4 Kasım 1931 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

4 Kasım 1931 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Kırtasiyecilik kaldırılıyor Şehir meclisi bügün saat 2de bu senenin ikinciiçtimamı yapa- caktır. Yetişebilirse meclisin bu. günkü içtimamda daimi encü- men tarafından O belediyedeki kırtasiyeciliğin kaldırılması hak- kinda hazırlanan bir rapor oku- nacaktır. Bu raporda gösterilen usul ve çareler tatbik edilirse rniyelik bir bay alacak hastalığı ktısat vekâleki lar bu meyanda İstanbul belediye, sinede şayanı dikkat bir telgraf çekmiştir. Dün belediye şube- lerine derhal tamim edilen bu ini ar arasında ri h a üninaktader, MR assa mezbahası olan ma- hallerde hayvanların mezbaha- larda kestirilmesi ve etlerin bay- tarlar tarafından sıkı müayene- ye tâbi tutulması, mezbaha ok Miyan yerlerde derhal muayyen ir mevki tesbit ve bunun hari- cinde zebhiyatın sureti katiyede Meni ve muayenenin temibi, köylerden gelirilecek etlerin mu- ayene edilmeksizin istiblâkine müsaade edilmemesi, çarşıların baytarlar tarafından mütemadi mürakabe altında bulundurula- rak kaçak ve gizli etler hakkın- da derhal belediye nizatatının tatbiki lâzımdır, Şube baytarları kasapları sıkı bir teftişte bulunduracaklar, dam- gasız et satanları derhal ceza landıracaklardır. Bir tramvay istasyonunun ismi değişti «Belediye, tramvay şirketine bir ere yollamış, Nişantaşında eski itfaiye karakolu civardaki tevakkuf yerinin isminin vali konağı istasyonuna tahvil edildi- ğini ve badema biletçilerin istas- yon ismini bu şekilde söyleme- lerini bildirmiştir. Tavuk kümesleri de asrileştirilecek Belediye ticaret kastile fazla tavuk besliyen kümeshane ile şiftliklerdeki tavuk kümeslerinin Asri bir şekilde yapılmasını karar altına almış ve bu tadilâtın ya- pPılması için üç ay müddet kabul etmiştir. Evlerinde kendileri için birkaç tavuk besliyenler bu ka- rardan hariçtir, Tavuk kümesle- EM ee e ve i —— — Sesil Kolomp! Yazan Defterdarlıkta: Oyun esnasında te Evvelki gün saat 18,5 da def- terdarlık memurları Beyoğlunda- ki sinemaları teftiş etmişler ve oyun esnasında seyircilerin bilet- lerini köntrol etmişlerdir. Bu şe- kilde teftiş halkı sinirlendirmiş ve memurlarla seyirciler arasın- da ufak tefek vak'alar tahaddüs etmiştir. Dün alâkadar makam nezdin- de daptığımız tâhkikattan öğ- rendiğimize göre teftiş, defter- darlık tarafından değil Beyoğlu malmüdürlüğü tarafından yaptı- rlmiştır. Defterdarlık, bu hususta vakı olan neşriyat üzerine Beyoğlu malmüdüründen malümat İste- miştir. —————— rini asri bir şekilde tadil etmek pek masraflı bir iş olmadığı cihetle belediye verilen müddeti uzatmiyacak, tadilâtı yapmıyan- lardan para cezası alınacaktır. Belediyecilik tahsili için Belediye önümüzdeki (sene belediyecilik ohakkında tahsil ve ayni zamanda tetkikatta bu- lunmak üzere Avrupaya dört talebe göndermek tasavvurun- dadır. Bu talebelerin Balkan memleketlerinde de tetkikat yap- maları istenmektedir, Soba borularını konturol Belediye her sene soba boru- ları hakkinda Viki olan şikâyet- lere bu sene de meydan verilme mesi için belediye şube müdür- lüğü vazifesini de yapmakta olan kaymakamlara bir emir yollamış, sokaklara çıkmış bulunan soba borularının altlarına oluk: yaptı- rılmasının teminini bildir niştir. Mimar Yansen hakkında neler söyleniyor? Ankaranın şehir plânını yapan profesör M. Yansenin ismi ve ihtisası etrafında bazı şayıalar deveran etmektedir. Bu arada belediyenin Beynelmilel | şöhreti haiz olmıyan topoğrafi alimle- rinden Heger Sebona müracaat ederek mimar Yansen hakkında malümat istediği ve profesörün buna şu şekilde cevap verdiği zikredilmektedir. Mimar o Yanseb belki bir mi- mar olabilir, Fakat saba ve plân hususundaki bilgisi Amerikayı keşfeden Kristof kolombun il- amm. Sesilin yeni teşebi Sesil o geceyi rl Bal kendi kendine; — Ne yapayım ? Diyordu. Koranm sözler; onu fe. na halde mustarip etmişti. Suzanı bu alçak ve korkunç Larsonyenin pençe sinden muhakkak kurtarmak lâzımdı. Vakrt da yoktu. Fakat nasri? En emin çare. arkadaşını ertesi sabah otelden çıkarken © görmekidi, Erkenden kalktı, Bolivan otelinin ö- nüne giderek bekledi. Saat daha se kiz yoktu. Sesil içeri girmeğe cesaret edeme-| diğinden dişarda bekledi. Soğuktan! titriyordu. On beş dakika, yarım sa- At geçti, Suzan görünmüyordu. Sesil biraz cesaretlenerek otele gir- di, kapıcıya sordu. — Madam Simon Dukloyu görmek İstiyorum, — Kimin tarafından diyeyim? — Ben arkadaşlarından birisiyim. — Evet amma burada değil, dün akşam çıktı, — Git mi? — Seyahate çıktı. EM e Adliyede : Yeni matbuat davaları İçtihat ve Son Posla aleyhine dava açıldı Müddeiumumilikçe “ içtihat,, mecmuası aleyhine bir dava açıl- mıştır. Davanın mevzuu, her çı- kan nushadan ikişer nusha müd- deiumumiliğe gönderilmesi lâzım geldiği halde, eksik gönderilme- sidir. Dava, İstanbul birinci ce- $i) nin ortasına büyük za mahkemesinç verilmiştir. Diğer taraftan Son Posta ga- zetesi aleyhinede Fridman aşısı etrafındaki neşriyat üzerine dok- tor Fuat Sabit bey tarafından gönderilen bazı izahatın derce- | dilmemrsi noktasından dava açıl. | Arnavut murahhas- mıştır. Dava, yeni matbuat ka- nunun kırk sekizinci maddesine göredir. Muhakeme, Istanbul &- çüncü ceza mahkemesinde cere- | yeti reisi Mehmet Koniçe bey yan edecektir, Otopsi yapılacak Beyoğlunda Kabristan soka- ğında oturan M. Marinin çocu- Maarifte : Gazi Hz. nin bir müsaadeleri Bu ders senesi başlangıcında Trabzon (o meb'usu (Nebizade Hamdi Bey (Inkilâp liseleri) na- mı altında yeni bir İrfan mües- sesesi kurdu. Inkilâp liseleri ta- lebesinin giydikleri keplerde üç renk ve inkılâba delâlet etmek üzere bir de güneş işareti var- dır. Mektebin müessisi ve mü- | dürü Nebizade Hamdi Bey bir müddet evvel Gazi Hz.lerinden | göne- rik in- | kilâbını en iyi remz ve ifade etmek üzere kendi resimlerinin konmasına müsaade buyurmala- rım rica etmişti. Gazi Hz.leri bu ricayı kabul buyurmuşlar, ve Nebizade Hamdi Beye bildir- mişlerdir. kasketlerdeki bü vi ü ları gittiler Balkan konferansına iştirak eden Arnavutlak murahhası he- murahbaslardan M. Naçi ile bir- likte dün akşamki trenle ve Selânik © yolile memleketlerine haraket etmiştir. Diğer murah- baslarda dün seyrisefain vapürile ğunu alırken ölümüne sebebiyet | ve Tiryeste yolile gitmişlerdir. — a verdiği iddiasile e bir Rum dok- tor hakkında yaki olan ihbar üzerine, dün ceset mezardan çı- karılmış, otopsi yapılmak üzere morga gönderilmiştir. Diğer ta- raftan ihbar etrafında tahkikat yapılmaktadır. ğe ga Tashih Dünkü sayımızda Sadri Etem beyin “Heyecan ve inkilüp,, başlıklı yazısının 9. HOT İnci sarrlayı tr yanlışığa UR tamıştır. Cümlerin asi, çüdur Ahlâklan. siyaseren, “Yanya, kılığa, kıyafete kadar değişen cemiyetin fertleri o Elektrik ceteyâhından bir ipek parçasile tecrit edilmiş gibi... Okuyucularımızdan özür dileriz. mindöp öteye geçemez. Bence onuh yaptığı imar projeleri ib- tiyaca şayan değildir. Bundan başka İstaubulda 40 metre genişliğinde cadde açık masını tenkit eden profesör Yan- senin Ankarada 60 metre geniş- iğinde cadde açtırdığıda dedi kodu mevzuu teşkil etmekte ve profesörün buradan Ankaraya geçerken Istanbul hakkında iki günlük bir görüşe istinat eden sözlerine pek acele edilmiş ol- | duğu söylenmektedir. Fabrika patronlarından M. Jak Pas tel odada idi. Çekilir gibi yapınca, iğ müdüre baktı. Müdür izah et — Matmazel Sesil biraz geç kah mıştı da, rahatsız olmasından endişe Cümhuriyet bayramında dük- kânlarını açan manifatura- cılar hakkında Manifaturacılar cemiyeti reisinin, kendi cemiyetine mensup esnaftan| Cümhuriyet bayramında mağazaları| Bı açmıyacaklarına dair söz aldığına, verdikleri söze rağmen dükkânlarını açanlara karşı gözetelerle ilân: tees-| sür etmesi, esnaf arasında hoşnutsuz-' Tuk uyandırdığına dair bir akşam ga- zetesinde dün bir haber intişar etmiş» ti, Manifaturacılar cemiyeti reisi bu mesele hakkında bir muharririmize bunun asılsız olduğunu söylemiş ve demiştir ki: “.— Ancak, mahdut bir kısım esna- fin bu aziz günde umumi tezahure iştirak etmiyerek, milletin ruhundan doğan heyecana her ne sebeple olür- sa olsun lâkayıt kalması, teessiirümü davet ettiği için keyfiyeti gazetelerle! ilân etmek mecburiyeti viedaniyesini; hisseyledim. Bu hareketim hie bir tenkidi mucip olmadıktan manda mil. Yi heyecanın ne demek olduğunu id. rak eden bircok esnafımız tarafın dan du takdirle karşılandı. karaya oluran vapur iki gön evvel istinye civarında karaya oturan Norveç bandıralı ilişkat vapurunun dün de kurta- nlmasına çalışılmış isede kabil olatmamıştır. Bugün de kurtarma ameliyesine devam edilecektir. İ © — Hasta bir arkadaşı ziyarete git- miştim, affedersiniz. — Hasta hir arkadaş mı? Bu kü- çük yalan doğru mu? Portel lütife ederek kaşlarını çatı. İ yor ve Sesli gözlerinin içine bakma i mütehayyirdi. Çünkü bir — Ne zaman gelecek? — Galiba birkaç güne kadar.. Bu cevap Sesili biraz tatmin ed &ibi oldu. e — Adresini verebilir misiniz ma- dam? — Vallahi matmazel bilmem, bura. raya yazınız, gelince alır, Ve yahut, gaybubeti uzarsa bize elbet bir adres bildirir, göndeririz. Sesli teşekkür ederek mahzun İşine gitti, Fabrikada geç kalısından herkes defü ölsün keç kalmamıştı. e Müdür Henrj İâboratuva kimyagere: — Herhalde hasta olmalı, demi çoktanberi beti benzi uçuktu, ei — Ya, öyle mi, her halde gelirse bana gönderiniz, biraz kendisile gü. rüşmek İstiyorum, On beş dakika sonra Sesil geldi, is elbiselerin; giydikten sonra gidip role dürün kapısmı vurdu. Henri; — Giriniz, dedi. — Sesil kapıyı açınca durakladı. ra gelmiş, EN RA İT EN etmiştim. Gelince beni görmsini ri.) ün mecbur ediyordu. ta etmiştim. Ni « Haydi, dedi, bana ne varsa süy- M. Jak, dostane Yi il $ eyiniz. Biliyorsunür, size karşı ne sordu: z eieid Sr keler muhabbetim var.. o Eğer &ize m MİSNİZ ntmazel? yardım edebilirsem bahtiyar oolacı. mra müdüre dö, z ğım.. lerini bitirmek alda e Jak Sesilin iki elini birden almıs. — Derhal eidörteniş g0 ODA | gı, Sesil ellerini çekti, Soğuk bir ta- Sesil d giderseniz iyi olur. dedi) çıra: küm) Yk e müdür ile cıkmak ister- — Teşekkür ederim efendim, dedi, > bir şeye ihtiyacım yok. Müsande e — Siz kalınız, matmazel, derseniz lâboratuvarda işim var, gi- dedi, ve Sesilin © Yüzüne bakarak döyim. pederane bir tavırla; “Jak Sıkıldı: — Ne o yavrum, dedi. keyfin iyi) O — Peki, dedi, geç kalışımızın sebe değil mi? Gözleriniz parlıyer, atesi! bini sormak istiyordum, mademki hiz mi var. söylemek istemiyorsunuz, o Giğiniz.. Rileklerini tuttu; Yalnız dikkat ediniz, bir daha teker. — Soğuk mu aldınız? rür etmesin. — Hayır efendim.. Sesil basile selâmlıyarak çıktı. Ru — Ne var öyleyse, adam canını sikiyordu. Nerede görse deriniz var. onunla meşgul oluyor, manidar ba. Sesil cevap vermeden gözlerini c&| kışlarla etrafında dolaşıyordu. Bil virmek istiyordu. Jak Porte) onu kefe) hassa son bir haftadanberj her fubri. dine çekmek istiyor Sesil mukavemet kaya gelişinde onu çağırtıyordu. Ken- ediyordu: disinin pederane gibi göstermek iste- — Hayir efendim. Bir sey yok. diği alâkanın manası belli idi. Sesil — Ne diye geç kaldınız öyle ise içinden : söyleyiniz bakayım. z — Hiç olmazsa artk Mİİ büyük hir he anlar da, 3 — VAXIT 4 Teşrinsani 1931 —— Kısa Haberler Postane önündeki baraka" lap < Yeni pöstune önündeki bara kaların çirkin bir manzara arzermelerine mebni bunların dün zabıta matfetile bulundukları — barakalar terk etmeleri temin edilmiştir. Tayyareciler kulübü — Te şekkül eden tayyareciler kulübüne ikf tayyare şirketi biter spor tayyaresi he- diye edeceklerini vadetmişör. Kulübün Küşat resminde Fevzi paşa da hazır bulunacaktır Yunan Darllfünuna Türk talebesi — İlükümetimiz dasluğunu teyiz maksadile Yunan o Darülfünuna 4 talebe göndermeği düşünmektedir. saracoğlu Şükrü Bey -- Sari- coğlu Şükrü Der iiremen Alman ve puru ile Nevvorka vâsıl olmuştur. Şük- rü bev derhal mali omehafil İle: temasa başlamıştır. Mısır hükümeti ve pamuk zeriyatı — Misir o kükümeü pamuk zerişatının tahdidi hakkında bir kararma. me hazırlamıştır. Bu kararname pamuk ter edilen arazinin miktarın tabdit et mek gayesini istihdal etmektedir. Karar- hamenin tatbikinden sonra Mısrda pa- muk zeriys vüzde otoz nispetinde azal- miş olacaktır. mam Sekizinci mektep niçin yandı? iki gece evvel Süleymaniyede takvimbane caddesinde 8 inci mektepte çıkan yangın R da polis, ve masrif müfettişleri tahkikata devam etmektedirler. Aldığımız Mi — ın (dikkatsizlik Yi en er Geceleri mektebi bek» leyen Fatma © hanımla, Ahmet ağa ismindeki “iki bademenin fazla yaktıkları sobadan kapla maların tutuşmuş olmasileri sü- İ rülmektedir. Maamafi polis tah- kikatın henüz bitirmiş e tahkikatın neticeleneceği tahmin edilmektedir. Maarif mü- dürlüğü de yangın bakkinda ve- kâlete göndermek üzere sal birer rapor bazırlamaktadır. İnhisar idaresi izmirden tU- tün alıyor ş Tütün inhisar idaresi, İzmir ımıntakasında tütün mübayaası” na başlamıştır. Haber aldığımıza göre inhisar idaresinin mübayaata başla ması, düşkün bulunan tütün piyasası üzerinde iyi tesirler yapmıştır. Fiatlerin yükseleceği kuvvetle ümid edilmektedir. Gelenler, Gidenler Bundan bir müddet evvel mes- leki bir tetkikte bulunmak üzere merkezi Avrupaya gitmiş olan asabiye mütehassısı doktor Hüs seyin Kenan beyin seyahatten döndüğü ve müayen e hastalarını kabule başladığı ha- ber alınmıştır. ni rahat bırakır, yoksa başka bir İŞ aramalıyım, diye düşünüyordu. Komşusu ma dam Godfrua'nın şefkatine rağmen hayatta kendini o kadar yalnız, © kas | dar bikes görüyordu ki, fakat derhal i aklına Suzan geldi ve kendin; unut tu. Hakikaten Parisi terk mi etmişti? Sakın Larsonye onu iebar etmiş olma- j sın. vi Belki de kardeşini görmek için ote li terketmiş olabilirdi. Fakat bütün bu düşünceler kendisini tatmin etmi yor ve ne yapacağını da bilmiyordu. Andre Darföye haber vermek 14&- um değil miydi? Andre kardeşinin kaybolmasına rağmen onu bulmak & midini bir an kaybelmiyordu. Şüp: hesiz kardeşinin betbaht bir aşktan mustarip olduğunu, fakat dalma na- müskâr kaldığını zannediyordu, Ken disine bu kadar (İyi muâmele etmiş mert bir delikanlıya Sesil? O halde Dütriyöye haber. verme liydim. Fakat onun da Suzanı ne ka- | dar sevdiğini, körü körüne sevdiğini biliyorum. Sesil; i — Bunu ona da söyliyeyim, kendi | sinden intikam alıyorum zanneder. o Diyebilir miydi? Hayor, bunu ya pamazdı. | — Hemşireniz yalaneı hir polis ha“ | fiyesinin kullandığı bir casustan bap ka bir şey değildir. i ve 4 .ğ | “ | i i i | i

Bu sayıdan diğer sayfalar: