16 Aralık 1959 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 25

16 Aralık 1959 tarihli Akis Dergisi Sayfa 25
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CEMİYET ok yakında Ankara radyosunda, t edilmeyen bir alaturka şar- kılar dinlenebilecektir. Bu şarkıla- rın güftelerini Tarım Bakanı Nedim kmen yazmaktadır Ökmenin, ya- kınları tarafından iyi bilinen şiir me- rakı nihayet seslendirilebilmiştir. Zı— râat Bakanının yakınlarından bir z şiirlerini - bestelemeye şlamıştır Böylece Sıtkı Yırcalıdan sonra, Ne- dim Öktem de sanat sahasına atıl- maktadır. Tanınmış bir ses sanatkarı tara- fından okunacak olan şarkıların güf- telerinin kimin tarafından yazıldığı -büyük bir ihtimalle- açıklanmıyacak veya müstear isim kullanılacaktır. I stanbulda bu günlerde en çok konuşulan şey, Fatma Tatari ile mizah yazarı Adnan Veli'nin evlene- cekleri haberidir. Hemen her toplantıda bu mevzu türlü şekillerde tefsır edilmektedir. uhakkak olan bu izdivaç İs- tanbulu aylarca meşgul edecektir. Zira Adnan Veli ne kadar popüler bir yazarsa, Fatma Tatari de İstanbul sosyetesinde üzerinde o kadar duru- lan bir kadındır. Bazı dostları Adnan Veli için hayatının en büyük espri- sini yapıyor" diyorlar D ini inanış bakımından Şah ile nişanlısı 21 Aralıkta evlendikleri takdirde bu izdivacın uğursuzluk ge- tireceği kanaati İran sarayında kuv- vetlendikçe eski Kraliçe Süreyyanın da üzüntüsü artmakta Hem / sinirleri bakımından hem de Şahın düğününün hemen ardın- dan yapacağı izdivaç bakımından Süreyya düğün tarihinin gecikmesi- ni hiç arzulamamaktadır. Sabık Kra- liçenin annesi geçenlerde açıkça "Kı- zım — Şahın — evlenmesinden — çok memnun. Çünkü düğünün akabinde kendisi de çelik kralı Krupp ile evle- necek. Orsini hıkayesı çoktan kapan- dı" demiştir Kapanan Orsini hikâyesinden sonra, açılan Krupp defteri nedense en meşhur dedikodu yazarlarının bile gözünden kaçtı. Bayan, İsfendiyari kati bir lisanla böyle bir şeyi ifade edınce yazarların gözü açıldı Şimdi psi bu meselenin peşindeler Maamafıh bütün iş yine İra rayında.. Durumu, oradan Verılecek karar tâyin edecektir. Ba ın - Yayın Vekaleti yerh Ve ya- bancı gazetecileri bir a tirmek ve dünyanın her yerınde eşi bulunan Basın Kluplerıyle mukaye- se edilecek evsafta yeni bir klüp kur- mak üzere teşebbüse geçti... Çanka— yanın en havadar kısmında seçilen binanın, yerinin biraz sapa olmasın- AKİS, 16 ARALIK 1959 dan başka hiç bir mahzuru yoktur. "Basın kulübü" bir çok — hususiyetle- riyle, -yalnız basın mensuplarını a- ğgırlıyacak- enteresan bir yer olacak- tır. ok yakın bir akrabalarının düğü- nünde bulunmak üzere, A, ile Londra'ya gitmeğe karar veren Prenses Grace ile Prens Rainer, tam uçağa binerlerken büyük bir sürpriz- le karşılaştılar. Monte Carlo'nun yarı sahibi sayılan, — sevgili dostları Onasis, kendilerine hususi uçağını tahsis ettiğini ve BEA ye binmeme- lerini söylüyordu... Nadide bir kürk ve kahverengi son — model bir kal- pak giymiş olan Prenses bu teklife hemen "peki" dediğinden, BEA sefe- re içinde iki meşhur sima olmadan çıktı... Prens ve eşi Onasisle şam- panya içerek geçirdikleri Trahat bir yolculuktan sonra — sessizce Londra va alanına indiler, derhal kendile- rini bekliyen Rolls oyce'a binerek alandan gazetecilere yakalanmadan uzaklaştılar. Lâkin valizlerin inişine nezaret eden Onasis birden kendini flaşların ve gazetecilerin — ortasında buldu, kalabalığı yara yara ve sinir- li bir eda ile bekliyen ikinci otomobi- le doğru giderken, bir İngiliz gaze- tecisinin "Maria Callas da Londra- da, kendisiyle görüşecek misiniz?" su aline, birden kahkahalarla gülmeğe başl dı Onasisin — cevabı bu u kahkahadan ibaret kaldı, tefsiri ha— lâ hiç bir gazeteci tarafından yapıl- mış değildir. Bugunlerde "Dunyanın en bedbaht kadını ben diye ağlıyan ve Paris gazetelerıne 'Bu 11k ve son ço- cuğumdur, bir daha hamilelik mi, Allan korusun" diye beyanat veren Brigitte Bardot'un en güzel filmi, "Parıslı Kız" Ankarada da çok rağ- ördü. Filmin baş aktörü Henri Vıldalın daha film Ankarada oynar- ken, kalbten ölmesi üzüntü yarattı. 40 yaşlarında olan yakışıkh Fransız aktörü, le Morgan'ın kocasıy- dı. Azraıl bu ara nedense sanatkar- lara kancayı takmış gibi... Romanlarindan çok, duvardaki a- fişlerine hayranlık duyulan Türk yazarı Suzan Özen, geçdiğimiz hafta içinde hafif Fransız ve İtalyan basınında bahsedilen bir isim oldu. Bu çok güzel romancımız ve şai- rimizden uzun uzun bahseden bazı Fransız ve İtalyan gazeteleri kendi- sinin bütün —eserlerinin isimleri ile birlikte vücudunun güzelliğini de ka- rilerine bildirmişlerdir. Bolsoy balesinin verdiği temsiller- den yüz bin, liranın üstünde gelir temin eden kanserciler, demirperde gerisi sanatçılarına buy çapta il- tifat ve itibar etmeğe başladılar. Bir seri Sovyet sanatçısını — Türkiyeye çağıran Kanser Savaş derneğinin şirin genel sekreteri Prof. Dr. Peri— han Çambelın davetıne ilk icabet den meşhu ı İgor Bezrodnı oldu. Ancak dernek harıcıye ve po— lislee takışmamak için bu kon Reisicumhur Bayarın himayesine sı— ğınma zaruretini duydu. Evinizin, işyerinizin, O kulun n, en önemli muracaat kitabı olduğu- nu ispat etmiştir. Maarif Vekâleti tara- fından okullara tavsiye edilmiş olan GENÇLİK ANSİKLOPEDİSİNİN birinci cildi tamamlan- mış, ikinci cildinin — fa- sikülleri yayınlanmakta- dır. Yavınevimiz adresin- den tafsilâtlı bilgi iste- yiniz. Abonesi 10 lira, ciltli birinci cildi 25 liradır. 30 lira gönde- ren yeni okuyuculara birinci cilt gönderilir ve ikinci cilt için abone kaydı yapılır. KURTULUŞ YAYINEVİ P. K. 35 - Bahçelievler — ANKARA

Bu sayıdan diğer sayfalar: