19 Haziran 1930 Tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4

19 Haziran 1930 tarihli Yarın Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Mütk et varanın <YÜ a .. Dd o1 5" mlere Muhariri Aybun Mes'ele kemali ciddiyet ve samimiyetle mutalaa olunacaktır Devletlü Sait paşa hazretleri Babı Aliye bir kaç saatlik muhlet verilmesini rica ediyorlar Osman bey, bu cevabı verir wermez, Hariciye nazırı Sait Pa- | şaya yol göstermişti. Birlikte aşa- | ğıya endiler. Esüak başvekil Şa- buri zade Sait paşa kendilerini bekliyordu. Abdurrahman paşa- nın Hariciye nazırını karşısında | görünce, müstehzi bir tebessümle taşattı : — Buyurunuz, buyurunuz pa- şa hazretleri.. Her nekadar me- sail hariciyeye kemali vukufu- muz mevcut değilse de, Efendi- miz acizlerile istişare buyurul- nım İngiltere devlet fahimesi se- firikebiri cenaplarının tayin eyle- ! dikleri mehil bitmek üzeredir. Sait paşa — Evet paşa efendi- miz.. İngiliz amiralının İskende- riye İlmanını topa tntması bek- lenebili — Mesele niçin şu had şekle sokulmak istidadını almıştır, bir türlü ihata edemiyoruz paşa hazretleri... Acizlerini lütfen ten- vir buyururmusunuz ? Devletler tavassut etmiyorlar mı ? — Devletler Abdurrahman paşa hazretlerine bir konferans akli teklifinde bulunmuşlardı.. — Aman paşa hazretleri ne- den kabul buyurulmadı ? — Velinimet efendimiz böyle bir müzakerenin — hudankerde Misir istiklalına kapu açacağını mülâhaza buyurmuşlar... — Vah! vah! Bilakis işi duveli muazzama meselesi haline soka- bilmek muvaffakiyeti hasıl olur- du. O taktirde şu hali esef işti- male meydan kalmazdı zannede- rim Ne ize olan olmuş paşa haz- retleri. Naciz bazı vasayada bu-. Junmak müsandesini bi dirig bu- yurunuz.Hemen şimdi. “ Tarap- ya, daki İngiliz Sefarethanesine teşrif buyurunuz İcap ederse ta- rafımdan Sefir Lord — Düfirin cenaplarına söyleyiniz. Sait pa- şa bir kaç saat mühlet ri- €a ediyor diyiniz Esas Mısır mese- lesinin ve ihtilafın esaslı surette mutaleası zımnında bir kaç saat- lk vakit verilmesini temin et- mektir, Bu arada dosyalar tetkik ve icabına tevessul olunabilir. Hariciye nazırı Sait paşa. — Yani Tarapyaya mi gide- yim? Gibilerde eski Sadırazanın gözlerine bakıyordu. Şaburi za- de: — Paşa hazretleri! vakit zayi | edilmesin. Hemen şu dakikada teşrifiniz ve acilen Sefir cenap- larını görmeniz icaP €diyor, Bu sefer Hariciye nazırı Sâlt paşa nin cevap vermesine Meydan kalmadan, Başmabeyinci Osman bey söze karışmıştı.. Derhal: — Paşa hazretleri merak bu- yurmasınlar. Buyürunuz, Beşiktaş | Hep birden ayaklandılar, | mühlet masını ferman buyurmuşlar. Zan- | rakiben üç beş dakikada Tarab- yaya teşrif edilir. Dedi. esbak Başvekil Sait paşa — İşte istimbatta - hazırdır. Buyurunuz paşa hazretleri.. Diye mırıldandı, Hariciye na- zarı Tarabyaye İngiliz sefarethane- sine gelmeğe mecbur oluyordu. Sait paşa Hariciye nazırına şu sözleri söyledi: —Paşa hazretleri, " İngiliz Sefiri cenaplarının bir kaç saatlik vereceğini — kuvvetle ümit ediyorum. Buna muva- ffakiyet taktirinde: — Kendi- sinden İskenderiyede ki İngiliz | Amiralına bir telgraf alınız. Bu | telgrafta Hükümeti seniyeye müh- let verildiği için Amiralım tehir hareketi iş'ar edilecektir - tabli. , Telgraf Tarabiyada bulunan Os- manlı telgraf memurları vasıta- sile hemen keşide ettiriniz. Aksi zuhur ederse, bendeniz burada intizar ediyorum, Ana göre acil tetbir mütalea etmek mümkün olur. Zatı münimane- lerine muvaffakiyetler temenni ederim. Dedi. Hariciye nazırı Sait paşa bir iki hünkâr yaveri ile Beşiktaşa enmeğe mecbur olmuştu. Hakika- ten iskelede Bahriye nazaretine mahsus istimbotlardan ikisi bekli- yordu ,Bu istimbotlarla başka na- zırlar boğaziçinden — sarayamı celp edilmişlerdi?. Gece yarısı iskelede hazır istimbot bulunma- sı merak edilecek bir şeydi. Kimbilir, belkide Abdülhamit İskenderiyenin topa tutulduğunu filan ani olarak haber alacağını düşünerek daha evvelden iskele- yeiki istimbot celp ettirmiş ola- bilirdi. Bu hazırlıktan maksat ta nazırlardan boğaziçinde oturan- ları çabucak saraya aldırmak ve fevkalâde bir meclis kurmak olabilirdi. İşte burası meçhuldur. Hariciye nazırı Sait paşa , istimbatlardan birine bin- mişti. Yanındaki yaverlerle bir- likte Tarabyaya hareket etmiş- lerdi. Vakit çok ğeç idi. İstim- bot Tarabyaya vardıği gibi, Ha- Üriciye nazırı ile yaverler sefaret- haneye kosmuşlardı. Sefir orada idi. Osmanlı Hariciye nııııınııi geldiğini haber verdiler. Lord Düfrin Sait paşayı derhal kabul etti. İhtimal İngiliz Sefiride böy- le bir ziyareti bekliyord. Osmanlı Hariciye nazırına karşı çok mü- ltefit davranmıştı. Bir kac zabitin çıkarmiş olduk- ları bir meselenin şu fena şekillere dökülmesine müteessir olduğunu, lükümeti melbuasının şerefini kur- tarmak mecburiyetinde bulundu- Bunu anlatmıştı. Hariciye nazırı Sâit paşa : — Mesele kemali ciddiyet ve lıhlqıl_n:l:h istimbotlardan birinel samimiyetle mütalea olunacaktır. Gügt Cu Izı_p_j[de | İ İ İ | Bir haydut çetesi yakalandı! İzmirden bildiriliyor: Bir kaç gün evvel İzmirde Bucanın Sarnıç çiftliği civarında tahtalı çayında Lâz Nusret ve arkadaşları altın. diş Ahmet, Mecit ve Lâz Ahmetten mürekkep dört haydut bir Arap aşiretinin ağasının çadırını basmışlar ve aşiret reisi Tıbriş ağanın gözle- rini mumla kör ettikten sonra parasını almışlar, oğlu Husnü çavuşu da yaralamışlardı. Ve bu meyanda şakilerden Nusret te mecruh olarak tevkif edilmişti. Diğer üç maznun da memle- ket hastanesi önünde — tevkif edilmişlerdir. Bunlardan altındiş Ahmet, evelki gün mecruh arkadaşlarını ziyarete gelmiş ve kendisine, — Aman Nurrt, sakın bizi ele verme!.. | Demıştir. Mecruhu meçhul hir1 şahsın ziyaret ettiği haber alı- | nark hastane öÖnüne iki sivil, iki- | de resmi kıyafetli jandarma ika- | me edilmiştir. Mecruh haydut dün l can vermiştir. Altın diş Ahmet, | dün de diğer arkdaşlariyle bera- ber hastaneye gelmiş ve arka- ı daşını ziyaret etmek istemiştir. —| Fakat bu aralık zaten heye canla kendilerini bekleyen jan- darmalar, üçünüde yakalamış- lardır. Tahkikat devam ediyor. | —a aa eee eee Devletlü Saii paşa hazretleri Ba- biâliye birkaç saatlık mühlet ve- | vilmesine rica ediyorlar. Dedi. Bu cevap üzerine, Lord Düfrin hâyret etmiş gibi görünmüş : — Nasıl Ekselans, Suit paşa hazretlerinin Başvekil oldukların- dan sefaretin malümatı bolun- muyor. Abdurrahman paşa istifa mı ettiler ? Diye sormuştu. He- riciye nazırı : — Hayır, Sait paşa hazret- leri Başvekâlet makamına tayin buyurulmadılar. Birlikte teşkil ey- lediğimiz komisyonda Mısır me- selesi tetkik ve mütalea ediliyor. —Şu halde ihtilafın tarafeyinin memnuniyetini — mucip — olacak şekil ve surette hâlli mümkün olabilir. kanaetini izhar eylerim. — Sefir hazretlerinin hüsnü talâkkilerine Babıâli namına te- şrkkürler ederim. Ffendim, Sa- it paşa hazretlerile birlikte zatı aliletinden bir kaç saatlik mühlet talep ediyoruz. Bu müddet zar- fında Babiâli süreti katiyede hüsnü niyetini ibraz etmeğe ka- rar vermiştir. — Temenni ederim. — Evel emirde bu cihete mu- vafakatınız munzam olduğu tak- dirde — İskenderiyedeki Amiral cenaplarına bir telgraf keşide buyurmanızı riça ederim: İagiliz Sefiri uzun uzun dü- şündükten sonra : — Arzunuzun is'afı mümkün- dir. Ekselans, demişti. Hariciye nazırı Sait paşa muvaffak ol muş demek — olyordu. Derhal: — Sefir hazretlerinin tehir hareketi müşir telgraflarını Os- manlı telgrafhadesi magrifetile derhal keşide ettirmek icap edi- yor,telgrafın imzasını ve bana lüt- fünü rica ederim. Dedi Sefir ma- sa başına geçerek bir telgraf yaz- dı. Bu. telgraf İskenderiye lima- mı önünde demirli bulunan İngi- liz filosu Amiralına hitaben ya- zılmıştı. Lord Düfrin telgrafta Ba- biâliye — ertesi akşama kadar mühlet verilmek münasip görül- düğüna bildiriyordu. ( Devamı var ) | ni, üç kişi beraberce İzmirde çok feci ve heyecanlı bir intihar hâdisesi Hâdise şudur : Dört otomobili bulunan İzmi- rin en eski şoförlerinden Feyzi usta bundan bir müddet evvel on beş seneden beri geçindiği olmuştur. | ağlayın! Bu sözü söyliyen baba, çocukların! çağırdı. Çocuklar geldiler. Baba beynine bir kurşun sıktı! ' tem ve Nejat efendiler; babalar Bi zevcesi Feriha hanımla bazı se- | beplerden — darılmıştır. Hhatta bundan bir az evvel de Müddei umumiliğe — müracaat — ederek zevcesi Feriha hanımdan boşan- mak istediğini de bildirmiştir. Feyzi efendi; boşanmağa sebep olarak ta kendisinde hastalığı göstermiştir. Feyzi efendi ; bulunan | zevcesinden | boşanmak için müddelumumiliğe * müracaat ettikten sonra zevce- sinden ayrılmış ve ayrı bir ev tutarak orada yalnızca yaşama- ğa başlamıştır. Feyzi efendi zevcesinden ay- rıldıktan evlâtları Etem ve Nejadı yanına çağırarak vaziyeti anlatmış ve annelerinin yanına gitmemeleri- yaşamağı teklif etmiştir. — Annelerinden ayrılmıyan E- Jıaıw-—_w&w—# V l rının bu teklifini kabul e lerdir. Feyzi efendi; bu vaziyettef — fevkalâde — müteessir olarak oğulları Nejat ve Etem efendi” Gelin cenazeme kapanıp | İ | lere bir pusula göndermiştir. — “Geliniz cenazem üzerini! ağlayınız, Bu pusulayı alan çocuklar bö” balarının evine gitmişler, kapiy4 doğru ilerilemek üzereler ikef — Feyzi efendi pencereden: — Geldiniz mi? Demiştir. Babalarının bu suâ” line Etem ve Nejat Efendiler! $ — Evet baba geldik ! Demişlerdir. Bundan sonrâ Feyzi Efendi biraz geriye gıklı' miş ve tekrar pencereye gel “gek kapı anahtarını oğullarınA sonra şoförlük eden | atmış ve pançereden çekilmif” tir. İşte tam bu sırada : Bir tabanca sesi işitilmiştir. Feyzi efendi intihar etmiştir. Adamcağız bıraktığı bir mek” tupta otomobillerinden 2 sinif — borçlarına 2 sinin — çocuklarınd verilmesini vasiyet etmiştir. — — Urfa 'muallimleri Hilâliak merden yardım istiyorlar! —rr a Bir çok makamata müracaat etmişler, hiç bir yerden müsbet cevap — alamamışlar Bir telgraf haberinde, Ur- fada 5 aydır maaş almayan mu- allimlerden bahsetmiştik. Dün Urfa muallimlerinden aldığımız elim bir mektubu dercediyoruz: *“Geçen sene altı aylık maaşsız- lık yüzünden bir çok makamatı aliyeye şikâyet ederek hiç biri- sinden müsbet bir cavap alma- yınca iki gün mektepleri tatil ettik. Bu hareketimizde komü- nistlik var diye valimiz Ethem bey — hiddetlenerek — emanete #iddetli telgraflar yazarak bütün muallimini müstafa — addettirdi Meselenin — asılzız idrak —eden — Maarif bay Urfaya gelerek cümlemizi iadej vazife ettirdi. Maarif emi- ni Celil bey bu meselade ön a- yak olanları aradı maaş vermiyen kim, Tahsilat yapmıyan kim, Ida- resiz kim ve bunda müsebbip kim diye hiç ses çıkarmadan ayrıldı gitti. Bu sene yine beş ay maaşımız teraküm etti. Maarif eminligine Müfettiş umumiliğe, Maarif vekâ- letine, Dahiliye vekâletine, Baş vekâlete, Büyük Millet Meclisine tırasile müracaat ettik. Dertlerimize — şifa — ararken Maarif emini Celil bey gene Urfaya — geldi. Memleketlerine gidecek olan Muallimlerin müte- Takim maaşlarını defetan tediye eltirdi. Urfada kalacaklarada _M'_"!ı 1 ve haziran 15 ka- dar bütün maaşların tediye edi- leceğine dair Vilâyetce lâzım gelen tedabir ittihaz edilmiştir. Diyerek Maarif vekâletine telg- raf yazarak Urfadan ayrıldı. olduğunu | Bu gün 14 Haziran halâ şubat maaşını alamadık ve ümitte yok.. Reisicamhurun tastikına ikti- — ran eden mütevazin bir bütçeni© bakkile tatbik edilememesi cum- huri idaremizin haysiyetini in7 — kisara oğratmaz mı? Maarif vekili memleketin en hicra bir köşe- sinde çalışan ve parasızlıktan felâket içerisinde inliyen muallim- lerin derdine bir çare arıyor mu? Beş ay maaş almıyan bir muallim pasıl yaşar. Hilâltahmerden yar- dım bekliyoruz. Urfada'muellim Sabri —— ——0 - —) İzmir- emanet dairesini soyan mahküm oldu Bir gece İzmir Adliye Emanet dairesinin demir Parmaklıklı pen- ceresini kıran ve pencere için" deki rakı şişelerini çalarken ya- kalanan İsmail Hakkı efendi iki ay hapse mahküm edilmiştir. İngiliz lirası alan Maznuül museviler İzmirde Türk parasının kıy- metini düşürmek için spekülâryop yapmakla maznunen adliyeye ve" rilen muzsevi Piyer Baladur ile sarraf Bencuya efendilerin mu” hakemesi devam etmektedir. Mahkemede ehli vukuf olar Brak intihâp edilen zevat mazman” ların hareketlerinin spekülâsyof mahiyetinde olmadığını beyan €© — mişlerdir. Kâtibe hanım lâzımdır Sirkecide Liman hanı karşi” sında Kırzada hanında 16 BU" maraya Müracaat. Ti

Bu sayıdan diğer sayfalar: