15 Eylül 1937 Tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5

15 Eylül 1937 tarihli Tan Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

» TAN m Gazete iin ie, Haberde, fi- vk her şeyde enleri dü- Sünoy —. Derebeyi || ia ann Seyit Rızanm > teslimi m atulanuyor. Ve bu son ortadan a sistemine nihayet ve. z dereyi yalnız Şark eski devirlerin bir mi- kalmıştı. ge Kapan len sonra, , halkı köle gibi ir nüfuzu er ra Top- bir kısmı topraklandı. Nü halinde bulunan bazı a- Yer gösterildi. Ve her taraf- yi im yerine devletin o- kesim oldu, dane halletmek pren- takip, ©den Cümhuriyet rejimi, yine bu derebeyliklerin tü YE hnayişi ton edecek ted. başladı. Bugün artık ora: en vü Medeniyetin hergün yükselen | Tatceii «eserlerine şahit oluyoruz. ve Mite zamanlara kadar dev. Moritesine, isyan eden derebeyle- ci Yatağı halinde kalmıştı. ae hareketile bu yatak ta Ve son darbeyi de, artık onu âmillerin kalmadığını göre- ya mecbur oldu. Şimdi hü- niş ve devlet otoritesi mem- her Hazal, teessils ii; n itibaren Akdenizde kor- mücadele başlıyor. ele beklenmiyen ve urmul- birçok neticeler doğurabilir? ye denizaltı gemileri faaliyet. devam ederek Ispanya htikü- Yin gemileri batırabilecekler- Mig e bu korsan denizaltı ge-| agg ümetçilere erzak ve mik Mikçiyy Setiren yabancı ticaret ge Besini de batırabilirler, Kontrol va- ti, Rören harp gemileri bu deniz. Miye; Dilerine rastgelmedikçe bu fa- 0, "vlece devam edebilir. 'rde ne olacak? Faraza bu Bing Ahtetbahirler yine Ispanyaya olan Sovyet gemilerini ba- Vağiliz gemilerini yolde dur- Kğ * teşebbüs ederlerse ne yapı: ha arar Akdeniz konferansı. larını kabul etmekle bera- hel gemilerinin batırılmasma | lâzım gelen tedbirleri a-| İlân ediyor. Bu ilâm mahi- ? Akdenize harp gemisi Yen Sovyet Rusya uzaktan yapabilir? meseleler ki, bunların ce- Ahcak hâdiseler verebilir. ortada Franco'nun lehine ii m | | Çilingir çıraklığından Millet Şefi OlanAdam: Masaryk D evrimizin en güzide ve temiz nasiyelerinden bi- ri, Çekoslovakyanın ilk Cüm- hürreisi Profesör Masaryk'ti. Millet bânisi tanılan şahsiyet- ler sınıfında mevki alan bu bü- yük adamda eserini vücude getirdikten sonra yaşıyanlar arasından göçmüştür. Profesör Masaryk 1850 yılmın 7 mart günü Moravyanmn hudut ka- sabalarından Hodonin'de doğduğu- na göre 86 yaşında vefat etmiştir. Babası Avusturya Krallık Haneds- nının malikânelerinde çalışan bir arabacı idi, Masâryk, çocukluğun- da Çek dili ile kırık dökük Almun- ca öğrenmiş, ve ilk tahsilini bir Çek mektebinde yaptıktan sonra bir Alman mektebine girerek muallim yetişmek istemişti. Fakat bu emelin tahakkukunn karşı gelen hâdiseler yilstinden Masarvk Viyünada evve- lâ bir çilingire çıraklık etmiş, da- ha sonra bir demircinin yanında çalışmış, ve ancak on beş yaşma vardığı zaman yeniden tahsil ha - yatına kavuşmuşı ve başka çocuk- lara hususi dersler vererek hüya- tını kazana kazana tahsilini ilerlet- mek irskânmı bulmuştu. Fakat Masaryk'in bu srrada Katolik kili sesine devam etmediği, Katolikler gibi suçlarını itirsftan çekindiği görülmüe, bu yüzden mektepte şüp helir gözlerle takip olunduğu için Brno'daki Gimnazyonu terkederek Viyanaya gitmiş, ve orada Gim- nazyonu tamamladıktan sonra Ü. niversiteye girmiş ve 1879 da fel. sele okutmıya başlamıştı. M #saryk 1881 de Sosyolojiye ait ilk mühim eserini neg- retti. Eserin mevzuu “Asri mede niyetin bir hâdisesi olmak bakı. mmdan intihar,, di. Masaryk, bu eserile tanınmış ve 1852 de Prağ Üniversitesinin Çek dili profesörlü ğüne seçilerek 1885 te “mantık, hakkında daha büyük bir eser yaz. mış, ve bu eserinde ilimlerin tasnif usulünü tetkik ederek bütün bilgi. leri tabil bir sisteme bağlamak iş- temişti, Profesör Masaryk bu arada bir de tenkit mecmuası neşrederek bir gok yazmalara karşı açtığı tenkit. lerle bunlarm sahteliğini ispat et- miş, kendisi bu eserleri Sosyoloji, arkadaşı Gebauer'de filöloji bakı- mından tetkik ederek bu neticeleri Vi bir hareket vardır | bütün dim dünyasına hediye et. kontrol işini üzerlerine alan İspanya hükümetini ve kontrol işine Akdenizde vaziyet müp- karanlıktır. Her an yeni ve He 4 ii 7f e P / mişlerdi. Bu tenkit hareketi, Çek âsi. | dünyasında bir İnkalâbm başlangı- ct oldu. Bu sayede Çekler siyase- tinde, edebiyat ve felsefede “Rea- lizm,, hareketinin zaferini görmüş. ler ve edebiyat ile siyaseti ilim usu- Meseleleri, bu defa Al | ya mlistemleke meselesi üzerinde dur Nürenberg şehrinde topla- | mya mecbur olmuştur. Almanya dere enn ehemmiyetini | müstemleke istiyor ve bunu almadık- dereceye düşürdü. Zaten son | ça rahat etmiyecektir. ler mim b ver işte dünyanın başına belâ olabile- Çünkü Almanyada dahili | cek meselelerden biri de budur. lüne tabi tutan bu hareketlu üm- delerini kabul etmişlerdi. Masaryk bu harekette en büyük rolü ifa ederken 1893 te “devri - miz,, admı taşıyah bir mecmuayı da çıkarıyor. Dağ kulüplerinde ve sosyetelerinde nutuklar ve konfe- ranslar veriyordu. Masaryk Sosyo- lojik tetebbüleri dolayısile Mark- sizm ile de meşgul olmuş, ve Cari Marz'm tarihi maddiyatçılığı, muaz zam eserlerinin biri olan “İçtimai mesele,, adlı eserinde tenkit etmiş- tir. Asaryk'in siyasi hayatı 1880 den başlar, Bu devirde Çek muhafazakârlığı yavaş yavaş yıkı- lıyordu. Masaryk, fırsattan istifa- de ederek genç Çekleri Liberal bir fırka tesisine davet etmiş ve 1891 senesinde de Parlâmentoya mebus olarak seçilmişti. Fakat bu vazife- den biraz sonra istifa ederek Çek- ler araninda nhlâki ve,,terbiyeyi yükseltmek için ağ yeni hare keti bütün kuvvetile ilerletmek ü- z0re çalıştı. Gerçi Masaryk'in milliyet hak - kındaki fikirleri ilk önce iyi kar. gilanmamıştı. Fakat çok geçmeden bütün gençlik onun etrafıma top- lanmış ve Prağ şehri her taraftan akm ederek üstadı arıyan gençlerin kıblesi olmuştur. Masaryk'in taraftarları 1900 da bir fırka vücude getirerek ona “E- bediler fırkası, admı Vermiştiler Fırkanın esasları, Masaryk'in eser lerinden almmıştır, ve Masaryk çok geçmeden yine Parlâmentoya girmişti ve Avusturyanın Alman- yaya boyun eğme siyaseti, ve Bal. kanlarda tecavüzi bir Siyaset ta- kip etmesi ile mücadele etmişti, Avusturyanm Balkanlara karşı ta kip ettiği tecavüz siyaseti, Bosna- Hersek'i ilhâk etmesile kendini gös termiş, bunun üzerine ilhakı mu - h'k göstermek İçin Avusturya Ha. riciye Nazırı Kont Aehrenthal'ın açtırdığı hiyaneti vataniye muha- kemesinde Masaryk'in kati bir rol oynadığı görülmüştü. Çünkü Masaryk hususi tahkikat neticesin de hükümet davasmın sahte vesi- kalara istinat ettiğini görmüş ve göstermiş ve bu vesikaların Avus- turya - Macaristanm Belgrad 8e- fareti tarafından uydurulduğunu ispat etmişti. Masaryk'in yılmıyan cesareti bu davada kendini bütün kuvvetile göstermiş, neticede Ag- ram muhakemesi suya düşmüş ve Avusturya diplomasisinin maske- si düşmüştü. ı u hâdiseler, gerçi Avustur - ya hükümetinin Masaryk'i fena tanımasına sebep oldu, fakat Şi de bütün dünyaya yay- e Harp koptuğu'zaman Ma saryk, Avusturya - Macaristan dev leti hakkındaki düşüncesini “Ye- ni Avrupa, adile yazdığı eserde anlattı bu devlet “sulistimalden çürümüş, Emperyalist, Miltarist, iddiakâr ve hissiz bir Kurunuvüsta artığı idi, Masaryk 1914 te Avusturyadan kaçarak İsviçreye gitmiş ve dört sene Çekoslovakyayı kurtarıp ye- ni bir devlet teşkili için çalışmış- PROFESÖR MASARYK tır, Kendisi mütemadiyen neşriyat yapıyor, menileket memleket dola- “izayur ve Çekemkermke amilli Börimeyin. ne riyaset ediyordu. Bütün bu me- saisinde ona yardım eden en belli başlı arkadaşı bugünkü Çekoslo - yakya Cümhurreisi Dr. Benes'ti. 1917 de Rusyada ihtilâlin kop- ması Üzerine Masaryk Rusyaya gi- derek orada bulunan binlerce Çek esirinden askeri kıtalarmdan vü- cude getirmek için çalıştı ve mu, vaffak oldu. Vücuda getirilen Çekoslovak or- dusu 92000 kişiden müteşekkildi. Bu ordu/ Siberya yolile Velâdon tona gitmiş, oradan da garp cephe sine naklolunmuştu, asaryk daha sonra Ameri- kaya giderek Çekoslovak istiklâlinin tanmmasını temin et - miş ve nihayet müttefikler 1919 senesinin 3 haziranında ayni esası kabul etmişler ve bu süretle Dr. B Masaryk'in riyaset ettiği Çekos- lovak milli konseyi müstakbel Çe- koslovakya hükümetinin esası sa- Yılmıştı. Nihayet Çekoslovakya hü- kümeti teşekkül etmiş ve Masaryk 1918 senesi 14 Sonteşrininde Cüm hurreisi seçilmiştir. Masaryk'in Cümhurreisliği ge - çen seneye kadar devam etmiş ve kendisi tam mânasile millet babası ve yurt bânisi sıfatile çalışmıştır. Masaryk'in bir feylesof ve bir “dövlet adamı bakımından seviyesi çok yüksektir. Felsefi eserleri, Çek tarihini tetkik etmenin muhas- Ssılası idi, Realistti. Felsefesinin te- meli hayatı bulunmaz bir kül ta- nımak ve hayatın ruhani, dini fik- ri ve siyasi telâkkilerini bu külün muhtelif cepheleri saymaktır, El- Yiden fazla eserleri vardır. Çekoslovak milleti, onu kaybet- mekle, tam mânasile bir baba gay- bından duyulan acıyı hissetmiştir. Çankırı Treni Gecikiyor Çankırı (TAN) — Ankara - Çatal. ağzı treninin on beş günden beri mu- ayyen vaktinden bir saat kadar geç geldiği görülmektedir. Bu hal şikâyet lere yol açmıştır. 5 Kanun Karşısında: Apartıman Kirası Öderken... Sulh Hukuk Mahkemesinde cereyan eden bir davayı dava eden ile dava 0- lunan dinliyelim: lerim Boğos: — Mesâleyi anla- yım, bana hemen hak vereceksiniz, 24 re Dava şudur: Bundan tam altı ay evvel, şimdi yanımda bulunan Mişona Harbiyedeki apartımanımın 3 numaralı dairesini 40 liraya kirala. dım. Tam beş sy Mişon bana on para bile vermedi. Bugün yarın veririm di- ye oyaladı. Böylece borcu 200 lirayı buldu, Artık tahammülüm kalmadı. Mişonu buldum ve borcunu ödemezse, mahkemeye müracaat edeceğimi kati surette kendisine bildirdim. Bu söz lerim üzerine, o: — Şimdi yanımda (200) lira yok. Fakat merak etme Bay Boğos, yarın borcumu tamamen öderim, Maamafih müsterih olmaa İ- çin sana şimdi altıncı aym taksitini hemen vereyim dedi, ve cebinden 40 lira çfökararak bana. verdi. Tabii ben de kendisine (6) me taksit olan (40) lirayı aldığıma dair bir makbuz verdim. Memnun ve mesut çıktım, git- tim. Ertesi gün Mişondan diğer (5) ay- lık olan (200) Mirayı almak üzere, Mahmutpaşadaki manifatura mağaza sna gittim. ve borcunu ödemesini ri ca ettim. Mişon kızdı, ayağa kalktı ve bana on para bile vereceği olmadığı- nı söyledi. Elimde bay hâkim kon- trat var. Alacağımı istiyorum. Manifaturacı Mison: — Bay hâ- kim, köleniz bendeniz, namusu ile tas nınmışımdır. Kimsenin meteliğini bi- le yemeğe tenezzül etmem, Borcum j varsa emrediniz de ödemek icap edip etmediğini düşüneyim, Fakat benim elimde bir makbuz arkamda da ko. caman bir kanun var, Siz elbette İ Borçlar Kanununun (88) inci mad- desini benden çok daha İyi bilirsiniz. Fakat bu maddeyi bilmiyen Kayseri. i Bay Boğosa öğretmek için müsa- ade buyurun da bir kere de burada yüksek sesle okuyayım. Bay Boğos kulak kesil, okuyorum: Faizden ve icar bedeli gibi muayyen zamanlarda ödenmesi lâzım gelen sair deyinler. den ihtirâzi bir kayıt dermiyen ets. meksizin bir taksit için makbuz ve. ren âlacaklı ondan evvelki taksitleri de tahsil etmiş sayılır.” Mişon davayı kazandı, Niçin bilir mi siniz? Çünkü, yukarıda yazılı mad- deye nazaran, bir taksit için makbuz veren alacaklı Boğosun ondan evvel. ki aylıkları istemek hakkının mahfuz kaldığını borçluya verdiği makbuza yazması icap ederdi, Kanun böyle di- yor, Mahkeme (kapısında, çıkmasını bekliyen oğluna Boğos şöyle nasihat ediyordu: — Oğlum, gözünü dört aç. Açabi. lrsen daha da fazla aç, çünkü biz Kayserililerden de daha kurnazları varmış... İsmail Kemal ELBİR İstanbul Barosunda avukat KUYUCU MEKTUPLARI Fotoğraf Sergisi Hakkında Bir Dilek Hariciye Vekâletinde elçilik kâtip- lerinden B, Safder Şükrü matbaamı- Za gelerek şunları anlattı: “Ben yirmi senelik fotoğraf ama» törüytüm. Fotoğraf işlerinden, olduk- ça anlarım. Festival münasebetile Beyoğlunda açılan fotoğraf sergisi hakkında bir çift sözüm var: Istanbulda bir fotoğraf sergisi açık dığını düyunca, ilk iş olarak burasını gezmek İstedim. Diğer mereklılarla beraber sergiye gittim. Bütün hüsnü niyetime rağmen, edindiğim intiba serginin çok eksik ve itinasız olduğu merkezindedir.. Bir kere, bu işe tab- sis edilen salonun üç köşesini hiç ta- nrmadığımız yabancı bir imza sahibi- nin eserleri ile dolu gördük. Diğer du varm yarısını Havayollarınm hava dan alınmış resimleri kaplamıştı. Ge- ri kalan sekizde bir parçada da iki a- matörün birkaç resmi görülüyordu. Sergiyi gezdikten sonra düşündüm: Koca İstanbulda bu kadarcrk mı fo- toğraf amatörü var? Yalnız ben yüz- lercesini tanıdığım halde bunlardan niçin hiç biri iştirak ettirilmemiş te, amatörlükle alâkası olmadığını zan- nettiğimiz bir imza sahibinin yüz - den fazla fotoğrafisi bütün salona doldurulmuş? Sonra, müsabakayı ter tip eden jüriden eserlerin den ve saireden hangi fotoğraf ama- törü ne vasıtalarla haberdar edilmiş? Bunlarm hiç birini bilmiyoruz. Yalnız ortada bir hakikat varsa, o da şudur: Bu seferki fotoğraf ser- gisi maalesef muvaffak olmuş değil- dir ve bir amatör gergisi hüviyetini kazanamamıştır. Binaenaleyh, bu tecrübeyi gözönün de tutarak bundan sonra yapılacak sergilerde bütün fotoğraf amatörleri ni haberdar edecek şekilde tedbir al. mak, teşhir edilecek eserlerde yalnız #matör resimlerine yer vermek ve ne tice itibarile resimlerin tenevvülüne dikkat etmek lâzımdır. Resimden an- lıyanlarm gözlerinden kaçmıyan bu aksaklıkların ilerde yapılacak sergi- lerde tekerrlir etmemesini temenni e- deriz, Bu hususta alâkadarların dik- katini çelmenizi rica ederim.” tasnifin. | Harbiyede Unutulmuş Bir Sokak C. S. imzali mektupta deniliyor ki? “Harbiyede Nişantaşı ile Şişliye giden iki ana cadde arasında bulunan Dersane sokağımızda kaldırım olma» İdiğı için bu sicsk günlerde pencere İ açamıyoruz. Toz toprak herşeye mâ- ni oluyor. Beyoğlu belediyesi, tahsisat olma- dığmı İleri silrerek İlk kaldırım tami- rinde dileğin nazarı itibara almacağı vâdinde bulundu. Aradan uzun bir müddet geçtiği halde bugüne kadar ne parke ve ne de arnavut kaldrımı. na benzer birşey yapılmadı. Ust taraf taki caddeden sökülen arnavut kaldı rim taşları sokağın yanında bir müd det istif edilmiş bir hâlde bırakıldı. Kış geliyor, çamura batmak, ead- dede dolaşamamak gibi rahatsızlıklar yine baş gösterecektir. * Bu talihsiz sokak ayni zamanda zi. firi karanlık içindedir, Şehrimizin her tarafıma asılan binlerce Jâmbalardan birkaç tanesinin de bu sokağa ast rılmasını ayrıce rica ediyorum.,,

Bu sayıdan diğer sayfalar: