16 Mart 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8

16 Mart 1932 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İKTİSADİ KISIM * Cihan iktisadiyatı Londra tekrar cihanın mali merkezi oluyor - Altın piyasası - Fransanın hakiki Ingiliz lirası mütemadiyen yük- selmektedir. Ingiliz ihracat ticareti bu tereffüden memnun degildir. Lndradaki mali mahafil de ecnebi ibtikâri eseri bulunmasından dolayı bu tereffüü bir derece suni bu maktadır. Maahaza İngilterenin mali vaziyetinin sağlamlaşmakta olduğu muhakkaktır. Bunun neticesi olarak Londra tekrar cihanın mali merkezi ola- çağı tahmin ediliyor. - Londra eski mali mevkiini bul- makla cihan buhranının hallini teshil edecek ilk adım atılmış ola- caktır. Ingiliz lirasının ve maliye- sinin bu muvaffakıyeti her şeyden evvel ingiliz milletinin vatanper- verliği ve saniyen müsait ahvalin tesadüfü neticesidir. ingiliz lirası tepe taklak giderken Ingiliz milleti kat'iyen soğuk kan- lılığını kaybetmemiş ve bu suretle hiç olmazsa dahili panike meydan birakılmamıştır. İngilizler ellerin- deki ecnebi paralarını ve kambi- yolarını saklamıyarak ortaya çıkar- mışlar ve bununla mütemadiyen hariçten İngiliz lirası almışlardır. İngilterenin hariçteki taahhüt- lerini ifa için altın ihracına büyük deki avucundaki altınları ve altın eşyayı derhal satmıştır. Satılan eşya arasında tarihi kıymeti haiz hatıralar da vardı, Bir ingiliz kumandanı elindeki altın mareşal- lık asasını bile satmıştır. Bu gayrete inzimam eden iyi tesadüflere gelince bunun başında Hindistandan külliyetli miktarda altın ihraç edilmiş olmasıdır. Bir iki ay içinde Hindistandan Irgik tereye 40 milyon İngiliz liralık altın ihraç olunmuştur. İngilizler bu altınları hariçteki taahhütle- rine tahsis etmişlerdir. Bu sene Hindistanda muhtelif buhranlardan dolayı tediye muva- zenesi bozulmuştur. Eğer Hindistan altın ihracatı yapmasaydi rubyenin kıymeti dü- şecek ve bundan dolayı Hindis- tanın iktisadi vaziyeti . büsbütün berbat olacaktır. Hindistanın altın ihracatı) hem kendi parasını kurtarmış hem de Ingiliz lirasının kurtulmasına yar- dım etmiştir. Hindistandan altın ibracatının İngilterenin işine çok yarayacağını takdir eden Gandi buna mani olmağa çalışmıştı. Fa- kat maksadına muvaffak olama- mıştır. Londra borsasında emniyet ve itimat farttığından büyük işlere para yatırılması kolaylaşmıştır. Londra şehir demiryollarının akt- etmek istediği iki buçuk milyon Ingiliz liralık bir istikraza bir kaç saat içinde elli milyon ıralık müşteri çekmiştir. Altın. piyasası Ingiliz lirasının yükselmesi altın fiatinin düşmesine sebep olmuştur. Londrada altının piyasası ouns başına 5 şilin 3 pens düşerek 110 şilin 5 pense inmiştir. Altın ingi- liz lirasının piyasası o nisbette tenezzül etmiştir. Evvelce 20 şilinklik bir ingiliz altını kâğıt para ile 30 şilin ol- duğu halde şimdi 25' iline düş- müştür . Frank ve Sterlin İngiliz lirası sukut ettiği vakit serveti cihan iktisadiyatı vahidi kıyası olan paradan mahrum kalmış ve bundan çok müteessir olmuştur. Bunun için sterlinin yerine başka bir para aranılmıştı. Bu paranın ya dolar yahut Fransız franğı olacağı tahmin ediliyordu. Franğın bilhassa Avrupada da İngiliz lira- sının yerini tutacağı muhakkak addolunuyordu. Fakat bu tahmin- ler isabet etmemiştir. Bilâkis Ingiliz lirası kendisini toplamıştır. Bu fırsatın kaçmış olmasından Fransızlar mütessirdirler. Meşhur Fransız mali mütehassıslerin M. Jenne bu halden bahisle yazdığı bir makalede Fransanın bu tees- sürüne şu suretle tercüman olmuştur. “Parisin, sterlinin sukutundan istifade ederek (frank beynel- milel bir para haline getiremedi- ğine teessüf ederiz. Fransa, frank beynelmilel para haline getirecek banka makanizmasımdan mahrum bulunuyor. o Ibtimalki Fransada bu makanizmayi yaratacak adam- lar yoktur. Londra tekrar cihanm para paytahtı oluyor. Parisin kaybettiği fırsata teessüf ederiz. Fakat diğer taraftan ocihanın mali merkezi mahrum kalmamasından sevini- yoruz. Fransanın harici bütçesinin mu- kaddemesinde Fransanm altın paraları hakkında izahat verik miştir. Burada alın kambiyosu mıkyasının ( inflatıon) mahiyetinde bir mabzuru olduğu şu suretle kaydolunmuştur : Bu usul aynı ihtiyat parası esası üzere muhtelif kredilerin neşrine müsait olduğundan istih- lâki suni olarak teşvik etmektedir. Neticede memleketin hakiki geliri ile gayri mütenasip yüksek maişet derecesi peyda olunmak- tadır. M. Rist Fransa milli iktisat meclisine verdiği raporde bu mah- zuru şimdiki bubranın sebebi mahsusi olarak göstermiş oldu- ğundan mukaddemede'de bu esas kabul edilmiştir. Gene bu mukaddemede Fran- sanın hakiki servetinin tahkik edilmesine : lüzum görmüştür. Çünkü Fransada toplanan altın- ların mühim birkısmmı hariç- teki emniyetsizlikten dolayı Fran- saya iltica eden ecnebi sermaye- leridir. Bir gün bu sermayelerin Fran- sadan oçekilmesi (muhtemeldir. Binaenaleyh (oFransanın harice sermaye yatıracağı ve istikrazlar vereceği zaman kendisinin hakiki servetini (o bilerek (Ooona göre hesabını (o tutması lâzımgeldiğii hariciye bütcesinin mukaddeme- sine ehemmiyetle kaydolunmuştur. Cihan pamukları 1931 senesinin ikinci nısfında cihanın pamuk sarfiyatı 11,470,000 balyaya balig olmuştur ki evvelki nısfına nisbetle 300,000 balya fazladır. Sarfiyatın yarısı Ameri- kan pamuğu olup 660,000 balya artmıştır. Mısır pamuğunun sarfi- yatı, 480,000 balya olup 91,000 artmıştır. Hint ve diğer pamuk- ların sarfiyatı 5,045,000 balya olup 447,000 balya azalmıştır. 1 Şubatta cihan pamuk stok- larına gelince Amerikan pamuğu ... Tütün işçiliği İşçiik neden | neden başka yerlere kaçıyor Son zamanlarda (şehrimizde bazı amele işsiz kalmıştır. Bunların ekseriyetini tütün amelesi teşkil ediyor. Bunun sebepleri etrafında tetkikat yaptık. Vaktile tütün işçiliği (o daha ziyade Samson mıntakasında da tütün kumpanyaları Istanbulda daha ucuz amele bulacaklarını nazarı itibra alarak bu işçiliği buraya naklettiler. Bu yüzden Boğaziçi sahillerindeki eski saray- lar, konaklar birer tütün deposu haline girdi. Bir iki sendenberi bu işçilik kısmen Trieste, Hamburg ve Pireye intikal etmiştir. Bu yüzden tütün işçilerinin oadedi azalmaktadır. Bir iki sene evel tütün işçilerinin oyekünu otuz binden fazlaydı. Bunun 18 binini kadın ve çocuklar teşkil ediyordu. Bu yekünun ne mıktar azaldığına dair ortada bir istatistik yoktur. Tütün işçiliğinin memleketimizde kalması için ne tedbirler ittihaz etmek lâzımdır? Bu cihet 1 Şubatta Ankarada toplanan tütüncülük kongresinde görüşülmüştür. Kongrede tütün işçilğinin (azalması için bazı çareler ( bulunmuştur. Bunların arasında sigorta üçretlerinin de tuzlu olduğu ileri sürülmüştür. Kumpanyalar ağır sigorta pirim- lerine tahammül edemiyerek depo- larınıTriyesteye nakletmişlerdir. Afyon yükseliyor Afyon piyasası gittikçe yükse- leliyor. Hamburgtan borsaya ge- len telgraflara göre fiat iki ısviçre frangı artmıştır. Zahire fiatleri yükseliyor Zahire fiatleri umumiyet itiba- rile yükselmektedir. Fasulye fiat- leri 6 kuruştan 8 kuruşa kadar çıkmıştır. Diğer zahire fiatlerinde iki üç kuruş.bir fark vardır. Iktisat vekâletinin emirleri Iktisat vekâletine merbut teş- kilâta vekâletçe verilen evamir ve talimatın vakit ve zamanında tatbik edilip edilmediğinin mın- taka ticaret müdürlüğünce şid- detle murakabe edilmesi iktisat vekâletinden emredilmiştir. Ingiltere ve altın mıkyası Londra, 15 (A. A.) — Avam kamarası, altın miyarının iptalini ve spekülasyona karşı ahkâmı muhtevi kanununun İZ ay daha temdidini teklif eden kanunun üçüncü kıratinde kabul ve tasvip etmiştir. anmusaannmem ananas 2,427,000 balyadan 2,710,000 balya çıkmıştır. Mısır pamukları 202,000 balya- dan 206,000 balyaya çıkmıştır. Cihan stok mevcudu ise 1 şubat 1931 tarihine nisbetle 4,585,000 balyadan 4,636,000 balyaya çık- mıştır. Bu sene Hindistanda pamuk mahsulü yarı yarıya azalmıştır. Bir çok pamuk presleri durmuş- tur. o Şimdiye kadar Pencapta 434,474 balya pamuk hazırlanmış- tır. Geçen sene ayni tarihte 742369 balya idi. Ingiliz lirasının tereffüü pamuk piyasasına fena tesir yapmıştır. Liverpul da ham pamuk fiati eee bir dire tenezzül etmiştir. İleride teslim edilecek Amerikan pamuğu bir günde libre başına 4 pens düşmüştür. Mayıs teslimi 5,09 pens olmuştur, Halbuki 20 şubatta piyasa 5,73 pens idi. Paris mektupları Düseldorf cinayetlerini hatırlatan bir facia Bir genç kızın cesedi mezarlıkta karlar altında Paris, 8 (Hususi muhabirimiz- den) — Alsas - Lorende Straz- burg şehrinde, Doseldorf canisi Pater Kustenin müthiş ve esrar- engiz cinayetlerini hatırlatan bir cinayet ika edilmiş, genç ve gü- zel bir daktilo kızı, vahşiyane bir tecavüzden sonra öldürmüştür. Katil henüz yakalanmamıştır. Paris gazeteler,i Bu tüyler örber- cinayetin tafsilatile (sahifelerini dolduruyorlar. Suzan Mayer namındaki genç ve güzel bir kız, Strazburg civa- rında Sıltuhaymde bir garajda daktilo o sıfatile (çalışmaktadır. Kendisi henüz on yedi yaşındadır. Garajda işini bitirir bitirmez, tenha bir sokaktan geçerek evine dönerdi. Suzan gayet güzel olduğu cihetle, peşinde dolaşan gençlerin haddi ve hesabı yoktu. Fakat genç kızın, bu sayısız talipler arasından hengisine kalbini verdiği henüz belli değildir. Suzan geçen hafta vazifesini bitirdikten sonra, evine avdet etmek için garajdan ayrılmış, gecenin vaktinde kadar evine dönmeyince ailesi telâşa düşmüş, garaja ve zabıtaya müracaat edilmiş, fakat yapılan bütün taharriyata rağmen genç kızın biç bir yerde izi bulunamamıştır. Strazburg zabıtası, tahkikat ve taharriyat ile meşgul olduğu si- rada ertesi günü, şöyle bir mek- tup almıştıri. “ Aranılan genç kız öldürük müştür. , Mektubun altında imza yok idi. Fakat mektuba lef edi- len kabo saba bir krokide, genç kızın öldürülmüş olduğu yer, gös- teriliyor, cesedinin saklı bulun- duğu çalılık da bir haçla işaret ediliyordu. Meçhul katilin, cinayeti bildiren mektuba raptettiği krokide, işaret ettiği mahal şimendifer hattı civa- rında, tenha ve ıssız bir yerde kâin olan Sent Elen mezarlığı idi. Zavallı Suzan işaret edilen bu yerde bulunmuştur. Fakat en ziyade şayanı hayret ve taaccüp olan nokta, genç kızı arayan polisler ile akrabasi, bu yerden bir çok defalar geçtikleri halde, cesedi (Ogörmemiş olmalarıdır. Yalnız o civarda oturan bir genç tarafından yapılan ifşaat, bu esrarengiz cinayetin bazı karanlık noktalarını tenvir etmiştir. Gece yağmış olan kar, krokide cinayet yeri ve cesedin saklı bulunduğu mahal olarak gösterilen çalılıkları Otamamile (oörtmüştü. Mamafih polisler, karları kaldı- nnca zavallı kızın çırıl çıplak çıplak bulundu Gldürülen Suzan Meyer cesedini meydana çıkarmışlardır. Tıbbı adli tarafından muaayene neticesinde katil ile genç kız arasında, müthiş bir mücadele cereyan citiği ve katilin genç kızı boğduktan sonra kendisine taarruz da ettiği anlaşılmıştır. Bu feci ve müthiş cinayet, frar- sız zabıtasını seferber bale koy- m Şimdiye kadar yapılan a rağmen katilin izi b kam. Zabıtanın gerek garajda ve gerek diğer tanıdıkları arasında yaptığı tahkikat neticesinde Su- zanın gözelliğine çok mağrur bir kız olduğu cinayet günü. son derece telâşlı bulunduğu Sık sık saatine bakarak biran evel işi başından ayrılmak iste diği, ortalık kararmaya başlayın- ca, işinden ayrılan Suzan köşe başında kendisine intizar eden ve yüzü teşhis edilemiyen bir gençle beraber gittiği anlaşılmış- tır. Cinayetin vapıldığı tahmin edi- len saatten bir az evel, Suzanır aynı meçhul gencin refakatinde, cesedinin sonradan bulunduğu mezarlık civarından geçtiği ve sonrada aynı genç adamın tek başına ve telâş içinde avdet etti- ği tespit edilmiştir. Zabıta, cinayetin bu meçhul tarafından ika edildiğine kati- yetle kanidir. Fakat katil henüz katiyetle tesbit arz ediği gibi, > yapmasından şüphelen genç bir banka memuruda arandığı halde bulunamamış ve esrarengiz bir surette tagayyüp etmiştir. Bu caninin Düseldorf canisi gibi, tesallut ettiği genç kızı boğ- ması ve henüz izinin bulunamz- ması, Alsas-Loren havalisinde, bilhassa genç kadınlar arasında müthiş bir heyecan ve korkuya sebebiyet vermektedir. Emlâk sahipleri! üzüntü ve zahmet çekmeden Çok irat almak isterseniz Emlâkinizin idaresini UMUM EMLÂK ACENTESİNE tevdi ediniz | Bahçekapı, Taş han No. 20- 21-22 Telefon : 20307 — Posta kutusu : 668 İstanbul

Bu sayıdan diğer sayfalar: