16 Eylül 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 6

16 Eylül 1967 tarihli Akis Dergisi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER man Atina ile görüşmelere girişe- bilirdi. İkinci Acheson plânı , Türk kamuoyuna, özellikle İnönü- ye kabul ettirilebilecek ve, De- mirel Hükümetinin koyduğu dört ilkeye uygun olarak, Adadaki türk haklarını teminat altına alacak, ay- nı zamanda "ikili enosis" gibi gös- terilecek çözüm yolu acaba hangisi olabilirdi? İşte bu soru ortaya atı- lınca, herkesin imdadına ikinci Ac- heson plânı yetişti. Bilindiği gibi, bugün iktidarda bulunan AP tara- lından o zamanlar Kibrisin Yuna- nistana teslimi olarak , nitelendiri- len ikinci oAcheson planı," Adanın Yunanistana bırakılmasına karşılık, Türikiyeye Kıbrısta elli yıl süre ile bir askeri üs bırakılmak ve Mago- sa limanından serbestçe yararlan- mak hakkını; Kıbrıs türklerine de, Lozan Andlaşmasında ve Avrupa İnsan Hakları sözleşmesinde yer a- lanlar da dahil olmak üzere, insan ve azınlık haklarından yararlanmak güvencesini veriyordu. Bundan baş- Kulağa Küpe Gözler aydın olsun! Oh,rahat bir nefes almamız abil! Şu, Keşan görüşmeleri ne- ice vermedi sanılıyor ama Türkiye için, bugünkü halin- de, müjdelerin en kıymetlisini getirdi. anıza, Yunanistan Baş- bakanı Kollias Demirele "Eğer adaylığınızı buradan, Yunanis- tanın Dedeağacından koyarsa- nız mutlaka seçilirsiniz” de- miş, il de gevrek gevrek gülmü, Acaba orada seçimler ne zaman? ka, aynı plânda, Kibrisin 8 kayma- kamlık bölgesine ayrılarak, bunlar- dan ikisinin devamlı olarak türk kaymakamlar tarafından yönetil- AKİS mesi; yönetim örgütleri içinde türk- lere önemli bir yer ayrılması; kar- ma türk - yunan karakollarının ku- rulması; Lefkoşedeki yunan valisi- nin yânında türk görevlilerinin, ay- rıca Kıbrıslı türklerin haklarının korunmasını denetleyecek bir Bir- leşmiş Milletler komiserinin bulun- ması da öngörülüyordu. Bu plân kendisine sunulduğu zaman, İnönü. Adada Türkiyeye-verilecek üssün, kiralık değil, fakat türk toprağı ol- ması şartiyle bunu görüşebileceğini açıklamış, ancak, Papandreu Hükü- meti, plânı konuşmaya bile yanaş- mamıştı. e a dürbünün tersmden gör- meye alışmış amerikalıların söyle- diğine bakılırsa, bu plânın o zaman- lar başarısızlığa uğramasının nede- ni, Papandreu tarafından, daha gö- rüşmelere konu olmadan “kamuoyu- na sızdırılmış olmasıydı. Fakat a- merikalıların, Papandreunun bunu kamuoyuna sızdırmak cesaretini nereden bulduğunu (düşündükleri yoktu. Eğer ihtiyar politikacı, ken- Keşanda Türk ve Yunan Başbakanları Dostlar alışverişte görsün! 16 Eylül 1967

Bu sayıdan diğer sayfalar: