10 Aralık 1934 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 6

10 Aralık 1934 tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SAYIFA 6 Acun ökonomisi 1928 iülkbehı da iptidal maddeler #iatlarındaki — yükselmenin durumile başlıyan kriz yıldan fazla bir za- mandenberi devam ediyor, Kriziu baş- ticaret ve işsizlik i gözden geçir- Hes ulus!ard. sanay ökonamisinin 1933 tenberi geril: yaşlaması — keytiyeti, bize krizin ac şini gözdn kar çırtmamalıdır, çünkü uluslar ökono- mik bakımdan biribirlrine bağlıdır. ve krizle yalnız başmma savaşmak iştiyen- uluslar çok zaman dayanamazlar. 1929 ilkbaharında, Nevyork'taki if- laslardan altı ay ön rin fiatlarının yükselişinin durmasile iptidat maddele- çıkan krizin başlamasından beş yıl son- Ta acun ökonomisi ne haldedir? Cenevrede uhuslar cemiyetinin ve Roma'da uluzlararası ekim — enstitüsü- nün yaptıkları ve Sosyete dö Bank BSüin'in son bülteninde tahlil ettiği is- tatistikler, bu mesele hakkında bazı fikirler verebiliyor. Her ulus için (100) esas 1928 yılın- daki istihsalegöne yapılmış olmak ü zere, sınal istihsalâtın endisleri şunlar- dir: 1931 1932 1933 1934 Tagiltere 88 93 Lehistan 69 Ağustos Almanya 13 61 €0 86 Avusturya 16 6S 67 74 haziran Belçika 82 6© T1 60 Kanada 16 62 65 84 Amerika 3 57 65 Fransa 97 75 & 76 İtalya * 73 86 04 62 70 88 sı 55 « & Çekoslovakya & rikada — 1934 yılının ilk yarısında korfisyon 74 te iken, aynı yılın üçün- cü üç ayında işler biraz yavaşlamıştır. İhracat memleketi —olan Belçika'da kontenjanlar ve gümrük sedleri yüzün- den işler iki yıldır. azalmıştır. Fransa 1932 te çok güzel bir şekilde kalkm- ——— — memekte ve müuahedelere - katf surette riayet edilmesini bir namus meselesi di- ye telakki etmektedir. Bu muahedeler uluslar cemiyeti ve Lokarno misakları - nn çerçevesi içinde, Avrupa barışının €en mühim bir garantisini teşkil etmek. tedirler. Ancak ittifakların kıymet ve vasıfları hakkında samimi olarak hesab werilmelidir. Belki de, başka ümillere da Nizum kalmadan harbtan evelki hi. lanço bile zafer temin edebilirdi. Bizim bugünklü ittifak sistemimizin kuvveti çok daha düşüktür. Şimdiki müttefiklerimizin bütün at- kerlik kuvvetleri, 1913 deki rus varlığı- nn ancak beşde Üçünü bulmaktadır. Bundan başka, Lehistanla küçük itilafın tıyasasını bile uzlaştırmağa muvaffak o. lamadık. — Nazart olarak denebilir ki, Almanya tarafından güsün birinde Le. histan koridoruna yapılacak bir taarrı- zu, müttefiklerimizin bir kısımr tamamen lâkayıd bir tavurla kargılamaktadırlar. Gene nazarf olarak kabul edilebilir ki, Çekoslovakya sınırlarına -Almanya'nın yapacağı bir taatruza karşı Lehistan'ın da aynı tavtı takmacağından korkula- bilir. Bu mülahazalardan şu netice çıkıyor: Her fransız hariciye bakanı ittifak sis. temini tamamlama ve kuvvetlendirmeyi kendine Öz iş edinmelidirler. Ancak bunun da manası, Fransanın gayesi blo. ka karşı blok kurmak değildir. Soyyet. lerin Avrupa sryasasına girişini, eryasal Ginamizmin denkleşme oyununda fevka- hade bir âmil diye kabul ediyorum. Bu hareketin vereceği hayırlı neti. ce, 1bkr sovyetlerle kü itilaf devlet. keri arasında olduğu gibi, bütün Avrupa dev'etleri birlikte olarak mütcarrığın ta- rifini yapmak ve dolayısile karşılıklı mukaveleler akdetmek olabilirdi. Noye Viner Jurnal'dan İstisnasız olarak bütün ülkelerde sanayi çalışmasının en fazla azalışı 1932 de görülmüştür. 1933 yılında aşağı yukarı her tarafta işler eyileşmeğa başlamış ve 1934 te bu eyilik artmıştır. Üç ulus bunun dışmdadır: *“Ekonomi dirije,, alanı olan Ame- ne halde? İç se- bebler yüzünden 1934 te en aşağı ker- telere düşmüştür. Fakat bu ististalar, yukardaki tab. Toda gösterilen umumt izahata tesir ya- pamazlar. Muhakkak olan bir şey var- sa, o da vaziyetin düzeldiğidir. Bun- dan başka, yukariki istatistike dahil edilmemiş olan Avusturalya, Yeni Ze- mişken, birkaç defe anlattığım landa, Arjantin ve Brezilya gibi çiftci uluslarda da, yün ve hububat fiatları- nn yükselmesi yüzünden, işler epey düzelmiştir. İkinci bir istatistik de 1925 — 1929 yıllarındaki vasati rakamlara dayana- rak (100) esasını koyup acun iptidaf maddeler istihsalatını gösteriyor. Bu endis 1929 yılında 111 de iken 1930 da. 102 ye, 1931 de 91 e, 1932 de 81 e düş- tükten sonra 1933 te 88 € çıkmıştır. Bu- na göre işlerde yüzde 9 nisbetinde şi- kâr bir düzelme vardır ve bu, fabrika- larda işin artış nisbetine de uymakta- dır. İşsizlikten yana da aynı salâh göze çarpmaktadır. Uluslar cemiyetinin ay- lik İstatistik bülteni aşağıdaki sayıları veriyor: Mecmu nüfusu 524 milyon o- lan 22 ulusta 1933 yılında — bu yılın vasati sayısı olarak işsizlerin adedi 23.583.000 idi. 1933 sonunda bu sayı 22.004.000 e, 1934 haziranında da 18 milyon 878 bine düştü. 1033 tenberi, Lehistan ve Fransa hariç olmak üzere bütün uluslarda işsizlerin sayısı aralı- yor. Şunu da kaydedelim ki işaizlik meselesi en endişe verici meselelerden biridir. İşler düzelse bile işsizlik kala- caktır ve çalışmanın — normalleşmesile bile bütün bütür ortadan kalkmıya- caktır. Zaten bu mesele daha #avaşın ertesinde İngilterede ortaya çıkmıştı. Hepsi sanayle ait olan yukarıdaki sayılar, 1933 ten itibaren işlerin düzel- meğe başladığını gösteriyorlar, Fakat alışveriş istatistikleri o kadar eyi değildi Aşağı yukarı acun alış- verişinin yektinunu temsileden 160 ül- kenin son yıllardaki mübadele sayıları şunlardır: Altın dolar 1929 68641.000.000 1930 55.582.000,000 1931 39.726.000.000 1932 26.898.000,000 1933 24.179.000.000 Buna göre, işlerin azalma nişbeti yüzde 65 tir. Bununla beraber 1933 yı- lmnın düşüş nisbeti öteki yıllara göre çok azdır, Alım satım değerinin bu aza- lışı, fiatların çok düşmesinden ileri gelmektedir. Alım, satrm miktar itiba- rile azalmamış, hattâ hafifçe yüksel- miştir. Acun alışverişinin miktar endisi 1933 yılının ilk üç ayında 73 iken 1934 yılının aynı aylarında 75 & çıkmıştır. Bu da, inişin en aşağı noktadan geçti- Hini ve yükselişin başladığını göstee rir. Bununla beraber, gümrük sedleri, kontenjanlar ve paradan yana konulan kayıtlar acun alışverişini çok güçleş- tiriyor. Malın bedelini ödemek için verilen paranın değeri inip çıkarsa, iş yapma- nın güçleştiği malümdur. Acun ökono- misinin ciddi surette kalkınmasının en birinci şartı, ber tarafta paraların sağ- Tamlaşmasıdır. Para sağlamlaştırılmak- la beraber yeni ticari anlaşmalar yapıl- malı ve şimdiki “ulusçuluk,, yerine, az çok liberalizme avdet edilmelidir. Para istikrar; ve ökonomik liberalizm taraftarlarının her tarafta, her gün biraz daha fazlalaştığını görmekle kı- vanc duyüyorüz. Ökonomik düzenin bakikı yolu budur. Yukarıdaki sayıla- ra göre bu düzen, bütün güçlüklere rağmen geçen yıldanberi kemtliliğinden başlamıştır. 1929 da başlıyan kriz, 1935 yılı girmek üzere olduğuna göre altı yıl sürmüştür. Ökonomik krizler ise ebedi değildirler, Paris'te çıkan “L6 Kapitâi, gazetesinden. Briyan öteki #scundan Bu acundaki silahlanma yarışına bakarak: “— Hep benim suçum,, diyor. (Paris'te çıkan Grenguvar'dan) Fransanın ökonomi plânları Paris, 28 gonteşrin Fransa Başbakanı M. Flianden salı günü ökonomi ve sanayi birliğinde öko- nomi krizinden ve krizin kaldırılması için kullanılacak olan vasıtalar hakkın- da bir konferante verdi. Başbakan, bü- tün ökonomi kollarının krizden sareıl- dığını söylemiş ve bundan dolayı, ulus- un Ööz ve genel servetinin hükümet sı- yasasından büsbütün ayrı olarak korun- ması lâzımgeldiğini — ileri sürmüştür. Fransa'da da — istihsal — ile istihlakin denkleştirilmesi Tüzimgeldiği kanatin- de olduğunu söyliyen M. Flanden, eğer ki, ökonomi kanumunun — tekerlekleri paslanmamış olsaydı istenilen bu vazi- yete otamatik bir biçimde uymak kabil olurdu, demiştir. Bundan dolayı fran- sız Başbakanı serbest mesini istemekte — ve demektedir ki: ticarete dönül- Dış ticaretin normal olmıyan gümrük resimleriyle iclce uğratılmış olması ve daha birçok engeller, bütün müstahsil- lerin menfaatleri aleyhinedir. Çünkü, Fransa'da birçok müstehliklerin yaşa- yışları, yabancı memleketlerle yapılan ticaretin kazanc ve gündeliklerine bağ- h bulunmaktadır. Ancak, uluslararası ticaretin yeni- den canlandırılması yalnız Fransa'ya bağlı bulunmamaktadır. Çünkü — balıse mevzu olan alıcı bulmaktır; bu ise ko- lay bir şey değildir. Ne olursa olsun, herhalde böyle bir canlandırmaya doğ- ru yürümek gerektir. Kapitalist spekü- lasyoncuların frank değerinin düşme- sinden ve kapitalist aleyhtarr olan ih- tilalcilerin de deflaslyondan neler um- duklarını eyice bilinmekte olduğundan her iki yön ile de uğraşılmaktadır. M. Flanden, ilkönce içpazarın denk- leştirileceği ve ondan Bonra dış paza- cın yeniden canlandırılmasına doğrü yürüneceğine işaret etmiş ve bunu göz önünde tutan — hükümet, ilk İş olarak giftçi meselelerini yola koyacaktır. de. miştir. Fransız Başbakant çiftci mese- lelerini araştıran sözleri arasında, ekin ve bağcılık işlerinin sıkı bir nizam al. de de zahire ve şarabtan kurtul. ması lâzmgeldiğini söylemiştir. Flan: Fransa'nın den söziüne devamla, ormancılığın eyi- leştirilmesi, arkasından sanayi gelecek. tir. İstihtalin nizamlı olmasının bir va» zife biçimine sokulması de müs- da © kriz kanunu yaprlacak- tahsiller arasr bir anlarma meydana getirecek ol: tır. Bundan başka, toplanmış olan bir komisyon hangi sa mütehassıslardan te korun nayiin ülke bütününe verimden ziy yük olduğunu ve hangi'erinin Çekoslovakya krizle nasıl 6 ikinci teşrinde Çekoslovak başba- kanı parlamentoda verdiği büyük bir söylevde kükümetin krizle çarpışmak için neler yaptığını anlatmıştır. Bu söylevin göze çarpan parçalarını alryo- ruz? Ökonami yapılışları bakımından u. Tuslararası alış verişinde büyük bir yer almış olan hükümetlerin acun krizinin neticelerinden, dış alış verişleri büyük olmayan hükümetlere göre daha çokza- rar gördükleri âşikârdır. Bunun için Çe- koslovakya'nın 1029 ve 1933 yılları ara. sında uğradığı zararlar, öteki hükümet. lere göre daha çoktur. Bununla bera- ber, kriz geçen yılda en yüksek kerte- sine varmıştır; 1934 te Çekoslovakya dış ticareti birar daba iyileşmiştir. Ha. diseleri mübalağalı bir nikbinlikle göz. | den geçirmek niyetinde değiliz, lakat it- halat ve ihracat ticaretimizin su götü: mezbir iyilik gösterdiğini söylemek ge. rektir. 1933 yılınm İk doküz ayında dışarıya sattığımız — malların değeri 4.125.000.000 kuronu bulmuştur. Geçen yılın aynr aylarındaki sayılara göre ara. da aşağı yukarı bir milyar kuronluk, ya- ni yüzde 23,9 nisbetinde fazlalık vardır. Kuronun değeri düşmeden önce Çe- koslovakya acunun en pahalı yerlerin . den biri idi. Bugün bu vaziyet kökün. den değişmiştir.Paramızın değerinin in- dirilmesi sayesinde Çekoslovakya, ihra- catın maruz kaldığı bütün iç manileri ortadan kaldırmıştır. Fakat bu tedbirin dış alış veriş alanındaki bütün öteki güç. lükleri yok etmeğe yetmediği anlaşılır. Bu güçlükler de Çekoslovakya tarafın. dan yapılmıyor: Uluslar arasındaki mü- badeleyi s#orlaştıran ve günden güne da- ha sıkılaşan gümrlük sedlerinden, kon. tenjan listelerine sokulan mikdarların azaltılmasından ve bazı memleketlerin, muayyen bir takım malların girmesini yasak etmelerinden ileri gelen güçlük - leri söylemek istiyoruz. Dış alış verişinin genişlemesi ve is- tihsalatın artması bu genişleme nisbetin- de soysal alanda kendini hemen göster. mez, Nitekim, işsizlerin sayısı, dış alış tesbit edecektir. İşçi pazarları kendine gelmeğe başla- ması lTâzrmgeldiğini mıştır. RI ve kolla çalışan işçilerin ça- lışma haklarr da genişletilecektir. Bü- yük işler sahasında Marke plânımnın tat: biki düşünülmektedir. Para biriktiren- leri korumak için de tasfiye ve iflas- ların arkası alınacaktır. Ancak bütün bu plânların gerçekleştirilebilmesi ardı arkası kesilmiyen kargaşalıklarla >bu çarpışıyor ? verişin artması nisbetinde azalmamıştır. Eğer hususf ökonomi istihsal ve ise tihlakdaki anarşiyi yok etmek istiyorsa, bunların bir nizama sokulmasını kabul etmelidir. Bir malın serbestce istihsal olunub dağıtılması, fakât bunun, muh- temel yolsuzlukların önüne geçmek iUze. re hükümetçe kontrol edilmesi, karışık" hığın önüne geçmek için en iyi çaredir. Yoksa anarşi çekinilmez bir hale gelir. Mali bakımdan sağlam olan kurum- ların ve faydalı bir istihsalin çalışmala. rı sayesinde işsizliği azaltarak gündelik- leri yükseltehileceğiz. — Her iyi niyetli yurddaş, düşünceleri ve çalışmalarile bu işe yardım etmeğe borcludur. Çekoslovakya bütün uluslarla, bil- hassa dostlarr ve müttefiklerile, barığ çerçevesi içinde iş birliği yapmağa her zaman uğraşmıştır, ve bu #ryatasına yö« rulmadan devam edecektir. İstiklalini ve birliğini — zorla bozmağa kalkışanlara karşı kendini korumak için elinden ge- len her şeyi yapacaktır, İç sryasada dâ Aynı prensib bize yol göstermelidir.Bü alanda her şeyi kendimizden bekliyeces ğimiz için işimiz çok daha kolaydır. Çekoslovak ulusunun istiklalini ken: di vasıtalarile kazanarak cümhuriyeti kurduğunu ve onu daima koruyacağınt unutmayalım. Fakat memleketimizdeki ulusal azlıklarla iş birliği yapmaktan dâ kıvanç duyarız. Onlardan” istediğimifı bu tarih? hakikati tanımaları ve şimdiki vaziyete karşı her türlü teşebbüslerde vazgeçmeleridir. Demokrasiye çok sağe lara surette bağlıyız ve demokrasi yeri” ne başka bir hükümet biçimi kurmak İ$- tiyenlerin gayretlerine karşı onu koru- * yacağız. Demokrasinin verdiği haklardan isti” fade ederek cümhuriyet rejimimize dırmağa, sıyasa! küvvetlerimizi israf ©* meğe, ortalığı karıştırarak devletin to0P” rak ve yasa birliğini bozmağa yeltenci” lere karşı durmak için hükümet, devler timizin barış içinde ilerlemesini göz Ö* nünde tutarak mebuslar meclisine kanun layihaları verecektir. düşüncenin felce uğratılmasından VA geçilmesine bağlıdır. Demiştir. M. Flanden, kriz vardır diye yapıtı makta'olan propagandalara da SAti ve sözünl şöyle — bitirmiştiri ÜYN içinde dağınıklık olmadıkça d19 gıyitir a1 da tehlikeye düşmez. Çok şükür ni kümet, iç barışı korumağa yetecek öle çüde güclüdür., Fölkişer Beobahter' d7 J9 İLKKANUN 10934 PAZARTESİ

Bu sayıdan diğer sayfalar: