7 Eylül 1935 Tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 4

7 Eylül 1935 tarihli Ulus Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Kor uİarımızda' npleı oluyor ? 1Rf.N &$ İran'da eski eserler aranma- sı işine büyük bir hızla devam e- dilmektedir. İran müzeler yönet - gesi ve bir taraftan da yabancı uz- manlar ve üniversitelerin yaptığı kazılarla birçok eserler meydana çıkarılmıştır. Eski İranlılarla Asu riler ve Gildaniler devirlerine aid buhnan eserler arasında çok de - gerlileri vardır. Laristan'da yapı - lan kazıda; som altından ve ente. vesan iki kelepçe çıkarılmıştır. —a 3u iki kelepçeden birisi re: yörüldüğü gibi biribirinin içir geçebilecek iki hayvan başından yapılmıştır ki kapandıktan sonra açılması çok güçtür. Bir çok ku- yamcuların - üzerinde — yaptıkları uğrasmalardan sonra söyledikleri- ne göre dünyada şimdiye kadar bu kadar ince bir sanat eseri çok az görülmüştür. Resimde sol tarafta görünen kadınlara mahsus ve gene som al tından boyuna geçen ve sıkıca ka panarak harekete imkân vermiyen bir parçadır. İkisi de altın olan bu parçaların, eski İran dinasti: cezaya çarpılacak suçlu erkek ve kadınlara geçirildiği sanılmakta - dır. $ İranda en eski ve değerli İran haklarının da bulunacağı bir halı müzesi kurulmaktadır. Bu mir- zede tarihi ve değerli halılardan başlıyarak bugüne kadar devam eden İran halıcılık sanatının geli - simi gösterilmektedir. Bu müzeye halr fabrikaları en güzel eserleri- ni vereceklerdir. $ Mürüdeş'te kurulmakta olan şeker fabrikasının yapılması bit - miştir. Bu fabrika İran şeker ihti- yacmın yüzde otuzunu karşılıya- caktır. JRAK'TA $ Irak kadınları bu sene okul- lara girmek ve devlet işyarlıkla - rında çalışmak, seçim hakkını al- mak için yaptıkları girişimlerde arsrulusal kadınlar birliğinin yar- dımını istemişlerdir. İrak kadın - ları, kadınlara verilen hakların ba şarı yolunda ne etgin bir çare ol- duğunu anlatmak için Türkiye ka dınlarımı örnek olarak göstermek- tedirler. SURİYE'DE: $ Suriye'de bir yahudi düşman- hığı başlamıştır. Şamda başlarında Vatani partisi şeflerinden birinin oğlunun bulunduğu ve faşizm - den yana olan gençler bir toplan- tı yapmışlar ve yahudilerin mem- leketten çıkarılmasımı istemişler - dir. $ Humus da tuhaf bir hadise olmuştur: Mısır güzellik yarışma sına giren Humuslu bir genç ka- dın aradan birkaç zaman geçtik - ten sonra evlenmek istemiş, Fakat imam güzellik yarışmasına girme- yi bir ahlâksızlık sayarak “icazet- name,, vermek istememiştir. Bu hadise arab aydınları ile hocalar arasında büyük aytışmalara — yol Aaçmıştır. YUĞOSLAVYA'DA: $ Hayvan yetiştirme işinin ge- Hişmesine vardım etmek üzere Yu- goslavya hükümeti tarım bakanlı- ğt 100.000 dinarlık bir para ayır- mıştır. Bu parayla cins kuzular sa- tın alınarak hayvan yetiştiricilere dağıtılacaktır Yabancı gazetele de okuduk!arımız TSANA Bildiğimiz gibi kolu vardır. Ma: rajla, Nil'in sularını epiy art tirmak mümkün olacaktır. Aşağı GÖLÜ Nil nehri Mısırın cant MAVİNİL demektir. Bunun, Mavi Nil ve Ak Nil adlı Nil'in kay nağı Habeşistan'daki Tsana gölüdü r. Bu gölde yapılacak bir ba- da ki yazı, Nil'in Mısır için olan e S | İNGİLTERE iki önemini ve İngiltere'nin bu yüzden habeş meselesine gösterdiği ilgiyi anlatmaktadır. Mısır, Asuan'dan — Ki 800 kil maktadır rulabilir kısenı 50 kilametre genişliğini hiç bir zaman geçmemektedir. Bu yüz. den ge "Firavunlar toprağı,, nın mesaha sı Belçika kadar bir şeydir. Bütün top. rakların yüzde 97 si çöldür. Nüfus, kay- gu verici bir çabuklukla Romalılar zamanında 7 milyon olan halk, bire'ye kadar etre üzerine yayılmış bulun- Fakat Misir toprağının otü. artmaktadır. sonradan çıkan kargaşalıklar yüzünden azalmıştı. Fakat 19 uncu asrın sonunda 9 milyonu buldu. Bugün ise 19 milyonu geçmektedir. Bu halk ne kadar mütevazi yaşasın, bunların geçinme çarelerini sağlamak bir meseledir. Onun için, bir asızdanberi Nili düzeltmek ve Mısırdı daha çok yer sulayabilmek için çalış- malar yapılmaktadır. Bundan bir asır önce yapılmasına yaşlanan Delta barajı, 1890 da bitiril- niştir. Ö zamondanberi başka baraj- lar da yapılmıştır. Bunların en büyi olup 1902 de bitirilen Asuan barajında, bir milyar metre » yaşarsa bi su bulunmakta yükseli suyu 2,5 milyarı buldu. Son baraj aşağıdan başlanarak 9 metre daha yükseltildi, bu iş için çok çalışıldı. ve milyonlar harcandı, fakat su $ milyar metre mikâbına çıktı. Nilin guları, yağmar boldur, fakat kurak mevsimde yetecek lar su bulmak için, nehrin şimdi ver- idi. On yıl sonra n barajın yıllarda mevsiminde mekte olduğu 12 milyar yerinc, 30 mil yar metre mikâbı su bulmak Jâzımdır. Bu başarıldıktan sonra — Misir sayısız kimseleri besliyebilir. Asuandan Hartuma kadar Nil rinde hiç bir ıslah işi yapılmış değildir. Nehir Hartumda biri güneyce, öteki gü- ney doğusuna giden iki,kola ayrılmak. üöze- Bunların birincisinin adı Aknil, inin adı Mavinildir. tadır. ikinc Hartumun 40 kilometre kadar ileri- li Cebelievliyada, daha üç mily: mikâbı su verecek olan yeni bi barajın lmasına başlanmıştır. Nilin Bahri len kolu Sad adlı böl geden geçerken, suların az zamanındı yüzde kırk, bol zsmanında üçte iki nis betinde su kaybetmektedir. Güneyden cebel deri kuzaya doğru yapılacak 300 kilometire Hk bir kanal hem 10 milyon hektar ba. taklığı kurutmağa. hem de — kay suyü çok ae bir nisbete indirmeğe yarıyacaktır. Fakat bunun Iiçia sıhhata zarsrlı bir yerde 15 yıl çalışmak lâzım. dir. bolan Bahrüccebel bu şekilde düzeltilir se, Albert gölünün ağzına da bir baraj yapılması mümkün ve faydalı olacaktır. Burası hemen hemen üstüva çizgisi ü zeriğde ve kuş uçuşuyla Kahireden 8 bin kilcenetre uzaktadır. Bu işin başarıl. ması, yalnız uzaklık dolayısiyk — değir topograli, sıhata zararlı iklim ve top rağın cinsi yüzünden de, insan kı tinin üstündedir Şimdi de Mavinilden yukarıya doğ. ru çıkalım: Burada bir adı da Sennar olan Mekvar berajını, daha Roseres brajını buluruz sonrı da Mavinil, Habeşistandaki Tsana g üne varıncaya kadar âdi bir ırmak ha lindedir. Fakat 3000 kilom barmnda olan bu gölün su'lar ten sonra hakikf bir nehir h İng rlılar, darberi bu tabii havuzu düzenlemek di. dirler. Den klikte tre mul beslend izler ve uzun zamanlar. süncesi zünden 1.801 metre yüks taşınması güç ise de, teknik bakımdan engel olmadığı gibi € malzernc iklim de işçilerin çalışmasına elverişti dir Fakat Negüs şimdiye kadar ihgiliz lerin habeş topraklarına ayak hasmala- tina karşı durmuştu. Bununla beraber, son günlerde öğrenildiğine göre 1925 de yapılmış gizli bir andlaşma ingiliz- ler tarafından Tsana gölünde bir baraj ve İtalyanlar tarafından Eritzeden So. maliye bir demiryolu yapılmasını göz önürlde tutmakta idi. Bu —andlaşma, şimdiki Negüs tarafından 1926 da b zuldu. Misir hükümeti barajın yapılma- tahsisat ver â T ağa uğraşmaktı &1 için 21 milyon iralık bir ne göre, ingilirler na gölü için bir anlaşma ya dırlar. Buna göre, İngiltere ile İtalyayı bi- ribirlerine tutuşturan sebebler arasında Hindistan yolu gibilerinden başka, Tea na gölü de vardır. Ancak, B. Musolini bu bakımdan İngiltereye inanca verdi. ğinden İngiltere belki de sükünet bula- cak ve İtalyadan yana daha yumuşak bir tavır takınacaktır Mircir dn Monde, Paris - ” 'el Fransa ve barış Fransa, yardım görmeden kendini müdalfaa edecek kuvvette değil - dir. Onun için, silâhlanmakla be- vükber, bağlaşıklar da bulmağa çe Yiğadakldlük, Boi Vi sçsasinı devam ettirebilecek mi? Fransız başbakanı B. Laval, ingiliz hükümetinin uluslar sosyetesine olan Dağlılığınım derinliği ve genişliği hak kında bir takım sorular sormaktadır. Bu soruları sormağa hakkı vardır ve en basit bör Tojik ile bu, böyledir. Fransa yardım görmezse kendi ken- disini müdafaz edemez. Bundan dolayı dır, kâ bu memleket, harptanberi kendi ordusu, denir ve hava — kuvvetlerinden ayrı olarak kendisine yardımcı olacak bir başka kuvvet aramaktan — geri dur. mamıştı nsa, bötün üyelerinin en baş Ö- devi saldırmanın önüne geçmek olan v- haslar sösyetesi sistemini kuranların i- leri gelenlerindendir. Bununla beraber Fransa, Almanya. u taraflarında kendisine bağla Bu bağ laşıklara son zamanlarda İtalyanın ka- nm do şıklar da aramış ve bulmuştur tılmış olduğu sanılıyor Bütün bu son yıllar içinde Franta bir taraftan uluslar sosyetesi, öte ta. raftan da bu bağlaşıklar sıyasasını güt- — | müştür. Lâkin bugün bu ikisinden biri. sini tercih etmek vaziyetinde ve yükü: - | mlndedir. Bugün İtalya uluslar sosyetesi and. laşmasını tehdid eden bir harba giriş mek üzeredi Fransa emin olabilir ki onun karşı Taştığı meselenin önemi İngilterede tak. dir edilmemiş değildi. Eğer Fransa uluslar sosyetesine kar. şı olan yükenlerini yerine getirecek o- lursa o zaman Musolini tarafından ken- disine verilen yardım teminatını kaybe. deceğini düşünmektedir. Bundan dolayı kendini müdafaa için mluslar sosyetesi sisteminin ne derece- ye kadar kifayetli olduğunu öğrenmek yükümündedir ve bu sorunun cevabını alabilmek için de yüzünü İngiltereye çevirmiş bulunmaktadır Böyle bir sorunun sorulmasına lü- zumm görülmemiş olmasını isterdik. Fakat Sir Con Saymen'in dış bakan- lrk ettiği felâketli devrede İngilterenin uluslar sosyetesine bağlılığı hakkında ki kanaatin sarsılmış olduğ mek için alık olmak gerektir mu görme Bugün artık o devrin geç ğişmiş — olduğun gdan dolay 1$ umudlarının | ve kallektif olduğ soösyete de — toplanmış İngilte rTEenin t usunda ihtiyatlı davranmağa mektedir Pransa, İngilte fından Versay andlaşır lanma maddesi parçalanırken takındığı durumdan memnun kalır unıştr. Lâkin Fransa, İngi ..-.nin de değiştirmenin her kim olursa olsun — bit stilâ etmek nin Almanya tara asındaki — silâh ü mad uluslar sosyetesinde üye olan — ulusun memleketini zorla iş o! 4 önkdir ten çok Farklı bir a çahışmalı ile kayıtlandığı, te taraftan imparatorluk a- li olduğu hakkında bir ka- ada dolaşmakta bulunma- sıdır. Eğer Pransa gerçekten buna inanı. yorsa büyük bir yanlış içliyor, demek- tir. 1 düşünce frantız karakterinin üz (lı'nle etki yapacak olursa, bu, tari hin büyük yanlışlıklarından biri ola- caktır. Bununla beraber, ihtiyatlı davranmasın layıp ortaya çıkarmak pek güç değil- dir. İngiliz hükümeti, eğer arsrulusal bir kargaşalığın önüne geçmek istiyorsa, ne yapıp yapmalı, fransız kafasında yer tutan bu kuşkuları söküp atmalıdır. Bunu yapmak için Frantaya açıktan açığa İngiltere sıyasasın dar uluslar sosyetesine bağlılık olduğu- Nu ve bunun sarsılmasına, bozulp çözül mesine imkân olmadığını anlatmak ge- rektir. Fransanın bu işte i sebebleri an. İngiltere uluslar sosyetesine ve kol olan bütün yüken Deyli Herald tektif sisteme karşı lerinâ tutacaktır. Bulgaristanda yeni ka- nunlar, yeni meclis Bulgaristan'da, anasal — kanunun çıkarılması için hazırlıklar yapı lıyor. Sanıldığına göre, parti siste- mi ortadan kalkacak, saylav sayı- sı azalacak ve icra kavvetinin yet- kisi büyük olacaktır. Bulgar kabinesinde iki türlü eğilim göze çarpmaktadır. Bir kısmı gür ftarı, bir kre- y is. lav birliğine katılmak tara mı ise aleyhdarıdır. Sonra gelecek ulusal mecliste çift- çilerin fazla nişbette temsil edilmesin. den yana ve buna karşın olanlar da var- dir Yeni çıkacak anasal kanun, seçim «anunu dolayısile kabinenin değişmesi hakkında da bir takım yayıntılar dolaş- maktadır. Bü yayıntılara göre general Atana. *0t ile B. Velçef çiftçilerin tarafını tut- makta Köseivanof, Kocuharof ve Mo. şanof ise buna aleyhdar bulunmaktadır iâr, B. Velçef, tutulmadığı, sürülmedi- Ki, fakat kabine üyelerinden bir takım. larının dileği üzerine bu yüzden mem- leketi terke mecbur edildiği #örü dolaş. makta ve vaziyet böylece izah edilmek- tedir. Durum her ne olursa olsun, bütün bakanlar, memloekti dolaşmakta ve ka- moyun ne tarafa doğru yöneldiğini an- kumağa çalışmaktadırlar. Gazetecilere bir diyev veren Başba- kân demiştir ki: “— Bundan böyle herhangi bir partiye karşı bir angajmanı olmayan kimseler hükümet başına gelebileceklerdir. Bi çevenlerden en kapa. insanları sokmak iz- tiyoruz, Bir kimse, kendisini devlet işine bütün varlığı ile vermiyecek olursa - nun bundan önee göstermiş olduğu sı. al başarılaf da bizi ilgilendirmez. yaptığımız gibi geç atmalıdır. bir irade İle gibi genele bu kâ ef'in ileriye sürdüğü gibi bir şekilde toplanacak — olan ulusal bir meclis$ tarafından yapılacaktır. 1 Bülgari gazı larında yapılıp bitirileceği — kanan. & parti sistemi artık acak, saylavların sayısı araltılacak büyük ve icra kuvveti da yetkilere sahip olacaktır ı Biliyormusunuz lzı.... $ Paristen Deyli Herald gaze da faşistler tarafından birçok si- lâh kaçakçılıkları y ıp lması ve birçok yerlerin gizlice depo halin: getirilmiş olması fran rı sinir- lendirmekte, — kuşkulandırmakta- dır. Hattâ siyah gömlekliler Diyep' te bir polis karakolunu soymuşlar ve ele geçirdikleri tüfeklerle kaç mışlardır. Bu silâhlar, sonradan bir faşist mağaza sahibinin dükkânında bu kunmuşsa da sorgu hükümeni de faşist olduğ için hakkında gerçin yapılmamıştır. Ayni sorgu hükümeni bundan bir müddet önce polis tarafından faşistlerin kaçak silâhları bir aras baya yüklettikleri haber verildiği halde gerçin yapmağa girişme- mişti. Faşistlere aid olan ve silâh de- posu olarak kullanılan bir şatoya hergün biraz daha silâh yığılma - ğa devam olunuyor. Diyep yakmlarındaki Gay Fon- ten şatosu da silâh deposu ve o bölgedeki faşist kurumunun ter- sanes' haline getirilmiştir. $ Fransızlar “Bazılarının saa deti, bazılarının felâketine sebeb olur,, derler. Omnun gibi, birçok kimseleri kaygulandıran italyan - habeş anlaşmazlığı da, bir takım tecimerlerin yüzlerini güldürmüş- tür. İtalyan kuvvetleri güney Af- rikasından 10.000 baş hayvan sa tım almağa karar vermişlerdir. Bu hayvanlar, haftada üç trenle Erit- reye taşınacaktır. Tabiiğ piyasalar da alışveriş almış yürümüş, fiat - lar yükselmeğe başlamıştır. $ Bombayda italyan kıtalarına verilecek öteberi yüzünden işler açıldığından, oradaki başlıca fir- malar biribirlerine zararlı bir şe - kilde rekabet yapmamak için ken- di aralarında bir sendika kurmuş- lardır. En çok alışveriş pamuk, hu- bubat ,dokuma ve.. ayakkabı lâs- tiği üzerine olmuştur. İtalyanlar (çamurdan olsa gerek) harıl harıl Tâstik satm aldıklarmdan, Bom- baydaki fabrikalar mal yetistir- mek için geceleri de çalışmakta- dırlar. $ İsviçre ile Avrupa'nın dağlık memleketlerinde, “Alpinizm,, de- nilen dağcılık sporu çok yayılmış tır. Her yıl bu sporun mevsimi ge- Hince, Avrupa'nım dörtköşesinden birçok meraklılar dağlık yerlere akm ederler. Bir dağ sporcusu için en büyük zevk de, çıkılması güç sarp bir tepeye çıkmaktır. Ancak, bu yüzden kazalar da eksik olmaz. Onun için, Fransa'da Gayyan'da ki dağa tirmanma okulu, dağlar - da “kazaya uğrıyan sporcuları kurtarma,, şampiyonası açmıştır. Müsabakada yapılacak şeyler şun- lardır: 1 — Yaralının aranmas 2 — Yaralının bulunduğu yerde ilk tedavi; 3 — İnişin emniyetli olması için tedbirler; 4 — Dağın eteğinde yaralının alınması. $ Bir vakitler gazetelerin sayı- falarını uzun uzun işgal eden ve Lindberg'in çocuğunu — kaçırdığı için ölüm cezası giyen Havptma- nn davasına yeniden başlanacak. tır. Fakat ortada yemi bi vardır: durum Havptman'ın avukatı olan Fişer, Lindberg'in çocuğunun ha - söylemektedir. Avukatın anlatısına göre, Havnpt - man'ın kız kardeşi, banliyö 80 - kaklarından birinde, Lindberg'in cocuğuna çok benziyen bir çocuk bulmuştur. Avukat Fişer Nevyor ka dörünce, bu çocuğun Lindber- gin oğlu olduğunu isbat etmek için onun parmak izlerini de bera ber getirecektir. Ancak, parmak izlerini biribirleriyle kıvaslamak şerektiğine göre, acaba daha önce dberg'in oğlunun varmak izla- ri alınmış mı idi?

Bu sayıdan diğer sayfalar: