27 Temmuz 1960 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 31

27 Temmuz 1960 tarihli Akis Dergisi Sayfa 31
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

F Barajlar Frejus faciası eçen yılın son ayında bir gece gü- zelliği ile dillere destan olan oFran- sız Rivierasının küçük bir sahil kasa- basında tarihte eşine az rastlanan bir facia cereyan etmişti. 2 Aralık gecesi saat dokuz sıralarında Frejus'ün sa- kinleri evlerine çekilmiş, kimi radyo- sunun, kimi televizyonunun basına geçmiş o günkü olayları takip ediyor, fakat hiç birisi az sonra bütün dün- yanın, günlerce meşgul olacağı ve üzüntüsüne yürekten katılacağı bir felâkete kurban gideceklerini akılla- rına bile getirmiyorlardı. Birdenbire uzun bir tarının çıkardığı (o gürültüye benzer bir ses duyuldu. O anda kasabanın elektrikleri de sönmüştü. Bütün ka- saba halkı merak ve heyecanla pence- relere koşuştular. Karanlıkların için- den korku veren bir sesle 10 metre ekspres ka- yüksekliğinde bir su dalgası kö- püre köpüre evlere yaklaşıyordu. Manzara korkunçt Bir anda bütün kasaba bir nehir yatağı haline gelmiş, âdeta silinip süpürülmüştü. 2000 den fazla evin 350 kişinin öldüğü, en az 50 kişinin "kaybolduğu ve zararın 5 ilâ 6 milyon dolar arasında olduğu erte- si sabah başlayan tahkikat neticesin- de anlaşılmıştı. Etüdler gün ilk etüdlerine oharpten he- men sonra 1945 de başlanmıştı. deresinin dar bir (o vadiye Malpasset mevkiinde bir ba- raj yapılacak, hem derenin yağışlı mevsimlerde taşkın yapması önlene- cek, hem de Frejus kasabasıyla ci- vardaki şehirlere içme ve kullanma suyu sağlanacaktı. Etüdler ilerledikçe obarajın bir "kemer baraj" olarak inşasının en ekonomik ve kolay şekil olduğu mey- dana çıkmıştı. Genel olarak barajlar Kütle barajları ve Denge barajları olmak üzere ikiye ayrılıyordu. Kütle (ağırlık) barajları kendi kütlesi, a- ğırlığı yardımıyla osuyun basıncına karşı koyuyordu. Denge barajların- da ise statik bakımdan bir denge hâ- li vardı. Yâni bunlar aynen köprüler gibi kuvvetlere karşı mağa çalışıyorlardı. Kütle (ağırlık) barajları da birçok çeşitti: Bunlardan bilhassa "beton ağırlık" barajları -Sarıyar, Kemer, Porsuk ve Çubuk gibi- ile "toprak dolgu" barajları -Seyhan, Demirköp- rü ve May- sayılabilirdi. Bâzan dolgu malzemesi olarak kayalar da kulla- AKİS; 27 TEMMUZ 1960 E N nılıyordu. o -Hirfanlıda olduğu gibi Beton suyu o sızdırmamaklâ beraber toprak veya kaya dolgu baraj hâlle- rimle yığılan toprak veya kaya ta- bakalarının ortasına suyun sızmasını önleyecek bir geçirimsiz tabaka ko- nulması gerekiyordu. Bu tabaka ba- rajın temelindeki sağlam zemine ka- dar iniyor ve âdeta bir perde vazife- si 0 enge barajı tiplerinde ise suyun basıncından ileri gelen kuvvetler biz- zat barajın gövdesi üzerinden geçiri- lerek ya vadinin iki yanındaki sağ- lam kayalara veya payandalar vası- tasıyla vadi tabanına intikâl ettirili- yordu. Bu barajlardan ilkine "Kemer baraj" -Malpasset gibi-, ikinciye ise "Payandalı baraj" -İstanbuldaki El- malı barajı gibi- deniyordu Kemer barajların belli başlı özel- liği ince bir kabuk şeklinde olmasıy- dı. Bu sayede, büyük bir kütle teş- kil eden "Ağırlık" barajlarına nisbet- le, çok daha ucuza çıkacağı ve inşa- sının da kısa süreceği tabiiydi. Buna karşılık taşıyacağı büyük kuvvetler hesaba katılarak gövdenin büyük bir dikkatle dökülmesi, bu sırada beton kalitesinin -dozajın- iyi seçilip kon- trol edilmesi de şarttı. Sonra su kuv- vetleri baraj gövdesi üzerinden geçe- rek yanlardaki kayalara tesir edece- ğinden o kayaların da fevkalâde bir dikkatle incelenerek çatlak olup ol- madığının, elastikiyet derecesinin, 'hattâ ısıyla ne kadar genişlediğinin ölçülüp biçilmesi lâzımdı. Tahkikat Pik, Tarım Bakanlığının 5 Ara- nik otoritelerinden seçilmişti. sa kemer ve payandalı tipteki baraj- lar üzerinde gerçekten çok ileri olan Fransızlar bu hâdiseyi milli bir pres- tij meselesi olarak ele almışlardı. Aslında olay pek de rastlanmadık bir şey değildi. Son yıl içinde iki ka- za daha olmuştu. Bunlardan biri 1959 Ocak ayında İspanyadaki Rivadelago barajının yıkılmasıydı ki, çok sayıda insan kaybına sebebiyet vermişti. Di- geri de Hindistanda Bakra barajında- ki çökmeydi. Bu da büyük maddi ha- sar yapmıştı. Tahkikat komisyonu üyelerinin aklına neler gelmemişti ki? Sabotaj ihtimalinden göl sahasının içersinde ve toprağın altında II. Cihan harbin- den kalma patlamamış mermileri birden patlamasına, baraj gölüne bü- yük bir meteoritin -göktaşının- düş- meşinden o anda veya daha evvel bir deprem olmasına kadar her türlü ih- timâl üzerinde bir bir durulmuş, an- cak, bütün bu ihtimâller teker teker çürütüldükten sonra hakiki sebep or- taya çıkmıştı. Yapılan incelemelerde barajın sol yakasındaki kayalarda bir çökme meydana, geldiği böylece barajın göv- desinde yarıklar peyda olduğu, az sonra da gövdenin tamamen parça- lanarak yıkıldığı neticesine varılmış- ti. Şimdi komisyon çalışmalarına de- vam etmekte, bu defa yeraltındaki kaya tabakalarının nerede ve niçin çöktüğünü araştırmaktadır. . Frejus yıkılmadan önce Allah bizimkilerini korusun

Bu sayıdan diğer sayfalar: