30 Nisan 1955 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 20

30 Nisan 1955 tarihli Akis Dergisi Sayfa 20
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

hazırlık Modadan Gina memnun olmalı Bluz - etek ve sweater modasının en büyük avantajlarından biri de, ka- dına özentisiz bir şıklık, medenı bir sadelik verişidir. Sosyal hayat Evlilikte siyaset! 30 senelik mesleki tecrübelerini bir kitap halinde toplıyan avukat Edvvard Kaufmann anlatıyor: "On senedenberi, mesut şekilde devam eden evlılıkler tetkik edıldıgı fikren müsta- kil olduğu tesbit edilmiştir. Zaten bu üç faktör, ya bir arada bulunur, ya da hiç bulunmaz. Fakat ekseriya, çok bozuk giden 1zdıvaçlarda bu faktor— lerin hiçbirisi mevcut değild Bugün birçok cemıyetlerde ka- dın erkeğe müsavi haklar kazanmış— tır. Bu hakları muhafaza etmek ni haklar elde etmek için kadın daımı bir mücadele halindedir.. Fakat ha- rici hayatta erkeğe müsavi olan ka- ilin, evlilik hayatında, bu a he- nüz sahiptir denilemez. Ve işin tuha- fi, bundan erkek değil, kadın mesul- dür: evleninceye kadar çalışan, ken- disini kurtarmaya bakan, fikri bir hayatı, dostları, — meşgaleleri hattâ mesleği bulunan bir kadın, — evlenir evlenmez bunları terkederek sanki eski zamanlara susamış gibi, paraca, fikren ve sosyal hayatı ba- 20 kınımdan kocasının mutlak hakımı- yetine girmekte mahzur görm Kocasının mutlak hakımıyetınle giren kadın daha mesut olur ve da- ha mesut eder zannedilmesin. Bu- günkü hayat şartları, ancak kafaca ve ruhen anlaşan, birbirini tamamla- yan, birbirine müsavi haklara sahip olan beraber düşünebilen karıkoca- ların mesut olmalarını mümkün kıl- maktadır Madem ki evlendim, artık ba- na kocam baksın, işimi terkediyo- rum diyen kadın, kocasının para ha- kimiyetini eski zaman kadınlarının fedakârlık ve tatlı itaat hissi ile ka- ul edebilecek midir? r değil mi? Kocaları ile sık sık para kavga- ları eden, kuruşu kuruşuna ona he- sap veren, kâfi derecede elbise y yap- madıkları için, onun başının etini yi- yen, üste e paranın nasıl kaza- nıldığını bilmedikleri için, har vurup ran modern hanımları düşünün. Artık evlendim, eşe dosta, hal— tâ akrabalara veda ettim. Sabah akşama kadar yalnız evimle ve ço— cuklarımla meşgulüm diyen kadın, eski zaman kadını gibi kocasının iş- ten çıkıp dolaşmasını, kahvede veya gazinoda arkadaşları ile buluşmasını, eve ge gelmesını hoş karşılıyacak mıdır? Em 0 senelik mes- lek hayatımda kendisini bu şekilde evine verip de cidden memnun olan bir tek kadına tesadüf etmedim.. derece kendilerini hasreden kadınlar kocalarının, akşam evde gazete oku- malarını bile müsamaha ile karşılıya- Bunlar verdiklerini aynen al- mak isterler. Titizdirler, vıdı vıdı yapmaya hazırdırlar, çabucak sikici olurlar. Kocasına müsavi olan kadın, o- nunla mütemadiyen her mevzuda e- şitlik iddia eden, ukalâlık yapan, bil- diği ve bilmediği mevzulara atılan kadın demek değildir. Bu imkânları niabetinde, çalışarak para kazanarak e bütçesine yardım eden, evini ih- mal etmeden herhangi bir sosyal ça- lışmaya iştirak eden, evinin haricin- de de faydalı olabilen kısacası evin- den başka bir faaliyet sahasında kendısıne gosterebılen şuurlu ve a- kıllı bir kadındır.. süsüm için çalışıyorum, evime beş para harcıyamam diyen dın da müsavatın mânasını kavrı- yamamış kadındır. Çalışan kadının, evinin butçesıne birşeyler ilâve etme- Modern hayatın kadınlara nimetlerden istifade eder- ken, vazifeleri de benimsemek lâzım- dır. Yalnız evinde değil, dışarda da fa- aliyeti olan bir kadın kabiliyetlerini, zekâsını inkişaf ettirecek, bilgisini artıracak ruhunu ve goruşlerını ta- zeliyecek, şahsiye olacaktır. kadın derhal alâka uyandırır ve bu alâka daima kocasının ruhunu ok- şar, onun iftihar vesilesi olur. Etrafta alâka uyandıran bir ka- dın evine bağlılığını ve kocasına olan sevgisini ifade ettikçe, erkek hem e- vine bağlanır, hem son derece me- sut olur Etraftan alâka toplamak ve ken- di alâkasını evine vermek, evlilikte kadının takib edeceği en başl ca si- yaset olmalıdır Gelecek hafta AKİS'te, aynı mu- harririn "Kocanızın hayatın a baş- ka bir kadın var mı?" başlıklı yazı- sını okuyacaksınız. Çekirdek yutan genç kadın Mahcubıyel muhakkak ki, dünya- n fena şeylerinden biridir. Çunku buna müptelâ olanlar, ekseri bu yüzden, en büyük mezıyetlerını gösteremez, hayatta yapabilecekleri şeylerin yarısını bile yapamazlar. üzel kadın bile, eğer mahcup nın merkezi ola- bilir. Mahcup bir erkek, iş hayatında muvaffak olamaz, en tabii haklarını bile bu yüzden kaybed bilir. kü mahcubiyet öyle bir maskedir ki bil- giliyi bılgısız zekiyi budala, terbiye- liyi terb yesiz gosterebılır Kendisi- anmayan insana, kimse in maz. Mahcup İnsanları, aslında çok mü- tevazı kimseler zannetmeyiniz. Bun- lar ekseriya kendilerine fazla ehem- miyet veren, kendileri ile dolu olan AKİS, 29 MART 1955

Bu sayıdan diğer sayfalar: