19 Kasım 1930 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2

19 Kasım 1930 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

sw — 2 VAKIT 19 Teşrinsani Bize Mein Y - Vakıt okuyucularının dert ortağıdır iç Üç senedir hak | . " Bir okuycumuz şu yanık mektubu gönderiyor : Efendim Evelki günkü nüshanızda ka- rilerinizin hakkını “ müdafaa ve takip edeceğinizi okudum. Benim şikâyetim şudur : Iki sene evel rüşvet aldığım iddiasile defterdar Şefik bey be ni işten el çektirerek mahkeme- ye tevdi etti. Buraya kadar ta- > bii haklıdır diyeceksiniz, fakat © asl kanumsuzluk ve keyfi iş - bundan sonra başlıyor evrakım o mahkemeye tevdi edilmezden — Gevel vilâyet inzibat komisyonu j 'memurin kanunu hilâfına ittiha- o mi mucip mevaddı tarafima teb- lip etmeden ve cevap almadân ar ve bicabı mucip ahva- | varmış gibi memuriyetten raç edildim. Tevdi edildiğim Üsküdar ce- a mahkemesinde beraet ettim yiz maukemeside beraeti önünde duran mefsuh est fırka meb'uslarından Ta- hitaben; fi ât bey senin tutyacı ğmı?, diye sordular. n merakımı mucip olan » Talât bey “Hayır efen- öldü, cevabını yerdi. Gazi süm ediyordu. sualin hatırlattığı hadiseyi bir zat hikâyeyi anlattı: 339 da Gazi Hz Ankarava yel- diklerinde Talât beye mahallesin- , “deki yahudilerden biri müracaat ederek: Tuttuğumuz bu büyük “İş parasız görülmez, ben tutya- kalaydan altın yapmasını Size altın yapayım de- Talât bey “nasıl yaparsın?,, “En büyüğünüze söyli- yebilirim, fakat onun huzuruna — çıkmak için de elbisem yok demiş Talât B. kendini giydirip kuşat- mış, bir gün alarak kalemi mah- Musa götürmüş, merbum Hayati B. e vaziyeti anlatmış. © Gazi Hz. yalnır Talât beyi “kabul etmiş, Talât bey hikâyeyi Bi riyazi kat'iyet . . bilinir. Fakat bu her gün | *..c;sa kurban ve rir... Söyle din! orum... © Dilenci uzun birah çektikten sonra başladı. © — Benim nüfuzlu bir amcam ardı. Gençliğimde şöyle inti püf- bir tahsil ile onun delâleti sa- yesinde epeyce aylıklı bir memuri- yete kayırıldım.. Evlendim, Evlilik ten çabuk bıktım, Çar çabuk cıyak cıyak iki çocuk.. Her gün bir az da ha zayıflayıp çirkinleşen dırdırcı, bir kadm.. Henüz © gencim. Eğlence arıyorum. Tabii gözlerim aile evinden harice döndü. Fakat da öldü, Umumhane, ve o- w tetümmatından olan işret, ku- .. Ve sirkat. çekiyorum !,, vi sız olarak sefalet tastik etti.Bundan sonra bana rüşvet verdiğini iddia ve iftira eden şa- hıs ta iftira ettiği Üsküdar ceza mahkemesinde sabit olarak bir ay hapse ve yüz lira tazminata mahküm oldu ve temyiz netice- sinde af kanunundan evel oldu- ğu için mahkümiyeti affe uğradı. Bunlara rağmen ne memuriyetim iade ne de maaş verdiler. Bilâ sebep iki senedir 4 nü- fuslh ailemle sefil perişan bıra- kıldım. o Inzıbst O komisyonunun kararını refetmek için Şurayı devlete müracaat eitim bir bu- çuk senedir bir şey çıkmadı. Şu Cümhuriyet ve demokrasi devrinde derdimi kimseye anla- lamiyacak mıyım ? Benim hakkı- mı kim verecek ve ben çocukla- rımı sefaletten nasıl kurtaracağım. Allah aşkına benim derdimi yazın ve beni sefaletten kurtarın. Üsküdar Varidar Ehatibi Fak sabısı “Bu adam hakikaten altın yap- manm yolunu bulmuş,, demiş. Ağnoğluma ittihaf Gazi Hz. leri Ankaradan ha- reketleri sırâsınde (o İstasyonda Fethi B.in hatırını sorduktan sonra Ağaoğlu Ahmet B. le lâ- tife etmişler ve : — Ne var, ne yok ? diye sor muşlardır. Ağaöğlü Ahmet B; i — Bildiklerinizden başka bir şey yok paşam. demiştir. Ahmet B. bu arada Metlis Reisi Kâzım Pş. Hzleri ile Af- yon mebusu Ali B. e hitaben; — Hem bizi bu bale soktu- buz, hem de alay ediyorsunuz, reva mı ? diye lâtife etmiş, Kâ- zım Pş.: — Hiç alay olur mu ? size öyle geliyor. Cevabını vermişlerdir. İbrahim Tali B. bugün Bursaya gidiyor Birinci umumi müfettiş ibra- bim Tali B, dün sabahki ekisp- resle Ankaradan şehrimize dön- müştür. Kendisini Haydarpaşa yürüdü. — Öbür tafsilât senin Nasıl çaldın? — Vazifemden ihtilâs suretile. — Ne kadar? — Üç bin lira... — Sonra? — Tevkif, muhakeme, hapis.. — Ailen? — Karım öldü.. n biri de — kalan şimdi ene çırağı Moe olsun..| |Ecnebi bir memlekete firar... : : Fı oh Teşkilât heyetleri | hareket halinde Ankara, 18 (VAKIT) — Fırkanın teş' kilât heyetleri mıntakalarma harekete başlamışlardır. Bunlar meyanında İs tanbula hareket edecek olanlar, bir iki gün zarfmda hareket edeceklerdir. | Karadeniz heyetinden Hli-7tkşeı 70n), Fuat (Rize), Nafiz (Srzarum), A ziz (Samsun), buzün otomobille hareket çttiler, Celâl (İzmir), Vasıf (İzmir), Münir (İzmir), Halit (Kars), yarın İzmire ha reket edeceklerdir. yanlış S. C, fırkası lideri fırkayı vi- çin feshe karar verdiğini ilân etti. Bu beyannamenin metnine | ibanmıyanlar, biç olmazsa imza sahibini mabut haline getirenler olmamalı idiler, Halbuki « Yarn » bile yan inanmış görünüyor. Evvelâ, fesih kararı evvelki gece yarısından dört saat sonra, Çankayada bir mülâkattan sonra tahaddüs et- miş bir vaziyet diye gösteriliyor, güya bütün gazeteler bir ağır- dan fesih kararını * günlerdir dö- nen rivayeti - o gece akşamdan ve kendi aralarında verilmiş ve Gaziye arzedilmiş bir karar ha- linde yazdıkları sırada kendisi- nin koskocaman bir “ yalan!,, demesindeki acıyı çıkarmak! ha- kikatte feshe Gazinin müessir olduğu iftirasile tellâllığım yap- tığı teşkilâtın hezimetini koru- mak, fırsattan istifade, efkârı umumiyede, içine Gazininde ka- rıştırıldığı bir hürriyet tazyikinin vöcudundan şüphe telkin etmek Yunan pariâmentos Türkiye ile ceha sıkı bir dostluğa terstiar Atina, 17 (A.A) — Hariciye encü- meninde M. Mihslakopulos, Ankarada imza edilmiş ivllfnsmelerin ne gibi bir ghüivetle imza edilmiş olduğu ve bu itilAfnamelerin veh ve mahiyeri hakkında uzun uzadıya izabat vermiştir Imza edilmiş olan itlâfımmeler hak» kında hususi münakaşalar cereyan etme" miş, yalnız Türkiye ile daha sıkı bir mükârenet tesisi zarureti müttefiken ka- bül ve telim edilmiştir. Ayni zamanda, swlbü ve iki devlet âranda teşriki me- saiyi temin ve Balkanlarda daha umumi itiJAt busulünü teshil eden bu siyasetin eses in ayni veçhile tasvip sil ey ye 8 doğru “haber Bir şekavet hadisesi ise şu: Kendi kendini fesih kararını verdikten sonra, Fethi bey, bu neticeyi Gazi Hz. ne arzetmek üzere Çankayaya gitti; Gazi, fe- sih kararını öğrenince ileri sü- rülen esbabı mucibeye iştirak et- memekle beraber, fırkalarını ter- ketmekte musır olan arkadaşla” rıpın hareket serbestilerini tak- yide lüzum ve mahal görmedik- İerini beyan buyurmuşlardır. Bu suretle de, "nasıl Gari emretti, fırka yaptık, propagandasına “ Gazi emrettide fırkayı tutuyo- ruz! ,, propagandasını zammede- bilmele-furnatı vermiş ii Ayni güzete, bu fesiin bir protesto mahiyetinde olduğunu söylüyor : dirisini bir türlü istis- mar; ölüsünü bir türlü! İzmirdeki Nümayiş arasında yaralanıp ölen çocuğun cenazesini morga mezara götürecek yerde nasıl Fethi Beyin önüne getirip atmış lardı. Şimdi de fırkanın tabutu- nu millete göstererek uyandır- dıkları ihtilâl havasını zehirle- mekte devam edecekler.İşte pi- lân bul. * * Obür taraf gazetecilerin ver- dikleri malümatta da yanlışlık- lar var: Meselâ İnkılâp muhabi- ri, “Fethi Beyin fesih kararında Halk fırkası teşkilât heyetinin nitamnamede yaptığı tadilât te- Ankara, 18 (VAKTT) — Demirlika- ya köyünden Abdullah ağanm evine a)- tı silâhlı şahıs girmiş, (2500) lira gas- pedrrek zevcesini darp, ve ayni köyde Sesek Ahmedi katletmişlerdir. Kırklar o heyetinde: Ankara, 18 (YAKIT) — Kırklar he- yeti bu akşam İsmet Paşanın riyasetin- de toplandı. İçtimada seyahate çıkacak heyetlere muvafiakıyet temenni edil- miş ve frrka encümenlerinden gelen va porlar tetkik olunmuştur. Ankara elektrik fiatı Ankara, 18 (YAKIT) — Halk fırka- # grupu Cemil B. (Tekila) ının. isetinde toplandı. Ankara elektrik şirke tinin fiatlara yaptığı zam üzerine mü- nakaşada bulundu. Nafıa Vekili zammı kabul etmemişti, Grup, Vekil beyin noktai nazarını terviç etmiştir. istasyonunda gören bir muhar- ririmize şunları söylemiştir: — Dahiliye vekili Bf. seyaha- ta çıkmadan evvel benimle görüş- mek istemişlerdi. Bunun için Ankaraya gitmiştim. Yarın “Bu- gün,, sabah Mudanya yolu ile Bursaya gideceğim. Bursada on gün kadar kaldık- tan sonra tekrar Istanbula dö- neceğim. Gelecek ayın yirmisin- ne doğru da şarktaki vazifemin başına gideceğim. .. Bu çalıp çırpmalar başı açık O kadarını bulmak herkese mü: sirkat şeklinde yapılamaz. Meşru yesser olur mu? namlar ile vaftiz edilir.. Elde edi- — O kadarını bulamazsan nas|len nüfuzla ne - entrikalar çevril- muslu kalmalıdır. Sirkatin de yol-İmez. Büyük bir devlet adammın ları vardır Süleyman Bey.. hizmeti müddetince aldığı aylık — Nasıl efendim? miktarile vazifesi hitamında birik- — Meselâ çalan büyüklerden bi tirmiş olduğu servetin yekünu kar- İrine emniyet ihsasile çatarak onun! şılaştırılınca hakikat anlaşılır.. Ay- sirkatini teshilen hizmet arzetmek..'lığın hasılı cem'i devede kulaktır. Bu sirkatten hissene yüzde bir ku-|Bu ap açık hakikat dünyada dil rüş düşse ihya olursun... Dünya veluzatılamaz. Bu aşırıntının ahrette ahrette hiç tehlikesi yoktur... bir mücazatı olacağını da hiç zan- - Çalan büyükler?.. jhetmem. — Evet devlet kurulduğundan! .... Yalnız senin gibi üç bin lira beri bunlar mevcuttur. Ve hatta çalanların emvali varsa mesruk pa- Abdülhamit zamanındakilerin adet!ra istirdat olunur. Sarik mücazat leri ve yığdıkları servetleri malâm- görür. Öteki muazzam sirkatler va- dur. O zaman onlara hiçbir Pevİrdalan uhdesine meşru mal kaydolu- söylenemediği gibi bu sirkatler bu'nur. Ruhu nurlara garkolsun bü- gün varislerin ellerinde kanuriyetİ yük şairimiz Ziya Paşa merhum Ailemin ve namusumun mahıyın dan sonra kafama bir kurşun sık- mak metanetini de gösteremiyerek işte buralara düştüm.. — Ahmak üç bin lira çalınmaz... — Ya ne kadar çalınır? — Tövbe yoksulu olacak kadar.. ov Keyfiyet böyle Keşfiniz gibijMeselâ elli bin lira... yüz bin lira.. kespetmiştir. meşhur iki mısramı kalbinden ta- şan bir ateşle yana yana söylemiş- tir: Milyonla çalan mesnedi İzzelte acrefraz Birkaç kuruşu mürtekibin cağı kilrektir. Dilenci Süleyman B. şaşkın bir jestle: Bu Kküponu kesip birikti- riniz ; bir ra kponu ge- #ften VAKİTın târlü türlü hediyelerinden birini kendi seçip alacaktır dair Yanlış haberler, mütatiealar: sir etti, bu tadilât meb'us nam: zellerinin ilânmı reisi umumi © lân Gaziye veriyor.,, diyor. Yanlış! Halk fırkası nizamna- mesinde bir nokta tadili olma- dı. Olmak için de büyük kon gre lâzım, Bahsettikleri salâhi- yet ise öledenberi fırkanın umur mi #ıyaset divanında ki bu divan Gazi Hz. le vekillerinden ve kâ- tibi umumilerinden toplanır. Bizce fesih kararının sebebi ne © dur, ne bu: sadece sabır” sızlığın cezasıdır. Eskiler: “kim ki bir şeyde vak- tinden evel istical eder; mahru- miyet ile muatep olur.,, derlerdi; işte o hakikat, bu malırumiyet- te teeyyüt edivor; bu kadar.. Zeynei #esim B. Meb'us oimak mı istemiş? Dünkü refiklerimizden biri Zeynel Besini manevrasmın iç yüzü meydans çıktığını yazmaktadır. Buna nazarsf Zeynel Beyin M. fırkasmdan Serbest fırkaya geçmesi, sonra tekrar Halk fw” kasına temayülünün sebebi meb'us mak arzusu imiş. İzmirde Vâsıf Beyl€ mülâkutta hareketinin sebebini izah © derken bu emelinden bahsetmiş ve gây* Vâsıf Bey bu mülikatta kendisine: — Biz senin için çalısıyorduk, Gen€ de çalışırız. Sen böyle yapmamalıydım İdemiştir. Bunun üzerine Zeynel bu kısa sözleri tehie tefsir etmiş ve usluk müjdesini beklemek üzere İstan” bula gelmiştir. Fakat bu miijdenin gel mediğini görünce “atlatıldım,, diye 1 lâşa düşmüş, Ankaraya telgraf çekmif ,cevap alamamış bunun üzerine gazel” gine Vâsıf Bey hakkında mahut telgei İsonra Vasıf Böyden “endişeye mahöl yok. mektup yazacağım şeklinde hir * vap gelmiştir. Bunun üzerine ümide düşen Zeynel B. ikinci bir ##” graf çekerek birinci telgrafının ne dilmemesini gazetesine bildirmiş faki' Hizmet mensuplari bu telgrafı alır ak maz ilâve halinde neşrettikleri için işten geçmiştir. Bunun üzerine 7 Beyin bu telgrafı uydurma ol iddia etmiştir. MİZME'TE GELİNCE Hizmet gazetesi ise telgraf hadisi hakkında intişar eden haberlerin asi #iz (Samsun) Beyler bugün otomobÜ” Beyin gazetesine böyle telgraf Ker çekmediğini tahkik için Ankaradan " fettiş gelmediği, böyle bir malümati ancak bir mahkemenin istiyebiletii. işeklinde bir beyanatını neşretmek tedi” Efendi ne tuhafsın... — Neden? — Bana para çalışsın diye net edeceğine az çalmışsın diy& ediyorsun... » — Akıllı bir hırsız olaydın kara gözlükle hüviyetini saklıyarf şimdi kaldırım üzerine oturma çık almrşişkin ceplirle orta Eğ zerek caka satardın. Şimdi alelö halk adamından biri senin meet” nı dinleşe bu düşkünlüğünü, iri” jettiğin sirkatin manevi bir nie” tı suretinde telâkki eder. Ne yl zihap.. Eğer her çalan filinin pa sını çekseydi bütün bu sokakle” win gibi gözlüklü dilencilerl€ pak mak lâzımgelirdi. Köşe basi ikalından en büyük tüccara Li herkes çalıyor. Uydurabildiği yek idar, çalıyor. Cezadan i larını göstererek çalıyor. Eğe zanılan para herkes için muey” ve müsavi bir emek mukabili olsaydı zahmetler, kazançları yi lar mütevazin gelebilirdi. bunun imkânı yok. Birisi parti. nı kımıldatıyor. Milyonlar iyor. Öteki zavallı akşama kadi 1 (Devamı La

Bu sayıdan diğer sayfalar: