21 Eylül 1934 Tarihli Türk Dili Gazetesi Sayfa 4

21 Eylül 1934 tarihli Türk Dili Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

O TC EAEA HİKÂYE: C HODBİN DEV! Wn sonra mektep- | ten dönen çocuklar — de- vin bahçesine giderler ve orada — oynarlardı. — Orası yümuüşak ve yeşil otlari- le geniş ve güzel bir bahçe idi. Ötede beride, çayır- ların arasında — yıldız. gi- bi güzel çiçeklerle — inci ile Ooyalanmış nazik çiç- ekli on iki gşeftali ağ. acı vardı. Bu — bahçede- ki kuüşlar — öyle tatlı öterlerdi ki, bunları dinle- mık-ı,iı_poıuklu ekseriya oyunlarını bırakırlar, birib- irlerine ane kadar — mesu. düze — bağırırlardı. Bu Bahçenin sahibi ko. rnişin — göl yabanisi — ol- an arkadaşıni *2iyarete gi- tmiş, “onut “yanında tam yedi sene — kaldıktan — 80- nra dönmüştü, Yedi sene içinde — söylenmesi — lâzım geleh bütün sözler — bit- mişti. Evine döndüğü za- "!_l İ çocukların ; görünce ko- sunuz? Diye — — ;'ü'g'ı zaman — çocuklar — uzaklara kaçtılar. O ise* «benim bahçem, benim bahçemd- ir. Ve hiç “kimsenin bu- rada oynamasına müsnade fm' bir. türlü an. iyan olmadı. . İşte — bu sebepten bahçehin etrafı- na Şyüksek bir — duvar oqk.ürdi. Ve birçok yer- lerine ilân tahtasını koy- du: > | Buradan geçenler ceza - | landırılacak! O çok hodbin bir dev idi. Zıvı_llı çocuklar hiç bir ye- | rTde Oynıyamadılar. Yol üz- Grihde oynamak istediler. Tâkin çok 'toz'u ve siv- | taşlorla — dolu olduğ - ündan orasnı sevmediler. “Döreleri bu mevzu - üzer- inde olduğu zamanlar ba- hçenin yüksek duvarı dış- ında gezerler — ve — içinin üzelliklerini biribirine anlatarak «orada ne kadar mesut idik» derlerdi, 1 gelmesi ile her yerde kuşlar, çiçekler gö- Tündü, Yalnız hodbin de. yin — bahçesinde kiş var- di Çocuklar - olmadığından kuşlar — ötüşlerine dik- kat etmediler. Ağaçlar da çiçeklerini unutmuşlardı. E- velce başını otların —ara- sından çıkaran güzel bir çi- çek ilân tahtasını görünce hqııl_ınü' Tekrar çimen. leınn ’;ı kayarak uzun bir. uyküya daldı Bürüde setinen yalnız ki- ra ile kar idi. Bunlar bi. ribirlerini görünce: — İlkbahar bu bahçeyi unutmuş dediler. Bütün sene burada yaşayacağız. Kar büyük beyaz palto- sile bütün çimenleri ört. müş, kıra jse bütün ağaç- ları gümüşe boyamıştı. Ken- dilerile kalması için — şimal rüzgürını çağırdılar. Kürke “sorılmiş olarak geldi ve bü. “tüh gün bahçeda gürledi dümlarda esli ve: 4 — Burası cok hoş bir yer dedi. Yağmurun gelmesini y —!*. ; cukları | den | bi «OSCAR WİLDE» den Bunun — üzerine dam- lalar geldi. Hergün — üç saat — kiremitlerin çoğunu kırıncıya kadar kale duva- rının Üzerinde patırdı yop. ti ve bu — müküdder evin bildiği kadar bahçede hızlı hızlı dolaştı. Kurşun elbise içinden çıkın nefes buz gibi idi. Hodbin dev: — İlkbaharın burada geç kolmasının sebebini bir ttirlü anlıyamadım, deldi. Ponçerenin önüne otur- du. Soğuk ve karir bah çesine bakarken: — Zannederim, havada bir değişiklik olacak dedi. Fakat buraya ne ilk. bahar ne de yaz - geldi. Her bahçe sonbaharın alt n meyvalarını — verdiği halde bu bahçede — daha çiçek bile yoktu. Bütün sene kış devam etti. Yağ- mür, kar — şimal rü- zgürları ağaçların arasın- da biribirlerile dansettiler. O gsene bütün mevsim kış içinde geçti. Bir kış sabahı. uyand. iğı zaman mevsimli ahe- nkli sesler işitti. Bu se- sler kulağına o kodar tatlı geldi ki: —Heor skaları dedi. Hakikaten dışında — yalnız kuş ölüyordu. Ço - bahçesinde — bir kuşun sesini — işitmediğin- ona bü ölüş düny- anın ö tatllı nağmeleri gi- geldi. Ozaman yağın- ür yağmıyor. Şimsl rüz- gârları — esmiyordu. - Açık pançorun arasında bir. lâtif koku geold. — Nihayet ilkbahar geldi halde kıralın mu- geçiyor, olmalı pençerinin küçük bir zannederim — diye söyleto- rek — yatağından hemen sıçrodı. Pençereye — koştu. ne gördü? Hayret verici bir manzara ile karşılaştı. Du. vardaki küçük bir delikten içeriye süzülen — çocukların her biribir ağacın dalında oturuyordu. Her ağaç çocuk- lara tekrar — kavuştuğuna sevindiklerini göstermek için çabucak — çiçeklenmişlerdi. İnce dallar çocukların baş- ları üstünde — yavaş yavaş sallanıyor, — kuşlar uçuüyor, neşe ile çıvıldaşıyorlardı. Çiçekler yeşillikler arasından gülerek etrafa bakıyordular, Kış içinde bu mapzara pek çok sevimli ve güzel idi. Bahçenin en uzak bir kö şesinde bir küçük çocuk ağ- aca çıkamadığından — altında ayakta duruyordu. Ağacın sarkık dallarına yetişemiye- | ydu cek kadar küçük olan bu çocuk dalların altında du- rarak dolaşıyor, acı aci ağ- hyordu. Kar ve kıra ile örtü lâ — bu zavallı ağacın bulun- duğüu yerde — şimal rüzgârı esiyordu. Rüzgüârla sallanan bileceği kadar dal- l.ıgı::ı ’ıııl:;b;.ı ağ(ıli ve çocu- | Tarla beraber ilkbaharda geldi.| a etirman bana, kücük ço- | Dev: cuk» dedi. Fakat çocuk pek küçüktü. Bunu — gören devin | di. Artık * bahçe kalbi Mıılı: | ! Çünkü —mikropların pek ço- İ . TÜRKDİLİ | Hangi yaşta daha fazla büyüyorsunuz? Bir defa küçükler büyür- ken vücutlerinin heryanı biri birine uyğun olarak büyüm- | ez. Meselâ bazı aylar oluy or ki başı vücudünün diğer | yanlarına göre büyük olur. | En çabuk büyüme bir ya- şından başlar. Bir yaşında | çocuğun kilosu — doğduğu zamanki kilaşundan üç defa kadar fazladır. Beş yaşınd. aki çocuğun ağırlığı da bir aşında — çocuğun ağırlığın îıu üç defa fEdıdıE iş | Otuz yaşta boy en uzun- dur. Kadınların ağırlığı elli, erkeklerin ağırlığı kırk ya- şına kadar artar. — Bunun | uzaması oluz yaşından gon. râ yavaş yavaş azılır. j Mikroplar Mikropları yalnız bize za | rar ve hastalık getiren kü- çücük hayvanlar olarak ta- nıyorsanız alılnmynrınııuz.ı Bu bizim için faydalıdır. O | kadar ki bazı mıkroplar ol- | mazsa hayatımız tehlikeye dü. şer. | Hor yerde mikrop vardır. | Yidiğimiz gıdaları, ıctiğimiı | su, teneffüs ettiğimiz hava, K .. Tabiat dersleri: Büyük bir deniz hayranı: Vücudü altang sa: kalınlığında bir yağ sile kaplı ve kocaman, yas- | sı kuyruğu olan Bal nizde yoşayan arkadaşları- min en büyüklerinden biri» metre ka- dir. Boyu yirmi dardır, Kalınlığı on bulur. Rengi deniz yani koyu maviye yakın ol- duğundan suyun üzerine çık- tığı zuman kolay kolay gö- | rünmez. Balınayı denizde yaşadığı için balık diy8 tutmak çok yanlış olur. Çünkü hayvan balıklar gibi ta yumurtlamaz, bir köpek, bir inel zirerek büyütür. Balinanın ağzı da yüktür. O kadarki ağzını açtığı zaman bir adam ayak- ta sıkıntı çekmeden lir. Fakat garip değil mi? Bu koca ıııdn hi avrularını gibi em- z R HUU EREUKEUNURUN KUK EKUNARRCGE NU REKAMNRR NU NS # TürkDili çocuk için olan bu sayfayı her - 5 tertip edecektir. Minimini vavruların alâkö! : topliıyabilmek bize haz verir- ö -Çi Balina, ntimotre tabaka. ina de- metreyi rengite Oyun, temiz hava ve neşe küçüklerin en eyi 9!E Çacuklar!. Koşunuz.. Gülünüz.. Kırların | sını ciğerlerinize bol bol çekiniz. Yarını elinde alanlar buğünün küçükleridir. Güzel ve zengin Türk valanını daha güzel zengin yapacak olan sizsiniz. Sağlam — dimağ: vücütte bulunur derler. Bunun da yalnız değil kahkaha, temiz hava ve oyunla olabileceğ mayınız. bu koca yumur- pok bü- tur.Diş vazifesini üç yöz kadar kalın ve sert kıllar görür,. Sonra bu, büyük ağızda kü. çücük bir boğaz deliği var- balıkları — ve k hayvanlarını avlam& ş_yk- buriyetindedir. BİLMECEMİZ. durabi. Siz beni çok seversiniz. Sekiz harfli iki heceliyim. Adımı bütün dünya bilir- Harflerimin, sıra ile , yanyana gelişinden birçok kelımeler çıkarsa da - siz şunları bulunuz: | —Baştan âilk dört harfimi okursanız hepinizin göğsü sevinçle kabarır ve letler onun önünde boyun eğerler. 2 — Birinci, ikin ci, dördüncü, üçüncü, yine jikincj ve dördüncü harflerimin yan; | lişinden hezma yarayan bir madde olur. dır. Onun için B ' 3 — Dördüncü, ikinci ve yedinci harflorim ancak atoş yandıktan sonra meydunâ $ 4 — Dördüncü, altıncı, yedinci, sekizinci, birinci harflerim yine sıra ile hef olan ve hırsızların hiç hoşuna gitmiyen bir şeyin adıdır. 5 — Altınoi, seki: zinci, dördüncü harflerimden hepinizin elbisesinde olan birşey 6 — Beyşinci, altıncı, üçüncü, sekizinci harflerim ise ölü olmıyandır. Acaba ben'neyim? haydi bilin bakalım. Bu bilmecemizi 1 — Birine, ıki “HEDİYELERİMİZ. yapan küçük okuyucularımız arasında kura çekilerek: nci, üçüncü gelenlere güzel birer kitap, ayrıca bir çocuk dokunduğumuz herşey mik- | da resmini basacağız. 2 — Dördüncüden altincıya kadar olanlara da muhtelif ve kıymetli hediyeler ropla doludur. — Her yanı- mız mikroplarla — çevrili bir halde dersek aşırı söyl- ememiş oluruz. Eğer bütün bu mikroplar zararlı - olsalardı iâsanların hayatı her halde şimdikinden | îo_k fazla tohlikeye düşece- | ti — Ben ne kadar hodbin imişim dedi. — İlkbaharın bu- raya niçin gelmediğini şimdi öğrendim. Zavallı küçüğü ağaca çıkaracağım, ve bura- ları yıkacağım. Bahçem da- ima çocukların oyun yeri olarık kalacaktır. Bauhçeyi şimdiye kadar kapadığından — dolayı çok müteessir oldu. Merdiven- lerden aşağıya indi. Ce he kapısından — yavaşça çeye — çıktı, Çocuklar onu görünce korkularınd- an uzaklara kaçtılar. Ya- İbiz ağaca çikamiyan ço- cuğun — gözleri — yaşlarla dolu olduğundan dev yö- remedi. Bu sebepen ka- | çamadı Dov onun ark- asına kadar — yanaşmıştı. Yavaşça — belinden dön. dü. Bir. dalın üzerine ko. Kuşlar , gelip — öt meğe — başladılar. Küçük çocuk — kollarını deve - do; | ğru uzatarak — onün — bo- | yauna doladı. Sıçradi. ve öptü. — Diğer çocuklar devin eyi — hareketini gö- rdükleri zaman hepsi te- krar bahçeye koştular. Ön- — Küçük — çocuklar de- | benim | cağız. Kuponumuzu Kuraya göndörmeyi unutmayınız. girebilmek için bilmecenin hallolunmuş şeklini bu sayfadaki bir © : kuponumuzla birlikte on beş güne kadar gönderilmesi lâzımdır. BİR KOLAYLIK Küçük okuyucularımızdan Balıkesirde olanlar bilmece hallini doğrudan doğr hanemize getirebilecekleri gibi Balıkesir dışında olanlar da açık bir zarfla bir kW Bir büyük tarla alarak | fakat ©o ilk — arkadaşının | ddetten — yüzü bf yüksek düvarı — indirmeğe | tekrar görmek — hasretini | oldu. — Cocuğun başladı. Öğle —üzeri pa- | çekiyordu. Konuştuğu x: ellerinin içine aldı- zara — giden halk — şim- | nlarda hep onunda bahse- | inde iki tırnek diye kadar — görmedikleri | derdi. Ve mütemadiyen | görünce. böyle güzel bir bahç- | «ona çok özledim»m derdi. — Seni kim ede devi larla öy- | — Seneler geçti. Dev ihtiyar | cesaret otti dedi- nuyor — buldülar. —— — zayıfladığından — oynamadı Çocuktan — ses Bütün gün oynadılar. Ak. | Biri koltuğunda oturdu çoc- | ” | LA şam olunca ço | he- | ukların oyununu, buhçesinde L ti lin psi dave n _;,.. | Beyretti. Ve bahçesini beğe- dt YA demekle geldiklerinde içle- | ndi.. — İ * onu, keseyim. Ş rinde Teğaba — çıkamiğan | — Penim cok — güzel . giç: | 0 A A D e göremeyince — çocuklara: ! ;ğ'â:m ;";n de:'â"ı ı:::t verdi. Bunlar aşkıf imil3üp Slaariaü çık"d'ğıı klerden jıhı pek ĞPOİ- rıdir. t 'y"; :;:î:"m Ha düarede.Gİrel güzel çocuklar var.. — Sen kimsin? di | i İ u mçe- | vin üzerine — bir . Kendisi oynadığındanceve |KT Ka aa Mrer | golli.. Çocuğun ini, - pek, , çok,seymişti.Ço- | —e aZ tarafı — karla | çöktü. Çocuk gülef ızukl'a_r- , İ örtülü gördü. Kıştan hiç | dedi ki: j Biliy OTÜR. H'TE GOYTR | nofret otmedi. Çünkü — o — Beni, bahçenlti rdiler, — Gitmiş. olmalı.. — | Yiliyordu ki; bu, — çiçekle- | defa oynamağa bıri — Öpga yarın ııîu_hn_ğ- ' rif, — baharın uyumasından | gün benimle cennöl kak buraya gelmesini sö: | ilari “geliyordu. Birden | bahçeme geleceksini” Yerisik | gözlerini — sildi. — Dikkatle | hakkak geleceksinit- f“:iıll:ı:di:ln;? Gsl:lhfidllğ: | baktı, — baktı. Şüphesiz o Bütün çoçılllfı i| yeri - bilm öre. | fevkalâde bir — manzara | #onra - bahçeye gel cn:.:'îu b'lr)e dch; d“ü( Sör idil Bahçenin n — uzak | de devi, ":;" 3 :uuî er. Dev çok mütecesir bir köşesinde bir — ağaç örtülü olarak o0 887 Mektep pâydosundan dö. değil, sizindir. pu! yapıştırmak suüretile gönderebilirler, beyaz çiçeklerle bezenmiştir, tında ölü buldular. nen çocuklar oraya - gelir- _B“h'î“Y' "k_“'- ç_'!"'l'" acele Nezir ler akşama kadar: — dev ile — geçti. Çocuğun yi Nihat ile oynarlardı.. Lâkin de- fina d zamon | iha vin .Hvııiği k“çük çocuk İ f'... BEUCRRNGEUR! YEOVERRGEYENE bir defa hiç. görünmedi. & 'TÜRKODİLİ nin bilmece kupunu, * Dev bütün çocukları Te nceR UUKU CERM DU EEUKENSONE CEKBEK GU GYES: e sevdi,

Bu sayıdan diğer sayfalar: