimde iyice görüyorsunuz. (Sait solda) Sağ- da da Üçok'un sağ açığı, Vehabın kardeşi Saim MÜHİM GÜREŞLER LER i BAŞLIYOR Amerikalı Bir Pehlivan Burada Tekirdağlı ve Mülâyimle Boyölçüşecek Gelecek hafta Cumartesi akşamı. Taksim stadında Avrupa ve Amerikadan gelecek çok kuvvetli pehlivanlarla bizim Türk pro- fesyonel pehlivanların mühim karşılaşmaları başlıyacaktır. Taksim güreşlerine, Türk pehlivan larmdan Babaeskili Ibrahim, Yarım- dünya, Mülâyim ve Türkiye bağpeh- Hvanı Tekirdağlı Mülâyim girecekler dir. Bu pehlivanlarımıza karşı çikmak üzere bir Italyan, iki Amerikalı ve bir Finlandiyalı pehlivan yola çıkmış lardır. Avrupalı ve Amerikalı profes yönel pehlivanlarmı şehrimize geti . Ten eski dünya şampiyonu meşhur skonun da burada güreş tutacağı lenmektedir. Gelecek pehlivanlar arasnda Ame rikada Buga namını kazanmış olan güreşçinin fevkalâde sert olduğu ve bizimkileri de, diğer Avrupalı hasım. larını da birer birer yere sereceği söy, lenmektedir. Ecnebi pehlivanlarm bi rkısmı salı günü İstanbula gelmiş bulunacaklar- dır. O gün Taksim güreşleri hakkın- da daha uzun tafsilât ve gelen peh- Uvanlara dair malümat vereceğiz Ankaradaki Atletizm Müsabakası 19 ve 20 Mayısta Istanbul, Ankara ve İzmirin seçme atletleri arasında yeni Ankara stadında yapılan atle. tizm müsabakasm: tamamen hazırlık | 8»z olmaları ve fena seyahat gartları içinde Arıkaraya gitmiş bulunmaları yüzünden mutat derecelerinden çok Aşağı neticeler almış olmalarına rağ- men İstanbul atletleri kazanmışlar -| dir. Tki günlük programda mevcut 15 müsabakadan 200, 1500 düz ko - gülarla 110 manialı koşuyu, yüksek, uzun ve üç adım atlamaları, disk, ci- rit, gülle atmaları ve 4x100, 4x400 bayrak koşularmı Istanbul, 100 ve 800 metre koşuyu Ankara ve 400 ve 5000 metre koşuyu İzmir kazanmış- tır. rüştüğümüz atletler , yeni pis - &n çok yumuşak olduğunu ve nizami standar ebatta olmadığımı söylemek» tadirler Taksim güreşlerine iştirak etmek üzere yola çıkan Amerikalı Gelus Admira Galip Avrupada bir turneye çıkmış olan dan Chelsen takımı, Viyanada ilk mıştır, Maç, bire karşı üç sayı ile A- vusturya takımının lehine neticelen - mişi APA Sekizler Turnuvası 23—5—987 Pazar günü Şe. Ş ref sahasında yapılacak maç- & lar: , 1. Eyüp — Süleymaniye Saat $ 12 Ahmet Adem |, IU. Topkapı — İ.Spor Saat 4 13,40 Ahmet Adem ç mL. Hilâl — Anadolu Saat 15,20 Feridun Kılıç , IV. Beykoz — Vefa Saat 17 j 4 Feridun Kılıç. j / aa er ME İngilterenin profesyonel takımların-| karşılaşmasını Admira takımı ile yap) Çünkü, Mili küme maçları için buraya gelen Uçok oyuncuları bir ta” kim halinde uzun zamanlar çalışmış değillerdi. Bu itibarla her beraber &eçirdikleri gün ve maçtan Sonra Aralarındaki rabrtaları daha kuvvet- le hissetmeğe başlamışlardır. Izmir Uçokunun diğer bir avantaj! da bu takımda ilk maçlarında bile gö ze çarpan mücadele ve müsabaka ka- biliyetidir. Müsabaka kabiliyeti, bir gok maçlarda oyunun mukadderatı. vr değiştiren bir hassadır. Üçok ta- kımın gün geçtikçe iyi neticelere doğru gitmesi, yukarıdan beri saydı- ğım ihtimellerin tahakkukuna del let eden işaretlerdendir. Nazariyede, takım kabiliyetinin art tığını kabul ettiğim Üçok takımının elemanlarını, gol yapıcı ve gol kesici olârak tetkik ettiğim vakit te vasat- tan yüksek bir kanaate varıyöru: Sağiç Saidi mili! takımda ve mühte if fırsatlarda gördük. En aksadığı oyunlarda bile gol çıkaracak şekilde manevralar yapan bu futboleli, Gala- tasaray müdafaası için hatirr sayılır bir tehlikedir. | Solaçık Namık; biraz eski sistem- de, yani kaleye girmiyerek oynama. sma rağmen hücum hattını sürükle- mektedir. Geçen seferki sağda ve İçte tecrlibe ettikleri Veha- bın kardeşi Saimin top kontrolü ye - rindedir, Müdafsada Zehir Ali sükünetini | kaybetmeden çalışan bir oyuncudur. rin irtibatı evvelce o kadar sağlam görünmüyordu. Muavin hattiyle mu- hacimler arasındaki anlaşmanın bü . yük bir farkla artmadığını kabul et- Çünkü bir takımda elde edilmesi en mlişkül ve uzun zamana mühtaç olan, muavinlerle muhacimlerin irtibatı me selesini henüz Galatasaray da tama miyle halletmiş değildir. İşte Galatasaray bugün şu evsafta ki bir takım önüne çıkıyor, Galatasarayın kanaatimce bizleri te ireddüde dilgliren başlıca tarafı; henüz kadrosunun'esas şeklini ve merkezi sikletini bulamamış olmasıdır, Oyun- cularına her hafta yer değiştirten Galatasaraym en kuvvetli kadroyu aradığı muhakkaktır, Fakat bu araş- tırmalar esnasında da, çocukların mu ayyen yerlere ısınacak vakit bulama- İ dıkları da malâmdur. Bir Haşim, bir Eşfak. bir Selim, |futboleüilüik istidatları ne olursa ol . sunlar,takım kaptanının veya ogünkü vaziyetin emrine göre yer değiştiri- veren İngiliz profesyonel kurtları de- jrecesine gelmemişlerâir. Burada değildim, görmediğim için bir şey söyliyemem. Meselâ, geçen hafta Beşiktaş karşısına çıkan Gala- tasaray kadrosunun herkese acaip ge len şekliyle bugün de İzmirliler ö - nünde bir tecrübeye kalkmak sarı kır muzılılar için netameli olabilir. Herhalde Galatasaray idarecilerini İzmir Üçokunu geçen seferkinden da- ha çetin bir rakip gibi telâkki ederek ona göre makul, herkesin aklına ya kın gelebilecek bir kadro ile çıkma-|V larmı, sürprize uğramamaları İçİn, tavsiye ederim, Bilginin, hünerin doğrusu, makul ve tabil buluşlardadır. Acaip ve gayrita- bit şeyler futbol sahasından ziyade sambazlık mumaralarıpda hoga gider gelişlerinde | İzmirlilerin muavinlerle muhacimle 2 Bek bile göze batacak derecede ak-| samıyacaklarmı da kabul etmeliyiz. | Başım ağrıyor. Pp) Ellerim — titriyor. 4 İkincikânun 4 Ağzımda, âdeta d 1935 Y bir köpek leşi y j 1 N miş gibi kötü bir g SALI X lezzet var. Buğün İma) hiç te çalışabilecek bir halde değilim. Hayır, Artık yeter, Bütün bunlara bir paydos borusü çekmek gerek. Arkadaşlarnm yüzüne bakmağa ce #aretim kalmadı. Bu yumuşak ta- biatımla içmek, beni büsbütün ber bat ediyor, Vakıa başkaları da içi- yor Fakat onlar içkilerine bir had tayin edebiliyorlar. Halbuki ben iç- miye başlayınca hudut, mudut din- lemiyorum, Meselâ dün gece. Yeni yılı kullamak için, bir arkadasın evinde toplandık. Hafif tertip İç- miye başladık. Radyoyu açtık. Dan settik. İskambil oynadık, Bir keli- me İle benden başka herkes eğlen- di, neşelendi. Bana gelince ben bulut gibi oldum. Beş kişi bir sra- ya geldiği halde beni bir türlü rakı masasından kaldiramamışlar.. Evin içinde büyük bir rezalet çıkarmı- gm, Ben bunlarm hiç birisinin far- kında bile değilim .. Kimbilir ne- ler yapmışım?, Belki evi yakmı ya kalkmışım.. belki de yemek ta- baklarmı şunun bunun başıma ge * girmişim, İhtimal ki polis kara - kolunu boylamışım.. Tabii ben bun larm hiçbirisi hatırlamıyorum. Hayır!. Artık yeter, Bütün bun- Jara bir paydos borusu çekmek ge- rek.. Bugünden itibaren içkiyi bı - çakıyorum. Sakm ha şaka zannet: Kati olarak bırakıyorum. Vakıa ilk günler bir hayji zahmet çeke- ceğimi biliyorum. Bahusus bende bu yumuşak tabiat varken. Fa- kat zarar yok, Ben bu işte dostls- rımm ve arkadaşlarımın kuvvetli yardımına güveniyorum. Bütün bu ahbap ve arkadaş gurubunun, benim göz göre göre rakı yüzün - den mehvolmama göz yumacak - Jarma nasil ihtimal verebilirm?. Artık benim için mesele kalma- mış demektir. Büyük bir kalp ra hatlığıyle kendimi şefkatli sosye- tenin ellerine bırakıyorum. Bu 806- yete hassastır. Benim gibi idaresi zayıf İnsanlara karşı ihtimamkâr dır. Benim mahvolmama, elbette ki, razı olmiyacaktır. Bana yardi- mı €sirgemiyecektir. İ o Yaşasın yeni yılm ilk ayık günü. Gene, gene baş- ÇT ladik. Beş gün, e- (4, Ikincikâmurd vet tamam beş & 1935 4 gün bir kale gibi k dayandım. Ağzı - , PAZARTES ma bir damla bi- amma) B sokmadım. Fa « kat dün akşam... mmm ve bir işe yarar, Maçların Hakemleri Uçokun bugün Galatasaray'la yapk İcağı maçı Refik Osman yarın Güneş- le yapacağı maçı da Salt Salâhattin idare edeceklerdir, rar / eyiniz!. Bir Sarhoşun Hatıra Defterinden Yazan: B. Tok Hayır hayır?.. Bunu hatırlamak bi- le istemiyorum. Bu satırları ka” ralarken parmaklarım titriyor. Fa kat ne yapalım ki, bu bir vakıs.. Şöyle bir cesaret gösterip her ş6- yi, olduğu gibi, kaydetmek gerek. Dün skşam Volodyalara git - miştim. Orada küçük bir toplantı vardı, Odaya girdim. Dışarısı soğuk olduğu İçin yanaklarım al al olmuştu. Basım ayık ve dincti, Hestir Kelâm neşem ve sihhitim Ye rinde İk Masa başımda birçok eş, dost oturuyordu. — Merhaba, çocuklar, dedim. — O... Merhaba Petruha. Nasti- 8ın, İyi misin ?. Yeni yıl gecesi am- ma da içmiştin ha!.. Neler yaptı- ğını hatırlıyor musun?. Masayı dişlerinle parça parça ettin!. Pal tosuz balkona çıktın!. Yedinci kat- tan paraşütle aşağı atlamak iste- dini; Elindeki şemsiyeyi güç belâ aldık, Hatiriryor musun?. — Hayır, hiçbirini hatırlamıyo- rum, Rica ederim $İz de bunlar- dan bahsetmeyin!, Olan olmuş. Geçen geçmiş. Fakat şuna emin 0- lunuz ki ertrk bundan sonra böy- le şeyler olmıyacaktır. — Bundan sonra böyle şeyler ol- mıyacak mı?. Geç efendim, geç!.. Biz senin ne mal olduğunu biliriz. — Hayır arkadaşlar. Bu defa kararım kati, Bundan sonra ağzı- ma bir damla bile sokmuyacağım. Esasen o gündenberi hiç içmedim. Sen neler söylüyorsun?. O gündenberi ağzına bir damla mı sokmadın ?. — Evet tek bir damla sokmadım. — Ha, ha, hi Petruha rakıyı terketmiş. lar da güler. — Demek hakikaten o günden- beri içmiyorsun?. — Hayır içmiyorum. .— Peki burnun niye öyle kır- mızı? — Soğuktan. — Ha, ha, ha!.. Çocuklar, işidi- yor musunuz ?. Petruhanm burnu soğuktan kırmız: imiş. Galiba s0- ğuk müthiş. Belki de nakıs kırk derece!.. Ha, haha!.. — Hayır canım az söyledin, eli | altı derece... — Arkadaşlar bana inanınız, na- musumla temin ederim ki!.. — Bırak, namusu karıştırmal, Biz seni biliriz.. Sen kırk yıllık sar- | hoşsun!. Bize burada yalanlar kı. | vırıcağına bir iki tape parlatsan daha iyi edersin! Bak o zaman soğuk falan kalır mı?. — Arkadaşlar tekrar ediyorum: Bana inanmız!, Artık içmiyorum. Hattâ sizin bu lâflarmızı işitmek bi le bans ağır geliyor.. Bu işte ar- Buna kümesteki tavuk- | Çeviren: Valentin Katayef kadaşımıza yardım edeceğinin. nun iradesini takviye edeceği” e — Malüm, melüm, Sen hef de buraya gelmeden ev fayı çekmişsin!. Şimdi de bis sarhoş kafa ile mi Sende hiç sıkılmak yok mu? zin şarap fıçısı gibi kokuyor. lâ da “içmiyorum... deyip dari yorsun!, Boş dürları ırak 13 ç AĞINI ayı ye” doldurdular. Hepsi birden kalkarak alkışlamağa, bağırıp ğırmağa başladılar: We — İç. Dibine kadar... pipi” kadar.. # hayet ben de insanım. ki Bâhusus bu kadar 1s(8” anla ; Nesini Hattâ bunu hatıri mek le bana ağır geliyor. Şimdi başım ağrıyor. Fakat artık er nasıl hareket etmem icap eği pri ni de öğrendim. Küçük bir bö değilim. Sofrasında rakı bul” ran tek bir ah na ayak yacağım.. Yani sizin anlayaci” yaşlarla olan bütün ilişikleriİ g seceğim. Yalnız karularla gö'Ü şi ceğim.. Meselâ istirahat günle sef de Serjentoflara giderim. v davet te ediyorlar... Iyi, küMÜFİÜ aile. Rakı da kullanmıyorlar” mina oynar, biraz çay içeriz (Arkası pal ME NE MUTLU. sonra.. Ve... bunun!.. w Da Ne mutlu © güzel kadına Ki, güzelliğini muhafaza etmesini bil ne ne mutlu o güzel olmıy dma ki güzelleşmenin bilir. Krem Venü$ yel bütün güzel kadınlarla &' mıyan yahut güzel görü” yi kadınlar biricik dost ir, ve İİ yan ur”

Bu sayıdan diğer sayfalar: