1 Şubat 1939 Tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 21

1 Şubat 1939 tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 21
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

erlerinin an alini- rsunuz * | Hirlerine Bu gece gülenler, içenler, dânseden- ler, kisaca hayatın tadını çıkaranlarla alâkadar olmak daha doğru Âtet güldü — Biz hayatın tadını çıkaramiyan lar grubuna dahil miyiz ki? diye sitem- le arkadaşının yüzüne baktı, — Lâkin bunu pek senin için söy- İememiştim yavrum. — Sen, yaradılışta biraz fazlaca me lânkoliye müstait bir kadınsın Nahide, Fakat yavaş yavaş seni değiştireceğim. Sonsuz bir sevgi ile demindenberi Nahidenin yüzüne bakan Sermetin içi titredi. « Değişmesin. Hiç, ama hiç değişmesin. Onu böyle daima muğlâk, kapalı, bir uçurum gibi mühlik ve iri- isilmez bir mahlük gibi uzak görmek isterim * diye içinden söylendi Nahide ağır bir tangoya başlıyan cazın ahengine ruhunu vererek artık etrafındakilerle meşgul görünmiyordu Afet kocası ile dansa kalkmıştı. Mahir Oya ile dansediyordu. Nahidenin babası eski arkadaşlarından biri ile büfede kalmıştı. Bu suretle onlar başbaşa bu- anayorii rdı. Genç kadın sükütu da. ğıtmak için : — Ne güzel müzik, dedi. Ne derin I çok uzaklara çekilip gitsin Sermet, kendisinin de şaşlığı bir e b insanları çarpan, ölüme Li hastalık gibi yere vuran aşkları tercih ettiğinizi söylemiştiniz. Sorabilir miyim niçin ? Nahide biraz kızardı. O tahrik edi- ci sesi ile: — Lâkin romanlarda diye işaret ets miştim, değil mi ? dedi. — Romanlar da hayattan alınmış şeyler, cemiyete ait örnekler değil mi hanımef — Pek im değil Sermet Maamafih benim söylediğim şey ii hayli romantikti ya. rmet lanmış bir çocuk utan- cı ile önüne haktı, Genç kadın karşı- sında renkten renge giren, yüzüne ba: karken solan, konuşurken titriyen bu çok toy gencin kırılmasını istemiyordu — Baloda söylenen sözlerin üstünde pek durulmaz değil mi? dedi, Kalabalık, bozuk hava; içki, müzik ve nihayet karmakarışık renk, koku ve tip insa: nı adeta sersem ediyor. iyor musunuz siz bu gece, da” dan girdiğiniz dakikada bana a Karenin'i hatırlatmıştınız. z temi Sözleriniz ona intikal e Voronski ile tanı siyahlar giymişti. Bunu söyledikten sonra gayri ihtiyari gözleri, genç bir subayın kolunda dönen, pembeli kıza ilişti. Zeki kadın onun Be düşündü. günü, kafasında, nasıl bir ölçü vr nı derhal farketti. İçinden: « Kiti pembe giymişti * diye düşündü. — Ben Anna gibi tehlikeli bir ka- dın değilim ki Sermet bey, O bir yıl dırım gibi çarpıyor, bir güneş gibi göz: leri kamaştırıyor edu toy eğer bu harikulâde ka» bu gece bu olsaydı «işte kah- ramanım ?” diyecekti. canım, diye Me yine güldü Gülin gelen et — Teşekkür ederim. Lâkin daha faz- la yanımda oturmanı tercih a de... Sermet vurulmuşa döndü. Mahir, Oyayı büfeye götürdüğü için masaya memişti Ka in ak, kaçmak istiyordu. Mana sız konuşması ile Nabideyi sıkmış, hat tâ belki de inilen Salonun dans için epiy daralan pistinde neşeli bir grup kadril için el rdu. Afet: — Buna bayılırım doğrusu de- di. Ama enden bakmağa, , Dermet ayağa kalktı. Kırık bir sesle da kik; a evve el n dibine een kadın nazlı bir EE velini uzattı — Şüphesiz baloyu terketmiye ele ae Yine masamıza bekleriz Sermet — Sizi sıkmamağı tercih ederim bana sfendi, Bir fen adamının, daba doğrusu benim gibi konuşmağı anasile beceremi edebiyat münakaşalarına girişmesi ne gülünç. Bunu ancak şimdi farkede- biliyorum. Nahide elini çekmeden : — Rica ederim! dedi. Söark soy şeyi söylememeği tercih ederek elini çekti üle güle Baroiendi. ermet uzaklaşır uzaklaşmaz Âfet kati bir sesle — Bu cak seni seviyor, dedi. Bu çocuk senin için çıldırıyor. de siyah bir gül demeti balin- de göz alan biçimli başını sarsarak: — Yine başladın, dedi. Sana kalır. sa bana tutulan âşıklarımın sayısı sa- yilmaz olacak. Za ay mı sayılmaz mı onu bil- m , bu çocuk senin için deli iyor 0 rengindeki değişme ne öyle. O bakışlar, o manalı sözler. Edebiyat münakaşasından bahsediyordu. Nedir o? Nabide güldü. Söylememek istiyor- du. Afet Miri ie alen arkadaşının gözlerine daldı — İlk defa adli bir şey sakla mak istiyorsun Nahide: Yoksa sende ona karşı zayıf mısın ? — Oo, oo diye itiraz etti. O, benim için daima toy bir çocuktur. © kadar, genç, o kadar tecrübesizki... — Sevmemek için bunlar kâfi ma- zeretler Ey — Bilirsin ki bu sevgimi nihayetsiz bir Gözlikle ancak kalbime lâyık olan oru B eni yakın zatıyorum, ber bilen mal verebiliyorsun ki bu basit çocuğu sevebilirim Hiç belli olmaz yavrum, & Âbet Li etti. Aşk bir rüya sidir ğumuz zaman nasıl irademiz ha- binbir tabii km çabuk e e emi ar iç sinde Şar, sever, öyle, İMLA ye olur ki € zaman sevdiğimizi kendi- miz bile a e iri ok. Flerhalde hareketleri 1 Er alelâde, bu kadar basit bir genci beğenecek, sevecek de. dilimi. — Ama onun tarafından sevilmek de seni sinirlendirmiyecek sanıyorum. angi kadın vardır ki, kendisine erine bakan gözlerin karşısında biran baz almamış ald evmeden sevilmek, gerçi hoş bir şey değildir. Fakat menfaatsiz sevilmek, ümit ver- edeceğim Mek “değildir. — Görürüz. Can A, Niçin bir biç üs- tünde darayoriin böyle? Haydi bü- feye gidelim , Babri Doğru hürmetle önlerinde eğil. i- Âfet arkadaşının koluna girerek : Da e için böyle bir şey söylememiştim, din İstesen İri seçer; DE kat aç sene ai ruh ba api hala si ba faza ediyorsun ? Nahide durgunlaşmıştı. Geniş alnı üstünde sol kaşı tatlı bir bükülüşle Kirpiklerinin arasında renkli gö özlerinin ışıltısı kayboldu. # arkadaşının titrediğini hissetti. uztarip misin yine? DE çarenin; Fakat öteki için değil. Âfet. Onu ta e ği bu gece daha; iy i hiss orum. yleyse niçin li ? i m başka balo gecesi aklıma geldi de ondan Büfenin isahide bir m yavaş sesle konuşuyorlardı. Babri Doğru ki- bar bir hareketle önlerinde eğilerek : â ne içmek arzusunda oldu- abim söylemediniz. Ama sorma e değil mi, Fn Karşı karşıya geç tini z” mi verm u olamazsını fet: — Sidik içelim. mii dedi. rkası vap —

Bu sayıdan diğer sayfalar: