21 Ocak 1932 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

21 Ocak 1932 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Ava Şövalyeleri i insanlar harikulâde an « Ak İçin başlarını göklere çe irirler Toprağın bereketi gökten iner, in- ira zekâsı gökten inen ruhlarm Yapılırdı. Hayır, gökten yerel * Yağmur gibi y tehlike gök - , ir gibidökülür. Beşerin za” uvveti gökteki Mi sanılırdı. gizli ellerin S 5 Buzünkü insan, harikulâdeliği iki enin mecmuudur der. | Günkü adamm göz » Ve gökü, harikalar iklimi diye *$il, fethedilmiyen © bir ölke, gas *| ilmiş bir malikâne addeder. İ Ber devirde insanın gözü gökten! Sağı inmiyor, Gök artık yoldur, Gök) Mtk müstemlekedir. Gök artık tica-) İt Pazarıdır. Gök artık bir alışveriş| adr. Gök zemane şövalyesinin at Yaattığı meydandır. ... * Fakat bu| eri hâlâ gökte -| dı Müspet medeniyetin Müspet medeniyetin & adakları gene Bökten semavi bir maide gibj iniyor. vahiyleri,| i Müspet medeniyet; yerle denizle *dil gökle kanuşuyor. Gökte yeni bir indistan, yeni Amerika, altıncı bir 'a arıyor. Belki kaybolan Atlantik “radadır, | İ Yeni Türkiyenin yeni medeniyet “çinde ilk işi makineleşmek ve göke| Sıkmaktır. | ».” Tayyare klübü bir tayyare kursu| Açıyor. Tayyareci Ve tezgâh larında yerli malı bir tayyare yaptı. | Tayyareci Cabah Bey de yeni bir tay- Yare yapmış! Bu küçük hâber bizler için Medeniyet yolunda bir beşarettir. Ma- rk yen kineleşmek istiyen Türkiyenin ilk ese Tini gök yollarında Medeniyetin, kurtuluşun vahyini gör mek ve dinlemek demektir. ... ! seyretmek yeni Yerli malı Türk tayayrelerini ha:| tirladığım zaman hava min bize fethedecekleri Sünüyorum. Ve ufkunda tümbürdiyen Türk tayyaresinin mo- Gr gürültüsünü işi yeleri - imleri dü -| Nevyork yorum. SADRİ ETEM kantara ME ALE Mahmut Nedim Bey 30 Senelik Siyasi Esrarı ifşa Ediyor ! Azar eat ra MMA Tercüme ve iktibas hakkı mahfuzdur. Gözlerimden ayrılmıyan gözlerine Bülümsiyerek ; — Sizi buraya gönderirlerken, vâ- Si salâhiyet vermeden mi göndermiş <| Tdi. Bibette hayır. Bir İngiliz hel Yeti, böyle, bu « vaziyetinizde, da- Wa maddi fedakârlık hususunda vâ salâhiyet sahibidir. Bu seb l “ le, bul İgraf, bana yeni bir şey öğretmi -| Yor. Size yeni bir şey an “mu bilmem. ia, eyecanla fikrimi, sözümü iyi an) aMamış olacak ki! biha, Hayır. Hayır. diye atıldı, bu) ASsa sizinle anlaşmak hususunda | Azami fedakârlığa razı olduklarmı im. aa Benimle Tami fedakârlık op? Durdu, atacaks mak hususunda k ne demektir Mister Sözlerimin içinden kafama Üyee orada fikrimi kavramak is- Sai bir hal ile bunu ve bunu ya- i, MUŞ olmanm verdi de çe eddükle, öylece bi ie Yağ adan bekliyordum. ani. dedi, piposünu masann Üzerine koyarak yanıma daha yaklaş- tı, e! lerini uğuşturarak: | tezgâhtarı Minadır, hadise bir ge- ö i Z Hadiseden biraz sonra vak'a mahal-| Adliyede: | Arnavut Behçet Nasıl öldü? Arnavut Behçet isminde biri- nin öldürülmesiyle neticelenen cinayet davasına dün Ağırceza- da başlanılmıştır. Maznun furun ce saat 2İ sıralarında Samatya. da cereyân etmişlir, Arnavut | Behçet, arkadaşı Ömerle sarhoş oldukları halde evvelâ Samatya- da bir kahveye gitmişlerdir. Kahvede az bir müddet otur- muşlar, sonra kalkarak Vasilin | gitmişlerdir. Burada Mina ile aralarında furununa tezgâbtar kavga olmuş ve münaza, Arni- vut Behçetin ölümiyle bitmiştir. line gelen zabıta, Behçeti yerde ölü bulunmuştur. İlk yapılan mua- yenede maktulün kalbinden al- dığı bir tabanca mermisiyle öl- düğü anlaşılmıştır. İ Davanın dünkü celsesinde ba- zı şahitler dinlenilmiştir. Bir kı- sım şahitler, verdikleri ifadeler- de Arnavut Behçetin ötekinden berikinden para aldığını, bunu tehdit suretiyle mi, yoksa ödünç İ olarak mı alındığını bilmediklerini | söylemişlerdir. İ Hukuku umumiye şahitlerinin istimaımdan sonra, maznun vekili müekkilinin vak'anın geçtiği s1- rada o mahalde olmadığını is- pat için delâil ve şahitleri bu- lunduğunu (söylemiş, isimlerini verdiği bazı kimselerin müdafaa şahidi olarak getirilmelerini is- temtştir, dava, bu şahitlerin cel- | li için 5 şubat çarşamba günü- ne bırakılmıştır. Bilale çarpan şoför Bilâl isminde birine çarparak mecrulı olmasına sebebiyet ve- ren şoför Corcinin muhakemesi dün bitirilmiş ve maznun 3 gün hapse, 10 lira para cezasına ve müddei Bilâle 40 lira tazminata mahküm edilmiştir. Kayıkçıyı vuran kayıkçı | Kayıkçı Raşidi öldürmekle | maznun Sadık ve annesi Cemi- | lenin Ağırcezada görülen muha- e (Son Yemen valisi HAYA MEKEBAM AU AMCAM ALAM wanna Tefrika: 10 nm” —, Mahmut Nedim Beyfendi.. Ya) hazretilvali. Müsaade eder misiniz| sizinle, açık, amma apaçık konuşa - Im. İki arkadaş, iki dost ve ahbap gibi. Hay, hay. Bunu sizden her va- edim; — O halde, bana darılmayı a-| ma sizin bu koskoca kıt'adaki mut -| lak hâkimiyetinizi gözümle gördü i tikten sonra halledemediğim ve ar » kadaşlarımla da konuşurken bir mu- amma addettiğimiz mühim bir nokta var: Dinliyorum, o da yavaş yavaş, söz-| lerinin bende yapacağı tesiri merak| eden bir bakışla endişeli devam eği»! yordu: — Affediniz benibir şey soraca- Zım, kaç senedir Yemendesiniz? — Muhtelif fasılalarla yirmi beş seneden fazla. — Bir sual daha, fakat çok istir - ham ederim, gücenmeyiniz zengin mi siniz? — Hayır. — Bir küçük suale daha mlisaade| buyurur musunuz? ! yette kendisine tahsis edilen o- Gümrük ve inhisar- lar vekili Gümrük ve inhisarlar vekili Ali Rana bey dün de erkenden | gümrüğe gelmiş ve baş müdüri- da da saat 16'ya kadar meşgul olmuştur. Vekil beyin ne zaman İ Ankaraya avdet edeceği henüz malüm değildir. Daha bir kaç gün tetkikatına devam edeceği Valova kaymekamı Yalova kaymakamı Şükrü B. dün şehrimize gelmiş vali muavini Beyi zivaret etmiştir. ve Yalovadaki yeni yol Yalova iskelesinden Kaplıca» lara açılmakta olan yeni yolun inşaatının mayıs bidayetlerinde biteceği anlaşılmaktadır. Bu tak- dizde mevsim başlangıcından iti- baren Kaplıcalara yeni yollardan gidilip gelinebilecektir. kemeleri dün bitirilmiş nunlar mahküm edilmişlerdir. Bundan epi zaman evvel ka- | yıkçı Sadık bir kavga neticesi sustalı çakisıle Raşit isminde di- ger bir kayıkçıyı yaralamıştı. Sadığın annesi Cemile de ölmez- den evvel sopayla mecruku döğ- | müş, ana oğul bu suretle katlin meydana gelmesine sebep olmuş- lardı. Davaya dün Ağırcezada de- vam edilmiş ve muhakeme biti- rilmiştir. Cemilenin 464 üne madde mucibince bir sene dört ay hapsine, Sadığında yaşının k olması nazarı ara alı- narsk, 448 inci 7,5 sene ağır hapsine karar veril- miştir. Kaçakçılık kanunu tebliğ edildi Kaçkçılık kanunu dün adliyeye tebliğ edilmiştir. Bu suretle bir kaç gün evval teşekkül etmiş | bulunan ibtısas mahkemeleri faa- | liyet haline girmiş bulunmakta- dırlar. Bu mahkemeler, kanunun | neşrinden sonra işlenen kaçakçılık| cürümlerile meşgul olacaklardır. | Eski davalar, başlamıldıkları mah-| ve maz maddeyle | neticesi erleri e Maarifte: 3 Çaya Davetli Oldukları için.. Darürfünun divanı te Muammer Raşit Beyin riyase- n saat 4 İ ti altında toplanmış ve Şurayı! devletten gelen Rasim Ali beye ait evrakın tetkikine başlamıştır. Fakat divan azasının saat 5 te Hukuk davetli müzakere talebesinin tedansanına bulunmaları o yüzünden neticelendirilememiş ve gelecek toplanmıya birakıl- mıştır, Haliç şirketinin vaziyeti Iktısat vekâletinden gelen bir | emirde mali noktadan pek fena bir vaziyete düşmekte olan Ha- | liç şirketi hakkında acele olarak | icabeden kararın ittihaz edilmesi bildi Bu emirden sonra belediye beyin riyasetinde teşkil edilen komisyon akşam Haliç şirketi binasında ilk içtima mı | aktetmiştir. Bu içtimada şirketin Imişti, reisi muavini Hamit evvelki mali vaziyeti tetkik edilmiş ve bu şirket idaresinden bazı hesaplar istenilmiş Ista- tistik mahiyetini baiz olacak olan bu hesaplar şirketçe hazırlan makta olup komisyonun cuma” hususta ir. tesi celsesinde tetkik edilecektir. Otomobiller iramvayları geçmiyecek günkü Tramvaylar, istasyonlarda dur- duğu zaman diğer nakliye vasıta- | larının, ezcümle otomobillerin, tramvayların hareketlerini bekle- rledik- bir çok meden yandan geçip leri malümdur. Bi kazalara sebebiyet verdiği cihetle | bunun men'i hakkında dün kay- makamlıklara bir tamim gönde- rilmiştir. Bundan sonra bir kaza durup da takdirde nakil vasıtalarından hiç biri is- tasyonlarda tramvaylar durduk- tramvaylar sıra ile dizilmedikleri zaman bunları geçip ileriye atıl- | mıyacaklardır. Bu cihete bilhassa itina edilmesi tamimde ayrıca kemelerde neticelendirileceklerdir.! bildirilmektedir. ma sanmam mmm aa mama — Buyurunuz. , — Meselâ bankada, şöyle on, on| beş bin sterling filân? Kızmıyordum, bu İngilizin maksi- dımı iyice anlamak için bilâkis gayet| tabii, soğukkanlı, hatta şen iki arka-| daş gibi konuşmasma müsaade edecek bir hal almıştım. Son sualini de ce-| vapsız bırakmamak için; — On sekiz Yaşından beri memüu- rum, nasıl tasavvur edebilirsiniz ki, bankada böyle bir param olabilsin? | 0, gittikçe müteaccip, mütehayyir| ve her suajin cevabında bana daha dik| le bakarak, adeta inanmıyan bir| alıyordu, ba sefer ben sordum: er Cakop, bu suale « haktr, ve yanıma büsbü yaklaşarak: Itiraf ederim ki, dedi, demindenbe-| ri söylemek istediğim şeyin etrafın-| da, korkarak dolaşıyorum, yemin &-| diniz ki kalbinizde bana ve arkadaşla| rıma, hepimize k mevcut old na İnandığım şefkate, insani hisse hiç! bir halel gelmiyecektir.. Yemin edi - — Yemine ne lüzüm var, madem ki şimdi; iki dost gibi konuşuyoruz ve ma dem ki sizi arzunuzu söylemekte muhtar bıraktım, inanabi- lirsiniz ki gücenmiyeceğim. — .Bu muhaveremizin ilelebet iki-| miz arasmda kalacağını temin ede - rek diyorum ki. Durdu, bir türlü dilikin ucuna ge len şeyi söyliyemiyordu. Belki yordu ki, söylemeden, ben anlıy fakat ben onu sonuna kadar söylet| yavaş ya — Evet Mister Cakop, dedim, di » yörsunuz ki?.. — Meselâ bana verilen bu salâhi « yeti fevkalâdeye binaen size otuz bin sterlingilik küçük bir hediyecik. tak- dim etsek ve lütfen bunun kabulünü istirham etsem... Birden bu sözlerin manasını anla -| mamış gibiydim, başımı kaldırdım, ve miralaya kim bilir nasıl © derhal ellerimi tutarak ve ana doğru iğilerek, adeta yalvarır gibi: — Ah. Hayır, hayır. Darılmayı « mız. Darılmayınız Allah aşkına.. di - yordu. Hizmetçiyi çağırdım, birer kahve daha söyledim. Ve bu gafil düşmana ş, mümkün old kadar sükünetimi muhafaza etmiye çalışa - gilizleri munta rü, alay alay, çeşit çeşit sulh, harp her devirde bir makine in| * tizamile işiyen Entellijens servisle ve sairesile bu hususta aldı! rete hakikaten lâyık Şimdi siz beni nasıl tekzip ediyorsu « nuz bilir misiniz? O, derhal sözüm elimle işaret ettim: — Rica ederim, beni dinleyiniz, de dim, ben sizleri tanırım, bunca sen lik bir komşuluk ve münasebet bana tanıtmıştır, anlamadığım nokta| benim sizce hâlâ tanınmamış olmam:-| dır. Bu son teklifinize benziyen Kaç teklifiniz vardır ki lâyık oldukları cevabı tam zamanmda benden al kesmek isterken | biri i G Bulgarların Borçları Ve Fransa Le Journal, gazetesinde, “Saime » Brice, yaz Buna etmek lâzımdı. teşkil o ediyor: ristan, tediye ka- intizar Imanya misal Şimdi de Bu biliyetinde olmadığını söylemeğe hazırlanıyor. Cemiyeti Akvamın mali komite r kendisine para verilmezse, sadece tamirat devletin 0. 0 borcunu > değil, fakat harici borçlarını da vermiyeceğini tinin ancak hususi taahbü- iğini bildirmek» vesa data tekabül et tedir, iz Fransızların bu işe alâka” dar olmamıza nekadar çok s€- tamirat borç» larının etrafında çevrilen dala- bepler var. Evvel verelerin, sonra da harici borçla- rn ortadan kaldınlmasının te- kemmülüne ; şahit oluyoruz. Fu idir ve sirayet ede- stanın vaziyeti şudur: borcu otuz sentde istanın tamirat Lahide, ödenmek ozere 171 milyon altın frank olarak tesbit edilmişti. Fa- kat,1912 r 633 mil- altın k olan Diyunu umumiyesi, 1931 senesinde 1,046 milyon olmuştur, ve bütçenin üçte büyük pıldı, dahili is- 237 milyondan iba- rettir. Harici istikrazatınm 810 milyonundan 786 milyonu Kon- solide düyundur. da e yon borcun bir kısmı hariçten ya tikrazı an Bu borçta Fransızların hissesi yüzde kırktan aşağı Y ö Bu avanslar, Bulgaristana, bü- yük bir kısmı tren inşaatı olmak üzre 1902, 1904 ve 1907 de ve- rilmişti. Bundan başka de, Bulgar parasının ist 1928 krarına Fransa, yardım eden istikrazlara da işti- rak etti. Diğer taraftan Fransız Belçikalı ve İtalyan hususi eşha- sada, Bulgar hükümetinden ala- 1923 caklarma mukabil de çıka” mıştır oluyor da bunu Jeneral Allenbi size tekrar ettirebili- — Arzedeyim efendim, ben. da btii diyorsunuz ki, otuz bizi buradan » Ve tabii çekilip gidiniz... Temeni size otuz bin li araya satayım. — Hayır, efendim. birakınız ver Başka ne halde son bir arak bit kuvvetle bu suslimden ce Miralay davrandı: — ist saade buyuru bir lâhza mü- dr ir. Yanlış an- bu aklımdan size Tüs k de Asla, vet teklif etm ladmız., Haşâ. bile geçmer.. Yalnız aile Hükümetinizse x var. Ço“ luk çocuğ mağlüp ol öyle bir ma var, perişan olmuştur, ilrilebilmesi mdi ne olacaksınız. Size yorum, otuz bin altın vas akat hiç ole in ıyetini bir parça düreltinceye kadar ailenizle be raber tıdan kurtarabilir, müreffehen zin Va Aynı zama hatimizi d i min ederiz, hem böra - dan kurt nak, muhtaç olduğunuz istirahat ve huzura kavuşmak. Hem de... Sözünü kestim: Hem de para... Ne âlâ, değil mi Jakob? Susuvordu. (Bitmedi)

Bu sayıdan diğer sayfalar: