2 Haziran 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 2

2 Haziran 1930 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Sahife 2 Istanbul limanı meselesi kangrenleştı Bir ithalât tacirimiz feci hakikatleri söylüyor Limanda işler nasıl goruluyor biliyor- Gt |musunuz? Bir tacirimiz ağzından 4 bunun ; dehşetini ;dinleyiniz.. vesait ve asma köprü ninnilerile son nefesini vermek üzere bulunan İstanbul limanının ağlanacak hali Liman işlerinin fevkılide bozuk gitmesi son günlerde had derezede nazarı dıkkate çarpa- cak bir hale gelmiştir. Bilhassa limanda haftanın bir kaç günün- de gemi görmek mümkün olma- moktadır. Bunda içinde yaşadı ğimız senenin buhranı - amil olduğu kadar diğer bazı sebep- lerde alâkadarlar — tarafından zikredilmektedir. Bu husus hak- kında piyasa tacirlerinden ve tanınmış — ithalalcılardan H. B. bir muharririmize şunları söyle- miştir. — Bugünkü vaziyetinde manın düzelmesine imkân yok- tur. Tabiatile — bekliyeceğimiz şey bu şekilde inkişaf değil li- Ç Ç lara müracaat etmelerini. ben yirmi gün yattıktan sonra hükmü temyizden dört gün evvel verilip ilâmı İstanbula getirilerek neti- cesi bana 29 da tebliğ ettirilen böyle bir ilâm hükmünce yirmi gün yattıktan sonra da onun bo- zulduğunun subuti ile de hem mahzun hem de müteselli olabi- leceğimi beyan ve kendilerine veda ettim. — Bir gazete pasaport iste- diğinizi yazıyordu. Haydar Rıfat Bey manidar bir surette : - Yâni dedi ve ilâve etti : — Harice filân çıkmam. Dok: torlarımıza tam bir emniyelim vwardır. Hem şimdilik burada gö- rülecek bir vazifede var. Müte- akiben çok zaman olduğu gibi bu senede gitmeme müsaade edersiniz, demiştir. Adliye vekili ile davası Haydar Rifat Beyle Adliye vekili Mahmut Esat Beyin 29 Mayıs Perşembe günkü mahke- mede Haydar Rifat beyin bulun- mayacağını gösteren Doktor Va- silyadisin verdiği yirmi günlük istirahat raporu Ânkarada müd- del umumiliğe — gönderilmişti. Müddel umumilik raporu Tabibi adli Enver Beye tevdi etmiş ve Tıbbi adlide tetkik edilmesine dair olan şerhle birlikte Tapor Tıbbı adliye gönderilmiştir. Tıb- bı adlinin tetkik neticesinde ver- diği şerhle birlikte rapor bu- günkü muhakemeye — yetiştiril- mek üzere dün Ankaraya gönde- i ı â : ! | manın bir az daha eskiden ma- lik olduğu mevkii kaybetmesi olmalıdır. Limandaki bozukluğu ben kendi fikrimce ikt büyük | noktaya ayırırım: 1 — Liman şirketinin doğu- | rduğu müşkülât, 2 — Gümrük işlerinin büyük- lüğü ve zorluğu. Meselenin daha iyi anlaşılması | için işin bir az teferrüatına gire- Him, Meselâ malınız gelmiştir. Tahliye için kırk tonluk bir kayık istersınız. Birde bakarsı- nız gele gele ne gelse beğenirsi- niz: Yirmi tonluk iki kayık.. Bu şekilde iki mauna ücreti vermek medburiyetidesiniz. Mavunaların zamanında gelmediğini söylemek bile istemiyorum. Bu ücret tabii eşyanın maliyet fiatina biniyor. senelerdenberi gazetelerde okur dururuz. Asri vesait! — İstanbul limanının inkişafı için asri vesait alınıyor. Bir türlü bu asri vesaitin gelip te İstanbul limanını inkişaf ettireceğine b.nım gibi kimsenin de kanaatı olmasa | gerek.. Bunun gibi Türk kömür- lerinin Pirede İstarbuldan ucuz satılması artık bir mütearife halinde herkesin dilinde dolaşıyor. Bu mevzu üzerinde daha fazta söz söylemek istemiyorum; yalnız bir noktayi daha kaydedeceğim. Liman hırsızlığı Bnmn bu müşkülâtı yetmi- Tefrikn No : 89 Ankarada dem vuruyor, Karlisbat eğlen- celerinden ne surelle istifade edip zevklenmis olduğunu ağzını yayarak anlatıyordu. Cazibe hanım efendi ile ge- çirdiği bu hayatı onutmak kabil olmadığında musırdı. Hele Vene- dikte gondüllerle gezmişler koyu yeşil duru sular üstünde mehtap alemleri yaparak meşhur tarihi binaların rıhtımlarında dolaşmış- lardı. — Tamam on yedi muazzam maden tesisatı projesile dönme- ğe muvaffak oldum. Diyordu. Bunlar hep Cazibe hanımn zekâ- rilmiştir. Mahekme - heyeti bu | Sini takdir oam"ım-ı- saye- M,.onbuhnıvııudıuı.. Bir hadisemi? Italyan - bir hadise Paris 317 (ÂA. A.) Amerikan gezetelerinden biri Bizerte lima- nında bir Fransız ve bir. İtal- yan gemisi arasında bir hadise çıktığına dair bir haber neşret- miştir. Babriye nezareti bu ha- dise hakkında saat 21'e kadar hiç bir malümat alamadığını be- yan etmektedir. Meclise verilen layihalar Ankara, 1 (Telefon) — Vekâ- letlerden heyeti vekileye gönde- rilmiş olan bütün kanun layiha- ları meclise sevkedilmişti.. He- yeti vekilede müzakere edilme- yen yalnız evkaf layihası ile şu- rayi devlet kanunlarına ait tadi- lat yardır. Gelecek içtimaa kalan kanunlar Ankara, 1 (Telefon) Maliye müfettişlerinin senelik kongre- sinde müzakere edilen kazanç, | münakasa, Müzayede harcırah kanunlarının tadili meclisin ge- lecek içtima devresine kalmıştır. —Z — ! yormuş gibi bir de liman hırsız- ; lığı ve şirketin mal üzerine ver- diği zararlar vardır. Liman şir- ketinin mal üzerine verdiği za- rar şu şekildedir. Meselâ mavunaya şeker yük- letirseniz, Şirketin mavunası su alır. Mallardan bir kısmı avarya olur. Şeker gibi ithalât eşyası ise rar gördünüzmü siz sorun bana niçin ticaret yapmiyorsun. Liman hırsızlığı da limanda ayrıca muamelât yapmanın önü- ne geçiyor. Çünkü malınız çalın- dı mı, kimi kimden dava ede- ceksiniz. Rüsumat işleri — Rüsumat işlerine gelince bu da bir hayli müşkülatla dolu- dur. Malı çıkarma gümrük işle- meseledir. ı İ ! i Muamelenizi yapın memur aç * kurt gibi gözünüze bakar. Ben daha fazla söylemiyeyim | Bir çok sahalarda bize rekabet | eden Yunanlılar llmanlarının I lerini bitirmek bir | | ankişafı için her türlü tedbiri | alırken İstanbal limanı bu yazi- * yette Inkişaf edebilir mi ? 2 Haziran 1980 bir macera Yazan : 4V HAN yüz binlerce liralık gay"! melhuz mesarifat kesimi bile varmıt. Ne- | den'sonra Ankaradakilerden so- rup Ankaradaki vaziyeti anla- mak aklına gelmişti. — E., Siz ne alemdesiniz ba- kalım? dodı İlk olarak Cazibe |P> hanımın muhterem zevci aleyhi- ne açılan apartımana kira ver memek ve sahibinin rızası hilâ- fına meskeni tahliye etmemek davasının aldığı feci şekli anlattım. Gözlerini — büyülterek bumur- dandı: — Netice? — Mahkeme marifatile açılan (4) numaralı daireye Sami bey veailesi yerleştiler.. Fransa arasında | az kârla satılır. Birde böyle za- | Ungiliz kabinesin-! Müthiş bir tren de deyişiklik? Londra, (A.A) M. MacDonal- din İşsizlik meseleleri dolayısile karşılaşılan güçlüklerden dolayı kabinesinde bazı değişiklikler yapacağı söyleniyor. Demir yolu inşaatı Ankara, 1 ( Telefon ) Feyzi paşa-Diyarıbekir hattında demir yolu inşaatı 250inci kilametro dan 274üncü kilometroya kadar olan kısmın inşası münakasaya konmuştur. Kayseri-Ulukışla hattı da bir buçuk sene sonra bitmiş olacak- tır. Mali mütehassıs başve- kille görüştü Ankara, 1 (Telefon) Hükü- metçe davet edilen mali müte- hassıs M. Şarl Rist bugün Mali- î. vekili tarafından Başvekil t Paşaya hkğhı edilmiştir. | kazası ! Montereau, 1 (A.A.) — trenin iki vagonu saat 22,10'da yoldan çıkmış ve temamile har rap olmuştur. Birinci vagonun enkazı altından ölü olarak 7 ** yaralı olmak üzere birçok kim” seler çıkarılmıştir. Bu toprak çökmesinden diği söyleniyor. Devlet bankası tetkika! Ankara, 1 ( Telefon ) Dıvlı' bankasının teşkili hakkındaki lâyihayı tetkik eden muhtelif encümen bu gün topl Maliye vekilinin hüzarile tetkikâ” tica deam etmiştir. Fas sultanı Fransaya gidiyor Rabat, 1 (A.A) — Fas wi tanı Fransaya gitmek üzeft Kıublıııkıdın vapura binmiştir- ileri gek Ş. Kaya B. I oğe ge— | — Dün vilâyete geldi Vali ile konuştu Bu gün Ankaraya gidiyor. vilâyette vali Muhiddin poylı bir müddet vilâyet işleri hakkında konuşmuştur. Bu gün Ankaraya İ gitmesi muhtemeldir. ——errnt geee — Romanya Kraliçesi geliyor Romanya Kraliçesinin keri- meleri perenses İbiana Mısır ve Buğün şehrimize geleceklerdir. Gülcemal vapuru İzmir postasını yapan Gülce- mal vapuru tamir için karaya çekilecek ve bir ay içın sefer- leri İzmir vapuru yapacaktır. Polis müdürünün ziyareti ı Polis müdüriyetine tayin e- | dilen Ali Riza bey dün Şehre- manetine giderek Aali Muhiddin l beyi ziyaret etmiştir. Tefviz bitti mi? İskân ve tefviz işleri — bittiği ilân edildigi halde bazı yerlerden j henüz işleri bitmemiş olan müba- diller tarafından telegrafla mü- Hacaatta bulunulmaktadır. j — Kaç gün kadar oluyor? ı — On altıgün zannederim , amcam Kaşlarını çatarak başını | salladı : — Âla .. Bunun ehemmiyeti yoktur. geçelim. Sustum. Bir müddet düşündükten sonra tek- Târ sordu : — Şubizim küçük Samiye ne alemde ? — Eyidir amca.. — Kaçmadıya? Başka tarafa gitmediya ? < Kısaca ve sert : — Hayır ! de- . Bir sigara yaparak dişleri- nin küfünü meydana çıkaran bir Sırıtma akibinde ; — İşte bu eyi. © mırıldandı. Apartımanın mermer merdivenleri üzerinde beyaz prostelalsile Samiye görü- nüyrdu. Otomobile koşarak bizi karşıladı. Kapıcı Mehmet ağa üzeri gümrük etiketlerile yamalı ibavullara sarıldı ve daireye çık- tık. Salondan yatak odasına kadar Dahiliye vekili Ş. Kaya B. dün | | Verem hastanesi ne olacak! Verem hastanesinin neredt inşa edileceği hakkinda vakı bü” tön neşriyata rağman henüz bü hususta şehremanetince kati bif | karar verilmiş degildir, Şehre” | mini Muhittin bey bunun Cer” rahpaşada inşasını tasavvur etme” kdeydi, Eakat sonradan Bahriy€ hastanesinin verem — hastaneti | ittihazı hakkında bır fikir ortayâ& atılmıştır. Bu hastanenin Veremi hastanesi olmağa ne derece mü” | sait olduğu hakkında dün sahibi | salahiyet olarak rey ve fikir der” miyan edebilecek mütehassıs do7 —— ktorlarımızdan bazılarının rey ve — mütalâalarını sorduk Hemen he- — | psi böyle bir tasavvurun hiç dugru olmayacağı kanaatini izhar etmiş” lerdir. Mumaileyhimden biri ez- cümle demiştirki: — * Bu hususta en ziyade sa- — hibi selâhiyet olarak Operatör Cemil paşa bu mesle ortaya çık- tığı zaman gayet makul bir fikir ve teklif Permeyan etmişti. Bu Şişli Etfal dastanesi civarinda — bir arsada Verem hastanesi tesisi — fikridir. Bilmem emanet bu fi- krin için kabul etmedi ve etme- — yor.. j | | | | | sor——— Ekmek ve firancala Ekmek ve fraccala narhları bu haftada aynen ipka edilmiştirf: her şeyi teferruatına kadar birer birer ietkik ediyordu. Sonra ba- na dönerek iki elleri pantalonu- cebinde olduğu halde dedi ki: — Ha, sahi sana söylen unutmuştum. Macaristandan bır K ka istifadelerim de oldu. Şu benim, (Ağaboz) da tesis ettiğin — yeni çiflikten sana bahs etmiş £ tim değil mi? — İşte burasi — için ( Sıvantes ) fabrikalarında! yirmi yedi tane (Eberhart) pullu” gu satın aldım. Üç tane harma? makinesi sipariş ettim İtalyadA sekiz fiyat traktörü mübayâ& ettim. Bunların bedelini Ziraat VE” kâletinden — zürraa — mua' faslından temin edeceğimi M etmekteyim Feridun ve ba! rı getiren hizmetçiye bağırdı * — Karnım aç benim. telefon ediniz.. İnönü lokantasına tablıdot olduğumuz için siparif — (Devamı var), Hİ İ

Bu sayıdan diğer sayfalar: