12 Ocak 1957 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 18

12 Ocak 1957 tarihli Akis Dergisi Sayfa 18
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DÜNYADA OLUP BİTENLER hareket etmişti, bu hareket bütün sosyalıst memleketler tarafından tas- vip edilmeliydi! laı hem de bir Amerikan e, bu tezi müdafaa hâdiselerinde Rus- Tİ 1 çalıştığı bilinen Kızıl Çin Başbakanı, anlaşılan Mos- kovaya hareket etmezden az önce, meyi Chou En-lai de Rusyanın başına gelmesinden korkuyordu. arti Merkez Komitesinin teklenen toplantısının arifesinde Moskovaya gelişi, peyk- lerden bir liberal siyaset takibine ta- ı'aftar olanların islerini kolaylaştıra- tı. İmparatorluk elden gitmeme şartıyla peyklerdeki liberalleşmeye o gibi, koyu Stalincilerin Maamafih aylardır lan sayıları 1 milyonu bulan Ceza- yirli Fransızlar, yılanın başını kü- ü ezmek lafını düstur edinmiş- rdi. Bu hesaba göre, Cezayir mese- lesinin tek hal şekli 8 milyon Arabın ortadan kaldırılmasıydı. Cezayiri bir yıldan beri silâh zo- ruyla sükünete kavuşturmak iddia- sından bir türlü vazgeçmeyen sosya- lıst Mollet hükümeti, 500 bin askeri- ne rağmen ihtilalcilerin mukavemetı— ni kırmaya — muvaffak — olamamıştı. Aynı denemeyi Macarıstanda Ruslar da yapmıştı: Bir milletin azmini si- lahla kırmak mümkün değildi. Kuv- işi halledeceğine büsbütün zor- laştırıyo rdu. Birleşmiş Milletlerde ezayiri meselesi önümüzdeki gün- lerde Birleşmiş Milletler günde- minde yer alacaktı. Fransa bu defa, Cezayirde yerlilere hücum eden Fransızlar ahşet yarışı müsaade edılebılırdı Fakat bu müm- müydü? kün Cezayir Yılanın başı eçen haftanın başında Cezayir Belediye Başkanları Federas O- nu Başkam Amedee Froger'in-yaş 74— bir Cezayirli tedhişçi tarafından öl- dürülmesi, Cezayirli Fransızların bar- barlıkla 1tham ettikleri yerli halktan vahşi olmadıklarını gösterdi. Nü yışçıleı' önlerine çıkan yerliyi olduruyorlardı Cezayirli — Arapları korumak vazifesi Fransız askerleri ve polis kuvvetlerine düştü. Bir Ara- bi öldürmek üzereyken akalanan bir Cezayirli Fransızca bu işi niçin yaptıgını soran subay şu cevâbı al- : "Bunlar T yarının tedhişçileridir. Biz şimdiden bunları" Öldürmezsek, yarın onlar bizi öldüreceklerdir." Anlaşı— 18 meselenin Birleşmiş Milletlerde ko- nuşulmasına itiraz etmiyeceğini söy- lüyordu. — Cezayirli — milliyetçiler hiç değilse seslerini — işittirmek fırsatını bulacaklar, Fransa da dosyasını mü- dafaa edecekti. Fakat Fransa mağ- lubiyetinden emin olmalı ki, son da- kikada fikrini değiştirdi, eski tezine döndü. ezayir bir iç meseleydi, sadece Fransayı ilgilendirirdi. Cezayirin Fransız olarak kalması- na herkesten fazla taraftar bulunan Mendes-France gibi devlet adamları, takip edilen siyasetin Fransaya Ce- zayiri kaybettireceğini, — nafile yere tekrarlayıp duruyorlardı. Bolivya Harika başkan 956'nın son günlerinde — Bolivya'- nın Lapaz şehrınde büyük bir kar— gaşalık hüküm sürüyordu. Grev ya- n büyük bir işçi kalabalığı ısyan halindeydi. Polisin göz yaşı boml ları, ihtilalcileri yatıştırmaya kafı gelmemişti. emleket neredeyse grev cilerin eline düşmek üzereydi. Lapaz ayaklanmasının en hararetli bir a- nında, babacan tavırlı bir adamın et- rafındakılerın mümanaatın birdenbire kalabalıgın dığı görüldü esinin bütü gucuyle lhtılalcılere giriştikleri ha- reketten vazgeçmelerini söyledi. çiler Cumhurbaşkanı Hernan Siles Zuazo'yu tanımakta üçlük çekme- diler. Başkanın cesareti ışçılerın çok hoşuna gıtmıştı en vazgeç- tiler ve "Yaşas Başkan!" diye bağı- rarak fabrikalarına döndüler. Halbuki, İşçileri kızdıran, Cumhur- başkanının aşırı enflâsyona bir son vermek için rikalı mütehassısla- hazırlatılan bıı' plânı t e ko oyması olmuştu. Plân iren işçi na muha- sendika- mukabele ediyordu. grevi tehdidinin işçiler ufak bir tesiri olmamıştı. Cumhur- başkanının yeme yiyip — yememesi kimsenin umurunda değildi. Şövalye ruhlu Bolivyalılar, ancak şövalyece hareketlere karşı hassastılar. Bu se- beple coşmuş enin ortasına tek başına atılmaktan çekinmeyen Cumhurbaşkanının cesareti karşısın- da hissiz kalamazlardı. Başkan Zu- azo, hiç değilse bir müddet daha ra- hatça Bolıyyayı enflâsyondan kur- tarmaya çalışabilecekti. Fransa Mona Lisa'ya suikast eçen hafta, Pariste meşhur Lo- izesini gezen bir turist, Mona Lisa'nın önünde durdu ve binden çıkardığı bir taşı, tarihi tab- loya fırlattı. Bereket aş dünyanın en esrarengız gülüşüne sah ip kadının yüzüne gelmedi; sadece dirseğinden hafifçe yaraladı. Müze hademelerinin derhal yaka- lamaya muvaffak oldukları suikastçı - 42 yaşında bir Bolivyalı - , ilâhi Ja> conde'a niçin el kaldırdıgım bir tür- lü izah edemiyor, "Cebimde bir taş vardı, tabloyu seyrederken birdenbi- re aklıma taşı fırlatmak fikri geldi, sonra, malüm" diyorı a Lisa'nın Louvre'daki ilk macerası değildi. 1 milyon dolar kıy— metındekı bu tabloyu birkaç sene ön- e'a sevdalı olduğunu" söy- leyen biri çalmaya kalkışm ıştı. Gü- zel Mona Lisa, bu badireyi de ikinci- si gibi ucuz atlatmıştı. Fakat Jacondea en buyuk haka- landır. Bu ressam ilâhi Jaconde'a bı- yık takmıştı AKİS, 12 0CAK 1957

Bu sayıdan diğer sayfalar: