20 Mart 1961 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 11

20 Mart 1961 tarihli Akis Dergisi Sayfa 11
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

yerleşen münfesih D.P. ve Hür. P.li Alican, aslında Y.T.P. nin İstanbul müteşebbis İl İdare Kurulunu açıklı- yacaktı. Fakat Y.T.P. Genel Başkam olarak İstanbul basınıyla ilk karşı- laşmasına, 66 dakika devam eden ki- tabi bir tiradla başladı. Üstelik Y.T. P. nin siyasi ve iktisadi rejime dair fikirlerine taallük eden sıkıcı tiradı nın ilk kısımlarında Batı memleket leriyle arasındaki mesafenin maale- sef gittikçe açıldığını belirttiği Tür- kiyede lâfla geçirilecek vaktin olma- dığım söylemişti. Koyu gri flanel Ur elbise içinde son derece şık duran A- lican, tiradına başladığı zaman elle- rini önünde kenetlemişti. Sonradan kendisi de sıkılmış olacaktı ki, yan cebindeki teşbihini çıkararak çek- meğe başladı. Fakat esas sabır- sızlık gösteren başta Genel Baş- kan Yardımcısı genç Raif Aybar ol- mak üzere, basın toplantısında hasır bulunan otuz kadar Y.T.P. liydi. Çi- çeği burnunda Genel Başkanın önün- deki kaymak kâğıda Arap harfleriyle yazılmış ve bitmek bilmiyen notlara dehşetle bakıyorlardı. Neyse ki ver- diği tahammülsüzlüğü farkeden Ali- can, notlarında atlamalar yaparak bir haberden ziyade başmakale mal- zemesi olabilecek akademik tiradım biraz kısa' kesti. Bitirdiği zaman da» kendini kay- betmiş ve basın toplantısının maksa- dını unutmuştu. Gazetecilerin hatır- latması üzerine müteşebbis İl İdare Kuruluna açıkladı. İsimler AKİS'in daha önce bildirdiklerinden pek az farklıydı (Bk. AKİS - 8: 350). Ali- can, Genel İdare Kurulunun İstanbul teşkilâtını kurmak için görevlendir- diği yedi kişilik heyetin teklif ettik- lerinden Ziya İskenderoğlu, Mehmet Ali Sarı ve Nadide Okanın isimlerini silmiş, yerlerine müteşebbis İl İdare Kurulunda vazife almayı kararlaştı- ran Türkiye Milli Talebe Federasyonu eski Genel Başkam Ali İhsan Çelik - kan ile naşir Osman Nebioğlunu lis- teye ithal etmişti. Onbir kişilik liste- yi, minyatür adam F. K. Gökay İsviç- reden döndükten sonra kendi seçece- ği kimselerle onbeşe çıkaracaktı. Parlak fikirler Derken suallere geçildi ve gazeteci- ler hemen Alicandan, seçimlerin erken yapılmasının bunların meşrui- yetini zedeliyeceği mealinde Ankara- da verdiği beyanatını biraz daha aç- manın, teşrih etmesini istediler. A- lican, bamteline basılmışcasına yeni bir tirada başladı. Efendim, 27 Mayı- sı- üzerine sureti katiyede herhangi bir gölge düşsün istemiyorlardı. 27 Mayıs hareketiyle politikacıların on- AKİS, 20 MART 1961 Aydın Yalçın Sa er ne güzel değil mi? Bu kadar tecrübeden geç- miş, şahsiyetleri hakkında am- e efkarımızda kâfi güven ve kanaat uyandırmış bizler gibi. Yeni Türkiye Partisi kurucula- rı ve idarecileri." Dale Carnegie kim oluyor- muş? işte, hakiki saadetin sır- rı: Hiç kimse seni övmezse, elin armut devşirmiyor ya, sen de kendi kendini översin! İmza? Aydın Yalçın! Hangi Aydın Yalçın mı? Şu, Türk milletinden oy is- teyenAyda Yalçın, canım! beş yıldır başaramadıkları bir mese- le hal yoluna girmişti! Anayasa ve Seçim Kanunları en demokratik a- saslar içerisinde ortaya çıkmaktay- dı. Bütün mesele, siyasi bünyemizi yeni baştan organize etmeğe kalmak- taydı. 27 Mayıstan sonra D.P.. mah- keme kararıyla feshedilmiş ve Türki- ye siyasi hayatından çekilmişti. 13 Şubatta nihayete eren bir kararla Türkiyede yeni siyasi teşekküller ku- rulmuştu. Y.T.P. kendi menfaatlerini tamamlyla bir tarafa itiyordu! Sade- ce seçim tarihi tesbit edilirken şu intikal devresini bir an önce nihayete erdirmek arzusu kadar, buna katıla- cak siyasi teşekküllerin taazzuv im- YURTTA OLUP BİTENLER kanlarını da dikkate almak memle- ket menfaatleri bakımından ehemmi- yetli bir unsurdu. Y.T.P. nin kuruluş dilekçesinin üzerindeki mürekkep da- ha kurumadan seçimlere gidip te, C. H.P. nin rakipsiz olarak kazanması- na imkân verilemezdi Memleket menfaatleri seçimler n erken yapılmasını zaruri kılıyorsa Y. T.P. hiçbir itiraz sesi yükseltmezdi. Y.T.P. nin davranışı diğerkâmdı. Ya seçim erken yapılır da iştirak nisbe- ti çok düşük olursa, dört sene müd- detle münakaşalar duyulmaz mıydı? İktidara gelecek bir partinin meşrui- yetini şüpheye düşürecek bir hareke- te fırsat verilmemeliydi. O sâdece bir . polemik açılır mı, açılmaz mı diye dikkati çekmişti ve hâlâ ısrar ediyor- du. Yaptığı bir ikazdı ve vazifeleri cümlesindendi. Y.T.P. tarih olarak 27 Ekim üzerinde duruyordu. Seçimlerin 27 Ekime kadar sapılması bir zaru- retti. Eğer Y.T.P. nin seçim tarihinin tesbitinde muvafakati olazımsa, gel- sinler, münakaşa açsınlardı. Eğer er- ken seçim zaruretine kendilerini ikna edebilirlerse boyun eğeceklerdi. Bu arada, soğukkanlı diye şöhret yapan Alicanı asabiyete sürüklüyen bir sual soruldu. Genel Başkan Ra- gıp Gümüşpala, Adalet Partisinin 15 Mayısta seçime hazır olacağını müte - addit defalar açıklamıştı. Peki, Y.T. P. ninki BEER gecikiyordu? Kızarıp bozaran Alican — Pala demiş 16 Mayıs, bir baş- kası yi dese ki 15 Nisan... Buna 67 vilayette de seçime hazır olmak bakımından imkân var mı?" şeklin- de yüksek perdeden konuştu. Sonra kesin bir cevap olarak ilâ- ve etti: "— Şubatın ortasında kurulan tür siyasi teşekkülün 15 Mayısta 67 vi- lâyette de seçime hasır olmasına maddeten imkan yoktur. Biz seçimle- rin çok erkene alınmasına omuhali- fiz!" Alican, iki saat devam eden basın toplantısında sen olarak siyasi reji- min soysuzlaşmasındaki mesuliyetten bilhassa Aydın oYalçının elinde ölen Hür. P. ni meharetle sıyırdıktan son- ra CHP. yi itham etti ve muhabir- leri eğlendiren bir de klâsrran yaptı. 1946 - 48 CHP. nin sert iktidar, 1948 - 50 müsamahalı iktidar, 1950 - 54 hatalı ve şiddetli bir muhalefet yaptığı, 1954 - 60 ise muhalefeti öğ- rendiği devrelerdi! Aileni inceden inceye ve kurnaz- lıkla eski DP. tün sırtını sıvazlama- yı da ihmal etmiyordu. Meselâ düşük İktldann 1950 - 54 devresini methe- derken -o sırada kendisi de o saflar- daydı- etrafında toplanan kahir ekse» 11

Bu sayıdan diğer sayfalar: