19 Haziran 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 1

19 Haziran 1930 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İSTANBUL : Ankara caddesi TELGRAF : İstanbul Yarın TELEFON : » 4243 POSTA KUTUSU : — 395 Senet 2 — N: 180 — Tekerrür ederse 24 saat tatili neşriyat edeceğiz ! Mahkemelerde mi gezeceğiz? -| N e SERSl) Ko HNT t a —-a ssr —— Dün Ankaradan gelen bir | müddei umumisi de söylüyor. Telefon haberinde, “ Yarın , |Elde muta ve mamulünbih kanun- Büzetesi aleyhine yeni bir dava açıldığı bildirilmekte idi. Verilen malümata göre, Ân- kara müddelumumiliği Asliye Seza —mahkesine — müracaat etmiş ve, gazetemiz aleyhine bir dava daha tahrik etmek için mahkemeden — müsaade iktemiştir. Ankara Azliye mah- kemesi de buna — muvafakat elmiştir. Ankara müddelirmumisinin alöyhimize tahrik etmiş olduğu | anlaşılan “suç, şudür : 14 Tarihli Yarın gazetesin- | de Türkiye Reisicümhuru Gazi | Mustafa Kemal Hz. ine ait bir Ajana tebliği vardı. Anadolu Ajansının mufassalan bildirdiği H. Rifat B. davasına ait mah- keme kararında: sadece Türk Devletinin değil aynı zamanda Türk Milletinin de “müntahap Reisi, bulunan Reisicümhur Hz, inin bir memur olduğu bildiriliyordu. Kararda istinat edilen nok- ta:Teşkilâtı esasiye kanununun *32, inci maddesi idi. Bir de; memurin kanununun “i, inci Maddesinden ilham alınıyordu. Aleyhimize yeni bir dava tahrik eden Ankara müddelu- mumisinin de itiraf ettiği gibi bu karar katiyet kespetmemiş idi. İçliihat üzerine verildiği il- men, mantıkan, kanunen mu- hakkak olan kararın daha yük- sek mahkemece tasvibine, tat> dikına da esasen imkân olamı: yacaktı. Bu haber üzerine, adedleri ve seviyeleri itibarile hürmet- lere pek lâyik olan bir çok ©- kuyucularımız bizzat idaremize müracaat etmişler, başlı başı- na bir istiklâl tarihi yaratan Gazi, bu memleketin ve bu milletin hadimidir. Millet onu kendisine Reis yapmış, hatta kendi hürmetinden Türkiyede zatına teallük etmeyen bütün resmi mesailde mes'uliyetsizlik vermiştir. Teşkilâtı esasiye ka- nunu buna canlı bir şahittir. Bir Devlet Reisine : Hükümet memurlarına mahiüs yapılan kanunu göstererek : — Sen memursun denebilir Mi? Dedilerdi.Rencide oldukla- Tini, — incindiklerini — söyledi ler.Gene bir kısım münevverler de Telefonla ayni hisleri bildir- mişlerdi. Hukuük esasiye noktai naza- | hat mahsulü karar aynı zaman- da Teşkilatı esasiyeyi de “ ma- na ve mahiyet - itibarile yanlış anlıyor ve görüyordu. Ankara Asliye mahkemesi hakimleri lâ- yuhti midirler? İçtihat ve kana- âtleri nasu katıtnıdır. Netekim önün böyle olmadığını Ankara rından çok ehemmiyetli olan içti- l larımız meydandadır. Bunların her hangi birinde Türk Reisi cümhurunun memur olduğu- na dair bir madde vardır? "Bilâkis Teşkilatı esasiye onun mes'ul olmadığını bar bar bağırmaktadır. Dünyanın neresinı e “mes- ul olmıyan memur,görülmüştür? İşte biz bu esasi haklara istinaden Türk Teşkilâtı esasi- yesinin, salâhiyettar olmyan bir mahkeme kararile sakat- lanmasına razı olamazdık. Türk efkârı — umumiyesi “rencide edildi, incildi, demek istedikti. Ankara — müddelumumisi, *“Yarın,ın neşriyatı münferiden efkârı umumiyeye tercuman olamaz. demekte, ve “rencide, tabirinden mahkemeye hakaret çıkarmaktadır. Ankara müddetumumumisi Efkârı umumiyenin başka bir kısmının Reisicümhur hakkın- da verilen kerarı memnuni- yetle karşılandığına mi kani- dir ? Müğdetumumiliğin, Türk efkârının Mustafa Kemal H.z ime oakadar âüşkün olduğunu bilmiyecek, anlamıyacak kadar gaflette olduğunu hiÇ zannet- mek istemeyiz. Şu mütalâanın yanlışlıkla matbuata aksettiğini halâ zannediyoruz. Ankara Asliye mahkemesi- ni tahkir bahsine gelince : İşte bu iddia karşısında müteessir olduk. Mahkeme tahkir edil- miş değildir. Mahkemenin ka- rarının isabetinde tereddüt ha- sıl olmuştur. Mahkeme nasıl içtihadile hareket etmişse, biz de içtihat ve kansatlerimizi söylüyoruz. Bu ve emsaâli münakaşalar tevali ettikçe memleketin fay- da göreceğine kanaat eden- lerdeniz. Her şeye : “Amenna ve saddakna!, diyecek deği- liz. Böyle her gün birer ve- sile ile mahkemelere davet e- dildiğimizi görmek, davete kalkışanlar için de şeref verici olmasa gerektir ! Türkiyede hürriyeti kelâm, hürriyeti fikir, hürriyeti neşir ya vardır, ya yoktur, Varsa: ikide ne oluyor? Yok .. Eğer böyle bir şey yoksa, Teşkilâtı esasi- yenin “70, nti Mmaddesinin bir gösterişten ibaret olduğu tavzih ve tasrih edilsin . , Şu haller bir daha tekerrür edecek olursa — teşkilâtı esa- siye kanununu Kirzi can eden vatandaş sıfatile ve Protesto olmak üzre gazetemizi “ »4 | Arif' Oruç bir maruz kaldığımız muameleler Dabil için seneliği 1400 Hariç » b AD İLÂN : Tarifeye tabidir. Fiati 5 kuruş — —ei het 19 Haziran —"P;_".“"’C — 1980 _Eı'ım;ıhgğld 3 A;IIZO;M & Maarif vekili acaba ne cevap verir? Kanunsuz müdahaleler karşısında tıp — fakültesireisi yüksek bir feragatle istifa etti —rrebej gaa eeei İstifanameden: “ Müsadenizle düşündüm. Mer'i kanun ve nizamat hilâfına hareketiçinnefsimdekudret görmiyorum!,, dahaleler ve hadiselerle alt üst | edilmeye başlandığını hergün kayit edip duruyorduk. Dişçi mektebine bütün ulzamat ve ta amüller alt üst edilerek kayrılan bir. muallim hadisesile, bütün Darülfünunun izzeti nefsine vu- rulan darbeler Darülfünunu asa- bi bir hava içinde bulundurmüş tur Dün bu asabi hava ve Darül- fünun mubitinde birdenbire bâsl | olan derin bir teessür bütün şe- hir mahafiline yayılmıştır. Hadise şudur : Evvelce mufassalen ve bütün | Elim vekayi karşısında asıllistifa vesaikile yazdığımız şekilde Kâ- | öt o” etmesi lâzım'gelen :-:ı. Fsıı ıîf.m::::ıde şimdiye |Darülfünun emini adar Darül a hiç bir bak | * ””” Neg © >| ve bizmeti mesbuk olmamış bir h(şet Ömer B. muallim sırf keyfi bir suretle dişçi mektebine yüksek bir maaşla Derrr n “Hadise,, kapatıldı! Yüksek bir feragatla istifa eden Tıp fakültesi reisi Süreyya B. Son zamanlarda Defülfünun gibi en yüksek ilim muhitimizin bir takım kanunsuz ve keyfi mü- â.Apdurahm— 'anMünipB. Vesika neşredece-' giz,diyor! | İ | Avukat Apdurrahman Münip | | ve arkadaşı Hamit Nazım beyler | hakkında dördüncü hukuk mah- kemesi tarafından kazanç vergisi- | borçlarının cezasile tahsilı hakkin- da verilen karar üzerine Müddei- | umumilikçe mesleki noktai na- | zardan takibat yapılmış ve ağır ceza mahkemesinde keyfiyet tet- kik olunarak evvelki gün karar verilmişti. Dün baroya tebliğ olunan bu ka- rar Apdurrahman Münip ve Hamit Nazım beyleri avukatlık kanunu- nun beşinci maddesi mucibince birer ay avukatlıktan menedilmelerini istilizam etmektedir. Bu karar kat'i ve gayri kabili temyizdir. Dün Apdurrahman Münip ve yerleştirilmek 'istenmişti. (Devamı ikinci sahıfede) KDA * he öi seddedilen ( Hadise) güztlesi lâyetin bir emrile kapatılmıştır. Dün bir polis memuru bütün ikinci sahifede) Dün hükümet tarafından Bir müddettenberi şehrimizde haftada bir defa intişar etmekte olan “Hadise, gazetesi d!nl 5l Köylüyü inletmeyiniz! a— arkadaşı Hamit Nazım beyler a eiür yiğ y ğ e a N | KO bekleşen köylüler dilenci mi? Yarın gazetesine —i EEE ZZ aat Vergi — meselesi — hakkında bütün muamele ve kararlar gibi ahiren ittihaz olunan kararı da hu günkü gazetelerden öğrendik. | Bizi yakından — tanıyanlar ı -şahsi ve mesleki - şeref ve haysi- yetimizin derecesine, ve hakikate yakıftırlar; tanımayanlar da - eli- mizde olmıyanları ikmâl eder etmez -aynen tabı ve neşredece- gimiz bütün vesika ve lâyiha ve 5 kararları okuyarak bu hakikatı snat tatil edeceğiz ! İçtihatlara, Ü| öğreneceklerdir. kanaatlere hörmet etmesini| beyanatımızın aynen mu- bilelim ! eĞ ı.ı,.,s “ıuııınlzı dercini - rica İktisat vekâleti Ziraat bankası vastasile 20000 lira dağitıyor. İşlerini güçlerini bırakıp Ziraat bankası kapılarına bu köylüler niçin ) yığıhp bekleşiyorlar. İkinci sahifemizde Cebeli bereket muhabiri- mizin bildirdiği elim haberi okuyunuz. vesilesile hörmetlerimizi — teyit eyleriz; efendim. Ve Nasım — Münip

Bu sayıdan diğer sayfalar: