14 Aralık 1931 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6

14 Aralık 1931 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

14 Könunuevvel 1931 Sahife 6 , Yerli malı giyenim gel Rahat rahat uyuyun! Hiç unutmam, bir yaz İçeren- | köyünde bir dostun köşküne misafir gitmiştik. Sekiz on' arkadaş vardık. Gece geç vakta kadar oturduk gülüp söyledik, ertesi gün de şafakla beraber Alemdağına'bir gezinti yapmak kararını verdik. Fakat geç yattığımızdan ertesi sabah erkenden uyanamıyacaktı. Arkadaşımız: — Ben hizmetçiye tenbih ede- Ona şairler âşıktır. Küçük eller manikürlü | Flördamur, vals, çarliston ||. Karmen sürmez çeker sürme O (4 © Yüzü beyaz sa; | Kay, âkları â sızdır. dü | Yerli. çorap Karmeni var dudağında... Plâkları dans ii İ © Boyasızdır dudakları... (| ç | Tang Elâ gözleri kömürlü Yer şokola ile bonbon Tutulursun onu görme İl Anadolu şarki | Kaçırm Tl yirmi çağında... | Pedikürlüdür ayağı... | Bir gül gibi yanakları... | Sevgilimin dudağında... | Durun söyleyim bendeniz : k pati | Arkasında Jutur manto İİ © ep yerli iskarpin giyer | Derki: Başka yol tutalım || © Yeni malı giyen bence Japon İİ Çorapları ipeklidir... İs Bakab'sevinilidir şıktır: İl© Giyelim yerli şeyleri. | Öbüründen bin kat güzel... | | Yerli işi hiç 07 Iâp yerli şeyleri sever | Böylelikle vnüfalım Bekliyorum ben bu ge İİ Fakkat kendisi yerlidir... | İ | © Buhran denilen kederi... | Yerli malı giyenim gel. Galip Fuat Ya onları ya beni Adamın biri uzak bir yere tayin edilmişti. Çoluk çocuğunu beraber götürüp götürmemekte bir hayli: tereddüt etti ve bu hususta ahpaplarımdan birinden akıl danışmıya gitti. — Dostum, dedi, ben gidiyorum. — Duydum, gülegüle git. — Çoluk çocuğu beraber götü- reyi» mi, götürmiyeyim mi, diye düşünüyorum. Bir türlü karar veremedim. o Götürsem (külfetli rim,' sizi erkenden uyandırır, dedi. olacak. Yattık. — Külfeti göze alıyorsan götür. — Alamıyorum. Ertesi sabah arkadaşımız uyan- mış, şiddetli yağmur yağdığını gö- rünce hizmetçisini çağırmış: — Gezmeğe gitmiyeceğiz, ar- kadaşlar uyusunlar, demiş. Hizmetçi ne yaptı dersiniz? Kapımızı vurdu, bizi uyandırdı: — Gezmeğe gitmiyorsunuz, rahat rahat uyuyun! dedi. Günah Eliçabuk oğlu Niko bir sandık — Öyleyse bırak. — Amma bensiz yaparlar. — Öyleyse götür. — Kış üstü korkuyorum. Yol- da hastalanırlarsa. — Öyleyse bırak. — Bırakırım da ya burada hastalanırlarsa? Ben de yokum. — Öyleyse götür. — Evet amma... burada ne şeker çaldı ve bunu karısına iti- — Bırak. raf etti! — Peki amma... Karısı : — Götür. — Haydi, dedi, şimdi gidip e 57 org sağ itti, geldi: — Allah rızası için ya çocukları — Ka takılı affetti bırak ya benim yakamı... hem de iki sandık için. — Nasıl iki sandık? — Bir sandık daha kaldı, gidip onu da çalacağım. Sebep Kocası gece sokağa çıkarken karısına: — Bu gece biraz erken gidi- Veda Küçük Izzet sofrada yaramazlık ediyordu. . Komposto gelince,babası dadıyı çağırdı. — İzzeti götürüp yatır. Izzet sofradan kalktı; — Allah rahatlık versin baba.. Allah rahatlık versin anne... yorum karıcığım.. Bunun | için Sonra kompostoya baktı: biraz geç avdet ederim... — Allah rahatlık versin kom- Bekliyemez Ye Terziye bir palto ısmarladı, Fazlası Pam i Otomobil çok süratli gidiyordu. ve ui paltoyu'ne zaman Verir. — Kocamın yüz metro birinciliğinden bir altın madalya, mukavemetten bir'gümüş madalya, güreşlerden ei Miele çaldeşOtamepi) — Geçen sefer yaptığım elbi senin parasını verdiğiniz zaman. — Yo, ben o kadar uzun za- man bekli — Merhaba koca ahlaksız!.. — Ben sizi tanımıyorum, siz beni nerden tanıyorsunuz? kazanılmış iki gümüş kupası var. — Kocan atlet midir? — Yok canım, tefecidir! —— —— TÜRKÜ Sevda usandı bizden Gidelim aynı izden... Kız başıma yastık yap O göyüsden o dizden... Bir öpücük istesem Lâf açarsın perhizden... Bilmem örnek mi aldın Gül dalında filizden... Aydınlandı (yüreğim Gözündeki prizden... Çekdiğim anlaşılır Bu sapsarı benizden... Kalamış bahsediyor İşittim ikimizden... — Ben mi güzelim resmim mi? Cevap ver, hızlı söyle, Konuşma hep genizden!.. değilim. — Bendeniz boyadan anlamam efendim, ressam ARZUHAL Alnımın yazısından Saçları siyak daha.. Dudaklarında her an Bir sürekli kahkaha... Sıkıştım: bir pençeye Alıştım işkenceye Benzerim ben geceye O yıldızlı sabaha... Belâ geldi buşıma Göz koydu genç yaşıma Acımaz göz yaşıma Hiç kulak vermez âhâ... Bilmem nolacak bu hal Soramıyorum. sual Yazacağım arzuhal Bu gidişle Allaha... — Şoför, kaç kilometre süratle gittiğinin farkındamısın. — Bilmem kilometre saati yüz elliden fazlasını göstermiyor. — Yüz bin kundura mağazası burası değil mi? — Burası. — Giydirin bakayım ( birer birer tecrübe edeceğim...

Bu sayıdan diğer sayfalar: