26 Mart 1933 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 6

26 Mart 1933 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

sa (Birinel sayıtadan devam) Büyük devletlerin konuşmesi Türkiyenin dostluk münasebet- lerinde bulunduğu büyük devlet - ler arasmda vuku bulan konuş - - malar bize ancak ajanslar tara - fından bildirildi. Büyük zimam - darlar arasındaki temaslardan çı - 'kabilecek faydaları inkâr etme - - mekle beraber, herkes ve her bi - rimiz için ehemmiyeti bu derece i büyük olan bu meselede silâh bı - ; © rakımı konferansının azası bulu - nan bütün devletler arasında ta - hakkuk etmiş tam bir itilâf bulun- » maksızın muteber bir karar o ola- » mıyacağı mütaleasındayım. İhtimalki efendiler sizde bu mütaleadasımızdır. hükümetler a - yasındaki bu temasların © gayesi| © münhasıran bu çerçeve içinde kal- mak ve bu komisyonda itilâfı ko- > laylaştırmak olduğunda esasen — süphem yoktur. Çünkü bu ko - misyonun karşısıma, ehemmiyet - — Jeri her ne olursa olsun O miktarı mahdut devletler namına verilip bitmiş kararlarla ve hattâ manevi © tazyik mahiyetini alabilecek tel * Kinlerle bile çıkmak bittabi mev - zuu bahsolamaz. y Fasılların tetkikma geçiyo -| Yum. Birinci kısım : Emniyet ve ordular d "Tamamen ayni hukuka malik| devletler arasında © akdolunacal — bir cihanşümul misakın ademi tat- obiki halinden bahseden madde-| — lerde, bütün âkitlerden mürekkep — olacak konferans içinde rey ver - mek hususunda bir müsavatsızlık #tesisolunmuştur. ox (Bunasrağmen yüksek meclisi - k muvafık göreceği | usulü kabuls âmadeyiz. Maama - i fih her hangi usulle olursa olsun kabul olunacak kararın esası Tür - kiyeye bir hareket tahmil edecek , mahiyette olursa, böyle bir karar “ memleketim için Türk teşkilâtı e - | .sasiye kanununun ahkâmı muci - bince ancak mezkür konferans - © taki murahhaslarımızın muvafa - katları takdirinde muteber olabi - glir. wat i Ordu mevcutları: Hoover pro - jesinde komisyonumuzun (kabul “ettiği esas tekliflerden biri de| ordu mevcutlarmın kabili (e tenzil ,ve'gayri kabili tenzil olmak üze - | re iki sınıfa ayrılması idi. Diğer | taraftan gayri kabili tenzil unsu - | run; er devletin kendine has şe - , ine, (Nüfusuna, vüs'atına ve hudutlarınm ve sa - hillerinin uzunluğuna göre deği - — şebileceği de kabul edilmişti. Avrupada, mümasil teşekkülü “ orduların ekserisinde hizmet müd- > deti bugün on sekiz ay olarak tes- “pit edilmiş olduğudan, sekiz aylık hadde iki merhalede varmak ve birinci beş sene için on iki (aylık “bir hizmet müddeti tespit O etmek lâzımdır. İsviçre hariç olmak ü - zere hiç bir devlete bu on iki “aylık müddetin aşağısına inmeğe o müsaade edilmemiştir. Bundan t orduları yeknasak yap - mak gayesini tahakkuk ettirmek ihtiyat kadrolarını her mem - lekete tahsis olunan mevcutlarla mütenasip kılmaktır. Bu müddet azaltılmak istenir - arazisinin | za etmek olan bu kıtaatın, “se, buna hiç bir mazur yoktur. An- > cak bu müddet azaltılmasının ih-! bütün kaldırılması icap © Giyat kuvvetinin artmasını mücip — olmaması ve bu kaidenin Obütün “Sihları Birakma l Umumi komisyon serbest bir! rejim altımda bulunan deniz aşırı kıtaatın âkit devletler © arasında bir harp vukuunda Avrupada ve Akdenizdeki hareketlerini nazarı | memleketlere de teşmil e eylemek ! dan ibaret bulunduğunu hakkımda | suretile umumileştirmek lâzımdır. | daima söyledik. itibara alraak bunlar tahdit ahkâmı koymak meselesini tetkik etmişti. Diğer taraftan projenin on be - şinci omaddesinde, müstemleke kıtaatının yeknasaklığa tâbi tu - tulmadıklarını ve (o yeknasaklığa ait maddelerden istisna edildik - lerini görüyoruz. Umumi komis - yon bu hususta bir müzakereye başlamış ve bu sureti halle vasıl olamamıştır. Bunun içindir ki, şimdilik bu da deniz silâhları meselesine kar - | kanun olduklarmdan, murakabe bapta reyde bulunmakta istinkâf |şı vaziyet almak hiç şüphesiz | komisyonuna doğrudan doğruya | edeceğim. Maamafih bu kıtaatı Türkiyeye düşmez. Hususile ki, | teşrii meclislere müracaat ederek yeknasak bir hale getirilmesi ka - | bili (o tahakkuk silâh O bırakımı gayesi harbi men ikti -| sat buhranlarile sıkı sıkıya alâka - dar olan itimadı iade etmek oldu - ğundan, O müstemleke kıtaatınm jandarmalar gibi teşkil ve teslih edilmesini ve ellerindeki harp si - lâhlarının alınmasını düşünmek i cap elmez mi? Bu mütalea, ye- gâne vazifeleri mürettep bulun - dukları arazide intizamı muhafa - ilerisi unsu - ve için, bir itimatsızlık ru olarak telâkki (edebileceğini görmek gibi meşru O bir şeden mülhem olmaktadır. Mevcutlar hakkındaki mülâha- zalarıma, bu bapta anlaşılması ve şumulünün ( ihatası imkânsız | bir nokta bulunduğunu söyleme - den, nihayet veremiyeceğim. kıt'avı arazisi ve Akdenizdeki | sahillerile - tıpkı Sovyet (ORusya| gibi - Avrupada bulunan ve bu sıfatla Avrupa komisyonuna da - hil olan Türkiye, İngiliz projesi - nin hususi mevcutlar tahsis ettiği devletler - arasında O zikredilmiş bulunmıyor. o Bu hususiyeti ha lisane sulh siyasetimizin telkin ettiği itimada mı atfetmek, | yoksa bunun sebebini Karadeniz boğazile Manş arasında bir mü - vazilik görüldüğünde mi, ara - mak lâzım geldiğini bilmiyoruz. Levazım Levazım sahasında, keyfiyet- çe tahdidat için © teveccühümüzü | göstermekten fariğ olmadık. Bu usulün âmeli edasından Omaada mühim muamele temin etmek gi -| bi faydası da bulunan usuller - den biri olduğunu daima kaydet - tik. Bütün yapacaklarımızın için- de amelilikten ve müsavi muame- İe esaslarından daha sağlam esas- İar var mıdır? Bu kısımda ileri süreceğim mü- lâhazalar üç meseleye aittir. O Bu meselelerden birisi fevkalâde mü- himdir. Esaslı nokta, İngiliz he- yeti murahhasasının evvelce va- ki olan bir teşebbüsüne aittir. Bi- zim de iltihak etmiş O olduğumuz bu teşebbüs silâhların az çok mun- tazam bir tarzda tasnifi hususun- daydı. Bunun da sebebi bu tasni - fin ameli olmasıdır. Halbuki, hücum tankı gibi kat'i bir tecavüz silâhram on altı tona kadar muhafaza edildiğini görü - endi - cihana | yoruz. İdamesi, bizzat burada kabul idır. w vV ni rakam, 105 milimetreye muadil tutulmaktadır. Bu formülü ayni tipte topu ka - bul etmek arzusunda O bulunan! Diğer taraftan 155 Oo milimetrelik toplar mevcudunun tarifinde sipa- | riş edilmiş veya imaline (başlan mış toplar da bulunduğundan, siparişin İngiliz projesi, silâh bırakımı konferansına tevdi olun - madan evvel verilmiş (olduğunu ispat etmek lâzım geldiğini tas * rih zarureti vardır. Vaşington ve Londra itilâfları - nı aktetmiş olan devletler arasın * Türkiye şimdiki deniz (Omevcudu addedilmezse, | projede her hangi bir tahdide ta * | ların nazarı dikkatini konferansının | bi tutulan devletler arasmda de -| ve bu suretle icra heyetlerine kar! ğildir. Fakat her sınıf (silâh arasında (alâka (o bulunduğunu ve burların biribirine tabi bulun - duğunu nazarı dikkate almakta ve halk donanmasına malik olmı- yan devletlerin dahi kendi o kara ve hava silâhlarile deniz teslihatı sahasında kuvvetli teşkilâtı olan devletlerin bu silâhları arasında bir tenzilât teadülü mevcut ol - masında alâkadar bulunduğunu söylemekten kendimizi menede miyoruz. (Binaenaleyh bu hu - sus ileride ihmal olunmamalı - Hava silâhları Hava bombardımanlarının kal dırılmasını memnuniyetle kayde - deriz. Ancak - uzak mıntakalar - kelimeleri altında yapılan tavsi - fin hakiki mânasını anlıyamadık. Avrupadan ne kadâr uzakta ölur- larsa olsunlar âkit devletlerin a- razisi mevzuu bahsolamıyacakla « rından bu istisnanın, mezkür dev- letlerin hâkimiyeti altında bulu - nan arazide yapılacak zabıta ten- killerine taallük etmesi lâzım ge - liyor. Muhasımlar arasında yasak e -| dilen bir silâhin vatandaşlara, | tebaalara veya mahmilere karşı tenkil aleti olarak kullanılmasına müsaade edilmesi nasıl kabul o - lunabilir?. Hava kısmında az çok hayret -| le mütalea ettiğimiz bir nokta var. Bu, Türkiyeye tahsis olunan tay - yare miktarıdır. e Bu miktar ken-| disile bir tutulması icap eden Av- rupa devletelri için tespit olunan | mevcudun yarısından çok daha a- şağıdır. Bunun sebebini Türkiyenin ta - lim zaruretleri haricinde her tür lü harpcüyane tezahurattan istin - kâf etmesine atfetmek lâzım gel - diğini düşünüyorum. Bu şüphesiz memleketimizin bu sahadaki si - yaselinin itideline müstenit yan - ış bir hitap neticesidir. Bizzat projeyi yapanların bile kat'iyen meşru bir haktan bizi mahrum etmek maksadında Ol - madıklarına kaniiz. OBu < hakkı konferansın muhterem âzasından ve bizzat proje yapanlardan isti - yeceğiz. Projede teklif olunan komisyo- nun tesisi hususunda mutabık ol - i makla beraber, murakabe edilecek | Filhakika devlet tarafından © bizzat yapı - | “Türkiye i lerle mukavelelere verilecek mü - essir müeyyidelerin itimat hava - sının tesisine ve bu havanın ihdas ve idame edileceğine olan iman - burada Bu, bir keli- me ile içtimai ahlâk meselesidir. Biz bununla, bu sahada hiç bir teşebbüste bulunmamalı ve bir şey yapmamalı demek istemiyo - ruz. Aşağıdaki telkinleri bir hatıra olmak üzere fikir ve yüksek mec *| lisinize arzedebilirim. Devletler tarafından akit (o ve tasdik olunan mukaveleler, hü - kümetlerin kayıtsız ve şartsız mü- tavaat etmeleri lâzım gelen birer vaki aksi hareketler üzerine bun - celbetmek | şi müdahalelerini tahrif eyle * mek salâhiyetinin verilmesi belki mümkündür. İzahatımı bitirirken projenin çok mühim bir tarafma, yani so - nuncu maddesinin ihtiva ettiği prensipe temas etmek isterim: Müsavi muamele gören devlet- ler arasında ahengin esaslı (o şartı ve aslı zımanıdır. Bu mefkürenin ve ameli bütün mânalarını kay “ betmiş oldukları için, bükümden sakit olmuş bulunuyorlar. Bu askeri ahkâm ile ayni zaman “ da Trakyanm bir kısmına mütenl « lik protokolu ihtiva ettiği ah “ kâma da telvih ettim. Mütalibatımızın bu dürüst, sa * rih ve açık ifadesi karşısında bu i yüksek mecliste bunların doğru « luğuna itiraz edecek tek bir a * za bulunmadığında şüphem yok - tur. Efendiler, bu komisyonun me * saisine iştirak etmekte bulundu - ğumuz beş senedenberi, bütün medeni milletlerin cesaretle önüne düştükleri bu insani mefküre - nin takakkuk etmesi için müte « vazi fakat hâlisane, namuskâra « ne ve samimi gayretler ibzalin « len fariğ olmadık. Nutuklarda, muhtelif teklifle « rin tetkiklerinde hiç bir sekterlik, hiç bir fikir ve formül ( taassübü göstermedik. Münhasıran mem - leketinin sakin ve itimatla derpiş ettiği silâh bırakımı meselesinde ameli bir gayeye erişmek için ça « lıştık. Sulh siyasetimiz, ayni (o niyetle mütehassız olduğu için bizi anla - mış olan dostlarımız sayesinde, tahakkuku yolunda asırlarca mü - cadele etmiş olan beşeriyetin bu - günkü medeniyet önünde bu haki- kati müdafaa için deliller göster- miye lüzum olmadığı kanaatinde- yiz. Bizim için olduğu gibi di- ğerleri için de mühim olan bu nok- ta şudur: Boğazların açık durması Bazı müahedelere konulmuş o- lari askiağf'hava "va kahir ahkâmın | yerine, burada-ne muhakeme, ne de tahlil etmek istediğim sebep « lerden dolayı, silâh bırakımı mu- kavelesi umumi ahkâmınm kaim olduğu bu sırada, Lozan muahe - desinde yer bulabilmiş olan ayni mahiyetteki ahkâmın zikredilmiş olduğunu görüyoruz. Bu müna - hedede Çanakkale ve Avrupa kıt'asındaki arazimizin bazı kı - sımlarına müteallik askeri mahi - yette ahkâm mevcuttur. Bu ah kâm da bittabi ayni akibete uğ - ramalıdır. Bu hususta her türlü suitefehhüme mâni olmak için şu - rasını söyliyeyim ki; bu sözleri - min Çanakkaleden murur serebsi- liğine ve Türk o bitaraflığının mânasına ve Lozan müahede- sinin Çanakkale boğazının açıl - ması obususundaki (tatbikatına kat'iyen © taallüku yoktur. Bi- lâkis bu prensipler bizim © noktai nazarımıza tamamen tevafuk et - mektedir. Binaenaleyh, Avrupaya ve bü - tün dünyaya karşı Lozanda de - ruhte . ettiğimiz & mecburiyetleri tevlit eden ve bu suretle bizi hu susi bir vaziyete koyan boğazların açık durması, bizzat bizim mev- zuu bahsolmadığımız bilcümle hususlarda her zamandan ziyade bağlı bulunduğumuz esaslı bir si - yasettir, Aldırılmasını istediği şey bo - gazların, işte bu serbestliğini ve Avrupanın kaynıyan bir kısmında bir sükünet, raha ve istikrar â- *mili olmuştur. z Tahakkuk ettirdiklerimizden, niyetlerimizin temizliğinden kuv « vet alarak, gizli bir maksat, za - ruret vermek veya tenkit (o etmek niyeti olmaksızın, kendimizin ve ayni zamanda hizmet etmekte ol « duğumuz davanm da zannettiği - miz hayati menfaatlerini izah et - tim ği il Yüksek meclisimizin o Bunları mutadı olan cemilekârlıkla müta - lea ve tetkik etmesini temenni e - derim. Yunanistanda Krallık ? Başvekil de Kralın gele- miyeceğini söylüyor ATİNA, 25 (Hususi) — Ayan meclisinin lâğvı rivayetleri ve sa- bık kral Jorjun yaveri olan binba- şı Levidisin buraya gelmesi efkârı umumiyede endişe uyandırmakta- dır. Halk kırallığın ihyasından korkuyor, Dün başvekil Çaldaris bu iki mesele hakkında gazetele - re beyanatta bulunmuş kral Yor - ginin Yunanistana avdeti için ne kendisi ve ne de nazırlardan biri ”İ ve ne de kendi fırkası erkânından birile kral Yorginin yaveri arasın- da müzakereler cereyan etmediği- ni söylemiştir. Başvekil, âyan mec- isinin lâğvı hükümetçe düşünül - düğü doğru olmadığını söylemiş ve hükümetin bu meselede hattı hareketini, âyanın kabineye karşı alacağı vaziyete göre tayin edece- ğini ilâve eylemiştir. Muhalif ga - zeteler; başvekilin bu beyânatınr, âyana karşı gizli bir tehdit sure - tinde tefsir etmekte ve âyan mec - bunları açık tutmak hususundaki teahhüdümüzü temine matuftur. Lozan müahedesine merbut boğazlar omukavelesinin olunan prensipe tamamile zıt o -|lacak talep haricindeki ahvalde | üçten dokuza kadar olan maddele- lan bu tecavüz silâhının büs - | fikrindeyiz. | Diğer meselelere gelince projede tahkika ve tefehhüsata (© tevessül lâhiyete iştirak edemeyiz. Hükümetlerin, biribirinin ef'al ri bu serbestliğe ve deruhte etmiş edeceği hususunda komisyona verilen sa - | olduğumuz mecburiyetlerin ifa - sma bir mâni teşkil etmektedir. Bunlar yalnız fili bir silâh bırakı - © Avrupa devletlerine tatbik edil -| topları 114, milimetre tipinde olan | ve harekâtından malümat almak - |mı mukavelesi karşısında bulun - memleketler için ancak mezkür'ta gecikmediklerini ve müahede » |dukları için değil, fakat tatbiri iğ ia 4 iğde asili di iin 38 lisi lâğvedilmemesini isterse meb - usan meclisinin vereceği bütün ka rarları tasdik etmesi lâzım geldi * ğini yazmaktadır. Hükümet âyan meclisini lâğva teşebbüs ettiği takdirde Venizelistler ve kendile * rile teşriki mesai eden cümhuriyet” çi fırkalara mensup meb'uslaf meclisten çekilecekler ve millete hitaben bir beyanname neşrede * ceklerdir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: